Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/1056 E. 2023/958 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1056
KARAR NO : 2023/958

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2022 (Dava) – 22/02/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/789 Esas (derdest dosya)
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Tedbirin Kaldırılması
BAM KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 08/06/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/02/2023 ara karar tarihli ve 2022/789 Esas sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati tedbir talep eden/davacı vekili dava ve talep dilekçesinde özetle; İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün 2022/5987 Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen 05/01/2022 tanzim, 08/02/2022 tarihli 755.000,00-TL bedelli bonodaki kendisine ait ciro imzasını, bono üzerinde keşideci imzası bulunan dava dışı … tarafından müvekkilin kandırılarak hile ile alındığını, işbu durumun hakkında, Yenice Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, işbu soruşturma dosyasında ifadesi alınan …’un iddiaları kabul ettiğini, müvekkilinin takip alacaklısı davalı ve bono üzerinde isim ve imzaları bulunan diğer şahısları tanımadığını, iş bu şahıslar ile herhangi bir ticari ilişkisi bulunmadığını beyan ile, davacının takipte ve takibe dayanak bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin tedbiren durdurulması talebinde bulunmuştur.
CEVAP :
Karşı taraf/davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu senetteki imzanın kendisinden hile ile alındığını,hayvan satışı sırasında senedin imzalatıldığını, hileye dayanak olarak da, …’un savcılığa vermiş olduğu ifade ve senede yazılı isim ve soy isimin boş alana sıkıştırıldığını, … tarafından soruşturma dosyasına sunulan dilekçedeki beyanların ve imzanın, …’a ait olup olmadığının araştırılmasının gerektiğini, müvekkil, davacı aleyhine; 08/02/2022 vadeli 755.000,00-TL bedelli 05/01/2022 keşide tarihli senedin dayanak belge olduğu, İzmir 11. İcra dairesi 2022/5987 esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü icra takibi başladığını, söz konusu icra takibine dayanak teşkil eden senette davacı … ciranta olarak yer aldığını, taraflarınca icra takibi açıldıktan sonra davacı tarafında Yenice Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2022/655 soruşturma sayılı doya üzerinden 20/07/2022 tarihinde senette asıl borçlu olarak … hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, …’un 15/08/2022 tarihli dilekçesi, soruşturma dosyana işlediği eylemler sebebiyle pişmanlık duyduğunu bildirir dilekçe sunduğunu, davacı yanın dava dilekçesinde, hileye dayanak olarak gösterdiği tek belge …’un15/08/2022 tarihli beyanı olduğunu, hayatın olağan akışına göre, bir şüphelinin hakkında açılan soruşturma dosyasında kolluk bildirimi olmadan veya savcılık talimatıyla çağrılmadan haberdar olup dosyanın açıldığı tarihten 20 gün sonra pişmanlığını dile getirir dilekçe sunmasının mümkün olmadığını, savcılık dosyasına sunulan evrak ekinde …’un kimliği bulunmadığı bu nedenle işbu beyanın … tarafından sunulup sunulmadığınını, imzasının kendisine ait olup olmadığını araştırılması ve aydınlatılması gerektiğinin, davacının 67 yaşında olduğunu dosyalara sunulan dilekçelerden anlaşılacağı üzere hayvancılıkla uğraşan ve üzerine kayıtlı mal varlığı bulunan bir kişi olduğu, davacının hayat tecrübesi ve yaptığı iş göz önünde bulundurulduğunda senet büyüklüğünde üzerinde cirantaların olduğu, bir kağıda adını davacının hile ile senedi imzaladığı yönündeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığı, kabul anlamına gelmemek kaydıyla huzurdaki davanın açılmasına müvekkilinin sebebiyet vermediğinden, müvekkil aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine, mahkememizce verilen 07/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının yasal mevzuata aykırı olduğunu öncelikle ihtiyati tedbir kararının itirazları doğrultusunda kaldırılmasını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, iş bu taleplerinin mahkemece kabul edilmediği taktirde, İcra İflas Kanunu Madde 72/3’e göre takip açıldıktan sonra ihtiyati tedbir talep edildiğinden İzmir 11. İcra Dairesi’nin 2022/5987 esas sayılı dosya borcunun tamamı yatırılması halinde ihtiyati tedbir karara verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; “…..Davalı tarafın, mahkememizce verilen 07/10/2022 tarihli tedbir kararına yapmış olduğu itirazının reddine…..” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Karşı taraf/davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; huzurdaki davada ihtiyati tedbir kararının şartlarının oluşmadığını, bilindiği üzere usul hukukunda, senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesinin kabul edildiğini, senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin HMK’nın 201.maddesinde belirtilen miktardan az olsa ancak kesin delil ile ispat edilebileceğini, bu nedenle huzurdaki dosya da davanın yaklaşık olarak ispatlandığından bahisle ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla icra dosya borcunun tamamının yatırılması halinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, mahkeme tarafından %15 miktarında teminatın yatırılması halinde tedbir kararının uygulanmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, istinaf başvurularının kabulü ile tedbir kararına karşı itirazın reddine yönelik ara kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK m.72/3 maddesi uyarınca bonoya dayalı takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Talep; ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkindir.
Mahkemece; ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine karar verilmiş olup, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
İİK.’nın 72. maddenin 3. fıkrasında”….İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak; borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Bu maddenin düzenleniş biçimi nazara alındığında; düzenlemeyle borçluya alacaklının gecikmeden doğan zararlarını karşılamak üzere teminat yatırarak, icra veznesindeki paranın alacaklıya ödememesini isteme hakkı tanınmıştır. Dolayısıyla; bu durumda mahkemenin tedbir hususunda takdir hakkı bulunmamakta, sadece teminat tutarını belirlemede takdir hakkı bulunmaktadır. Dolayısıyla, mahkemece 07/10/2022 tarihli ara kararı ile İİK’ nın 72/3 maddesi uyarınca icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı vermesinde, usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığından, itirazın reddine karar vermesi isabetli olmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; karşı taraf/davalı vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Karşı taraf/davalı vekilinin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/02/2023 tarihli ve 2022/789 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karşı taraf/davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan avansdan kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/06/2023