Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1472 E. 2022/1425 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1472
KARAR NO : 2022/1425

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2022 (Talep ) – 25/07/2022 (Karar)
NUMARASI : 2022/134 D.İş Esas – 2022/139 D.İş Karar
BAM KARAR TARİHİ : 29/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/07/2022 tarihli ve 2022/134 D.İş Esas – 2022/139 D.İş Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle;…’a ait 35.000,00 TL’lik … Bank’a ait 30.000,00 TL’lik çekler ile her biri 11.000,00 TL olmak üzere toplamda 77.000,00 TL’lik bonolardan kaynaklı vadelerinin dolmasına rağmen ödemelerinin yapılmaması sebebiyle karşı taraftan alacaklı olduğu, bu nedenle karşı tarafın taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasını talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkeme 22/06/2022 tarihli ihtiyati haciz kararında:…’a ait 35.000,00 TL’lik çekin yasal unsurları taşıdığı yetkili hamil tarafından ihtiyati hacze konu edildiği talep tarihi itibariyle çek konusu alacağın muaccel olduğu ve ancak çekin yasal ibraz müddeti içerisinde ibraz edilmekle birlikte çek yaprak bedelinin daha evvelden tahsil edildiği anlaşılarak bu çek yönünden ihtiyati haciz talebinin 32.750,00 TL’si yönünden kabulüne, bakiye kısım yönünden reddine, … Bank’a ait 30.000,00 TL’lik çekin yasal unsurları taşıdığı yetkili hamil tarafından ihtiyati hacze konu edildiği talep tarihi itibariyle çek konusu alacağın muaccel olduğu anlaşılmakla bu çek bedeli yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilerek ihtiyati haciz talebinin toplam 62.750,00 TL yönünden kabul tutarı üzerinden % 20’si olarak belirlenen teminat tutarı olan 12.550,00 TL belirlenerek teminatlı olmak üzere kabulüne, ancak bonolar yönünden ihtiyati haciz talep edilmiş ise de lehtardan sonraki ciranta konumunda olarak görülen, bonoların arka yüzlerinde yer alan ve şekli olarak ciranta silsilesinin başladığı ve üstü karalı olan … isimli şahsa bonoların lehtar üzerinden nasıl geçtiği belli olmamakla birlikte bu anlamda talep edenin bonolardan kaynaklı alacağının varlığının yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle yaprak bedelinin tahsil olduğu anlaşılan…’a ait çek yönünden yaprak bedeli ve bonolar bedeli toplamı 79.250,00 TL yönünden ise talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen karşı taraf vekili süresinde itirazda bulunmuştur.
Karşı taraf vekili 06/07/2022 tarihli ihtiyati haciz kararına itiraz dilekçesinde özetle; Mahkeme tarafından verilen ihtiyati haciz kararının, İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün 2022/8377 sayılı dosyası ile uygulandığını, 01.07.2022 günü yapılan haciz işlemi ile itiraz eden borçlu müvekkilinin ihtiyati haciz kararından haberdar olduğunu, ihtiyati haciz kararına ve ihtiyati haciz talebine konu edilen çeklerden …bank A.Ş Gazi Bulvarı Şubesi ‘nin 30.09.2020 günlüi, 0393627 seri nolu -30.000-TL bedelli çekin incelenmesinde, lehdar olan ve ihtiyati haciz talep eden … Şirketi’nin cirosunun mevcut olmadığı, üzerine iptal yazılmak suretiyle cironun iptal edildiği açıkça görüldüğünü, yetkili hamil sıfatı kalmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etme hakkının da bulunmadığını, bu hali ile cirosu iptal edilmiş olan ihtiyati haciz talep eden … Şirketi’nin hamil sıfatı kalmadığından ,ihtiyati haciz talep etmesinin mümkün olmadığı; ihtiyati haciz talebine dayanak teşkil eden… Halitziya Bulvarı 30.09.2020 günlü,-35.000-TL bedelli Z1009211 nolu çekin incelenmesinde,önce … Şti adına ciro yapıldığı , bu cironun iptal edildiği yerine … Şti yazıldığı , arka sayfada … Şti’nin cirosunun iptal edildiği, … Şirketi’nin cirosu üzerine iptal yazılmak suretiyle cironun iptal edildiği açıkça görüldüğünü bu haliyle, yetkili hamil sıfatı kalmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etme hakkının da bulunmadığı, bu hali ile cirosu iptal edilmiş olan ihtiyati haciz talep eden … Şirketi’nin hamil sıfatı kalmadığından, ihtiyati haciz talep etmesi mümkün değildir. Bu nedenle, Sayın Mahkemeniz tarafından bu çekler yönünden verilmiş olan ihtiyati haciz kararı hatalı ve hukuka aykırıdır. Bu nedenle, ihtiyati haciz kararına itirazımızın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, bu bağlamda , çek görüntülerinin fotokopi ve tarama olması