Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1312 E. 2022/1291 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1312
KARAR NO : 2022/1291

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2022 (Dava) – 15/06/2022 (Ek Karar)
NUMARASI : 2022/496 Esas – 2022/497 Karar
DAVA : Temsil Kayyımı Atanması
BAM KARAR TARİHİ : 14/09/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 14/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15.06.2022 tarihli 2022/496 Esas ve 2022/497 Karar sayılı dosyasından verilen ek kararın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortak konumunda olduğu davalı şirketin haklı nedenle feshinin talep edildiği Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/219 E. sayılı davasında, müvekkili ile davalı şirket arasında menfaat çatışması olduğu değerlendirilerek 01.03.2022 tarihli muhtıra ile davalı şirkete temsil kayyımı atanması için dava açmak üzere müvekkiline süre verildiğini, fesih davasında temsilini sağlamak üzere yukarıda belirtilen şirkete temsil kayyımı atanmasını talep etmek gerektiğini belirterek, …’ne temsil kayyımı atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafça davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
YEREL MAHKEMENİN DAVANIN KABULÜ KARARI:
Mahkemece, “…4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 426. maddesinde düzenlenen temsil kayyımlığı müessesesinin, gerçek kişiler esas alınarak getirilmiş bir kurum olmakla birlikte tüzel kişiler içinde temsil kayyımı atanabileceği gerek öğretide (Türk Medeni Hukukunda Kayyımlık-Mustafa Alper Gümüş-Sh. 103) ve gerekse yargı kararlarında (Yargıtay 11.H.D. 1988 tarih 65-3848 sayı vb.) kabul görmekte olduğu, somut olayda, davacının davalı şirketin ortağı olduğu, davacı ortak ile dava dışı şirket arasında Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/219 Esas sayılı dosyasında menfaat çatışması olduğu anlaşıldığından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 426/1-2 maddesi gereğince …’ne temsil kayyımı atanmasına karar vermek gerekmekle, TALEBİN KABULÜNE, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 426/1-2 Maddesi gereğince Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘ın Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 3172 sırasında kayıtlı …’ne “TEMSİL KAYYIMI” OLARAK ATANMASINA, Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘a 10.000,00-TL ücret TAKDİRİNE, 10.000,00-TL ücretin …’nden alınarak Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘a ÖDENMESİNE” şeklinde karar verildiği ve bu kararın istinafa konu edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
TEMSİL KAYYIMININ TALEP DİLEKÇESİ:
Temsil kayyımı talep dilekçesinde özetle, temsil kayyımı ücretinin şimdilik davacı taraftan alınmasını, kayyım ücretinin nihai sorumlu davalı şirket olmak üzere avans olarak davacı tarafından dosyaya yatırılması yönünde mahkemece gerekli işlemin yapılarak gerekli avansı yatırmak üzere davacı tarafa kesin süre verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEMENİN 1. EK KARARI:
Mahkemece; “….2022/219 Esas sayılı dosyada davalı …’nin sadece Ticaret Sicilinde kayden var olması, fiilen faaliyetinin bulunmaması, şirket ortaklarına ulaşılamaması, şirketin borcu olup, aktif mal varlığının bulunmaması nedeniyle ücretin kısa vadede tahsil imkanının bulunmaması ve temsil kayyımı ücretinin yargılama gideri niteliğinde bulunması nedeniyle yapılacak yargılama sonucunda davanın kabulü halinde 6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından davalı şirketten tahsiline karar verileceği hususu dikkate alınarak, 20/05/2022 tarihli ek karar ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, talebin kabulüne, temsil kayyımı olarak atanan Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘a takdir edilen 10.000,00-TL’nin davacı … – … tarafından mahkeme dosyasına depo edilmesi için 2 haftalık kesin süre verilmesine, 2 haftalık kesin süre içerisinde takdir edilen 10.000,00 TL temsil kayyımı ücretinin davacı … – … tarafından depo edilmemesi halinde verilen temsil kayyımı atanması kararının ortadan kaldırılacağının ihtarına karar verildiği…” anlaşılmıştır.
