Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1333 E. 2022/1316 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1333
KARAR NO : 2022/1316

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2022 (Talep) – 08/04/2022 ( Ek Karar)
NUMARASI : 2022/135 D.İş Esas – 2022/136 D.İş Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
BAM KARAR TARİHİ : 15/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/04/2022 ek karar tarihli ve 2022/135 D.İş Esas – 2022/136 D.İş Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; ihtiyati haczin koşullarının bulunduğunu, ekte bulunan Sigorta Tahkim Komisyonunun 02.03.2022 tarihli 2021.E.189230 Esas; K-2022/49497 Karar Nolu İlamında görüleceği üzere davalının müvekkilime 9.146,75 TL anapara, 9.146,75 TL ilam vekalet ücreti, 758,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplamda 19.052,00 TL borcu bulunduğunu, ilamlı icralarda teminat aranmadığını, İK’nın 259. maddesinde ‘…Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.’ibaresinin bulunduğunu, ihtiyati haciz talebine teminatsız karar verilmesini talep ettiklerini, İcra İflas Kanunu’nun 257. ve 259. maddesinde ilamın kesinleşmiş olması şartı aranmadığını, alacağın varlığına kanaat edinilmesinin yeterli olduğunu, açıklanan sebeplerden ötürü borca yetecek tutarda borçlunun taşınır ve taşınmaz mallarına ve üçüncü şahıslardaki ve bankalardaki hak ve alacaklarına haciz konulmasına karar verilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin borçluya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Karşı taraf vekili itiraz dilekçesinde özetle; borca konu Sigorta Tahkim Komisyonu kararına karşı 14/03/2022 tarihinde itiraz yoluna başvurulduğunu ve 2022.İ.12579 sayılı itiraz başvuru dosyası açıldığını, bu bağlamda alacaklı ile müvekkil şirket arasında Sigorta Tahkim Komisyonu’nda görülen dosya derdest olduğundan borcun vadesi geldiğinden söz edilemeyeceği, ihtiyati haciz şartlarının 2004 Sayılı İİK’nın 257. maddesinde düzenlendiğini, itiraz yoluna başvurulduğunu gösterir derkenar ek belge olarak sunulduğunu, borcun vadesinin gelmediği durumlarda ihtiyati haciz verilebilme şartları ilgili maddenin devamında düzenlendiğini, ilgili kanun maddesinde, vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haciz istenebilecek durumlar borçlunun borcundan kurtulmak için hileli işlemlerde bulunması şartına bağlandığını, hakkında ihtiyati haciz kararı verilen borçlu, sigorta şirketi olduğunu, yerleşim yeri olmama ihtimali bulunmamakla birlikte alacaklının haklarını ihlal eden mal kaçırma, gizleme gibi bir hileli işlemde bulunması beklenemeyeceğini, borçlu müvekkil şirketin 19.052,00-TL borcu dolayısıyla mallarını gizleme, kaçırma gibi hileli işlemlerde bulunmayacağını, ihtiyati haciz, borcun tahsili için değil; alacaklının hakkının korunması ve borcun semeresiz kalmaması için düzenlenmiş geçici bir koruma olduğunu, borçlunun sigorta şirketi ve borcun da sigorta şirketi için oldukça az bir miktar olması da göz önünde bulundurulduğunda; karar kesinleştiği takdirde dahi alacaklının hakkının korunmaya muhtaç olmadığı ve borcun semeresiz kalma ihtimali olmadığının açıkça görüldüğünü, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı yapılan itiraz neticesinde 14.03.2022 tarihinde alınan derkenar ile, Sigortacılık Kanununun 30/12. maddesi gereğince ‘kararın icrasının durdurulmasına’ karar verildiğini, Mahkemece ihtiyati haciz kararı ise bu karardan sonra 22.03.2022 tarihinde verildiğini, verilen ihtiyati haciz kararı müvekkili şirketin, lehine var olan kanuni düzenlemeden yararlanma hakkına da halel getirildiğini belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına
karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece 08/04/2022 tarihli ek karar ile; ”… ihtiyati haciz kararının verilebilmesi için yaklaşık ispat ölçüsünde, alacağın varlığı hakkında kanaat edinilmesinin yeterli olduğu, buna göre, mahkememizce verilen itiraza konu ihtiyati haciz kararında yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, borçlu vekilinin itirazlarının reddine ..” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karşı taraf vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; borca konu Sigorta Tahkim Komisyonu kararına karşı taraflarınca 14/03/2022 tarihinde itiraz yoluna başvurulduğunu ve 2022.İ.12579 sayılı itiraz başvuru dosyası açıldığını, bu bağlamda alacaklı ile müvekkili şirket arasında Sigorta Tahkim Komisyonu’nda görülen dosya derdest olduğundan borcun vadesi geldiğinden söz edilemeyeceğini, ihtiyati haciz şartlarının 2004 Sayılı İİK 257.maddesinde düzenlendiğini, hakkında ihtiyati haciz kararı verilen borçlunun sigorta şirketi ve borcun da 19.052,00 TL gibi sigorta şirketi için oldukça az bir miktar olması da göz önünde bulundurulduğunda alacaklının hakkının korunmaya muhtaç olmadığı ve borcun semeresiz kalma ihtimali olmadığını, ihtiyati hacizin, borcun tahsili için değil, alacaklının hakkının korunması ve borcun semeresiz kalmaması için düzenlenmiş geçici bir koruma olduğunu, ihtiyati haciz kararına dayanak Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararına karşı taraflarınca yapılan itiraz neticesinde 14.03.2022 tarihinde alınan derkenar ile Sigortacılık Kanununun 30/12. maddesi gereğince ‘kararın icrasının durdurulmasına’ karar verildiğini, Yerel Mahkemece ihtiyati haciz kararının ise bu karardan sonra 22.03.2022 tarihinde verildiğini, verilen ihtiyati haciz kararının müvekkili şirketin, lehine var olan kanuni düzenlemeden yararlanma hakkına da halel getirdiğini, ihtiyati haciz kararı üzerine Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2022/31487 E. Sayılı dosyası ile takip başlatılarak müvekkilinin araçlarına ve banka hesaplarına haciz konulduğunu, ihtiyati haciz kararına itirazlarının 07.04.2022 tarihinde reddedilmesi akabinde müvekkili şirket adına alınan teminat mektubu dosyaya sunularak hacizlerin fekki kararı alındığını, icra dosyasına sunulu teminat mektubu ile sabit olup alacak rehinle temin edildiğinden 257. Madde uyarınca da ihtiyati haciz koşulları oluşmadığını belirterek itirazlarının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece; ihtiyati haciz talebinin kabulü kararına itiraz üzerine, itirazın reddine dair 08/04/2022 tarihli ek karar verilmiş; ek karar aleyhine aleyhine ihtiyati haciz istenilen vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut olayda; …plakalı aracı ZMMS poliçesi ile sigortacısı olan davalı sigorta şirketinden sigortalı araç ile davacıya ait … plakalı aracın 23/06/2021 tarihinde karıştıkları kaza sonucunda başvuru sahibinin, aracında meydana gelen değer kaybı bedelinin sigortacı tarafından karşılanmadığını belirterek şimdilik 100,00 TL değer kaybı bedelinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tazminini talep etmiş daha sonra talebini ıslah ederek 9.146,75 TL ye çıkarmış; ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından yapılan 23/09/2021 tarihli başvuruya ilişkin olarak, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin 02/03/2022 tarih K-2022/49497 sayılı kararı uyarınca başvurunun kabulü ile 9.146,75 TL değer kaybı tazminatının 02/09/2021 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine, toplam 758,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, başvuran kendisini vekille temsil ettirdiğinde kabul edilen miktara göre hesaplanan 9.146,75- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, başvuru sahibine verilmesine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz talep eden vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin 02/03/2022 tarih K-2022/49497 sayılı kararına dayanarak mahkemeye başvurusunu içeren 22/03/2022 tarihli dilekçesinde, borçlunun vadesinde ödemesi gerekli miktarı ödemediğini ve alacağının rehin ile temin edilmiş olmadığını belirterek borçlunun 19.052,00 TL borca yetecek miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece talep eden tarafından sunulan; Sigorta Tahkim Komisyonunun 02/03/2022 tarih ve K-2022/49497 karar sayılı ilamı ile borçlunun ihtiyati haciz isteyen alacaklı’ya 9.146,75 TL anapara, 9.146,75TL vekalet ücreti ve 758,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplamda 19.052,00 TL borcunun bulunduğu, temerrüde düştüğü, borcu ödemediği ve alacağın rehinli olmadığı belirlendiği gerekçesiyle; İİK’ unun 257. maddesi gereğince ihtiyati haciz isteyenin talebi yerinde görüldüğünden, 22/03/2022 tarihli 2022/135 D.