Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/315 E. 2022/368 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/975
KARAR NO : 2022/204

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2016 (Dava) – 03/05/2018 (Karar)
NUMARASI : 2017/660 Esas – 2018/594 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
BAM KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 03/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli 2017/660 Esas ve 2018/594 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/07/2012 tarihinde davalı …’un sevk ve idaresindeki diğer davalı …’e ait … plaka sayılı araç ile seyir halindeyken tedbirsiz bir biçimde geri manevra yaptığı sırada yaya olan müvekkilini fark etmeyerek müvekkiline çarptığını, müvekkilinin vücudunda kazanın etkisiyle birlikte yaralanmalar meydana geldiğini, davalı …’un kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, İzmir 9.Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/139 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda cezalandırıldığını, davalı sigorta şirketinin kazaya karışan aracın zorunlu trafik sigorta poliçesini tanzim eden şirket olması nedeniyle müvekkiline karşı poliçe kapsamında sorumlu olduğunu, maddi tazminata ilişkin davanın belirsiz alacak davası olarak kabulü ile, 20.000,00-TL sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı, 200,00 TL SGK’ ca karşılanmayan tedavi ve yol gideri olmak üzere toplam 20.200,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte( davalı sigorta şirketinden poliçe sorumluluk oranında); 20.000,00-TL manevi tazminatın ise davalılardan … ve …’dan müştereken ve müteselsilen haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 04/01/2017 tarihli beyan dilekçesi ile maddi tazminat taleplerinin davalılardan sigorta şirketi tarafında ödendiğini, bu nedenle tüm davalılar yönünden maddi tazminat davalarından feragat ettiklerini, davalılar … ve … yönünden manevi tazminat davalarına devam ettiklerini bildirmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle, kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirkete ZMMS ile sigortalanmış olduğunu, öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun olmayacağını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesi ile özetle, davaya konu kazaya taraf olan aracın diğer davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı olduğunu, davacıda kalıcı sakatlığın gerçekleşmediğini, davacının müterafık kusurunun bulunduğunu, tedavi giderlerinin SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, davacının kalıcı sakatlık zararının aktüer bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, gerek kazadan sonra gerekse tedavi sırasında davalıların yaralıya yardımcı olduğunu, sık sık ziyaret ettiklerini, tedavi giderlerini karşıladıklarını, muhtelif giderleri için maddi yardımda bulunduklarını, büyük üzüntü yaşadıklarını ve maddi manevi yardımda bulunduklarını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece;”… Davacının davalılara karşı açmış olduğu maddi tazminat istemli davanın, feragat nedeniyle reddine, davacının davalılar … ve …’e karşı açtığı manevi tazminat istemli davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 2.000,00TL manevi tazminatın davalılardan 04.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine….” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Feragat nedeniyle maddi tazminat talebinin reddedilen bölümüne göre AAÜT 6/1 maddesi gereğince hesaplanan 2.424,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine” şeklinde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira feragatin hakkın özünden feragat olmayıp, davalı sigorta şirketinin ödeme yapması nedeniyle gerçekleştiğini, bu nedenle müvekkili aleyhine reddedilen maddi tazminat yönünden vekalet ücreti hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca müvekkilinin kaza neticesinde omuzundan ve belinden yaralandığı göz önüne alındığında müvekkili lehine hükmedilen manevi tazminatın oldukça az olduğunu bildirerek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası sonucunda uğranılan iş göremezlik nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararların tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen konu karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davaya konu trafik kazası,04/07/2012 tarihinde, davalı …’un sevk ve idaresindeki, mülkiyeti davalı …’a ait olan … plaka sayılı kamyonet ile yaya halindeki davacıya çarpması sonucu davacının yaralanması şeklinde gerçekleşmiştir.
Davalılardan sigorta şirketi, davalı …’a ait … plaka sayılı aracı, kaza tarihini kapsayan karayolları motorlu taşıtlar zorunlu sorumluluk sigorta poliçesi ile teminat altına almıştır. Teminat limiti sakatlanma halinde kişi başına 200.000,00 TL’ dir.
