Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/958 E. 2022/1094 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/958
KARAR NO : 2022/1094

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2021 (Dava) – 28/03/2022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2021/858 Esas (derdest dosya)
DAVA : Genel Kurul Karar İptali
TALEP : İhtiyati Tedbir
BAM KARAR TARİHİ : 29/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/06/2022

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/03/2022 ara karar tarihli ve 2021/858 Esas sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP:
İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili talep/dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin kurucu ortak ve uzun yıllar yöneticilik yaptıkları büyük emek ve çabalarıyla bugünlere getirdikleri davalı şirketin 24/09/2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında 6 nolu gündem maddesi ile alınan kararla TTK 367 maddesi gereğince yönetim kurulu üyesi olmayanlara yönetimin kısmen veya tamamen devir edilmesine ilişkin karar alındığını, TTK 367 maddesi uyarınca yönetimin devrine ilişkin iç yönerge konusunda pay sahiplerinin yazılı olarak bilgilendirilmesi gerektiğini kendilerinin taleplere rağmen bilgilendirilmediğini, söz konusu kararın dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle alınan bu karara ret oyu vererek muhalif kaldıklarını, ayrıca aynı genel kurul toplantısında 7 nolu gündem maddesi ile yönetim kurulu üyelerinin TTK 395 ve 396 maddelerinin yazılı işlemlerini ifa edebilmeleri konusunda yetki verildiğini, bu değişiklik konusunda bilgi istemelerine rağmen kendilerine bilgi verilmediğinden bu karar oylamasında TTK 436/1 maddesi uyarınca rekabet yasağından muaf tutulan yönetim kurulu üyelerinin kendi rekabet yasağının kaldırılması oylanırken oylamaya katılmaması gerekirken oy kullanmış olmasından bu kapsamda yönetim kurlu başkanı ve hissedar …’nın kendisi hakkında rekabet yasağının kaldırılması maddesinde oy kullanmaktan yasaklı olmasına rağmen oy kullanmış olması nedeniyle söz konusu kararın yoklukla malul olduğunu ileri sürerek, 6 ve 7 gündem maddeleriyle alınan kararların icrasının geri bırakılması bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 6 nolu gündem maddesiyle alınan kararın iptaline, 7 nolu gündem maddesiyle alınan kararın yoklukla butlan olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Karşı taraf davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların tedbir talepleri ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; “…davalı şirketin 24/09/2021 tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan kararların içeriği, ihtiyati tedbir talebi ile ilgili sunulan iddia ve deliller kabulleri yönündeki oy oranları dikkate alınarak yürütmelerin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirir yaklaşık ispat şartları oluşmadığı…” gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; TTK 449. maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin görüşü alınmaksızın gerekçesiz bir şekilde ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin ara karar kurulmasının açıkca usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinde detaylı bir biçimde belirtildiği üzere 24.09.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan ve müvekkilleri tarafından olumlu oy kullanılmayarak muhalif kalınmasına rağmen alınan olağanüstü genel kurul toplantısı kararlarının iptal ve butlanına karar verilmesi talep edilmiş olup ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde müvekkiller bakımından telafisi imkansız zararların doğacağının açık olacağını, oydan yoksun olmasına rağmen yönetim kurulu başkanının kendisi hakkında rekabet yasağının kaldırılmasına ilişkin oylamaya katılması neticesinde alınan kararın yoklukla malul olduğunun kabul edildiğini, davalı şirket tarafından 2021 yılı olağanüstü genel kurulunda alınan kararların açıkça usul ve yasaya aykırı kararlar olup; dava süreci boyunca işbu kararların HMK’ nın 389. maddesi uyarınca da tedbiren icralarının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini, davalı şirketin 2021 yılı olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 6 ve 7 numaralı kararlarının HMK’ nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümeri ve TTK 449. maddesi gereği icralarının geri bırakılması ve ihtiyati tedbire hükmedilmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; davalı şirketin 24.09.2021 tarihli genel kurulunda 6 ve 7 nolu gündem maddeleri ile alınan kararların yürütmesinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebidir.
Mahkemece; talebin reddine karar verilmiş olup, ara karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği hükme bağlanmıştır.
İhtiyati tedbir talep eden, HMK’nın 390/(3). maddesi uyarınca, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Dosya kapsamından dava konusu talep ve yürütmenin durdurulması istemiyle dava dosyasına sunulan tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirket yönetim kurulunun görüşünün alınması için mahkemece usulüne uygun davetiye çıkarılmasına rağmen belirtilen günde duruşmaya katılınmadığı, yönetim kurulu üyesi …’nın pay durumuna göre oylamaya katılmasa dahi katılanların kabul oyu toplamının salt çoğunluktan fazla olduğu anlaşılmakla, bu aşamada ihtiyati tedbir kararı verilmesi için yaklaşık ispat sağlanmadığından ilk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına karşı ihtiyati tedbir talep eden ( davacılar ) vekili tarafından yapılan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/03/2022 tarihli ve 2021/858 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcının peşin alınan 133,00 TL’den mahsubu ile fazla alınan 52,30 TL ‘nin karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf edenler tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/06/2022