Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/57 E. 2022/120 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/57
KARAR NO : 2022/120

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2016 (Dava) – 26/10/2021 (Karar)
NUMARASI : 2020/599 Esas – 2021/894 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
BAM KARAR TARİHİ : 26/01/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 26/01/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/10/2021 tarihli 2020/599 Esas ve 2021/894 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin maliki olduğu, … plakalı aracın Buca İlcesi Menderes caddesi üzerinde kendi şeridinde seyir halinde iken karşı yönden gelen koşu yolu caddesi Akıncılar istikametinde seyreden sürücüsü …, maliki … olan … plakalı araç, sürücüsü … olan … plakalı aracın aniden Şirinyer pazarı istikametine dönüş yapması nedeniyle … plakalı araç sürücüsünün kafa kafaya çarpışmamak için sola doğru manevra yapması neticesinde karşıdan gelen müvekkiline ait … plakalı araç ile çarpıştığını, davalı … Sigorta A.ş’nin … plakalı aracın ZMMS poliçe sigortacısı olduğunu, davalıya yapılan hasar ihbarı sonrasında hasar dosyası açıldığını ancak davalı … tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı … şirketinin orjinal parçalarla hesaplanacak gerçek zararı ve değer kaybını ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek, bu nedenlerle şimdilik 10.000,00-TL nin davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretininde davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının aracın maliki olmadığını, Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre hak sahibinin böyle bir talep hakkının bulunmadığını, araç maliki … olmasına rağmen dava araç ile ilgili olmayan … tarafından açıldığını, davayı kabul anlamına gelmemekle mahkemece kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini savunarak davanın esasdan ve usulden reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
DAİREMİZİN KALDIRMA KARARI ÖNCESİ İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :Mahkemece, davacının dava dilekçesinde aracın maliki olduğunu beyanla bu sıfatla dava açtığını belirtmişse de davacının aracın maliki olmadığının anlaşılması karşısında işbu davada aktif dava ehliyetine sahip olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
DAİREMİZİN 24.09.2020 TARİH VE 2020/31 E. – 38. K. SAYILI KALDIRMA KARARI: Tazminat davasında davacı olma ehliyeti, kural olarak malvarlığından doğrudan doğruya zarar gören kişiye aittir. Ancak, bir şeyi sözleşmeyle (kira, ariyet vs) elinde bulunduran kişiler ve zilyet, onu aldığı gibi malikine aynen iade etmekle yükümlü olup, ödemek zorunda olduğu onarım giderlerini isteyebilecektir. Davacı vekili, araç hasarı nedeni ile maddi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece söz konusu araç maliki davacı olmadığından aktif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyada yapılan incelemde, davacının araç sürücüsü olduğu, aracı aldığı gibi eksiksiz ve hasarsız olarak malikine teslim etmekle yükümlü bulunması nedeniyle, aracın zilyedi sıfatıyla, hasar tazmini yönünden dava açmakta hukuki yararı ve aktif husumet ehliyeti vardır. O halde mahkemece, davacının aktif husumet ehliyetinin varlığının kabulü ile hasar tazmini talebi yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
DAİREMİZİN KALDIRMA KARARI SONRASI İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince, “…Davacı asil 03/06/2021 tarihli duruşmada aracını karşı tarafın tamir ettirmeyi teklif ettiğini kendisinin de bunu kabul ettiğini, bunun teminatı olarak karşı taraftan senet aldığını, araç tamir edilince senedi geri verdiğini beyan etmiş olup, beyanını imzası ile tasdik etmiştir. Davacı asilin mahkememiz huzurunda vermiş olduğu imzalı beyanına göre davacı tarafın dava açılmadan önce zilyedi olduğu aracın tamirinin davalı … şirketinin sigortalısı dava dışı üçüncü şahıs tarafından yapıldığı ve böylelikle davacının zararının giderildiği anlaşılmıştır.
