Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1071 E. 2022/1061 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1071
KARAR NO : 2022/1061

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2022 tarihli ara karar
NUMARASI : 2013/444 Esas
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/06/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; mahkemenin 11/01/2022 tarih ve 2013/444 Esas sayılı ara kararının ortadan kaldırılarak, davalı … adına kayıtlı taşınmaza tekrar ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili, talebin reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
İlk derece mahkemesince 20/04/2022 tarihli ara kararı ile; “… Mahkememizin 11/01/2022 tarih 2013/444 E.sayılı “…Davalı … adına kayıtlı … ili, … ilçesi, … mahallesi … ada … nolu parseldeki … nolu taşınmaz üzerine konulan tedbirin KALDIRILMASI..” kararına vaki davacı müflis kooperatif iflas idaresi vekilinin itirazının REDDİNE,…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/444 Esas sayılı dosyasından bugüne kadar iflas idaresi üyelerine tebligat yapılmadan, 11.01.2022 tarihli ara karar ile davalı … hakkında dava dosyasında daha önceden verilmiş olan … ili, … İlçesi, … Mah. … ada … parsel … nolu taşınmazdaki tedbirin kaldırılmasına karar verildiği, işbu ara kararı Mahkeme, Karşıyaka 3. İcra Dairesi 2019/1 İflas dosyasına gönderdiğinde, iflas dosyasından iflas idaresi üyelerine tebligat yapılarak durumun bildirildiği, İflas idaresi üyeleri bu şekilde tedbirin kaldırıldığından ve dava dosyasından bilgi sahibi olduklarını, davacı hakkında iflas kararı verilmesinden sonra, mahkeme tarafından iflas idaresinin oluşup oluşmadığının sorulması, iflas idaresi oluşmuş ise iflas idaresi üyeleri hakkındaki bilgiler geldikten sonra iflas idaresi üyelerine davanın ve talebin tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanmasının yasal bir zorunluluk olduğunu, her ne kadar davalı …’nın kooperatif üyesi olmadığı, aidat ödemediği, herhangi bir huzur hakkı almadığı gerekçeleri ile attığı imzanın hukuki nitelik taşımadığı belirtilmiş ise de bu tespite katılmanın mümkün olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; HMK’nun 396.madde hükmüne göre ileri sürülmüş, mahkemece daha önce tesis edilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına vaki itiraza ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut olayda; mahkemece verilen 20/04/2022 tarihli ara kararın davacı vekiline tebliğ tarihinin 27/04/2022 tarihi olduğu, kararın davacı vekili tarafından 12/05/2022 tarihinde istinaf edildiği anlaşılmaktadır.
05/08/2017 tarih, 7035 sayılı Kanunla değişik 6100 sayılı HMK.’nun 352. maddesinin 1. fıkrasında; “Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda, aşağıdaki durumlardan birinin tespiti halinde öncelikle gerekli karar verilir:
a-İncelemenin başka bir dairece veya bölge adliye mahkemesince yapılmasının gerekli olması,
b-Kararın kesin olması,
c-Başvurunun süresi içerisinde yapılmaması,
ç-Başvuru şartlarının yerine getirilmemesi,
d-Başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi” hükmü düzenlenmiştir.
Dosya kapsamından; mahkemece verilen 20/04/2022 tarihli ara kararın davacı vekiline tebliğ tarihinin 27/04/2022 tarihi olduğu, 2 haftalık istinaf süresinin 11/05/2022 tarihinde dolduğu, davacı vekilinin yasada öngörülen iki haftalık süre geçtikten sonra verilen dilekçe ile 12/05/2022 tarihinde istinaf talebinde bulunduğuna göre, süresinde olmayan istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu açıklamalar uyarınca; davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun yasal süresinde olmadığı; yerel mahkemece, süre yönünden reddine karar verilmesi gereken başvuru hakkında, mahkemesince bir karar verilmediği, anlaşılmakla; yasal süresinden sonra yapılan başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.’nun 352-(1)-c) maddesi gereğince süre yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının başvurunun usulden reddine karar verilmiş olması nedeniyle karar kesinleştiğinde ve talebi halinde ilk derece mahkemesi tarafından kendisine iadesine, istinaf başvuru harcının hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafın istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK.’nun 333. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
5-Kararın, ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’ nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.