YEREL MAHKEMENİN 2. EK KARARI:
Mahkemece, “…Mahkemece verilen kesin süreye rağmen, 20/05/2022 tarihli ek karar ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, temsil kayyımı olarak atanan Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘a takdir edilen 10.000,00-TL’nin davacı tarafından mahkeme dosyasına depo edilmediği ve temsil kayyımının ücreti yatırılmadığı, Anayasa’nın 18/1 maddesi, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 12/1-d, 164., 165., 166., 169. maddeleri gereğince bila bedel görev yapmasının beklenemeyeceği anlaşıldığından, mahkemenin 25/04/2022 tarih ve 2022/496 Esas ve 2022/497 Karar sayılı kararı ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 426/1-2 Maddesi gereğince Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘ın Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 3172 sırasında kayıtlı …’ne ‘temsil kayyımı’ olarak atanmasına dair verilen kararın ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmekle, ayrıca atanan Av. … tarafından, mahkemenin 2022/219 Esas sayılı dosyasında, davalı … adına cevap dilekçesi sunduğu ve görev ifa ettiği de anlaşıldığından, bu nedenle Anayasa’nın 18/1 maddesi, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 12/1-d, 164., 165., 166., 169. maddeleri gereğince mahkemenin 2022/219 Esas sayılı dosyasında, davalı … adına cevap dilekçesi sunduğu ve görev ifa etmesi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince takdiren maktu vekalet ücreti tutarı 5.100,00-TL tutarında kayyım ücretinin ve yapılan yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar vermek gerektiği, sonuç olarak; mahkemenin 25/04/2022 tarih ve 2022/496 Esas ve 2022/497 Karar sayılı kararı ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 426/1-2 Maddesi gereğince Muğla Barosu avukatlarından … T.C.Kimlik numaralı Av. … ‘ın Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 3172 sırasında kayıtlı …’NE “TEMSİL KAYYIMI” OLARAK ATANMASINA DAİR VERİLEN KARARIN ORTADAN KALDIRILMASINA…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davacı vekili tarafından, “…Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2022/219 E. sayılı davasında muhtıra ile davalı şirket için temsil kayyımı atanması için dava açmak üzere müvekkiline süre verildiğini, bu sebeple temsil kayyımı atanmasına yönelik talepte bulunma mecburiyetinde kalındığını ve işbu dosyanın açıldığını, mahkemece şirkete temsil kayyımı atanmasına karar verilip kararın kesinleştiğini, nihai karar verildikten ve kesinleştikten sonra yerel mahkemenin, kesinleşen nihai kararında şirketin ödemesine hükmettiği temsil kayyımı ücretinin müvekkili davacı tarafından iki haftalık kesin süre içinde dosyaya yatırılması, aksi takdirde temsil kayyımı atanması kararının kaldırılacağının ihtarına dair 20/05/2022 tarihli ek karar verdiğini, kanun yoluna başvurulmayan ve kesinleşen nihai kararın yerel mahkemece bu şekilde kendiliğinden değiştirilmesinin usule ve hukuka aykırı olduğunu, asgari ücretle hayatta kalmaya çalışan müvekkili tarafından beklenmeyen ve öngörülemeyen 10.000,00-TL gibi yüksek bir temsil kayyımı ücretinin bu kadar kısa sürede dosyaya yatırılması mümkün olamadığından mahkemece işbu istinafa konu 15/06/2022 tarihli temsil kayyımı atanması kararının kaldırılmasına dair ek kararla kendi kararını kendisinin kaldırdığını ve müvekkili aleyhine 5.100,00 TL temsil kayyımı ücretini ödemesine hükmettiğini, ilk derece mahkemesinin 25/04/2022 tarihli nihai kararla birlikte dosyadan el çekmiş olduğunu, ek kararlarla değiştirilmesinin veya kaldırılmasının hukuka ve usule aykırı olduğunu, ayrıca istinafa konu ek kararla davacı müvekkili aleyhine 5100,00-TL temsil kayyımı ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ek kararların usule aykırılığının yanında müvekkilinin hak arama hürriyetinin ihlal edildiğini…” beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, yargılaması devam eden şirket davasında menfaat çatışması nedeniyle temsil kayyımı atanması istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yukarıda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verildiği, akabinde temsil kayyımının ücretine ilişkin verilen ek kararlara yönelik davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece verilen asıl kararda temsil kayyımı atanma isteminin kabulü denildikten sonra, temsil kayyımı olarak atanan Av…. ‘a takdir edilen 10.000-TL ücretin davalı şirket tarafından ödenmesine de karar verildiği, bu kararın istinaf edilmediği belirtilerek mahkemece kesinleştirildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece bu şekilde dosyadan el çekildikten sonra, atanan temsil kayyımının müracaatı üzerine temsil kayyımı ücretinin davalı şirketçe değil, davacı tarafça ödenmesine dair, asıl kararda değişiklik yapar nitelikte ek karar verildiği, bu ek kararda verilen kesin sürede davacı tarafça sözkonusu ücretin depo edilmediği gerekçesiyle de temsil kayyımı kararının ortadan kaldırıldığına dair hüküm kurulduğu anlaşılmakla, verilen ek kararlar usule ve yasalara açıkça aykırı olmuştur.
Mahkemece, dava dosyasından el çekildikten sonra, tarafların sorumluluklarını değiştirecek ve ağırlaştıracak şekilde bu şekilde ek karar verilmesi mümkün görülmediği gibi, somut uyuşmazlıkta, temsil kayyımı atamaya dair asıl kararın esasen henüz kesinleşmediği de anlaşılmaktadır. Şöyle ki, davalı şirkete karar tebliği bakımından, sözkonusu şirketin Ticaret Sicil adresine usule uygun karar tebliği yapılmadığı, kararın, şirket adına karar içeriğinde temsil kayyımı atanan (ve henüz karar kesinleşmediğinden bu sıfatı kazanmayan) …’a tebliğ edildiği görülmekle, asıl karara yönelik tebliğ yönünden ve mahkeme hükmünü değiştirecek şekilde ek karar verilmiş olması yönünden usul ve yasalara aykırı bulunan yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmiş, tüm bunlara ilaveten, eldeki davanın dışında başka bir davaya cevap dilekçesi sunulduğu gerekçesiyle işbu davada davacı aleyhine, Av…. lehine maktu vekalet ücreti miktarınca ücret takdiri de doğru görülmediğinden, sonuç olarak davacı vekilinin tüm istinaf itirazlarının kabulü ile, 15.06.2022 tarihli ve 25.04.2022 tarihli her iki ek kararın da HMK 353/1-a-6.madde uyarınca kaldırılması gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme ek kararlarının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜNE; Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/496 Esas – 2022/497 Karar sayılı dosyasından verilen 15.06.2022 tarihli ve 25.04.2022 tarihli ek kararların HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 80,70-TL istinaf karar harcının istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 14/09/2022