Davacının davalı … şirketinin sigortalısı tarafından aracının tamir edilmiş olmasına karşın söz konusu tamirden hiç bahsetmeksizin ve aracı tamir ettiren sigortalıyı davada taraf göstermeksizin giderilmiş olan zararından ayrı olarak sigorta şirketinden de tazminat almak amacıyla kötü niyetli olarak mahkememizde dava açtığı anlaşılmıştır. Bu nedenle HMK madde 329/2 gereğince alt sınırdan bir miktar uzaklaşarak davacının 1.000-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Davacının zilyedi bulunduğu aracının tamirinin dava dışı üçüncü şahıs tarafından giderilmiş olması ve davacının bunun karşılığında almış olduğu senedi iade etmiş olması sebebiyle aracın zararına ilişkin bir hakkının bulunmadığı…” gerekçesiyle davanın REDDİNE, HMK 329/2 gereğince davacının 1.000,00 TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin aracının davalı … şirketinin sigortaladığı … plakalı araç işleteni tarafından değil, sonradan kusursuz olduğu ortaya çıkan dava dışı … plakalı araç işleteni tarafından yaptırıldığını, İzmir Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekibince trafik kazası tespit tutanağında … plakalı araca asli-tam kusur verildiğini, … plakalı araç asli kusur kendisine verildiğinden … plakalı aracı tamir ettirdiğini, müvekkilinin aracında meydana gelen hasarı karşılayanın davalı … şirketinin sigortalısı olmadığını, mahkemece eksik inceleme ile hatalı karar verildiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle araçtaki hasarın zorunlu mali mesuliyet sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davacı olay tarihinde kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısından araçtaki hasarın bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece davacı 03.06.2021 tarihli 2. celsede dinlenmiş, davacı beyanında özetle kazada karşı tarafın 38 plaka bir araç olduğunu, kendisine “bizim kendi tamirhanemiz var, arabayı orada tamir ettirelim, şikayetçi olma” dediklerini, kendisinin kabul ettiğini, arabasını tamir ettiklerini ancak düzgün tamir etmediklerini, karşı taraf biraz tehditvari konuştuğüu için aracını onların tamirhanesinde tamir ettirmek zorunda kaldığını, sonradan arabayı sattığını, kendilerine tamirden dolayı bir ücret ödemediğini beyan etmiştir. Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile işin esasına girilmeden davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili ise istinaf dilekçesinde; müvekkilinin anlatımları tam anlaşılmadan ve açıklattırılmadan sonuca gidilerek yanlış karar verildiğini, … plakalı araç işleteninin, kazada kusuru olmadığının tespit edilmiş olması nedeni ile onarım bedelini sebepsiz zenginleşme gerekçesiyle müvekkilden talep ettiğini, işbu nedenle de vekil olarak o davayı takip eden ve sonuçlandıran taraflarının işbu dava konusu araç için de vekil kılınarak eldeki davanın açıldığını, eldeki işbu davada davalı … Şirketinin kazaya sebebiyet veren ve yargılama ile tam kusurlu olduğu anlaşılan … plakalı araç trafik sigortacısı olduğunu, davacı aracında meydana gelen zarar sigorta şirketi tarafından tazmin edildiğinde ilgili onarım nedeni ile müvekkilinin ödemesi gereken tutarın … plakalı kazada kusursuz olan ve müvekkil aracını tamir ettiren araç işletenine ödeneceğini belirtmiştir.
Dosya kapsamına göre, kaza tarihinde davacının sürücülüğünü yaptığı … plaka sayılı araç ile dava dışı … plaka sayılı araçların kaza yaptıkları, … plakalı aracın sürücüsünün karşı yönden gelen … plakalı aracın aniden sola doğru Şirinyer semt pazar yeri istikametine kontrolsüz ve hatalı dönüş yapması ile bu araçla çarpışmamak için sola doğru manevra yaptığını ve karşıdan gelen … plakalı araçla çarpıştığını iddia ederek İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/961 E – 2016/745 K sayılı dosyasında kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısına açtığı davada aracındaki hasarın tazminini talep ettiği, yapılan yargılamada bilirkişinin sunduğu gerekçeli raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı araç … plakalı aracın sürücüsü …’nun %100 kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’in ve … plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğunun belirtildiği, bu rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, davalı tarafın kusur ve hasarı da içeren istinaf isteminin İzmir BAM 11. HD’nin 2017/69 E. – 133 K. sayılı ilamı kesin olarak reddedildiği anlaşılmıştır.
Davacı dava dilekçesinde aracında oluşan hasarın giderilmesini talep etmiş, mahkemedeki 03.06.2021 tarihli 2. celsedeki beyanında ise aracın tamir edildiğini ancak düzgün tamir edilmediğini, istinaf dilekçesinde ise onarım bedelinin ise dava dışı … plakalı araç işleteni tarafından karşılandığını belirtmiştir. Davacı istinaf dilekçesinde araçtaki zarara davalı şirketin sigortalısı olan … plakalı aracın sebep olduğunu yukarıda anılan İzmir BAM 11 HD, 2017/69 E. – 133 K. Sayılı kararı ile belirterek istemiştir. Bu durumda davacının aracındaki zararı davalıdan, poliçe ve 2918 sayılı yasa hükümleri uyarınca tahsilini talep eden işbu davayı açmasında bir sakınca yoktur. Bu durumda mahkemece, 6100 sayılı HMK’ nın 31. maddesindeki hakimin davayı aydınlatma görevi çerçevesinde davacıya talep kapsamının ne olduğu açıklattırılarak ( eksik tamir bedeli, değer kaybı vs.) araçta değişimi yapılan parçalar ve işçilik bedellerini gösteren açıklayıcı tamir faturası ve buna dair ödeme belgeleri gerekirse ilgili tamirhaneden sorulmak suretiyle getirtilerek aracın tamirinin gerçekleşip gerçekleşmediği, eksik tamir durumunun olup olmadığı, kaza sebebiyle davacının gerçek zararın ne kadar olduğu ile ilgili olarak İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/961 E – 2016/745 K sayılı dava dosyası da getirtilip incelenmek suretiyle makine mühendisi bilirkişiden taraf ve yargı denetimine uygun rapor alıp sonucuna göre bir karar vermek gerekirken işin esasına girmeden yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ ile, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/10/2021 tarihli, 2020/599 Esas ve 2021/894 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 26/01/2022