Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/2001 E. 2022/1953 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2001
KARAR NO : 2022/1953

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/08/2022 (Talep) – 06/10/2022 (Ek Karar)
NUMARASI : 2022/315 D. İş – 2022/316 D. İş Karar
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
BAM KARAR TARİHİ : 14/12/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 14/12/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/315 D.İş Esas-2022/316 D.İş Karar sayılı dosyasından verilen 06/10/2022 tarihli ek kararın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP:
İhtiyati haciz talep eden/alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19.08.2022 vade tarihli 67.000-TL bedelli senedin ödenmemiş olması nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu, borçlunun borcunu vadesinde ödemediğini ve ilgili senedin süresinde protesto edildiğini, borçluya bugüne kadar yapılan başvurular sonuçsuz kaldığı gibi mal kaçırma hazırlıklarına giriştiğinin haber alındığını, borç rehinle de temin edilmemiş olduğundan ihtiyati haciz isteme zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, müvekkilinin mağduriyetini önlemek için borçlunun menkul ve gayrimenkul mallarıyla, 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEMENİN “İHTİYATİ HACİZ” KARARI:
Mahkemece, “….Alacaklı tarafından sunulan; borçlusu …, alacaklısı … olan, 19.08.2022 ödeme tarihli, 67.000 TL bedelli bono tutarında karşı tarafın borçlu bulunduğu ve temerrüde düştüğü, alacağın rehinli olmadığının belirlendiği, açıklanan nedenlerle; İİK’ nın 257. maddesi gereğince ihtiyati haciz talebi yerinde görülmekle, TALEBİN KABULÜ İLE, haciz işleminden dolayı borçluların ve üçüncü şahısların uğramaları muhtemel zarar ve ziyanlarına karşılık olmak üzere İİK 259/1. maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebi olan 67.000,00 TL’nin %20’si tutarında olmak üzere, 13,400,00 TL nakdi teminatın mahkeme veznesine yatırılması veya aynı bedelde kesin ve süresiz banka teminat mektubunun mahkemeye sunulması halinde İİK’nun 257/1. maddesi gereğince borçlunun borca karşılık tüm menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA….” şeklinde karar verilmiştir.
İTİRAZ:
Karşı taraf/borçlu vekili tarafından; “….İhtiyati haciz kararı alındıktan sonra Manisa 1. İcra Müdürlüğünün 2022/7226 sayılı dosyası ile icra takibine geçilip müvekkilinin malvarlığına ihtiyati haciz konulduğunu, müvekkilinin banka hesaplarına ihtiyati haciz konulmasıyla bu durumu öğrendiğini, ihtiyati hacze konu senet dolayısıyla karşı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, müvekkilinin karşı tarafın yanında 01.10.1998 tarihinden 12.02.2021 tarihine kadar şoför olarak çalıştığını, İş Kanunundan doğan alacakları kendisine ödenmediği için iş akdini haklı nedenle feshettiğini, işçilik alacaklarının tahsili için arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ihtiyari arabuluculuk anlaşma belgesi ile anlaşmaya varıldığını, anlaşmaya göre karşı tarafın müvekkiline 7 taksitte 65.000-TL ödeme yapmayı kabul ettiğini, ancak vadesinde ödemediğini, müvekkilinin bakiye 40.000-TL işçilik alacağının işlemiş faizi ile beraber tahsili için 11.03.2022 tarihinde Manisa 1.İcra Dairesinin 2022/2546 sayılı dosyasıyla karşı taraf ve abisi … aleyhine icra takibi başlattığını, icra takibinin kesinleştiğini, ancak icra dosyasına herhangi bir ödeme yapılmadığını, daha sonra karşı tarafın müvekkili ile irtibata geçerek 13.08.2022 tarihinde icra dosyasındaki bakiye borcunu haricen ödediğini ve dosyanın infazen kapatıldığını, Manisa 1.İcra Dairesinin 2022/2546 sayılı icra takip dosyası kapandıktan sonra … tarafından müvekkili hakkında 30.11.2019 düzenleme tarihli, 19.08.2022 ödeme tarihli 67.000-TL bedelli senede dayalı olarak mahkemenin işbu dosyasından ihtiyati haciz kararı alındığını, Manisa 1. İcra Müdürlüğünün 2022/7226 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve müvekkilinin malvarlığına ihtiyati haciz konulduğunu, müvekkili ile karşı taraf arasında sadece işçi – işveren ilişkisi olup, bunun haricinde ihtiyati haciz konusu senetle ilgili herhangi bir hukuki ilişkinin olmadığını, borcu olmadığını, SGK kayıtlarının celbini de talep ettiklerini, senetteki hiçbir yazının, rakamın müvekkiline ait olmadığını, yazı incelemesi yapılmasını, senedin üzerinde nakden verildiğinin yazıldığını, müvekkilinin karşı taraftan 67.000-TL gibi bir borç veya para almadığını ve şüpheliye hiçbir zaman senet vermediğini, karşı