Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/767 E. 2023/746 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/767
KARAR NO : 2023/746

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/08/2022 (Dava) – 14/12/2022 (Karar)
NUMARASI : 2022/956 Esas – 2022/998 Karar

DAVA : 6102 sayılı TTK’nın 547. Maddesine Göre Açılan Limited Şirketin İhyası

BAM KARAR TARİHİ : 03/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/05/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2022 tarih ve 2022/956 Esas – 2022/998 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun …’nün … sicil numarasına kayıtlı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile ilgili Milas İcra Müdürlüğü’Nün 2021/149 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ilgili şirketin 24/12/2014 tarihinde sicilden resen tescil edildiğini, tasfiye memuru atanmadığını, tüm bu nedenlerle ilgili şirketin ihyasına ve şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafa usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, ancak savunma ve delil sunmadıklarından, münkir kabul edildikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…Davanın kabulüne, …’nün … sicil numarasına kayıtlı iken silinen “… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi”nin Milas 1. İcra Müdürlüğü’nün 2021/149 Esas sayılı dosyasındaki borcun tasfiyesi ile sınırlı olmak üzere 6102 sayılı TTK’nın 643. ve 547/1. maddesi uyarınca ihyasına ve ticaret siciline yeniden tesciline, ihyasına karar verilen şirketin tasfiye işlemlerini yürütmek üzere … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, 6102 sayılı TTK’nın 536/1 maddesi gereğince tasfiye memuruna ihyasına karar verilen şirket tasfiye bütçesinden ödenmek üzere 5.000,00 TL ücret takdirine, verilen kararın tescil ve ilanı için karar kesinleştiğinde …’ne gerekçeli kararın Mahkememiz yazı işleri müdürlüğünce gönderilmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Tasfiye Memuru … istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebildiğini, bu madde ile beş yıllık hak düşürücü sürenin öngörüldüğünü, şirketin ticaret sicilinden terkin edilmesinden itibaren beş yıl içinde bu davanın açılmasının gerektiğini, somut uyuşmazlıkta ise faaliyeti 2008 veya 2009 yılında sonlanan ve o tarihte yetkilisi olduğu … Sanayi Ve Ltd. Şti. 24/12/2014 tarihinde ticaret sicilden terkin edilmiş olup dava 5 yıllık hak düşürücü sürenin içerisinde açılmadığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, ayrıca tasfiye memuru olarak atandığı şirketin tasfiye bütçesinden davacı tarafa aylık 5.000,00 TL ücret ödenmesine karar verildiğini, ihya edilen şirketin takdir edilen aylık 5.000,00 TL ücreti ödeyecek aktif mal varlığının olmadığını, ayrıca işçi olarak çalıştığını ve tasfiye işlerini yürütecek vaktinin olmadığını, ücretin ödenmeyecek olmasını ve işçi olarak çalıştığından tasfiye memurluğunu kabul etmediğini, Yerel mahkeme gerekçeli kararında … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verdiğini, fakat burada ki TC no şahsına ait olup adının … olmadığını, nitekim kararda …’ın atanmasına karar verilmiş olduğu halde gerekçeli kararın şahsına “Tasfiye Memuru …” tebliğ edildiğini, tebliğ zarfının dosya muhteviyatında olduğunu, yine ihya edilen şirketin, ihya sebebi olan Milas 1. İcra Dairesinin 2021-149 E sayılı dosyasındaki borcu tasfiye edecek nakti gayrinakti malvarlığının olmadığını, dolayısıyla davacı …’nun iş bu ihya davasını açmasında hukuki yararının da olmadığını, izah edilen gerekçe ve resen gözetilecek nedenler birlikte değerlendirilerek; istinaf başvurusunun yerinde görülerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 6102 sayılı TTK’nın 547. Maddesine Göre Açılan Limited Şirketin İhyasına ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm tasfiye memuru … tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; …’ nün 4177 sicil numarasında kayıtlı … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 6102 sayılı TTK’ nın Geçici 7. maddesi uyarınca, vergi kaydının resen silinmesi ve ana sözleşmenin 4. Maddesi uyarınca 24/12/2014 tarihinde resen sicilden terkin edildiği, davacının şirket hakkında 15/01/2021 tarihinde alacaklarının tahsili amacıyla Milas İcra Müdürlüğü’ nün 2021/149 esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığı ve icra takibi nedeniyle şirketin yeniden ihyasını talep ettiği anlaşılmaktadır.
1-6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde şirkete ait tasfiye edilmemiş malvarlığının bulunması halinde ise 10 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Somut uyuşmazlıkta sicil kaydı silinen şirket ortakları tarafından, şirkete ait aracın tasfiyesi talep edildiğine ve şirketin terkininden itibaren 10 yıllık süre dolmadığına göre, yasal sürede dava açmış olan davacıların ihya istemekte hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir. (Aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/10/2021 tarihli 2021/2387 esas – 2021/6034 karar sayılı ilamı).