nedeni ile çek asıllarnın incelenmesi halinde gerçek ortaya çıkacağından ihtiyati haciz kararının uygulanmış olduğu İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün 2022/8377 Esas sayılı dosyasından çek asıllarının celbini talep ettiklerini, müvekkili ile firma sahibi arasında yapılan anlaşma ile işbu çeklere karşılık olarak senetler verilmiş ve senet bedelleri de halen ödenmeye devam ettiğini, çeklerin müvekkiline iade edilmesi gerekirken, davacı ciroları iptal edildiği halde ihtiyati haciz talebine konu edildiğini, ödeme dekontlarının dilekçe ekinde sunulduğunu, etkili hamil olmadığı halde ihtiyati haciz talebinde bulunan şirket müvekkil işyerinde haksız ve kötüniyet ile muhafaza işlemi yapıldığını, müvekkilin bu işlemler nedeni ile uğradığı zararları ve ticari itibarnın zedelenmesi nedeni ile açacağımız tazminat davasına esas olmak üzere yatırılan teminatın iadesine muvafakatlerinin bulunmadığını, arz ve izah edilen nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden alacaklımın yetkili hamil olmaması ve ihtiyati haciz kararının haksız ve hukuka aykırı olması sebebiyle ihtiyati haciz kararına itirazımızın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin ihtiyati haciz talep eden üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARI:
Mahkemenin 25/07/2022 tarihli ek karar ile; ”….İhtiyati hacze itirazın reddine….” şeklinde karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karşı taraf/borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz talep eden tarafından müvekkili … aleyhinde Mahkeme tarafından verilen ihtiyati haciz kararının, İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün 2022/8377 sayılı dosyası ile uygulandığını, 01.07.2022 günü yapılan haciz işlemi ile itiraz eden borçlu müvekkilinin ihtiyati haciz kararından haberdar olduğunu, taraflarınca yasal süresi içinde ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğimi, itiraz nedenlerinin, ihtiyati haciz talep eden …Şirketi’nin yetkili hamil olmamasına ilişkin olduğunu, ihtiyati haciz kararına ve ihtiyati haciz talebine konu edilen çeklerden …bank A.Ş Gazi Bulvarı Şubesi ‘nin 30.09.2020 günlü,0393627 seri nolu -30.000-TL bedelli çekin incelenmesinde, lehdar olan ve ihtiyati haciz talep eden …. Şirketi’nin cirosunun mevcut olmadığı-üzerine iptal yazılmak suretiyle cironun iptal edildiğinin açıkça görüldüğünü, bu haliyle, yetkili hamil sıfatı kalmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etme hakkının da bulunmadığını, bu hali ile cirosu iptal edilmiş olan ihtiyati haciz talep eden …. Şirketi’nin hamil sıfatı kalmadığından, ihtiyati haciz talep etmesinin mümkün olmadığını; ihtiyati haciz talebine dayanak teşkil eden… Halitziya Bulvarı 30.09.2020 günlü,-35.000-TL bedelli Z1009211 nolu çekin incelenmesinde, önce … Şti adına ciro yapıldığı, bu cironun iptal edildiği yerine … Şti yazıldığı, arka sayfada … Şti’nin cirosunun iptal edildiği, … Şirketi’nin cirosu üzerine iptal yazılmak suretiyle cironun iptal edildiğinin açıkça görüldüğünü, bu haliyle yetkili hamil sıfatı kalmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etme hakkının da bulunmadığını, ihtiyati haciz kararı veren Mahkeme’nin gerekçesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, Mahkemenin ihtiyati haciz kararına itirazının reddinin hatalı olduğu gibi, ihtiyati haciz kararını talep eden taraf duruşmaya katılmamış olmasına rağmen,lehine vekalet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu, Yerel Mahkemenin ihtiyati haciz kararına itirazlarını adeta cezalandırmak adına zaten yetkili hamil olmayan karşı taraf lehine vekalet ücreti takdir ettiğini belirterek ihtiyati haciz kararına itirazın reddine dair kararının ve ihtiyati haciz kararının mesnetsiz, hatalı ve hukuk aykırı olması sebebiyle kaldırılmasına, istinaf giderlerinin, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin ihitiyati haciz talep edene yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, 22/06/2022 tarihli değişik iş sayılı kararı ile, talep edenin ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karşı tarafın haciz kararına karşı yapmış olduğu itirazın mahkemece 25/07/2022 tarihli ek karar ile itiraz reddedilmiş, karar karşı taraf vekilince istinaf edilmiştir.
İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257 ila 268. maddesinde yer almaktadır.
Bilindiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 257.maddesinde ihtiyati haciz şartları düzenlenmiş olup buna göre; vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklının, alacağının varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemeden olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterlidir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır. Alacaklı alacağı ve gerektiğinde haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermek zorundadır.
Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Çünkü, hakim, mevcut ispat ve delil kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ettiği bir vakıa konusunda tam bir kanaate varmadan o vakıayı doğru kabul edemez. Ancak, kanun koyucu bazen ya doğrudan kendisi düzenleme yaparak ya da işin niteliği ve olayın özelliği gereği hakime, bu durumu belirterek, ispat olgusunu düşürme imkanı vermiştir. Bu düşürülmüş ispat ölçüsü çerçevesinde, tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel, yaklaşık bir kanaat yeterli görülmektedir. Doktrinde bu yön karar verilmesi için tam ispat ölçüsü yerine yaklaşık ispat ölçüsü olarak ifade edilmektedir. Ancak, yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez.
Bir taraf iddiasını mahkeme önüne ne kadar inandırıcı şekilde getirirse getirsin, bu sadece bir iddiadan ibarettir. İddia edilen vakıanın sabit yani doğru kabul edilebilmesi için, ispat yükü üzerine düşen tarafın bunu kanundaki delil sistemi içinde yine kanunun aradığı ispat ölçüsü çerçevesinde ispat etmesi gerekir.
Tam ispatın arandığı durumlarda bu ölçü tereddütsüz ortaya konmalıdır. Yaklaşık ispat durumunda ise hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Bu sebepledir ki, genelde geçici hukuki korumalara, özel de ihtiyati tedbire ve ihtiyati hacze karar verilirken haksız olma ihtimalide dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür.
Geçici hukuki korumalarda, bazen karşı tarafın dinlenmemesi, tüm delillerin ayrıntılı bir biçimde incelenmesine yeterli zamanın olmaması gibi sebeplerle yaklaşık ispat yeterli görülmüştür; bu çerçevede, aslında ispat ölçüsü bakımından HMK.’nda bir yenilik getirilmemekle birlikte, “yaklaşık ispat” kavramı kullanılarak doktrinde kabul gören ifade tasarıya alınmış, ayrıca burada hem tam ispatın aranmadığı belirtilmiş hem de basit bir iddianın yeterli olmadığı vurgulanmak istenmiştir.
Somut olayda, incelenen dosya kapsamına ve ihtiyati hacze konu çeklerin içeriğine göre;… Halitziya / İzmir Şubesi’ne ait … tarafından … Şti lehtar gösterilmek suretiyle keşide edilen 30/09/2020 tarihli, 35.000,00 TL bedelli ve Z1009211 nolu çek ile …bank Gazi Bulvarı Şubesi’ne ait … tarafından … Şti lehtar gösterilmek suretiyle keşide edilen 30/09/2020 tarihli, 30.000,00 TL bedelli ve 0393627 seri nolu çekin de yine yasal ibraz süresi içerisinde bankaya ibraz edildikleri ancak çek üzerine karşılıksız olduklarına dair şerh verilerek karşılıksız işlemi yapıldığı, bu haliyle alacağın muaccel hale geldiği; söz konusu çeklerin asıllarının incelenmek üzere mahkemeye sunulduğu, karşı tarafça söz konusu çekler yönünden, çeklerin yasal unsurları yönünden eksiklik veya çek üzerindeki imzalara itirazın söz konusu olmadığı, itiraz eden tarafından borcun ödendiğinin de iddia edilmediği, dolayısıyla ihtiyati haciz kararı verilmesini isteyenin talebini haklı kılacak şekilde yaklaşık ispatın gerçekleştiği, bankaca konulan karşılıksız şerhinden sonra ihtiyati hacze esas teşkil eden söz konusu çeklerin ihtiyati haciz talep edenin elinde bulunduğu yapılan ciroların iptal edilmiş olmasının çeki elinde bulunduran ve her iki çekte lehtar olarak görülen … Şirketi’nin yetkili hamil olarak kabul edilmesine yasal engel teşkil etmediği; bu nedenle itiraz edenin ileri sürdüğü istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesi tarafından kararda yazılı olduğu şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesinde ve ihtiyati haciz kararına kararına yönelik itirazın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan ihtiyati haciz kararına karşı tarafın itirazı üzerine itiraz üzerine mahkemece duruşma açılarak yargılama yapıldığı ve itirazın reddine karar verildiği; itiraz üzerine talep eden vekilinin itiraza karşı cevap dilekçesi sunduğu görülmekle, ihtiyati haciz isteyen yararına vekalet ücretine hükmedilmesinde de usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerden ötürü, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşı taraf vekilinin, İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/07/2022 tarihli 2022/134 D.İş Esas – 2022/139 D.İş Karar sayılı ek kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken istinaf karar harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karşı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022