Hükme esas alınan trafik bilirkişisi … tarafından düzenlenen 12/12/2017 havale tarihli raporda, dava konusu kazanın oluşumunda …. plaka sayılı aracın sürücüsü davalı …’un %100 kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğunun bildirildiği, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 22/02/2018 havale tarihli raporunda davacının yaralanması sonucu sürekli iş göremezliğe uğramadığı, iyileşme süresinin üç haftaya kadar uzayabileceğinin belirlendiği anlaşılmaktadır.
1-Davacı vekilinin manevi tazminat istemi yönünden istinaf itirazının incelenmesinde;
6098 sayılı TBK nın 56. maddesi gereğince, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olay yönünden yapılan değerlendirmede; meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur oranları, davalıların sorumluluğunun niteliği, davacının yaralanmalarının niteliği ve iyileşme süresi, olay tarihindeki paranın alım gücü dikkate alındığında hak ve nefaset kuralları çerçevesinde davacı yararına hükmedilen 2.000,00 TL manevi tazminatın uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin, reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar … ve … lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden istinaf itirazının incelenmesinde ise;
Davacı vekili, yargılama sırasında 04.01.2017 tarihli imzalı beyanı ile dava açıldıktan sonra maddi tazminat taleplerinin davalı …. A.Ş. tarafından tamamen karşılanması sebebiyle tüm davalılar yönünden maddi tazminat istemlerinden feragat ettiklerini belirtmiş, mahkemece davalılardan … A.Ş ile davacı arasında ibraname imzalandığından bahisle, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, mahkemece; haklarındaki maddi tazminata ilişkin dava, feragat nedeniyle reddedilen davalılar … ve … lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacı, hakkın özünden feragat etmemiş, dava konusu maddi tazminat alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için maddi tazminat isteminden feragat etmiştir. Davalılar kendilerine karşı dava açılmasına yine kendileri sebebiyet vermiş olup, esasen burada dava konusuz kalmıştır. Bu nedenle, tazminat isteminin konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekirken, feragat nedeniyle reddedilen maddi tazminat yönünden anılan bu davalılar lehine, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 11/06/2019 tarihli 2016/17718 esas – 2019/7344 karar sayılı ve 10/03/2021 tarihli 2020/2791 esas – 2021/2553 karar sayılı ilamları da aynı doğrultudadır.)
Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun manevi tazminat yönünden yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden davalılar … ve … lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden esastan kabulüne; yerel mahkemenin kararının davacı lehine kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun manevi tazminat yönünden yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden esastan kabulüne; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/05/2018 tarihli 2017/660 Esas, 2015/594 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
Maddi Tazminat davası yönünden;
a)Davacının maddi tazminat davasının KONUSUZ KALMASI NEDENİYLE ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
b)Davacı dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olduğundan davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
c)Davacı ibraname ile yargılama giderleri ve vekalet ücretini de tahsil etmiş olduğundan davacı lehine başkaca yargılama gideri ile vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Manevi tazminat davası yönünden;
a)Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜNE,
b)Toplam 2.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan … ve …’dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
c)Alınması gereken 136,62 TL karar harcının peşin alınan 137,31 TL harçtan mahsubu ile kalan 0,69 TL’nin kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde davacıya iadesine,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT ‘ ne göre hesaplanan 2.000,00 – TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
e)Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT ‘ ne göre hesaplanan 2.000,00 – TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara ödenmesine,
f)Davacının yaptığı müzekkere ve tebligat gideri 239,50-TL, bilirkişi ücreti 330,00-TL olmak üzere toplam 569,62-TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanan 56,96-TL’ nin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
g)Davalı … ve … tarafından yapılan 25,00-TL yargılama giderinin davanın red oranına göre hesaplanan 22,50-TL’ sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye kısmın anılan davalılar üzerinde bırakılmasına,
h)Taraflarca yatırılıp kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde mahkemesince yatıran ilgilisine iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)Davacının yatırmış olduğu istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine,
b)Davacı tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 98,10 TL, tebligat ile posta masrafı 42,00 TL olmak üzere toplam 140,10 TL yargılama giderinden manevi tazminat yönünden yargılama giderleri düşüldükten sonra kalan 70,05 TL istinaf yargılama giderinin davalılardan … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
c)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d)Davacı tarafça yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının mahkemesince davacı tarafa iadesine,
e)Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince miktar yönünden kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/02/2022