Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/869 E. 2022/998 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/869
KARAR NO : 2022/998

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2021 (Dava) – 05/04/2022 (Karar)
NUMARASI : 2021/124 Esas – 2022/292 Karar
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
BAM KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 16/06/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2022 tarihli 2021/124 Esas ve 2022/292 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 02.02.2021 tarihinde İzmir genelinde aşırı yağış nedeniyle sel felaketi yaşandığını, müvekkilinin işyerinin 2 katlı ve bodrumu olan bir bina olduğunu, ticari kayıtlarının bulunduğu arşivin de bodrum katta bulunduğunu, meydana gelen bu sel felaketi nedeniyle müvekkilinin bodrum katta bulunan arşivinin su basması sonucu zarar gördüğünü, işyerinde bulunan bir kısım ticari belgelerin zayi olduğunu, zarara ilişkin olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Dairesi Başkanlığı tarafından da tespit yapıldığını, tespite ilişkin raporun sunulacağını, müvekkili şirketin, 2018 yılı ve öncesine ait alış faturalarının, satış faturalarının, pos gün sonlarının, ödeme ve tahsilat belgelerinin, personel özlük evraklarının, personel icra evraklarının, personel izin evraklarının (yıllık izin, ücretsiz izin gibi), personel hastalık izni evraklarının, personel avans talebi evraklarının, alt bayilik sözleşmelerinin selde kaybolduğunu belirterek, zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI:
Mahkemece, “…Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; belirtilen olay tarihinde talep edenin iş yerinde bulunan bodrum katta aşırı yağıştan kaynaklı olarak sel baskını olduğu ve bu sel baskını nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığınca tutulan 09/02/2021 tarihli tutanak ile adreste bulunan bodrum kattaki şirketin arşiv depolarında bulunan muhasebe ve insan kaynakları evraklarının ve muhtelif eşyalarının zarar gördüğü yönünde tespit yapıldığı, hak düşürücü süre içinde işbu davanın açıldığı, 2016 tarihi dahil olmak üzere 2018 yılı da dahil talebe konu edilen ve gerek matbaa gerekse de Bodrum Vergi Dairesi cevabi yazısına göre basılıp talep edene verilen, aşağıda ayrıntısı belirtilen faturaların, sevk irsaliyelerinin, irsaliyeli faturaların, gider pusulalarının ve izin istek formlarının yasal mevzuat göz önüne alındığında zayi oldukları anlaşılmakla bu hususlar yönünden zayi nedeniyle iptal talebinin yerinde olduğu, ancak 2016 öncesine dair olanların yasal saklama süresinin Vergi Usul Kanunu 253. maddesinden kaynaklı olarak 5 yıl ile sınırlı olup yasal saklama süreleri dolduğundan bu tarihten önceki tarihlere yönelik zayi talebinin yerinde olmadığı ve hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddedilmesi gerektiği, 2016-2018 tarihleri arasına yönelik talep edilebilecek olduğu anlaşılan post gün sonu, personel özlük dosyası, personel icra evrakları ve alt bayilik sözleşmelerine ilişkin istem konusu edilen talebin bahse konu belgelerin ve dosyaların başka kurumlardan ya da birimlerden temin edilebilir olduğu dolayısı ile bu hususa yönelik hangi matbaada basıldığı da kanıtlanamadığından reddi gerektiği, yine 2016-2018 tarihleri arasına yönelik ödeme ve tahsilat belgeleri yönünden taleplerin ayrı ayrı retleri gerekmekle, sonuç olarak; DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, meydana gelen su basması olayından kaynaklı; A) 2016-2018 (bu tarihler de dahil olmak üzere) tarihleri arası döneme ilişkin; -2016 yılına ait Tasfiye Halinde Yöntem … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 101-7100 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 12251-55250 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 199551-209550 no.lu faturaların, seri A ve 249201-274200 no.lu irsaliyeli faturaların, -2016 yılına ait … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 368501-518500 no.lu irsaliyeli faturaların, -2017 yılına ait …. Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 5951-15950 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 76401-78900 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 21851-31850 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 34951-44950 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 51101-61100 no.lu irsaliyeli faturaların, yine aynı yıla ait … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 322101-327100 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 350351-355350 no.lu irsaliyeli faturaların, seri A ve 373451-378450 no.lu irsaliyeli faturaların, yine aynı yıla ait … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 1751-1800 no.lu gider pusulalarının, yine aynı yıla ait ait … Şti. Tarafından basılıp davacıya verilen 000001-002500 seri no.lu izin istek formlarının, -2018 yılına ait … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 5001-10000 no.lu sevk irsaliyelerinin, seri A ve 86751-91750 no.lu sevk irsaliyelerinin, seri