Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/336 E. 2022/449 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/336
KARAR NO : 2022/449

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/05/2021 (Tensip Karar)
NUMARASI : 2021/332 Esas (derdest dosya)
DAVA : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 10/03/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 10/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/05/2021 ara karar tarihli ve 2021/332 Esas sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nun … A.Ş nin ortağı ve eski yöneticisi olduğunu, müvekkili hakkında İzmir C.Başsavcılığında 2016/29862 numaralı soruşturma başlatıldığını, ortağı ve yöneticisi olduğu bahse konu şirketlere İzmir 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 2016/3664 D.İş sayılı 29/09/2016 tarihli kararı ile kayyım atanmasına karar verildiğini, bu tarihten itibaren şirket yönetimi müvekkilleri …, …, … namına … tarafından görevlendirilen heyet tarafından gerçekleştirildiğini, ihale yoluyla 3. Kişilere devredilmek istenen şirketlerin ortakları olan müvekkiler hakkında İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/277 esas sayılı dosyasıyla açılan davanın derdest olduğu, … Başkanlığından yapılan ilan ile … A.Ş ünvanlı minimum 120.000,00,00TL rayiç değerli şirketin değerinin çok altında 31.000.000-TL muhammen bedelle satışa çıkarıldığını ve satıldığını, iş bu satışlar sebebi ile taraflarınca hukuki süreç başlatıldığını, İstanbul 6. İdare Mahkemesi 2021/176 esas numaralı dava açıldığını, davanın halan derdest olduğu, şirkete ilişkin olarak ihale ilanı dışında da işlem yapıldığının açık olduğu, muvazzalı işlemlerin yapıldığını, … tarafından müvekkillerine satışla ilgili herhangi bir bilgi verilmemesi üzerine haricen satışın …. Şti. ye yapıldığının öğrenildiği, …. Şti.ünvanında hayvancılık ile ilgili bir ibare bulunmaması ve bu sektörde yer almaması da dikkat çekici olup iş bu satışın neden gerçekleştiğinin izahı olmadığını, İstanbul 6. İdare Mahkemesi 2021/176 esas numaralı ihalenin iptali davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, şirketlerin gerçek değerlerinin kat-kat altına satıldığını, …. A.Ş usule ve hukuka aykırı olarak yapılan satışı ve ihale işlemleri sebebi ile müvekkilerinin uğradığı zararın satış tarihi itibariyle şirketlerin gerçek değerlerinin tespiti ile ihale bedeli arasındaki farkın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tespiti ile hisseleri oranında müvekkilere satış tarihindeki reeskont faizi le birlikte ödenmesini ve …. A.Ş’nin 3. Kişilere satış devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …’nin belirlediği ihale bedeli ile …’nin yürüttüğü ihale sürecinden dolayı müvekkili şirket aleyhine tazminat davası açılamayacağını, …’nin yasa ve usule uygun şekilde görevlerini ifa ettiklerini, …’nin görev ve yetkilerine giren hususlardan dolayı davacının zarar iddiası varsa bu konudaki taleplerini de …’ye yöneltmesi gerektiğini, müvekkili şirkete yöneltilen taleplerin husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkili şirket tarafından davacının ortağı olduğu şirketin iktisadi bütünlüğünün satın alınmadığını, ihale işlemleri gerçekleşmediğini, haksız ve hukuki mesnetten açılan davanın konusuz kalması nedeniyle reddinin gerektiğini, açıkladığı nedenlerle davanın öncelikle husumet yokluğu nedeniyle reddine, dava konusu ihale ve satış işlemlerinin gerçekleşmemesi neticesinde davanın konusuz kalması nedeniyle haksız davanın esastan reddine, davanın konusuz kalmasına karar verilse dahi tam hesaplanacak karşı taraf vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin lehlerine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, ”…davacıların iddiasında haklı olup olmadığı yargılama sonunda tüm deliller toplandıktan ve incelendikten sonra ortaya çıkacağından bu aşamada yaklaşık ispatın sağlanamadığı kanaati ile talepte bulunanların “… A.Ş’ nin 3. Kişilere satış ve devrinin önlenmesi” şeklinde ihtiyati tedbir konulması taleplerinin, davacıların haklılıklarını yaklaşık olarak ispat etmedikleri, ihtiyati tedbir konulması isteğinin yasal şartları taşımadığı…” gerekçesiyle; ”… İhtiyati tedbir isteyen vekilinin ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkillerinin … A.Ş. ve …. A.Ş.’nin ortağı olduğunu, bahse konu şirketlere İzmir 4.Sulh Ceza Hakimliği’nin 2016/3664 D.