Bilindiği üzere 6102 Sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca 1.7.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler, 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 1.7.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması sebebiyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Anılan maddenin 4. fıkrasına göre; …nce kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Somut olayda; davalı …nce ihyası istenen şirketin vergi dairesi kaydının silinmiş olması hususu kanunda tadadi olarak sayılan hallerden değildir. Ayrıca şirketin ana sözleşmesine göre süresi de 99 yıl olup, henüz süresi de dolmamıştır. Dolayısıyla, yapılan terkin işlemi bu nedenle de usul ve yasaya aykırıdır. Hal böyle olunca, davalı … nün 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde öngörülen usul ve şartlar gerçekleşmeden ihyası istenen şirketi ticaret sicilinden re’sen terkin etmesi nedeniyle, olayımızda 5 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması da mümkün değildir. Bu nedenlerle; ilk derece mahkemesince ihya kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
2-Kabule göre ise;
a-Harç kamu düzenine ilişkin olup, resen gözetilmesi gerekir. Buna göre; davalı … nün 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde öngörülen usul ve şartlar gerçekleşmeden ihyası istenen şirketi ticaret sicilinden re’sen terkin etmekle iş bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği gözetilerek davalının yargılama giderleri ve harçtan sorumlu tutulması gerekirken yasal hasım olduğu gerekçesiyle harç alınmaması doğru olmamıştır.
Ayrıca, davalı … nün davacının yaptığı yargılama giderlerinden de sorumlu tutulması ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değil ise de, bu hususta aleyhe istinaf olmadığından kaldırma nedeni yapılmamış ve bu hususa eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
b-Tasfiye memurunun ve şirket yetkilisinin ismi ” … ” olmasına rağmen, hüküm kısmında ve gerekçede ” … ” şeklinde yanlış yazılarak infazda tereddüt doğuracak şekilde hüküm tesisi isabetli olmamıştır.
Bu nedenlerle; tasfiye memurunun istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca aşağıda yazılı şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tasfiye memuru …’ ın ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan kamu düzenine ilişkin nedenlerle KISMEN KABULÜNE; Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2022 tarih ve 2022/956 Esas – 2022/998 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-1-b-2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE,
a-…’nün … sicil numarasına kayıtlı iken silinen “… SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ”nin Milas 1. İcra Müdürlüğü’nün 2021/149 Esas sayılı dosyasındaki borcun tasfiyesi ile sınırlı olmak üzere 6102 sayılı TTK’nın 643. ve 547/1. maddesi uyarınca İHYASINA VE TİCARET SİCİLİNE YENİDEN TESCİLİNE,
b-İhyasına karar verilen şirketin tasfiye işlemlerini yürütmek üzere … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
c-6102 sayılı TTK’nın 536/1 maddesi gereğince tasfiye memuruna ihyasına karar verilen şirket tasfiye bütçesinden ödenmek üzere 5.000,00 TL ücret TAKDİRİNE,
ç-Verilen kararın tescil ve ilanı için karar kesinleştiğinde …’ne gerekçeli kararın Mahkememiz yazı işleri müdürlüğünce GÖNDERİLMESİNE,
d-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince davacı …’nın harçtan muaf olduğu için başlangıçta harç alınmadığından; davalıdan alınması gereken 80,70 TL başvuru harcı ve 179,90 TL maktu harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK.nun 302/5 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine ,
e-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
f-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
g-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi uyarınca peşin alınan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE, “
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE
2-Tasfiye memuru …’ ın diğer istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle REDDİNE,
3-İstinaf İncelemesi Yönünden Harç ve Yargılama Masrafları;
a-Tasfiye memuru … tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine, istinaf başvuru harcının hazineye irat kaydına
b-Tasfiye memuru … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kararın kaldırılması nedenine göre kendisi üzerinde bırakılmasına,
c-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
ç-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
d-Kararın, temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/05/2023