Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/2019 E. 2023/1694 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/2019
KARAR NO : 2023/1694

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2023 (Dava) – 19/06/2023 (Karar)
NUMARASI : 2023/173 Esas – 2023/573 Karar
DAVA : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 01/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/11/2023

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/06/2023 tarih ve 2023/173 Esas – 2023/573 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’e ait … plaka sayılı ticari aracın, 100000064824123 poliçe numarası ile 16.09.2021/2022 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde ”Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi” ile sigortalı bulunduğunu, müvekkili şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı aracın, 24.09.2021 tarihinde olay yerini terk eden sürücünün sevk ve idaresi sırasında trafik kazasına karıştığını ve asli kusurlu ve poliçe genel şartlarına aykırı şekilde hareket ederek maddi ve cismani zarara yol açtığını, olay yerini terk eden sigortalı araç sürücüsünün sebep olduğu kaza sonucu; zarar gören taraf için toplam 430.000,00-TL, 17.01.2022 tarihinde müvekkili şirket tarafından ödendiğini, ZMMS Poliçesi Genel Şartları B.4-f (olay yerinin terk edilmesi, yükümlülüklere aykırı davranılması) maddesi gereği; meydana gelen zararlara ilişkin sigorta şirketine, sigortalısına rücu edebilme hakkı tanındığını, müvekkili şirketin, sigortalı aracın kusurlu ve poliçe genel şartlarına aykırı şekilde sevki sırasında verilen zararlar sebebiyle üçüncü kişilere yaptığı ödemeyi, ödeme tarihinden itibaren sigortalısına rücu hakkı doğduğunu, müvekkili şirketin, anılı trafik kazası sebebiyle yapılan ödemenin tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2022/566 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ancak davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı sebebiyle takibin durdurulduğunu ileri sürerek, Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2022/566 E. sayılı takibe ilişkin borçlunun itirazının iptali ile takibin; 430.000,00-TL asıl alacak, ödeme tarihinden takip tarihine kadar 7.402,57-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 437.402,57-TL üzerinden devamına, davalı/borçlu tarafın takibe haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat çıkarıldığı, davalının davaya cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…6100 s. HMK’nun 6. md. uyarınca davacı şirket merkezinin İstanbul ili olması, davalının icra dairesinin yetkisine itirazda bulunduğu, itiraz dilekçesinde yetkili yeri belirttiği, takibin yetkili icra dairesi Birecik/Şanlıurfa icra dairesi olarak belirtmesi hasebiyle Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi genel yetkili mahkemedir. Davacı ile davalı arasında sigorta sözleşmesi kapsamında akdi ilişkiden kaynaklı alacak ve takip ilişkisinin bulunmakta olup davacının bu akdi ilişkide ki yani poliçe klozlarında belirtilen şartlara aykırılığı ileri sürüp icra takibi ve dava konusu etmesi gerekirken haksız fiil iddiası ile haksız fiilin gerçekleştiği yerde takip yapamayacağı kanaati hasıl olmuş olup bu kapsamda davalının icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazın haklı olduğu, takibin yetkili icra dairesi olan Birecik’de yapılması gerektiği, mahkememizin 19/06/2023 tarihli kısa kararı ile sehven Bilecik yazıldığı, davacının şirket merkezinin İstanbul olması ve yargılamanın yetkisiz mahkemede yapılması…” gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu kararda her ne kadar akdi ilişkisinden kaynaklı denmiş olsa da söz konusu trafik kazasının haksız fiil niteliğinde olduğunu, yerel mahkeme tarafından itirazın iptali davasına konu takibin yetkili icra dairesinde açılmadığından, usulüne uygun bir takip bulunmadığı yönündeki gerekçesinin hatalı olduğunu, seçimlik yetkinin söz konusu olduğunu, Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2022/566 sayılı dosyanın yetkili icra müdürlüğünde açıldığını, davalı tarafın maliki olduğu aracın kusurlu, ehliyetsiz ve alkollü sevk edilmesi sırasında gerçekleşen kaza nedeniyle kaza yeri Kemalpaşa olduğundan Kemalpaşa İcra Müdürlüğü dosyasının yetkili olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, olay yeri terk sebebine dayalı olarak üçüncü kişiye ödenen bedelin kendi sigortalısına rücusu istemine dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Mahkemece; kesin yetki dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Sigortacının kendi akidine ya da halefiyet ilkesi gereği üçüncü kişilere karşı açtığı davalarda uygulanacak yetki kuralları; 6100 Sayılı HMK ‘nun 6/1 maddesinde düzenlenen ve genel yetki kuralı olan, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ve/veya trafik kazası aynı zamanda haksız fiil teşkil eden bir eylem olduğundan, HMK’nun 16.maddesine göre; haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesidir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 110. maddesinde yer alan ve davacı vekili tarafından dava konusu olaya uygulanması gerektiği iddia edilen yetki kuralı ise; sigortacının merkez veya şubesinin…bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğuna dair düzenlemedir. Aynı hüküm ZMSS genel şartlarının C.7. maddesinde de tekrar niteliğinde yer almaktadır. Ancak KTK 110/2. maddesindeki kural sigortacının sorumluluğunun söz konusu olduğu durumlar için öngörülmüş olup, bu kural zarar gören yararına getirilmiştir. Davacı olan sigorta şirketinin bu kuraldan yararlanması mümkün değildir. Bu tür uyuşmazlıklarda yetki itirazının, HMK’da düzenlenen ve yukarıda açıklanan yetki kurallarına göre çözümlenmesi gerekir (YHGK., 26.5.1990 gün 319/464 sayılı kararı, Işık Ulaş Sigorta Hukuku S.468). (aynı yönde Yargıtay 17. HD’nin 2017/163-8681 E.-K. Sayılı ilamı )
Somut olayda, davanın HMK 16. maddesi gereğince haksız fiilin meydana geldiği yer mahkemesinde açılmış olması bakımından yetki itirazının reddiyle işin esasına girilerek tarafların iddia, savunma ve delilleri toplanarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın kaldırılmasını gerektirmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin yukarıda açıklanan hususlara ilişkin olmak üzere istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN KABULÜ ile; İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/173 Esas – 2023/573 Karar sayılı hükmünün 6100 sayılı HMK’ nın 353/(1)-a-4. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine, istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın kaldırılması sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/11/2023