İş. Sayılı 29.09.2016 tarihli kararı ile kayyım atanmasına karar verildiğini, bu tarihten itibaren şirketlerin yönetiminin … heyetince gerçekleştirildiğini, devamında İzmir 15.ACM 2020/277E. Sayılı dosyasıyla açılan dava kapsamında verilen tedbire dayanılarak; müvekkillerinin ortaklık paylarına ilişkin tüm hak ve yetkilerinin kullanımına tek taraflı, haksız olarak engel olunduğunu, bahsi geçen hususlara yönelik ihaleye fesat karıştırma suçu dahil olmak üzere, kamu görevlileri tarafından işlenmiş başkaca usulsüz işlemlerin bulunup bulunmadığının tespiti için İstanbul CBS yürütülen 2020/174302 ve 2020/177728 sayılı soruşturmalar başlatılmış olup halen derdest olduğunu, kayyımlar hakkında İzmir CBS 2020/65100 sayılı soruşturma başlatılmış olup halen derdest olduğunu, kayyımlar hakkında Torbalı CBS 2020/5926 numaralı soruşturma başlatılmış olup dosyanın halen derdest olduğunu, … “… Başkanlığı’ndan yapılan ilanı ile … A.Ş.unvanlı minimum 120.000.000 TL rayiç değerli şirketin değerinin çok çok altında 31.000.000TL muhammen bedelle, … A.Ş. unvanlı şirketin yalnızca arazi ve bina bilirkişi değeri 8.331.000TL iken Satış Komisyonu Başkanlığı ilanda şirketi 6.100.000TL muhammen bedel üzerinden satışa çıkarıldığını, … Şti.’ye satışını gerçekleştirdiğini, hayvan varlığı 20.000.000TL üstünde olduğunu, yine şirkete ilişkin demirbaş dökümü açık olup 1655 baş hayvan için fanı, jenaratör, tank, römork, serinletme sistemi, sür tankı, yem karma makinesi vs. gibi yüksek fiyatlı yatırım gerektiren bir çok ürün bulunduğunu, yine gayrimenkullerin değerinin dahi minimum 55.398.588,00 TL olduğunu, işbu satışlar sebebi ile İstanbul 12.İdare Mahkemesi 2021/153E. numaralı dosyası ve İstanbul 6.İdare Mahkemesi 2021/176E. numaralı davaları açılmış olup bu davaların halen derdest olduğunu, … A.Ş ’nin satılması ile ilgili olarak 26.01.2021 tarihinde yapılmış olan ihale işleminin ; İstanbul 6. İdare Mahkemesi 2021/176 Esas numaralı dosyası kapsamında ise; … A.Ş ’nin taşınmazların satılması ile ilgili olarak 26.01.2021 tarihinde yapılmış olan ihale işleminin tedbiren durdurulması ve iptali talebi ile dava açılmış olduğunu, davalar halen derdest olup somut duruma ilişkin belirsizliğin devam ettiğini, söz konusu yargılamalar devam ederken satış süreci durdurulmayarak zararın doğması/artmasına sebebiyet verilmiş olup satış süreci ve sonrası iyi niyetin bulunmadığının açık olduğunu, ihalenin onaylanmaması ve iptalinin hukuken zorunlu olduğunu, aksi halde fahiş oranlarda telafisi imkansız, güç zararlar doğacağı, İhale sürecine fesat karıştırıldığı ve haksız menfaat sağlandığı hususlarının açık olduğunu, ayrıca … tarafından yapılan ihalenin kapalı kapılar ardında yapıldığı, şeffaf, açık ve denetlenebilir olmadığını, ihalenin şeffaf , açık ve denetlenebilir olmadığı, satıştan menfaat sağlandığı, ihalenin adrese teslim yapıldığı ve İhaleye fesat karıştırıldığının açık göstergesi olduğunu, ayrıca ihalenin kapsamı “…” Satış Komisyonu Başkanlığından; yapılan ilan ile, … A.Ş.’nin ve mülkiyetinde bulunan 9 adet taşınmaz ile bu taşınmazlar üzerinde bulunan genç ahırı, sağmal ahırı, sağımhane, yem deposu, slaj ve gübre çukurları, idari binalardan oluşan tesisler ve bu tesislerde bulunan makine, ekipman, demirbaşlar, taşıtlar” iken İhale kapsamında olmayan abelirtilen 47 adet taşınmazın muhataplar tarafından nasıl devir ve tescil alındığını anlayamadıklarını, müvekkilinin mal varlığının müsadere edilmediğini, şirket mülkiyeti halen kendisine ait olmasına rağmen yönetimin tedbiren el değiştirdiğini, tüm şirketlerdeki ortaklık payları malvarlığı/mülkiyet hakkı kapsamında olup taşınmazların 3. kişi yada kurumlara devri/satışı halinde şirketlerin geri dönüşü imkansız zararlara uğrayacağı açık olup bahse konu zararın giderilmesi mümkün olmayıp bu kapsamda ivedilikle tedbir kararı verilmesi gerektiğini, satın alan şirketin müvekkilin eski yöneticisi olduğu firmaya ilişkin herhangi bir iş alanı olmamasına rağmen ihaleye girmesi, şirketin –basit bir araştırma ile dahi tespit edilecek şekilde- gerçek değerinin kat be kat altına satılması alenen tarafların danışıklı dövüş içinde davranarak müvekkili zarara uğrattıklarının kanıtı olduğunu, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/332Esas numaralı dosyası kapsamında verilen 28/05/2021 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasını, … A.Ş.’nin usule ve hukuka aykırı 3.kişilere satış devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep;…. A.Ş’nin 3. kişilere satış ve devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi.
