Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1573 E. 2022/1541 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1573
KARAR NO : 2022/1541

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2016 (Dava) – 24/10/2019 (Karar)
NUMARASI : 2016/530 Esas – 2019/1157 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 18/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2022
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/530 Esas – 2019/1157 Karar sayılı dosyasının incelemesi sonucunda Dairemizce verilen 08/07/2021 tarihli ve 2020/1802 esas – 2021/647 karar sayılı ilamının Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24/03/2022 tarihli ve 2021/22793 esas – 2022/5790 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş olmakla, bozma ilamı üzerine yapılan 18/10/2022 tarihli duruşma sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25.10.2015 günü … plakalı araç ile … plakalı araçların İzmir ‘de karıştıkları trafik kazası sonrasında … plakalı araç içinde yolcu konumda bulunan müvekkili …’in ciddi şekilde yaralanmış ve daimi şekilde sakat kaldığını, Mahkemece yargılama safhasında aldırılan maluliyete dair heyet raporuyla müvekkilinin malullük süre ve oranlarının net bir şekilde ortaya çıkacağını, davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihini kapsar Z.M.S.S Poliçesi bulunmadığından müvekkilinin iş göremezliğine/sakatlığına bağlı maddi tazminattan ilgili mevzuat dairesinde …na karşı iş bu davayı açtıklarını, yargılama safhasında yaptırılacak kusur ve maluliyet oranı ile aktüerya v.s ilişkin bilirkişi incelemeleri sonrasında müvekkilinin gerçek zararının ortaya çıkacağından davayı bu aşamada belirsiz alacak davası olarak açtıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere; 3.000,00 TL iş görmezliğe/malullüğe bağlı maddi tazminatın davalı …ndan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleriyle, vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dayandığı ve dosyaya giren tüm yazılı delil, dosya, belge örneklerinin taraflarına tebliğ edilmesini aksi takdirde dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini, davanın …plakalı aracın işleteni konumundaki …’a ihbarını, müvekkili kurumun davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitleri ve … plakalı aracın kusur oranı ile sınırlı ve sorumlu olduğunu, bu nedenle kusur incelemesi yapılmasını, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetlerinin de tespit edilmek suretiyle belirlenmesi gerektiğini, davacının maddi zararının ancak aktüeryal inceleme sonucu tespit edilebileceğini, geçici iş göremezlik döneminin tazminat hesabına dahil edilmemesi gerektiğini, zorunlu mali mesuliyet sigortasının genel şartlarına göre dolaylı zararların teminat kapsamı dışında kaldığını, davacının SGK’dan iş göremezlik ödeneğinin alıp almadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının, araçta hatır için taşındığından ayrıca hesaplanacak tazminattan hatır indirimi yapılması gerektiğini savunarak sair hususlar hakkındaki beyan hakları saklı kalmak kaydıyla, davaya cevaplarımızın sunumu ile davanın usul ve esasa ilişkin olarak sundukları gerekçeler dikkate alınarak reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…kazaya karışan … plakalı otomobilde, yolcu olarak bulunan davacı …’in yaralandığı, araç sürücüsü …’in %100 kusurlu olduğu, ilgili aracın kaza tarihini kapsar ZMMS poliçesinin bulunmadığı anlaşılmakla, Ege Üniv.’den alınan maluliyet raporu ve Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu’nun 26/09/2018 tarihli, karar vermemize dayanak teşkil eden tazminat hesabındaki raporda, %34,2 oranında meslekte kazanma gücünün olduğu belirtilmekle, geçici tam iş göremezlik zararına yönelik talebinin ise KTK 92. Maddenin atıfta bulunduğu trafik genel şartlarda, geçici işgöremezlik ödeneğinin, sigorta teminatı dışında kaldığı belirtilmekle, kanunun açık maddesi gereğince davalı sigorta şirketi, geçici iş göremezlikten sorumlu olmayacağı…” gerekçesiyle, Davanın geçici işgöremezlik zararına yönünden REDDİNE, Sürekli işgöremezlik zararına yönelik talebinin ise, hatır taşıması da dikkate alınarak %20 hakkaniyet indirimi uygulanarak 219.889,96-TL nin davalı sigorta şirketinden sigorta poliçe kapsamında kalması kaydıyla ve limitiyle sorumlu olarak, dava tarihinden itibaren, yasal faizi ile davalıdan alınıp, davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı ve davalı vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DAİREMİZİN 08/07/2021 Tarih ve 2020/1802 Esas – 2021/647 Karar Sayılı İLAMI:
Dairemizce “…Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle hükme esas alınan bilirkişi raporunun oluşa, somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, davalının yargılama aşamasında alınan adli tıp raporuna itiraz etmediği, her ne kadar aktüer rapora 1,8 teknik faize göre hesaplama yapılmış ise de bu hususun açıkça istinaf konusu edilmediği, davacının kazaya konu araç sürücüsünün ehliyeti olmadan araca bindiği hususunun ispatlanamadığı dolayısıyla müterafik kusur indirimi yapılamayacağı, bunun yanı sıra mahkemece hatır taşıması sebebiyle indirim yapılması ve yapılan indirim oranının yerinde olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, mahkemece geçici iş göremezlik tazminatının reddine ve sürekli iş göremezlik tazminatından da hatır taşıması nedeniyle takdiri indirim yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hem reddedilen geçici iş göremezlik hem de hatır taşımasından indirim yapılan miktar toplamı üzerinde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmiştir. Hakimin takdir hakkını kullanarak yapmış olduğu indirim nedeniyle mahkemece davacının istediği miktardan daha az bir miktara hükmedilmesi halinde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Mahkemece sadece reddedilen geçici işgöremezlik yönünden vekalet ücreti verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bu durum yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç gerektirmediği…” gerekçesiyle Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/530 E. – 2019/1257 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Davanın geçici tam işgöremezlik zararına yönelik talebinin REDDİNE, Sürekli kısmi işgöremezlik zararına yönelik talebinin ise, hatır taşıması da dikkate alınarak %20 hakkaniyet indirimi takdiren mahkememizce uygulanarak 219.889,96-TL nin davalı sigorta şirketinden sigorta poliçe kapsamında kalması kaydıyla ve limitiyle sorumlu olarak, dava tarihinden itibaren, yasal faizi ile davalıdan alınıp, davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı ve davalı vekillerince temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
YARGITAY BOZMA İLAMI:
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24/03/2022 tarihli ve 2021/22793 esas – 2022/5790 sayılı ilamı ile ”..Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuş, mahkemece davacının talebinin kısmen kabulü ile geçici iş göremezlik talebinin reddine karar verilmiştir. Varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
Davacı taraf, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararının da giderilmesini talep etmiş; mahkeme tarafından geçici işgöremezlik zararının yeni ZMSS Genel Şartları gereği teminat dışı olduğu kabul edilerek karar verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesinde, bedensel zarar kapsamına giren zarar türleri sayılmış olup kazanç kaybı da tazmini gereken zararlardandır (aynı yönde düzenleme, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 46. maddesinde de benimsenmiştir). Anılan yasal düzenlemeyle, sadece çalışma gücündeki sürekli ve kalıcı kayıp halinde değil, belirli süreli kayıp halinde oluşan zararın da tazmininin gerektiği açıkça kabul edilmiştir.
Diğer yandan, hakem heyetince, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’nın A.5-b maddesi gereği geçici işgöremezlik zararının, sağlık giderleri içinde yer aldığı ve ZMSS teminatı kapsamında olmadığı kabul edilmişse de 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanacak sağlık hizmeti bedellerinin neler olduğu açıklanıp sınırlandırılmıştır. KTK’nın 98. maddesi gereği SGK Başkanlığı’nın sorumlu olduğu sağlık giderleri, trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarında yapılan tıbbi tedaviye ilişkin sağlık hizmet bedellerinden ibarettir. SGK’nın hangi sağlık giderlerinden sorumlu olduğu kanunla belirlenmiş olup, normlar hiyerarşisinde daha altta olan genel şartlar ile kanun kapsamının değiştirilip genişletilemeyeceği aşikardır.
Açıklanan maddi ve hukuki vakıalar karşısında; Anayasa Mahkemesinin KTK 90/İ maddesinin iptali de göz önüne alınıp TBK’nın 54. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararından sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan, davacı için hesap edilen geçici işgöremezlik tazminatının da karar altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir….” gerekçesiyle Dairemiz kararının BOZULMASINA karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; geçici ve sürekli işgöremezlik zararının tahsili istemine ilişkindir.
Dairemizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma ilamı doğrultusunda diğer yönler kesinleştiğinden yalnızca geçici işgöremezlik zararına yönelik olarak yargılamaya devam edilmiştir.
Uyulmasına karar verilen bozma ilamında da belirtildiği üzere özetle, Anayasa Mahkemesinin KTK 90/İ maddesinin iptali de göz önüne alınıp TBK’nın 54. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararından sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan davalı sigorta geçici işgöremezlik zararında sorumlu tutulmuştur. Sürekli işgöremezlik raporunu da hesaplayan ve bozma ilamı uyarınca denetimden geçerek kesinleşen 10.05.2019 tarihli aktüer bilirkişi raporuna göre geçici iş göremezlik zararının 7.154,97 TL olduğu, davacının sigortası bulunmayan … plakalı araçta hatır için taşındığı, bu sebeple de zarardan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, sonuç olarak davacının geçici işgöremezlik zararının hatır indirimi uygulanması ile birlikte 5.723,97 TL olacağı anlaşılmakla bu bedelin davalıdan tahsiline dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/530 E.- 2019/1257 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
a-Davacının sürekli işgöremezlik zararına yönelik talebiyle ilgili olarak verilen Dairemizin 08.07.2021 tarih, 2020/1802 Esas 2021/647 Karar sayılı kararı kesinleşmiş olmakla bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
b-Davacının geçici işgöremezlik zararına yönelik talebinin kısmen kabulüne, hatır taşıması da dikkate alınarak %20 hakkaniyet indirimi takdiren mahkememizce uygulanarak 5.723,97 TL’nin davalı …ndan poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren yasal faizi ile alınıp davacıya verilmesine,
c-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 15.411,68-TL nispi ilam harcından, dava açılışında alınan 29,20-TL peşin harcın ve 954,00-TL artırım harcının mahsubu ile eksik alınan 14.428,48-TL harçtan İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/02/2020 tarihli, 2020021499ADH2453649 Referans numaralı ve 14.037,48 TL bedelli harç tahsil müzekkeresi ile tahsili istenilen miktarın mahsubu ile bakiye 391,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
ç-Davacı tarafça dosyamıza yargılama gideri olarak yapılan 29,20-TL başvurma harcı, 29,20-TL peşin harç ve 954,00-TL artırım harcı olmak üzere toplam 1.012,40-TL davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
d-Davacı tarafça dosyamıza yargılama gideri olarak yapılan 1.887,70-TL bilirkişi-posta-müzekkere masrafının, kabul red oranına göre (%80 Kabul, %20 Red) 1.510,16-TL’sinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın yaptığı 377,54-TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
e-Davalı yargılama gideri yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
f-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/1 maddesine göre takdir ve tayin edilen 34.585,95-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararıyla davacıya verilmesine,
g-Davalı lehine vekalet ücreti tahsisine yer olmadığına,
İstinaf giderleri bakımından;
1-a) Davacı tarafın yatırmış olduğu toplam 98,80 TL istinaf karar harcının davacıya iadesine,
b) Davacının yatırmış olduğu 269,90 TL istinaf kanun yolu harcı ve 22,00 TL istinaf yargılama gideri olmak üzere toplam 291,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- a) İstinaf kanun yoluna başvuran davalıdan alınması gereken 15.411,68 TL istinaf nispi karar harcından, istinafa gelirken alınan 706,63 TL nispi harç ile 44,40 TL maktu harcın mahsubu ile bakiye kalan 14.660,65 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b) Davalı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 121,30 TL’nin hazineye gelir yazılmasına,
3-Davacının temyiz aşamasında yapmış olduğu 241,00 TL posta ve tebligat masrafı ile 292,10 TL temyiz yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 533,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak ile davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
5-İstinaf yargılaması sırasında sadece bir duruşma açıldığından istinaf eden davacı yararına yürürlükteki AAÜT uyarınca 5.500,00 TL istinaf vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan istinaf gider avansının HMK’nun 333. Maddesi gereğince yatıran taraflara İADESİNE,
Dair; yapılan duruşma neticesinde, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda, miktarı itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022