Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/773 E. 2022/918 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/773
KARAR NO : 2022/918

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2021 (Dava) – 15/03/2022 (Karar)
NUMARASI : 2021/367 Esas-2022/359 Karar
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
BAM KARAR TARİHİ : 02/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarihli 2021/367 Esas ve 2022/359 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; şirketlerine ait … mah. … caddesi … No:…-… … – … adresindeki … ünvanlı Muğla Ticaret Odasına bağlı … ticaret sicil no: …. vergi kimlik no.lu ticari işletmesine ait kapanışı yapılmış bulunan 2018 yılına ait defter-i kebir ve yevmiye defteri ( işletmenin yenilenmesi sırasında) kaybolduğunu veya çalındığını iki defterin bulunamadığını, TTK ‘nın 82/7 maddesi ” bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeler, yangın su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebi ile ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğrarsa tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekle gördüğü delillerin toplanmasını de emredebilir” şeklinde düzenlendiğini, şirketlerine ait 2018 yılına ait defter-i kebir ve yevmiye defterinin zayi olduğuna dair taraflarına zayi belgesi verilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, “… 2018 yılına ait defterlerin işletmenin yenilenmesi sırasında kaybolduğunun tüm aralamalarına rağmen bulunamadığı gerekçesi ile 2018 yılına ait defter-i kebir ve yevmiye defterinin zayi olduğuna dair talepte bulunmuş ise de; TTK ‘daki düzenlemeye göre ticari defterlerin zayi edilme sebebi ile zayi belgesi verilmesi sebeplerinin belirlenmiş olduğu, davacının dayandığı sebeplerin kanunda belirtilen olaylardan olmadığı, ayrıca, zayi belgesi talep eden şirketin basiretli bir tacir olarak defterini muhafazasında kusurlu olduğu anlaşıldığından talebin reddine karar verilmiştir…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete ait işletmenin kapanışı yapılmış bulunan 2018 yılına ait defter-i kebir ve yevmiye defterinin (işletmenin yenilenmesi sırasında) kaybolduğunu veya çalındığını, bu nedenle de bu iki defterin bulunamadığını ve zayi olduğunu, yasal süresi içinde zayi belgesi verilmesi için açmış oldukları iş bu davanın maalesef yerel mahkemece “Davanın Reddine” kararı ile red olduğunu, Yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın hukuka uygun bir karar olmadığını ve yerel mahkemenin hiçbir araştırma ve değerlendirmede bulunmadan hakkaniyete aykırı ve eksik işlem yaptığını beyanla, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 6102 sayılı TTK’ nın 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
6102 sayılı TTK’nın 82-(7) maddesine göre; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa; tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren, onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.
6102 TTK’nın 82-(7) maddesinde; zayi belgesi verilebilecek haller tahdidi olarak sayılmıştır. Tacirin, anılan yasa maddesinden yararlanabilmesi için bir taraftan ticari defterlerin ve belgelerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur. Mücbir nedenlerin ispatı, bunu iddia eden tacire aittir. İleri sürülen mücbir nedenin dayandığı olayların defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olup olmadığı araştırılmalı ve irade dışında defter ve vesikaların tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması sonucu oluştuğunda mücbir neden kabul edilmektedir. Davacı tutmak ve saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri özenle korumakla yükümlüdür.
Somut olayda; dosya kapsamı ve delillere göre; tacir olan davacının muhafaza konusunda gerekli özen yükümünü yerine getirmediği, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararında usul ve esas yönünden bir yanlışlık bulunmadığı ve davacının istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden, HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/03/2022 tarihli 2021/367 Esas ve 2022/359 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, istinaf başvuru harcının hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olmak üzere 02/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.