A ve 129001-134000 no.lu sevk irsaliyelerinin, seri A ve 184551-189550 no.lu sevk irsaliyelerinin, yine aynı yıla ait … Şti. tarafından basılıp davacıya verilen seri A ve 12401-14950 no.lu sevk irsaliyelerinin ZAYİ NEDENİ İLE İPTALLERİNE, B) 2016 öncesine dair kullanılan faturalar, sevk irsaliyelerinin yasal saklama süresi dolduğundan bu hususa yönelik zayi talebinin hukuki yarar yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE, C) Post gün sonu, personel özlük dosyası, personel icra evrakları ve alt bayilik sözleşmelerine ilişkin istem konusu edilen talebin bahse konu belgelerin ve dosyaların başka kurumlardan yada birimlerden temin edilebilir olduğu kanaati ile bu hususlara yönelik ZAYİ NEDENİ İLE İPTAL TALEPLERİNİN AYRI AYRI REDLERİNE, D) Ödeme ve tahsilat belgeleri yönünden söz konusu belgelerin hangi matbaada basıldığına yönelik talebin somutlaştırılmaması nedeniyle bu hususlara yönelik ZAYİ NEDENİ İLE İPTAL TALEBİNİN AYRI AYRI REDLERİNE…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davacı vekili tarafından, “…Davanın tümden kabulüne karar verilmesi için istinaf yoluna başvurduklarını, şöyle ki; yerel mahkemenin gerekçesinde her ne kadar 2016 öncesine dair olanların yasal saklama sürelerinin dolduğundan bu tarihten önceki tarihlere yönelik zayi talebinin yerinde olmadığı şeklinde hüküm kurulmuş ise de, bilindiği üzere; Türk Ticaret Kanunu’na göre saklama süresinin 10 yıl olduğunu, yine yerel mahkeme gerekçesinde 2016-2018 tarihleri arasına yönelik belgelerin ve dosyaların başka kurumlardan ya da birimlerden temin edilebilir olduğu, dolayısı ile bu husustan dolayı ve talep eden tarafından hangi matbaada basıldığı yahut kendisine verildiği kanıtlanamadığından ödeme ve tahsilat belgeleri yönünden taleplerin ayrı ayrı reddi gerektiği şeklinde hüküm kurulmuş ise de bu gerekçenin de yerinde olmadığını, anılı kanun maddesine göre tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin sınırlandırılmadığını, alış faturaları, satış faturaları, pos gün sonları, ödeme ve tahsilat belgeleri, personel özlük evrakları, personel icra evrakları, personel izin evrakları (yıllık izin, ücretsiz izin gibi), personel hastalık izni evrakları, personel avans talebi evrakları, alt bayilik sözleşmelerinin tamamının müvevekkili şirket tarafından saklanmakla yükümlü olunan belgelerden olduğunu, zira Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/2467 E- 2015/8162 K sayılı kararında da, TTK’nın 82. maddesinde neler için zayi belgesi verilmesi istenebileceğinin tahdidi olarak gösterilmediğinin ve ticari işe ilişkin belgeler yönünden tacirin saklama ve istenildiğinde ibraz yükümlülüğünün bulunduğu gözetilerek davanın kabulü gerektiğinin belirtildiğini, yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/3163 E-2014/9737 K sayılı ve 2016/12441 E- 2018/1315 K sayılı kararlarının da aynı yönde olduğunu….” beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, 6102 Sayılı TTK’nın 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yukarıda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, tacirin saklamakla yükümlü olduğu ve zayi belgesi talep edilebilecek ticari belgeler bakımından kanunda bir sınırlandırma yoktur. Ticari faaliyeti ile ilgili ve ibrazı gerekli olabilecek ticari belgeler bakımından zayi belgesi talep edilebilir (Bu yönde bknz.Yargıtay 11 HD. 2015/2467 E. – 2015/8162 K., 2012/5886 E. – 2013/5362 K).
Mahkemenin gerekçesinde her ne kadar belirtilen ticari belgelerin yasal saklama süresinin Vergi Usul Kanunu 253. maddesinden kaynaklı olarak 5 yıl ile sınırlı olduğu belirtilmiş ise de, bir tacirin sorumluluğu vergi mevzuatı ile sınırlı değildir. Nitekim TTK 82/5.madde uyarınca belirtilen ticari defter ve belgelerin saklanma süresinin 10 yıl olması, yine farklı mevzuatlardan kaynaklı farklı sürelerin sözkonusu olabilmesi, örneğin SGK belgeleri bakımından da 5510 S.Yasa 86.madde uyarınca yine 10 yıllık sürenin olması dikkate alındığında mahkemenin bu gerekçesi yerinde olmamıştır. Bu nedenle, bu gerekçe ile talebin reddedildiği belgeler yönünden yeniden araştırma ve değerlendirme yapılması için mahkeme kararının kaldırılması gerekmiştir.
Yine SGK ile bağlantılı belgeler bakımından da; davacı tacirin saklaması ve işyeri denetimlerinde SGK mevzuatı bakımından sunması zorunlu olan belgelerin ayrıca değerlendirilmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, talebin tümden reddi de doğru olmamıştır.
Bununla birlikte, mahkemece öncelikle davacı şirket hakkında vergi veya SGK incelemesi/soruşturması bulunup bulunmadığının araştırılması gerekirken bu hususta dosyada hiçbir delil ve inceleme bulunmaması da yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜNE; İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/124 Esas – 2022/292 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 80,70-TL istinaf karar harcının istek halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın davacıya tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 16/06/2022