Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1059 E. 2022/1086 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1059
KARAR NO : 2022/1086

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/02/2022 (Talep) – 03/03/2022 (Ek Karar)
NUMARASI : 2022/49 D.İş Esas – 2022/49 D.İş Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
BAM KARAR TARİHİ : 29/06/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 29/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/49 D.İş Esas ve 2022/49 D.İş Karar sayılı dosyasındaki 03/03/2022 tarihli ek kararın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP:
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili talep dilekçesi ile; Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetinin kararı gereğince müvekkili lehine 390.000,00-TL asıl alacak, 8.148,50-TL yargılama gideri, 35.750,00-TL ilam vekalet ücreti olmak üzere toplam 433.898,50-TL tazminata hükmedildiğini, ancak şu ana kadar ödenmediğini, davalı sigorta şirketi hakkında verilen ilam sebebiyle borca yeter tutarda, taşınır ve taşınmaz malları ile 3.şahıslardaki ve bankalardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını istemek zorunluluğu doğduğunu, ihtiyati haciz talep etme koşullarının oluştuğunu, para alacağının olması, alacağın rehinle güvence altına alınmamış olması, ihtiyati haciz nedenlerinden birinin bulunması doğrultusunda davalı-borçlu sigorta şirketi hakkında verilen ilam sebebiyle borca yetecek tutar olan 433.898,50-TL tutarında taşınır-taşınmaz mallarına, üçüncü şahıslardaki ve bankalardaki hak ve alacaklarına haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN “İHTİYATİ HACİZ” KARARI:
Mahkemece; “…Uyuşmazlığın sigorta tahkim komisyonunun 27/01/2022 tarihli kararı ile giderildiği, bu karara göre trafik kazasından kaynaklı olarak davacının davalı şirketten alacaklı olduğu, kararın ilam niteliğinde bulunduğu, İİK’nun 257.maddesi gereğince ihtiyati haczin şartlarının oluştuğu, alacağın muaccel hale geldiği anlaşıldığından talebin kabulüne karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmakla; TALEBİN KABULÜ ile, İİK’nun 257/1 maddesi uyarınca 433.898,50 TL alacağa yetecek miktarda borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacakları üzerine TEMİNATSIZ OLARAK İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA….” karar verilmiştir.
İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ:
Karşı taraf/borçlu vekili tarafından, “…Borca konu ilamın ihtiyati haciz için kanunun aradığı şartları taşımadığını, hakem kararının ilam niteliğinde olup senet gibi yazılı borç ikrarını içerir belgelerden olmadığını, bu nedenle verilen karara itiraz ettiklerini, söz konusu kararın henüz kesinleşmediğini, Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesi gereğince karara itiraz edildiğini (İtiraz karar numarası 2022.İ.6170) yapılan itiraz üzerine hakem kararına dayalı takiplerin teminatsız olarak duracağının yine aynı kanunun ilgili maddesince düzenlendiğini, ilamlı takipte dahi teminatsız olarak duran bir karar için ihtiyati haciz talebinde bulunulmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, söz konusu karar henüz kesinleşmediğinden karara dayanak borcun vadesinin de gelmediğini, borç için müvekkili şirketin mal kaçırmasının olasılık dahilinde dahi olmadığını, ihtiyati haciz kararı verilmesinin hakkaniyete ve de hukuka aykırı olduğunu, İİK 257. madde şartlarının oluşmamasına rağmen ihtiyati haciz kararı verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili şirket açısından telafisi zor zararlar oluşturacağını, bu nedenle İİK 266. maddesi gereğince; borca yeter derecede veya mahkemenin uygun göreceği tutardaki teminat mektubunu dosyaya sunabileceklerini….” beyanla, ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiştir.
