Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/1858
KARAR NO : 2023/472
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/09/2022
NUMARASI : 2022/191 D.İş Esas – 2022/191 D.İş Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
BAM KARAR TARİHİ : 05/10/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ : 05/10/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/09/2022 tarihli 2022/191 D.İş Esas ve 2022/191 D.İş Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP:
İhtiyati haciz isteyen vekili ihtiyati haciz talep dilekçesinde özetle; borçlu; para borcu sebebiyle müvekkiline 30.03.2022 vade tarihli 12.000,00 TL bedelli senet verdiğini, alacağın vadesinin geldiğini, alacağın rehinle teminat altına alınmadığını, müvekkilinin almış olduğu duyumlar ve borçlunun beyanları, adına kayıtlı sınırlı malı da derhal devretmek gayretinde olduğunu, nitekim borçlu benzer mahiyette olan senetlerini de ödememe protestosu çekilmesine rağmen ödemediğini, müvekkilinin sözlü ve yazılı olmak üzere sayısız kez borcunu talep ettiğini ancak borçlu asla borcunu ödeme taraftarı olmadığını, borçlunun mallarını kaçırma, 3. Kişilere devretme tehlikesinin olduğunu, bu alacaklının alacağına kavuşmasını engelleyeceğini, bu kapsamda HMK ve İİK’ nın ilgili hükümleri gözetilerek tebligat yapılmaksızın dosya incelemesi neticesinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, aksi alacaklının haklarına kavuşmasını güçleştireceğini, bildirdikleri ve mahkemece nazara alınacak nedenlerden; borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI:
Mahkemece, “…İhtiyati haciz talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
İhtiyati haciz talep eden/alacaklı vekili tarafından, “…Karşı yanın müvekkilinin rehinle teminat altına alınmamış olan alacağını sözlü yapılan bütün ihtarlara rağmen alamadığı için işbu değişik iş dosyası ile bir an önce alacağına kavuşmak amacıyla gerekli olan tedbir kararını elde etmek istediğini, ancak mahkeme vekil olarak davacı tarafın irtibata geçmesi neticesinde senedi mahkeme kalemine getirmelerinin gerektiğini şayet getirilmez ise tedbir kararının reddedileceğini söylediğini, davacı tarafın İstanbul ilinde mesleğini icra ediyor olması ve senedin aslının taralı olduğu bir suretinin dosyaya ibraz edilmiş olduğu bildirildikten sonra bu karardan dönüldüğünü, akabinde mahkeme senedin arka yüzünün dosyaya sunulmamış olmasını sebep göstermek suretiyle davacı tarafa ilgili eksikliğin giderilmesi için süre vermeksizin ihtiyati haciz talebini reddettiğini, usul ekonomisi gereğince davacı tarafa süre vererek ilgili eksikliğin giderilebilme durumu varken mahkemenin yaptığı gibi talebin reddine karar verilmiş olması para borcu sebebiyle müvekkiline verilen ve rehinle teminat altına alınmayan alacağın tahsil kabiliyetini azalttığını, müvekkillinin aleyhine dezavantajlı bir durum meydana getirdiğini, davacı tarafın borçlunun mallarını kaçırdığını veyahut 3. Kişilere devrettiğine dair endişelerinin olduğunu, müvekkilinin alacaklı, meblağı düşük olsa bile bu alacağa ihtiyacı olduğunu, kendisinin bonoyu elinde bulunduran yetkili hamil olduğunu ve bonoyu herhangi bir kişiye ciro etmediğini…” beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, bonoya dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
Mahkemece; bononun arka yüzünün ve aslının ibraz edilmediği, kambiyo senetlerinden doğan alacak hakkının bonoyu elinde bulunduran yetkili hamile ait olduğu, talep edenin bonoyu ciro edebileceği, bu sebeple ihtiyati hacze konu bonoda talep edenin yetki hamil olup olmadığı mevcut deliller ile belirlenemediği gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verildiği, karara karşı ihtiyati haciz talep eden … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda; mahkemece bononun aslının ve arka yüzünün ibraz edilmediği gerekçesiyle talebin doğrudan reddine karar verildiği, ancak mahkemece sunulan bono örneği ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli görülmediği takdirde, ihtiyati haciz isteyene aslını sunması için uygun bir süre verilerek, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken Anayasanın 141/son ve 6100 sayılı HMK’ nın 30. Maddelerinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesine aykırı olacak şekilde doğrudan talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ ile, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/09/2022 tarihli 2022/191 D.İş Esas ve 2022/191 D.İş Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; ihtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan 80,70-TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf aşamasında istinaf eden tarafça yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 05/10/2023