Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/390 E. 2023/438 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/390
KARAR NO : 2023/438

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2022 (tarihli ara karar)
NUMARASI : 2021/721 Esas (Derdest Dosya)
DAVA : Menfi Tespit
TALEP : İhtiyati Tedbir
BAM KARAR TARİHİ : 15/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2022 ara karar tarihli ve 2021/721 Esas sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacılar vekili 26.11.2021 tarihli dilekçede özetle; İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/6515 Esas sayılı dosyasındaki takibin İİK 72/3 md. göre teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN 28/12/2022 TARİHLİ ARA KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…Tüm dosya kapsamında 03.12.2021 tarihinde verilen tedbire red karar gerekçesine göre yargılama aşamasında tedbir verilmesini gerektirir şartlar değişmediğinden, takibe konu bonoda teminat senedi olduğuna dair açıklama bulunmadığı, davalının TTK 778 maddesi yollamasıyla aynı yasanın 687/1 maddesine göre bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğine dair iddianın yargılamayı gerektirdiği, davacının davanın esası yönünde kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispata yarar delil ibraz edilmediğinden İİK 72/3 maddesinde talep edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati Tedbir Talep Eden/Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın konusunun, müvekkilinin icra takibine konu senetlerden borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit olduğunu, davanın dayanağının icra takibine konu senedin teminat senedi olduğunu ilişkin sözleşme ve TTK Madde 778/1-a’nın yaptığı atıf ile TTK 687. Maddeler olduğunu, dava süresince icra dosyasına ödeme yapılması ve bu ödemelerin alacaklıya verilmesi durumunda taraflarına telafisi güç veya imkansız zararlar doğacağından dolayı tedbir yolu ile uygun bir teminat karşılığında icra veznesine yatan paranın alacaklıya verilmesi durumunda telafisi güç ve imkansız zararlar doğacağını, davaya konu icra dosyası incelendiğinde; bononun davalı … ve …. Şti arasında kötü niyetli ciro edildiğine ilişkin delilleri sunduklarını, ayrıca senedin teminat senedi olarak verildiğine ilişkin ellerinde … Şti ile akdedilmiş yazılı bir kira sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmeden de, icra takibine konu bononun teminat senedi olarak verildiğinin kira sözleşmesinde açıkça belirtildiğini, davaya konu İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/6515 Esas sayılı dosyası incelendiğinde takibe konan senedin arkasında … Turizm’in imzası bulunmasına rağmen davalı … tarafından bu şirket adına icra takip işlemleri başlatılmadığını, bunun nedeninin taraflar arasında gerçekten alacak verecek ilişkisi olmayıp yalnızca senedin tahsil edilmek amacı ile ciro yoluna başvurulduğunu gösterdiğini, senedin kira kontratıyla birlikte düzenlenen teminat senedi olduğunu, bu iki senet lehtarı arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğunu, …’nın işçilik alacaklarına mahsuben bu 200.000TL’lik alacağı aldığını beyan ettiğini, ancak günümüzün ekonomik koşullarında hangi işçinin işverenden 200.000 TL alacağı bulunmakta olduğu ve bunu tahsil edemeden işine devam ettiği hususu da şüpheli olup bu da tarafların kötü niyetli olduğunu ispatlamaya yarar nitelikte olduğunu belirterek, yerel mahkemenin 28/12/2022 tarihli ara kararının kaldırılmasına, uygun görülecek bir teminat karşılığında, İhtiyati Tebdir Yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine yönelik karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; bonoya dayalı olarak yapılan icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Talep; ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece; tedbir talebinin reddine karar verilmiş olup, hüküm ihtiyati tedbir talep eden/davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, aynı talebin ilk derece mahkemesinin 03/12/2021 tarihli ara kararı ile reddedilmiş olmasına, istinaf istemi üzerine Dairemizin 29/07/2022 tarihli ve 2022/1246 esas – 2022/1214 karar sayılı ilamı üzerine istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesine göre, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davacılar vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2022 tarihli ve 2021/721 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/03/2023