MAHKEMENİN “İTİRAZIN REDDİNE” DAİR EK KARARI:
Mahkemece; “…Taraf vekillerinin iddialarına, dosya kapsamına ve oluşan vicdani kanıya göre; mahkemece İİK’nun 257. maddesindeki şartların oluşması nedeniyle teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verildiği, süresi içinde bu karara itiraz edilmesi üzerine mürafa günü açıldığı, ihtiyati haciz kararına dayanak hakem heyeti kararının ilam niteliğinde olup alacağın varlığı konusunda mahkemede vicdani kanaat uyandırdığı gibi hakem heyeti kararındaki tespitlerin de ihtiyati haciz bakımından yaklaşık ispat şartını oluşturduğu, itiraz eden sigorta şirketinin rehinle temin edilmemiş bu alacak bakımından herhangi bir teminat da göstermediği, hakem heyeti kararına itiraz edilmesinin alacağın varlığına gölge düşürmeyeceği ve bu itibarla verilen kararın İİK’nun 257. maddesine uygun olduğu anlaşıldığından İTİRAZIN REDDİNE….” karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Karşı taraf/borçlu vekili tarafından, “….Borca konu ilamın ihtiyati haciz için kanunun aradığı şartları taşımadığını, hakem kararının ilam niteliğinde olduğunu, senet gibi yazılı borç ikrarını içerir belgelerden olmadığını, bu nedenle ilama dayanılarak verilen karara itiraz ettiklerini, söz konusu kararın henüz kesinleşmediğini, Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesi gereğince karara itiraz edildiğini, yapılan itiraz üzerine hakem kararına dayalı takiplerin teminatsız olarak duracağının yine aynı kanunun ilgili maddesince düzenlendiğini, ilamlı takipte dahi teminatsız olarak duran bir karar için ihtiyati haciz talebinde bulunulmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, karar henüz kesinleşmediğinden karara dayanak borcun vadesinin de gelmediğini, müvekkili şirketin her türlü işlemlerinin Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca denetlendiğini, işbu borç için müvekkili şirketin mal kaçırmasının olasılık dahilinde dahi olmadığını, Yargıtay 17 HD’nin 2016/3412 Esas-2019/4897 Karar sayılı güncel kararına rağmen ihtiyati haczin kaldırılmasına dair taleplerinin haksız olarak reddedildiğini, ihtiyati haciz durumunda müvekkili şirketin ticari hayatının etkileneceğini, İİK 266. maddesi gereğince borca yeter derecede veya mahkemenin uygun göreceği tutardaki teminat mektubunun dosyaya sunabileceği beyan edilerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasının talep edildiğini, ancak bu taleplerinin de mahkemece kabul edilmediğini, kararın eksik incelemeye dayalı olarak verildiğini, ayrıca alacaklı vekili lehine hem ihtiyati haciz kabul hem de ihtiyati hacze itiraz aşamalarında vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu….” beyanla mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, sigorta tahkim komisyonu ilamına dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkindir.
Mahkemece; yukarıda yazılı gerekçelerle itirazın reddine dair ek karar verildiği, ek karara karşı borçlu/karşı taraf vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12.maddesi, “…Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur.” hükmüne amirdir.
Bu durumda, davacının Sigorta Tahkim Komisyonu kararından kaynaklı alacağının tahsili için, genel kanun niteliğinde olan 2004 sayılı İKK 257 vd. hükümleri gereği ihtiyati haciz talep edilerek infaz edilebilmesi, yukarıda açıklanan özel kanun niteliğinde olan ve öncelikle uygulanması gereken 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12 maddesi gereği mümkün bulunmamakta olup, borçlu/karşı taraf vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile, HMK 353/1-b-2.madde uyarınca 03.03.2022 tarihli ek kararın kaldırılarak, ihtiyati hacze itirazın kabulüyle ihtiyati haczin kaldırılması yönünde Dairemizce yeniden hüküm kurulması gerekmiş, yeniden verilecek kararda itiraz eden lehine vekalet ücretine de hükmedilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; karşı taraf/borçlu … AŞ. vekilinin istinaf itirazlarının HMK 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak Dairemizce yeniden hüküm tesisine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İhtiyati hacze itiraz eden karşı taraf/borçlu … A.Ş. vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ İLE, Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/49 D.İş Esas-2022/49 D.İş Karar sayılı dosyasındaki 03/03/2022 tarihli ek kararın HMK’ nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
a)İhtiyati hacze İTİRAZIN KABULÜ ile; borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacakları üzerine konulan İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASINA,
b)Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
c)İhtiyati haciz talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
d)Karşı taraf /borçlu yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 1.405,00-TL vekalet ücretinin ihtiyati haciz talep eden alacaklıdan alınarak, karşı taraf/borçlu … AŞ.’ye verilmesine,
e-)Taraflarca yatırılıp kullanılmayan gider avansının talep halinde ilgili olduğu tarafa iadesine,
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; karşı taraf/borçlu … A.Ş. tarafından yatırılan 80,70-TL maktu istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
3-Karşı taraf/borçlu … AŞ. tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 220,70-TL ve 61,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 331,00-TL masrafın ihtiyati haciz talep eden/alacaklıdan alınarak, karşı taraf/borçlu … AŞ.’ye verilmesine,
4-Taraflarca yatırılıp kullanılmayan gider avansının talep halinde ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 29/06/2022