Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/1115 E. 2023/1089 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1115
KARAR NO : 2023/1089

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/02/2023 (Ek Karar)
NUMARASI : 2022/277 D.İş Esas – 2022/277 D.İş Karar
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
BAM KARAR TARİHİ : 22/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/06/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/02/2023 ek karar tarihli 2022/277 D.İş Esas ve 2022/277 D.İş Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati haciz kararına itiraz eden borçlular vekili ayrı ayrı verdiği itiraz dilekçeleri ile özetle; müvekkilleri aleyhine verilen ihtiyati haciz kararına itiraz ettiklerini, ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisiz olduğunu, Bozdoğan ilçesindeki ticari davaların görüldüğü Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunu, karşı taarfın haksız ve kötü niyetli olduğunu, karşı tarafın haklı bir alacağının olmadığını, ihtiyati haciz kararı kaldırıldığında lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, buna ilişkin emsal kararların bulunduğunu belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasın, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
İhtiyati hacze itiraz dilekçesi karşı taraf vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ancak karşı tarafça itiraza cevap verilmemiştir.
İhtiyati haciz kararını alan alacaklı vekili 17/02/2023 tarihli duruşmada; senette uyuşmazlık durumunda İzmir Mahkemelerinin yetkili olacağının düzenlendiğini, icra hukuk mahkemesi tarafından verilen kararın bu davada mahkemenin yetkisiz olduğu sonucunu doğurmayacağını, itirazları kabul etmediklerini belirterek, reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; “…İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin itirazının KABULÜ ile; Mahkememizce verilen 16/12/2022 tarihli 2022/277 D.İş Esas ve Karar sayılı ihtiyati haciz kararının KALDIRILMASINA…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 01/03/2021 tanzim, 03/10/2022 vade tarihli 987.000,00-TL bedelli bono için Mahkemeye ihtiyati haciz başvurusunda bulunulduğunu ve Mahkemece haklı taleplerinin kabulüne karar verildiğini, iş bu ihtiyati haciz kararına karşı tarafça yetki itirazında bulunulmuş olmakla haksız ve kötü niyetli yetki itirazının kabulüne yönelik verilen yerel mahkeme kararının yasaya ve usule aykırı olduğunu, karşı taraf vekilince ihtiyati haciz kararına yönelik 30/01/2023 tarihinde itiraz edilmiş olmakla, öğrenme tarihi icra mahkemesine açılan davada 26/12/2022 olduğunun belirtildiğini, ihtiyati haczin öğrenildiğinden itibaren 7 gün olup süresi içinde itiraz edilmediğini, bu hususta İİK 265. madde “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.” hükmüne haiz olduğundan haciz uygulanması ile icra takibi öğrenildiği belirtildiğinden öğrenme tarihi olan 26/12/2022 tarihinden 7 gün içinde ihtiyati hacze itiraz edilmediğinden itirazın reddine karar verilmesi gerektiğini, ihtiyati hacze konu bono metninde İzmir Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğuna ilişkin yetki şartı bulunduğunu, takibin dayanağı bononun kambiyo senedi vasfına haiz olduğunu ve Ticaret Kanunu hükümleri gereği yetki şartının konulabileceği dikkate alınması gerekirken karşı tarafın yetki itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, karşı tarafın müvekkiline ihtiyati hacze konu bonoyu verirken yetkili icra müdürlüğünün İzmir olduğuna ilişkin yetki şartını koyduğunu ve altını hür iradesiyle imzaladığını, bu durumda İzmir icra dairelerinin yetkisinin kabul edildiği göz önüne alınarak yetki itirazının reddine karar verilmesi gerektiğini, ihtiyati haczin yasada geçici hukuki korumalardan olduğunu, İİK’nın ihtiyati haciz koşullarını düzenleyen 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceğinin düzenlendiğini, aynı yasa’nın 258. maddesi uyarınca alacaklının, alacağın varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemede olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterli olup, buradaki ispatın asıl davadaki gibi tam bir ispat olmayıp yaklaşık ispat olduğunu, Yerel Mahkemece talep kapsamında müvekkilinin elinde bulunan bono gereği ödeme yapılmadığı açıkça ortada iken, bu durumda karşı tarafça tek bir itirazda dahi bulunulmamışken hakkın kötüye kullanılması kapsamında itiraz edilmesi kötü niyetli olup, süreci sürüncemede bırakma gayesi taşıdığı açıkça ortada olduğundan itirazın reddine karar verilmesini talep ettiklerini belirterek Yerel Mahkemece verilen yetki itirazının kabulüne ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; İİK’nın 265. maddesi gereğince ihtiyati hacze itiraz istemine ilişkindir.
Mahkemece; itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiş olup, hüküm ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, talebin bonoya dayalı olmasına, ihtiyati haciz isteyen alacaklı ile borçluların adreslerinin hepsinin Aydın ili Bozdoğan ilçesi olmasına, talepte temel/sözleşme ilişkiye dayanılmamış bulunmasına göre ve HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/02/2023 tarihli 2022/277 D.İş Esas ve 2022/277 D.İş Karar sayılı ek kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/06/2023