Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/447 E. 2022/480 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/447
KARAR NO : 2022/480

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/12/2021
NUMARASI : 2021/142 Esas-2021/1155 Karar
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
BAM KARAR TARİHİ : 17/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 07/12/2021 tarihli 2021/142 Esas-2021/1155 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nın maliki olduğu … plaka numaralı aracın, müvekkili şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sürücü …’nın sevk ve idaresinde olan davalı …’nın maliki olduğu … plaka numaralı aracın 17.08.2018 tarihinde … plaka numaralı araçta 125.000-TL hasar meydana getirdiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde soruşturma kapsamında yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda müvekkili şirkete sigortalı aracın sürücüsünün asli ve %100 tam kusurlu olduğu, 1,76 promil alkollü olduğunun ve ehliyetsiz olduğunun tespit edildiğini, müvekkili sigorta şirketi tarafından … Plaka sayılı araçta meydana gelen söz konusu hasar için araç maliki 3. Şahıs lehine 09.12.2019 tarihinde 125.000,00-TL hasar tazminatı ödendiğini, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartları B.4 Maddede Sigortacının sigortalıya rücu hakkının düzenlediğini, mevcut kazada sigortalı araç sürücüsünün soruşturma dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporuna göre asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kaza tespit tutanağına göre meydana gelen kazada müvekkili şirkete sigortalı aracı sevk ve idare eden …’nın ehliyetsiz olmasının müvekkili sigorta şirketine rücu hakkı tanıdığını, arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşılamadığını belirterek davanın kabulü ile 125.000,00-TL tutarındaki tazminatın fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, alacağın tahsilinin ileride tehlikeye düşmemesi için kesin hükme kadar devam etmek kaydıyla … plakalı aracın 3.kişilere devir ve temlikinin tedbiren önlenmesine ve bu maksatla aracın kaydına İHTİYATİ TEDBİR konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı adına çıkarılan tebligatın usulüne uygun olarak yapılmasına rağmen davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
İlk derece mahkemesince; “…her ne kadar davacı tarafça davalının kusuru sebebi ile dava dışı üçüncü şahsa ödenen tazminatın kendi sigortalısından tahsili istemi ile Asliye Ticaret Mahkemesine dava açılmış ise de; davalının gerçek şahıs olduğu ve tacir olmadığı, davalıya ait aracın ticari araç olmadığının Muğla İl Emniyet Müdürlüğünün 16.09.2021 tarihli yazı cevabından anlaşıldığı, bu nedenle davacı ile davalı arasındaki sigorta ilişkisinin 6502 Sayılı Yasaya tabi olduğu nitekim 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmış, “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde tanımlanmış; 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmış olduğundan ve yine Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenmiş olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiş olmakla taraflardan birinin tüketici olduğu uyuşmazlık yönünden 6102 sayılı TTK.’ nun 4. maddesindeki düzenleme dikkate alınamayacağından ve TTK.’ nun 4. ve devamı maddelerindeki düzenleme davaya konu işlerin tüketici işlemi sayılmasına ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin bu davada uygulanmasına engel teşkil etmeyeceğinden davaya bakmaya görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olması sebebi ile HMK 30 ve 320/1. Maddesine hükümlerine göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek, HMK 114/1-c maddesin yollaması ile HMK 115/2 maddesi hükümleri uyarınca mahkememizin görevsizliği sebebi ile davanın usulden reddine ve Fethiye İlçesinde ayrı bir Tüketici Mahkemesi bulunmaması sebebi ile dosyanın Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi Yargı sınırları içinde bulunan Fethiye Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine davaya Tüketici Mahkemesi sıfatı ile bakmak üzere gönderilmesine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemenin 2021/142 esas nolu dosyasında davacı … sigorta tarafından … plakalı aracı için tedbir amacıyla dava açıldığını, söz konusu motosikletin zaten şuan kendi adıma tescilli olmadığını, ayrıca … Sigorta tarafından … plakalı motosiklet için 125.000,00 TL bedel ödediğini belirttiğini, kendi tüm hesaplarına ve mal varlıklarına icra takibi yaptığını, söz konusu araç bedeli ( motosiklet) araştırıldığında, piyasa değerinin o günün şartlarında 10-15 bin TL civarında olduğunun görüleceğini, bu yüzden 125.000 TL ödediği belge ve faturaları da asla tarafına ispat etmediklerini, bu yüzden yüzde doksan engelli raporu olan ve hem maddi, hem manevi mağdur olan kişinin kendisi olduğunu beyanla, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı ZMM sigortacısı tarafından davalı sigortalısına karşı açılan alkollü raç kullanma nedenine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; mahkemenin görevsizliği sebebi ile davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmış, “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde tanımlanmış; 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmış olduğundan ve yine Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenmiş olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiş bulunmaktadır.
Bu durumda somut olayda; davalının gerçek şahıs olduğu ve tacir olmadığı, davalıya ait sigortalı … plakalı aracın ticari araç olmadığının ve hususi araç olduğunun Muğla İl Emniyet Müdürlüğünün 16.09.2021 tarihli yazı cevabından anlaşıldığı, bu nedenle davacı ile davalı arasındaki sigorta ilişkisinin 6502 Sayılı Yasaya tabi olduğu ve davalının tüketici sıfatına sahip bulunduğu, dolayısıyla elde ki davada Ticaret Mahkemesi’ nin görevli olmadığı anlaşılmakla mahkemece verilen görevsizlik kararında usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davalının istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davalının Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 07/12/2021 tarihli 2021/142 Esas-2021/1155 Karar sayılı kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; davalı taraftan alınması gereken 80,70-TL karar harcı yeterli olduğundan ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/03/2022