Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/161 E. 2023/89 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/161
KARAR NO : 2023/89

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2021 (Dava) – 15/03/2022 (Karar)
NUMARASI : 2021/1677 Esas – 2022/360 Karar
DAVA : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 19/01/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 19/01/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarihli 2021/1677 Esas ve 2022/360 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş ‘ye ait … plaka numaralı araç nezdinde genişletilmiş kasko sigortası poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, 27.10.2020 kaza tarihinde davalı …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ( kamyonet) % 100 kusurlu olarak müvekkili şirket nezdinde kasko sigortalı … plakalı araca çarptığını ve hasarlanmasına sebep olduğunu, 22.800,00 TL hasar bedelinin sigortalıya 26.11.2020 tarihinde müvekkili şirket tarafından ödendiğini, müvekkili şirket tarafından ödenen 22.840,00-TL’nin ödeme tarihi olan 26.11.2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsili gerektiğini, davalı borçlu aleyhine Fethiye İcra Müdürlüğünün 2021/1287 esas sayılı takip başlatıldığını ancak davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı sebebi ile takibin durdurulduğunu, Fethiye arabuluculuk bürosuna başvurulduğunu ancak anlaşamama şeklinde sonuçlandığını, davalarının kabulüne, Fethiye İcra Müdürlüğünün 2021/1287 esas sayılı takibe ilişkin borçlunun itirazının iptali ile takibin 22.800,00 TL asıl alacak ödeme tarihinden takip tarihine kadar 382,57-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.222,57 TL üzerinden devamına, davalı/ borçlu tarafın takibe haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin dava konusu uyuşmazlık hakkında görevli mahkeme olmadığını, görev konusunda ki itirazlarının sebebinin davalı şirketin aslında ödeme yükümlülüğü bulunmadığı bir parayı … plakalı araç maliki şirket olan … A.Ş.’ye ödemesi olduğunu, dikkat edilirse kaza tarihi 27/10/2020 olmasına karşın davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunduğu … SİGORTA A.Ş ye ait 266771001376 poliçe numarası ile yapılmış bulunan Genişletilmiş Kasko Poliçesinin bitiş tarihi 16/06/2018 tarihi olduğunu, davacı şirketin hukuken kasko sigortacısı sıfatı bulunmadığı bir tarihte ve hukuken borcu olmadığı bir parayı … A.Ş.’ye ödediğini, dolayısıyla ortada hukuken geçerli ve mevcut bir kasko sigortacısı ve kasko sigortalısı ilişkisi bulunmadığı için TTK 1472 maddesi uyarınca halefiyet gerektiren bir durum olmadığını, dava konusu olayın ticari bir dava olmadığının açık olduğunu, dava konusu olayın ticari dava olmadığı gibi aynı zamanda yetkili mahkemenin Muğla Mahkemeleri olmadığını, yetkili mahkemenin müvekkilinin ikametgahının bulunduğu Serik Mahkemeleri olduğunu, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; “…6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, 6100 sayılı HMK’nun 20/1 maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemenin Muğla Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, 6100 sayılı HMK.nun 20/1 maddesi gereğince taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili Muğla Nöbetçi Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine, 6100 sayılı HMK.nun 20/1 maddesi gereğince taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde, mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına(tebliğ ile beraber) …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasına konu etmiş olduğu icra takibini, Fethiye İcra Müdürlüğünün 2021/1287 esas sayılı takip dosyasıyla taraflarına karşı ileri sürdüğünü, akabinde itirazları üzerine itirazın iptali davasını Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesinde açmayarak Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığını, HMK’nun 16.maddesinin, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir dediğini, kazanın meydana geldiği yerin Fethiye olduğunu, davacının sigortalısı durumunda bulunan zarar gören … A.Ş.’nin adresinin İzmir ili olarak geçtiğini, davacı … sigortanın KTK 110 kapsamında şubesinin olduğu yer ege bölgesinde yine İzmir’de olduğunu, ayrıca kasko poliçesinin düzenlenme yerinin İstanbul/ Kadıköy olduğunu, HMK madde 7 gereği genel yetkili mahkemenin müvekkilinin ikametgahı olan Antalya Serik Mahkemeleri olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak HMK genel yetkili mahkeme kapsamında Serik Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili mahkeme olarak karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı kasko sigortacısının sigortalısına ödediği hasar bedelinin 6102 sayılı TTK’ nın 1472. Maddesi maddesi uyarınca haksız fiil sorumlusu davalıdan rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; 6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, 6100 sayılı HMK’nun 20/1 maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemenin Muğla Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile resen mahkeme, ilk önce görevli olup, olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Haksız fiil 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş, tazminatın mahiyeti ve kapsamı hakkında çeşitli hükümlere yer verilmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, davanın dayanağının haksız fiil olmasına, yetkisizlik itirazının Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerekmesine, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı vekilinin Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/1677 Esas ve 2022/360 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 99,20-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan avansdan kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/01/2023