Mahkemece, davacıların ihtiyati tedbir talebi üzerine ilk derece mahkemesince 28/05/2021 tarihli tensip zaptı ile verilen (15) nolu ara kararıyla, ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir,
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde;İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/332Esas numaralı dosyası kapsamında verilen 28/05/2021 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılması talebiyle davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dairemizin 04/11/2021 tarihli kararı ile “tensip zaptı ile davacıların ihtiyati tedbir kararının reddine karar verildiği ancak gerekçeli ve denetime elverişli ara karar yazılmadığı” belirtilerek, HMK 391. Maddesin hükmü uyarınca usulüne uygun, denetime elverişli ve gerekçeli ara karar yazılmadan dosyanın gönderilmiş olduğundan bahisle istinaf incelemesine ve denetimi elverişli gerekçeli arar karar yazılması, kararın taraflara tebliği edilmesi istinafa başvuru ve istinaf cevap sürelerinin beklenmesi dosyanın belirtilen usuli işlemler tamamlandıktan sonra incelenmek üzere gönderilmesi gerektiği belirtilerek belirtilen gerekçeye göre geri çevrilmesine karar verildiği: mahkemece geri çevrime kararı uyarınca talep yeniden değerlendirilerek 20/01/2022 tarihli arar karar ile ”…davacıların iddiasında haklı olup olmadığı yargılama sonunda tüm deliller toplandıktan ve incelendikten sonra ortaya çıkacağından bu aşamada yaklaşık ispatın sağlanamadığı kanaati ile talepte bulunanların “…. A.Ş’ nin 3. Kişilere satış ve devrinin önlenmesi” şeklinde ihtiyati tedbir konulması taleplerinin, davacıların haklılıklarını yaklaşık olarak ispat etmedikleri, ihtiyati tedbir konulması isteğinin yasal şartları taşımadığı…” gerekçesiyle; ”… İhtiyati tedbir isteyen vekilinin ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE…” karar verildiği anlaşılmıştır,
İhtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK.’nun 389. vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
HMK.’nun 389-(1) maddesinde; ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
6100 sayılı HMK.’nun 390-(3) maddesinde; “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek” zorunda olduğu hüküm altına alınmıştır.
Geçiçi hukuki koruma yargılamasını, asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK.’nun ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde, geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur. Kanunda açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada, normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır. Çünkü, hakim, mevcut ispat ve delil kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ettiği bir vakıa konusunda tam bir kanaate varmadan o vakıayı doğru kabul edemez.
İhtiyati tedbir ve şartları; 6100 Sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davanın açılmasıyla hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir kurumu kabul edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına, bu aşamada yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı, ihtiyati tedbir talep edenlerin mevcut delil durumu dikkate alındığında HMK’nın 390. maddesi gereğince haklılığını yaklaşık olarak ispat edememiş bulunmasına, HMK’nın 389. vd maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir koşullarının bu aşamada gerçekleşmediğinin anlaşılmasına göre, ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekilinin İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/05/2021 ara karar tarihli ve 2021/332 Esas sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 21,40 TL’nin davacılardan ayrı ayrı alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-İhtiyati tedbir talep eden (davacılar) tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın kesin nitelikte olması sebebiyle HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.