tarafın banka kayıtları ve ticari defter kayıtlarının incelenerek müvekkiline ait banka hesaplarına 67.000-TL tutarında bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını talep ettiklerini, senedin düzenleme tarihinin 30.11.2019, ödeme tarihinin ise 19.08.2022 olduğunu, senedin düzenleme tarihinden 3 yıl gibi uzunca bir süre geçtikten sonra takibe konulduğunu, arabuluculuk anlaşma belgesinde görüleceği üzere karşı taraf ve abisi … ile işçilik alacağı konusunda 65.000-TL bedel üzerinden anlaşıldığını, müvekkilinin işçilik alacağının tamamının 13.08.2022 tarihinde ödendikten yaklaşık bir hafta sonra böyle bir senedin doldurulup ihtiyati haciz kararı alınmasının ve icraya konulmasının karşı tarafın kötü niyetli olduğunu açıkça gösterdiğini, nitekim icraya konulan senet bedelinin 67.000-TL olduğunu, icraya konulan senet bedeli ile işçilik alacağı bedelinin hemen hemen aynı olduğunu, karşı tarafın kötü niyetli olarak boş senet doldurup müvekkiline ödediği işçilik alacağını geri alma çabasında olduğunu gösterdiğini, müvekkilinin, karşı tarafa böyle bir senet verdiğini kesinlikle hatırlamadığını, vermişse de boş senet olarak veya bu amaçla değil, işverenin yani karşı tarafın kendisine imzalamak için uzattığı evrakı bilmeden imzalamış olabileceğini, müvekkilinin bu hususta karşı tarafı resmi belgede sahtecilik ve açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçlarından savcılığa da şikayet ettiğini, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/14142 sayılı dosyasında şüpheli hakkındaki soruşturmanın devam ettiğini, son olarak takibe konulan senetteki … Mah. … Mah. No:…/… … adresin müvekkilinin 2009 yılından önceki adresi olup 2009 yılında o adresten ayrıldığını, Nüfus Müdürlüğüne müzekkere yazılarak müvekkilinin bu tarihe kadar olan ikamet adreslerinin sorulmasını talep ettiklerini, senedin düzenleme tarihi dikkate alındığında müvekkilinin ikamet etmediği bir adresi senede yazmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu sebeple takibe konu senedin 2009 yılından önce müvekkilinin bilgisi olmadan, müvekkilinin cahilliğinden yararlanılarak alındığı ve sonradan amacına aykırı olarak doldurularak icra konulduğunun açıkça ortaya çıktığını, ayrıca işbu senet ile ilgili herhangi bir protesto ve ihtar olmadığını, dolayısıyla ihtiyati hacze konu edilmesinin mümkün olmadığını…” beyanla, ihtiyati hacze itiraz edilmiştir.
YEREL MAHKEMENİN “İHTİYATİ HACZE İTİRAZIN REDDİ” EK KARARI:
Mahkemece,”….Manisa 1. İcra Dairesi’nce 2022/7226 sayılı icra takip dosyasından ihtiyati haczin uygulandığı, ödeme emrinin tebliğ olduğu, 13/09/2022 tarihinde kesinleştiği, istihkak iddiası bulunmadığının bildirildiği, tüm dosya kapsamına göre; İİK 265/1. maddesi gereğince, borçlunun, aleyhine verilen ihtiyati haciz kararına, haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebileceği, borçlunun, mahkemenin 2022/315 D.iş ve 2022/316 Karar sayılı kararıyla hükmedilen ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebepleri incelendiğinde, itirazın haczin dayandığı sebeplere yönelik olduğu, İİK 257/1. maddesi gereğince, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, buna göre, mahkemece verilen itiraza konu ihtiyati haciz kararında yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, BORÇLU VEKİLİNİN İTİRAZLARININ REDDİNE….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Karşı taraf/borçlu vekili tarafından, “….Müvekkilinin ihtiyati hacze konu senet dolayısıyla karşı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, müvekkili ile karşı taraf arasında bugüne kadar sadece işçi-işveren ilişkisi olduğunu, karşı tarafın yanında 01.10.1998 tarihinden 12.02.2021 tarihine kadar şoför olarak çalıştığını, alacakları kendisine ödenmediği için iş akdini haklı nedenle feshedip arabuluculuk yoluna başvurduğunu, müvekkilinin ve karşı taraf … ile abisi …’un 2021/64106 dosya numaralı 25.03.2021 tarihli ihtiyari arabuluculuk anlaşma belgesi ile anlaşmaya vardığını, anlaşmaya göre müvekkiline net 65.000,00-TL ödeme yapmayı ve bu ödemeyi 7 taksitte yapmayı kabul ettiklerini, icra takibi neticesinde müvekkiline bu alacağının ödendiğini ve dosyanın infazen kapatıldığını, müvekkili ile karşı taraf arasında sadece işçi – işveren ilişkisinin mevcut olduğunu, bunun haricinde ihtiyati haciz konusu senetle ilgili herhangi bir hukuki ilişki söz konusu olmadığını ve müvekkilinin karşı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, senetteki hiçbir yazının, rakamın müvekkiline ait olmadığını, yazı incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, müvekkilinin karşı taraftan 67.000,00-TL gibi bir borç veya para almadığını ve şüpheliye hiçbir zaman senet vermediğini, karşı tarafın banka kayıtları ve ticari defter kayıtlarının incelenerek araştırılmasını talep ettiklerini, senedin düzenleme tarihinin 30.11.2019, ödeme tarihinin ise 19.08.2022 olduğunu, senedin düzenleme tarihinden 3 yıl gibi uzunca bir süre geçtikten sonra takibe konulduğunu, icraya konulan senet bedeli ile işçilik alacağı bedelinin hemen hemen aynı olduğunu, bu hususun da karşı tarafın kötü niyetli olarak müvekkiline ödediği işçilik alacağını geri alma çabasında olduğunu gösterdiğini, müvekkilinin bu hususta karşı tarafı resmi belgede sahtecilik ve açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçlarından savcılığa da şikayet ettiğini, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/14142 sayılı dosyasında soruşturmanın devam ettiğini, ayrıca takibe konulan senetteki adresin müvekkilinin 2009 yılından önceki adresi olduğunu, müvekkilinin 2009 yılında o adresten ayrıldığının nüfustan sorulmasını talep ettiklerini, takibe konu senedin 2009 yılından önce müvekkilinin bilgisi olmadan, cahilliğinden yararlanılarak alındığını ve sonradan amacına aykırı olarak doldurularak icraya konulduğunun açık olduğunu….” beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, bonoya dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece; yukarıda yazılı gerekçelerle ihtiyati hacze itirazın reddine dair ek karar verildiği, bu ek karara karşı taraf/borçlu vekili tarafından istinaf isteminde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Borçlu vekili tarafından, müvekkilinin bu şekilde bir senet düzenlendiğini hatırlamadığı, borçlunun senette alacaklı görünen şahıs yanında 01.10.1998-12.02.2021 tarihleri arasında şoför olarak çalıştığı, SGK kayıtlarının celbi ile bunun anlaşılabileceği, nitekim müvekkili tarafından haklı nedenle iş akdi feshedilip işçilik alacakları bakımından yapılan ihtiyari arabuluculuk sonrasında, senette alacaklı görünen …’un müvekkiline toplamda 65.000-TL ödeme yaptığı, bu ödemenin son kısmının müvekkilince başlatılan icra takibi uyarınca 13.08.2022 tarihinde ödendikten sonra, 19.08.2022 ödeme tarihli olduğu iddia edilen bahse konu senedin ortaya çıkarılarak bu şekilde müvekkilinden talepte bulunulmasının senedin gerçek bir alacağı içermediğini gösterdiği, alacaklı hakkında savcılığa şikayette de bulunulduğu belirtilerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasının istendiği görülmektedir. Bu durum itibariyle, talebe konu yapılan senedin işçi işveren ilişkisi sırasında alınan bir senet olduğu iddiası da gözetilerek, ihtiyati haciz talebinin İş Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerekliliğine dikkat edilmemiş olması doğru görülmemiş, kararın görev yönünden re’sen kaldırılması gerekmiştir (Bu yönde bknz. Yargıtay (kapatılan) 19. HD 2013/17466 E.- 2014/1733 K., 2013/13277 E.- 2013/17188 K, Yargıtay (kapatılan) 22. HD 2019/5179 E.- 2019/15608 K.).
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; karşı taraf/borçlu vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-3. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, karar kaldırma nedenine göre karşı taraf/borçlu vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşı taraf/borçlu vekilinin istinaf itirazlarının KISMEN KABULÜ ile; Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/315 Değ.İş-2022/316 Değ.İş Karar sayılı dosyasından verilen 06/10/2022 tarihli ek kararının HMK 353/1-a-3. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Görevli mahkemenin Manisa İş Mahkemesi olduğuna,
3-Dosyanın Nöbetçi Manisa İş Mahkemesine tevzi edilmek üzere Manisa Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
4-Kararın bir örneğinin de UYAP üzerinden, bilgi amaçlı ve dosyanın görevli mahkemesine aktarılması için Manisa Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
5-Karşı taraf/borçlu vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
6-İSTİNAF AŞAMASINDA; karşı taraf/borçlu tarafından yatırılan 80,70-TL istinaf karar harcının istek halinde karşı taraf/borçluya iadesine,
7-İstinaf aşamasında karşı taraf/borçlu tarafından yapılan yargılama giderlerinin görevli ilk derece mahkemesince verilecek kararda ele alınmasına,
8-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
9-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve avans iade işlemlerinin görevli ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 14/12/2022