Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/92 E. 2023/1028 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/92
KARAR NO : 2023/1028

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/11/2019 (Dava) – 13/11/2020 (Karar)
NUMARASI : 2019/511 Esas – 2020/687 Karar
DAVA : İtrazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 14/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/06/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/11/2020 tarih ve 2019/511 Esas – 2020/687 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın … şubesi ile dava dışı … San. Tic. A.Ş arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını anılan sözleşmeye davalılar … ve …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını dava dışı … San Tic A.Ş ‘nin müvekkil bankaya temlik cirosu ile devir ve teslim ettiğini, keşidecisinin yine dava dışı … Tic. A.Ş oluduğu bir adet cek icra takibine konu edilerek çek bedelinin yanında 10.000 USD tutarında çek tazminatı da telip edildiğini dava dışı çek keşidecisi şirketin haciz baskısı altında icra takip dosyasında ödeme yapıldığını, icra dosyasından tahsil edilen tutarın … San. Tic. A.Ş ‘nin müvekkil bankaya olan borçlarına mahsup edildiğini, dava dışı … San Tic. Aş ‘nin hesabına daha önce icra dosyasından çekilerek alacak kaydedilen tutarın borç olarak kaydedildiğini başka bir deyişle … San Tic. A.Ş müvekkil bankaya 68.374,85 TL borçlu olduğunu, söz konusu alacağın tahsilini teminen firmanın kefilleri davalılar … ve … aleyhine İzmir 27. İcra Müdürlüğünün 2019/12709 esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla icra takibine geçildiğini, takibe borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durdurulduğunu, takibe ve borca yapılan itirazın iptali ile takibin devamı için süresi içinde bu davaya açtıklarını ileri sürerek, davalıların İzmir 27. İcra Müdürlüğünün 2019/12709 esas sayılı dosyası ile yapılan itirazlarının iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte talep edilen oranda işleyecek faiz masraf ve vekalet yönünden takibin devamı ile alacağın %20 ‘si oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu, müvekkillerin in imzalamış olduğu sözleşme gereği müvekkiller tarafından ipotek senedinden anlaşılacağı üzere, müvekkillerce davacı bankaya ipotek verilip borcun eda edilmiş olması nedeniyle davacı tarafından ipotek kaldırıldığını, halen davacıya borçlarının olduğu iddiasındalar ise hangi gerekçe ile taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırdıklarını . Çek tazminatı 10.000 USD hiçbir şekilde ödenmediği gibi borcunuz var denilerek dava dışı … Ticaret A.Ş şirketinden tahsil edildiğini, davadışı … Ticaret A.Ş akabinde haksız ödeme yaptığı gerekçe ile dava açılarak , 10.000 USDlik tutarı davacıdan tahsil ettiğini. Bu konudan da anlaşılacağı üzere 10.000 USD’lik tutarın hiçbir şekilde tarafımızla alakası bulunmadığını, sözleşme ve ekleri ve celbedildiğinde müvekkillerin davacı tarafa olan borcunu ödediğinin anlaşılacağını savunarak, davanın reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; “Davacı ile davalı tarafın davacının dava dışı üçüncü kişi … … A.Ş ‘den almış olduğu çek nedeniyle yapmış olduğu icra takibi dolayısı ile dava dışı … A.Ş ‘den tahsil ettiği 10.000 USD tutarındaki çek tazminatının dava dışı üçüncü kişi … San Tic A.Ş ‘nin kredi borcundan mahsup edip etmediği tahsil etmiş olduğu çek tazminatını 3. Kişiye iade edip etmediği iade etmiş ise bundan dolayı davacının kredi alacağının oluşup oluşmadığı dava dışı … A.Ş ve onun kefili davalılardan davacının alacaklı olup olmadığı alacaklı ise miktarı ” şeklinde belirlenmiştir. Yargılamanın devamı sırasında davacı vekilinin 12/11/2020 tarihli dilekçesi ile; 27.İcra Müdürlüğü’nün 2019/12709 Esas sayılı dosyası borcu, haricen tahsil edildiğini, icra dosyasına da bu hususta beyanda bulunulduğunu, İcra dosyası borcunun haricen tahsil edilmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönünde hüküm kurulmasını talep etmiştir. İzmir 27. İcra Müdürlüğünün 2019/12709 esas sayılı dosyası icra dosyası incelendiğinde davalının süresinde borca itiraz ettiği davacı alacaklı vekiline 12/11/2020 tarihli dilekçesi ile dosya borcunu haricen tahsil ettiğine dair beyan dilekçesi sunduğu görüldü. Davalı tarafın dosya borcunun ödendiğine dair herhangi bir beyanı olmamakla davacı vekilinin mahkememize ve icra müdürlüğüne sunmuş olduğu beyan ile yetinilerek…” gerekçesiyle Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkil banka aleyhine harç, masraf ve vekalet ücretine hükmedildiğini, ancak verilen kararın, esas yönüyle doğru olmakla birlikte yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti yönünden hatalı olduğunu, davanın konusuz kalması halinde mahkemece yargılamaya devam edilerek davadaki haklılık oranlarının