İş Esas- 2022/136 Karar sayılı kararı ile ; talebin kabulü ile, Haciz işleminden dolayı borçlunun ve üçüncü şahısların uğramaları muhtemel zarar ve ziyanlara karşılık olmak üzere; ilama dayalı alacak nedeniyle teminatsız olarak İİK.nun 257/1 maddesi gereğince borçlunun 19.052,00 TL borcuna karşılık tüm menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. Karşı taraf vekili 24/03/2022 tarihli dilekçesi ile mahkemece verilen ihtiyati haciz kararına dilekçede yazılı nedenlerle itiraz ederek kararın kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece itiraz üzerine 08/04/2022 tarihli ek karar ile kararda yazılı gerekçelerle itirazın reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesinin 16 ncı fıkrası gereğince Sigorta Tahkim Komisyonu’nca uyuşmazlık taraflarına bildirilmiş olup, söz konusu karara karşı sigorta şirketi tarafından, yine aynı Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrası uyarınca itiraz yolu açık olarak verilmiş olan karara karşı 14/03/2022 tarihinde Komisyona itiraz başvurusunda bulunulmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu’nca, itiraz başvurusu usulüne uygun ve yasal süresi içinde yapıldığından kabul edilerek, itiraz hakem heyetine tevdi edilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12.maddesi, “…Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur.” hükmüne amirdir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay irdelendiğinde; Sigorta Tahkim Komisyonu kararına istinaden alacağın tahsili için, genel kanun niteliğinde olan 2004 sayılı İKK 257 vd. hükümleri gereği ihtiyati haciz talep edilerek infaz edilebilmesinin, yukarıda açıklanan özel kanun niteliğinde olan ve öncelikle uygulanması gereken 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12 maddesi gereğince mümkün olmadığı, dolayısıyla İİK’ nın 257/1 maddesi uyarınca talep tarihi itibariyle muaccel hale gelmiş bir alacağın varlığından bahsedilemeyeceği, İİK’nın 257 ve devamı maddelerindeki ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde, itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu itibarla; aleyhine ihtiyati haciz talep edilen … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, yerel mahkemenin 07/04/2022 tarihli ek kararının kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus olmadığı anlaşıldığından, dairemizce esas hakkında HMK’nun 353/1-b-2 madde gereğince hüküm kurularak, ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati hacze itiraz eden … Sigorta A.Ş vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE, Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/04/2022 tarihli ve 2022/135 D.İş esas – 2022/136 D.İş karar sayılı ek kararının HMK.’nun 353-(b)-2) maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a)İhtiyati hacze İTİRAZIN KABULÜ İLE İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASINA,
b)Alınması gereken 80,70 TL harç, başlangıçta alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
c)İhtiyati haciz talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
d)Aleyhine ihtiyati haciz istenilen kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.400,00- TL vekalet ücretinin ihtiyati haciz isteyenden alınarak, aleyhine ihtiyati haciz istenilen … Sigorta A.Ş’ ye verilmesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları ;
a)İstinaf eden … Sigorta A.Ş tarafından yatırılan maktu istinaf karar harcının istek halinde istinaf edene İADESİNE,
b)İstinaf eden … Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye gelir olarak kaydına,
c)İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan istinaf başvuru harcı 220,70-TL ve 61,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 281,70- TL’ nin ihtiyati haciz isteyenden alınarak aleyhine ihiyati haciz istenilene verilmesine
d)6100 Sayılı HMK.’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının ilk derece mahkemesince istinaf edene İADESİNE,
e)İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
f)Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nun 362-(1)-f) maddesi uyarınca kesin olmak üzere 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.