Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/2160
KARAR NO : 2023/1866
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/07/2023 (Dava) – 14/08/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/742 Esas (Derdest Dosya)
DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
TALEP : İhtiyati tedbire itirazın reddi kararının kaldırılması
BAM KARAR TARİHİ : 30/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/08/2023 tarihli ve 2023/742 Esas sayılı ara kararının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati tedbir talep eden/ davacı vekili dava ve talep dilekçesinde özetle; müvekkili davalı banka şubesinden … ** **** … numaralı ticari kart maliki olan … müşteri numaralı olan davalı bankanın müşterisi olduğunu, bahsi geçen kartın müvekkili tarafından aktif olarak kullanılmadığını, hatta bu kartın asıl kartının kargoda kayıp ve imha notuyla sistemde göründüğü bilgisinin şube personeli tarafından müvekkiline bildirildiğini, müvekkiline bu kartın ek kartı olarak bir kart ulaşmış olduğu söylense de bu kart müvekkili tarafından hiç kullanılmadığını, bu kartla ilgili kayıtlar incelendiğinde belirli bazı internet sitelerinden internet alışverişleri yapıldığını, bu konu üzerine müvekkilinin savcılığa gittiğini, müvekkili hakkında icra takibinin başlatılmaması ve kredi notunun düşmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili 08/08/2023 tarihli dilekçesinde özetle ; Mahkemenin 01/08/2023 tarih ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiğini, ihtiyatı tedbir kararı için %15 oranında teminata hükmedildiğini, davacı tarafca bu tutar yatırılmamış ise tedbir kararının kendiliğinden kalkması gerektiğini, ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının oluşmadığını, davacının chargeback süresini beklemeden dava açtığını, chargeback/ters ibraz kurallarına göre harcama itirazı için 120 ve 540 gün arası şeklinde süre öngörüldüğünü, müvekkili bankanın iadenin gerçekleşmesi ve incelenmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, ancak karşı bankanın 02/09/2023 tarihine kadar süresi bulunduğunu, müvekkili bankanın itirazın incelenmesi ve iadenin gerçekleşmesi için karşı bankaya davacının itirazını ilettiğini, verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiklerini, mahkememizin 01.08.2023 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince “…İİK’nın 72. Maddesine göre iş bu menfi tespit davasında anılan madde gereğince ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olup tüm dosya kapsamına göre de davacı tarafın tedbir talebi yaklaşık ispat şartını da sağladığından kabul edilmiştir. Davaya konu kredi kartı işlemlerinden dolayı CBS nezdinde de soruşturma başlatıldığından ve davalı banka tarafından da chargeback işlemleri yürütüldüğünden, yargılama devam ederken telafisi güç zararların doğmaması nedeniyle ihtiyati tedbirin devamına karar verilmiş…” gerekçesiyle; ”…İhtiyati tedbire yapılan itirazın REDDİNE…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun “İhtiyati tedbir kararının uygulanması” başlıklı 393. maddesine göre ihtiyati tedbir kararının uygulanmasının verildiği tarihten itibaren bir hafta içinde talep edilmek zorunda olduğunu, kararın verilme tarihi 01.08.2023 olup, 02.08.2018 tarihine kadar tedbir kararının uygulanması talep edilmediyse tedbir kararının kendiliğinden kalkması gerektiğini, Yerel Mahkemece öncelikle bu hususun dikkate alınması gerekmekte iken, dikkate alınmadığını, ayrıca, ihtiyatı tedbir kararı için %15 oranında teminata hükmedildiğini, davacı tarafca bu tutar yatırılmadı ise bu sebeple de tedbir kararının kendiliğinden kalkması gerektiğini, Yerel Mahkemece bu hususun da dikkate alınması gerekmekte iken, dikkate alınmadığını, tedbir kararı verilmesi için gereken Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389. maddesinde düzenlenen şartların oluşmadığını, zira davacının chargeback süresini beklemeden dava açtığını, chargeback/ters ibraz kurallarına göre harcama itirazı için 120 ve 540 gün arası şeklinde süre öngörüldüğünü, müvekkili bankanın iadenin gerçekleşmesi ve incelenmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, müvekkili bankanın itirazın incelenmesi ve iadenin gerçekleşmesi için karşı bankaya davacının itirazını iletmiş olup, harcamaların yapıldığı üye işyerlerinin başka bankanın müşterisi olduğu ve sürenin henüz dolmadığı gözetildiğinde davacının davasını erken açtığı ve haksız olduğunu, bu sebeple madde metninde belirtilen hakkın elde edilmesini zorlaştırma/imkansız hale getirme/sakınca/zarar doğma şartları oluşmadığından verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiklerini ,işbu itirazlarının reddinin yerinde olmadığını belirterek Yerel Mahkemenin 01.08.2023 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararına itirazlarının reddine ilişkin 14.08.2023 tarihli kararı istinaf taleplerinin kabulü ile, ilgili tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacıya ait ticari kredi kartından davacının izni ve bilgisi dışında yapıldığı belirtilen harcamalara yönelik olarak icra takibinden önce açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Talep; ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece; ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmiş olup, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması, somut olayda yaklaşık ispatın mevcut olması nazara alınarak davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/08/2023 tarihli ve 2023/742 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/11/2023