belirlenmesi suretiyle yargılama masrafları ve vekalet ücretinden sorumluluğunun belirlenmesi gerektiğini, yerel mahkemece sırf icra dosyası borcunun, borçlusu tarafından yargılama devam ederken ödenmiş olması sebebiyle, davanın açılmasına sebebiyet verilip verilmediği hususlarında araştırma yapılmadan ya da tarafların masraf ve vekalet ücreti taleplerinin devam edip etmediği hususundaki beyanları alınmadan hatalı ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olarak müvekkili Banka aleyhine harç, masraf ve vekalet ücretine hükmedildiğini, Yargıtay tarafından da kabul edildiği üzere, her davanın açıldığı andaki koşullara tabi olduğunu, müvekkili Bankaca İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün 2019/12709 Esas sayılı dosyası ile açılan icra takibine borçlularca itiraz edilmesi sebebiyle 14.11.2019 tarihinde itirazın iptali davası açıldığını, yargılama devam etmekte iken, takip konusu borç, borçlular tarafından ödendiğini, itirazın iptali davası açıldığı esnada, müvekkili Bankanın alacağının bulunduğunu, bu hususun, Yerel Mahkeme kararında gözetilmediği gibi davanın açıldığı esnada alacağı olduğu sabit olan müvekkili Bankanın tamamen aleyhine olarak harç, masraf ve vekalet ücreti takdir edilmesinin yanlış olduğunu, esasen borçlunun borcunu her an ödeme imkanı olduğu göz önüne alındığında, davanın aleyhine seyrettiğini fark eden borçlu/davalı tarafından davaya konu borç miktarı ödenerek aleyhe harç, masraf ve vekalet ücretinden kurtulmasının mümkün olacağını, bu hususun hukukun amaçladığı bir sonuç olmadığını, Yerel Mahkemece eksik inceleme ile verilen karar, harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden tümüyle hatalı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının bu yönüyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesi uyarınca alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Mahkemece; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davacı vekili, genel kredi sözleşmesinin asıl borçlusu olan dava dışı … San Tic A.Ş’nin müvekkili bankaya temlik cirosu ile devir ve teslim ettiğini, keşidecisi yine dava dışı … Tic. A.Ş olduğu başka bir şirket olan bir adet çekin icra takibine konu edilerek çek bedelinin yanında 10.000 USD tutarında çek tazminatı da talep edildiğini, dava dışı çek keşidecisi şirketin haciz baskısı altında icra takip dosyasında ödeme yaptığını, icra dosyasından tahsil edilen tutarın … San. Tic. A.Ş ‘nin müvekkil bankaya olan borçlarına mahsup edildiğini, dava dışı … Tic. A.Ş.nin daha sonra çek tazminatının iptali için İcra Hukuk mahkemesinde dava açtığı ve çek tazminatının iptaline karar verildiği, bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleşmesi üzerine bu bedelin anılan şirkete iade edildiği, yine bu bedel daha önce icra dosyasından tahsil edilerek … San. Tic. A.Ş ‘nin bankaya olan borçlarına mahsup edildiği için ve anılan karar gereğince de … şirketine iade edildiği için bankanın bu bedel için yeniden asıl borçlu ve kefillerden alacaklı olduğunu, bune yönelik yapılan davaya konu takibe davalıların haksız şekilde itirazettiklerini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalılar ise cevaplarında, borç için ipotek verdiklerini, borcun tamamını ödediklerini, bu sebeple de ipoteğin davacı tarafından kaldırıldığını, böyle bir borçlarının olmadığını savunmuşlardır.
Yargılama devam ederken davacı vekili 12.11.2020 tarihli dilekçesi ile icra dosyası borcu haricen tahsil edildiğinde işbu itirazın iptali davasının konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulmasını talep etmiş, mahkemece gelecek celse beklenmeden dosya üzerinden yazılı şekilde karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 331/1 maddesine göre, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine karar vereceği hükmünü haiz olup, buna göre davanın konusuz kalması halinde, mahkemenin yargılamaya devam ederek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haksız olduğunu tespit etmesi ve dava açılmasına sebebiyet veren tarafı yargılama giderine mahkum etmesi gerekmektedir. Davalı savunmasında böyle bir borçlarının bulunmadığını, verilen ipotek sebebiyle zaten borcun bittiğini savunmuştur. Bu durumda mahkemece söz konusu savunma üzerinde de durularak, HMK’nın 331/1 maddesi nazara alınarak, konusuz kalan talep bakımından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilip, yukarıda anılan HMK’nın 331/1 maddesi kapsamında dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumu saptanarak hasıl olacak sonuca göre harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının ESASTAN KABULÜNE; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/511 Esas – 2020/687 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek nihai kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 14/06/2023