Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/834 E. 2023/1936 K. 07.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/834
KARAR NO : 2023/1936

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2021
NUMARASI : 2020/305 Esas – 2021/157 Karar
DAVA : Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/07/2020
BAM KARAR TARİHİ : 07/12/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/12/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2021 tarihli 2020/305 Esas ve 2021/157 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Bankası T.A.O ile davalılardan asıl borçlu … San. ve Tic. Ltd.şti. arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiğini, davalı diğer borçlu …’ın ise sözleşmeye müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza attığını, davalı borçluların borçlarını ödememesi ve müvekkili banka tarafından yapılan bildirimlere cevap vermemeleri üzerine İzmir 21. İcra Dairesinin 2020/1370 Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalı borçluların takibin durdurulması için borca ve ferilerine itiraz ettiklerini ve icra dairesince takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı borçluların itirazı üzerine 19.02.2020 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk son anlaşamama tutanağının tutulduğunu bildirerek, davalıların İzmir 4. İcra Dairesinin 2020/1370 Esas sayılı icra takibine itirazlarının iptali ile takibin devamına ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı bankaya olan kredi borçlarını muntazaman ödediğini, davacı bankanın icra takibine konu alacağının, … ile teminatlandırılan krediye ilişkin olduğunu, davacı banka tarafından davalı şirketin kullandığı kredi sonrasında 90 günlük süresinin beklenmediğini, kullanıcıya kredinin yapılandırılmasına dair imkan tanınmadığını, icra takibinin ilgili mevzuata aykırı olduğunu, borç miktarı ile faiz oranlarının banka kayıtları ile örtüşmediğini bildirerek, davanın reddine ve %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece; “…davacının davasının kısmen kabulüne, davalıların, İzmir 21.İcra Müdürlüğünün 2020/1370 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptali ile; 10.111.46-TL Kredi kartı Asıl alacak, 5.660.98-TL KMH asıl alacak, 2.030.00-TL Çek kredisi asıl alacak,17.802.44-TL Asıl alacak, 604.78-TL İşlemiş akdi/temerrüt faizi, 30.25-TL Faizlerin % 5 gider vergisi, 18.437.47-TL Toplam alacağın, 17.802.44-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yürütülecek yıllık % 28.60 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, hüküm altına alınan 18.437.47-TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalıların, kötüniyet tazminatı isteklerinin yasal koşulları oluşmadığından reddine,…”şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı, davacı banka vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; alacağın mükerrer talep edilmediğini, farklı alacak kalemlerinden aynı miktarların talep olunduğunu, mahkemece hatalı ve eksik bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının doğru olmadığını, müvekkili bankanın alacağını tahsilde hak kaybına uğrayacağını, davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın kaldırılarak, davanın tam kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK nun 67.maddesi uyarınca, davacı banka tarafından, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş; hüküm davacı banka vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya içeriğindeki İzmir 3. Noterliği’nin 26.08.2019 tarih 10848 yevmiye numaralı kat ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin … Bankası, muhataplarının … San Tic. Ltd. Şti ile … olup, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan toplam 17.923,59-TLlik alacağın 1 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin tüm muhataplardan …’e bila tebliğ iade olunduğu, şirkete ise 27/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, …’e çıkarılan ihtarnamenin sözleşmedeki adresine tebliğe çıkarılması nedeniyle davalıların 29/08/2019 tarihi itibariyle temerrüte düştükleri anlaşılmıştır.
İzmir 21. İcra Dairesinin 2020/1370 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … Bankası, borçlularının … San Tic. Ltd. Şti ile … olup, kredi sözleşmesi, ihtarname ve hesap özeti dayanak gösterilmek sureti ile 2.031.59-TL Alacak aslı, 98.38-TL İşlemiş faiz, 4.92-TL BSMV, 4.92-TL BSMV olmak üzere 2.139.81-TL Toplam, 6.094.77-TLAsıl alacak,159.66-TL İşlemiş faiz,7.98-TL BSMV,7.98-TL BSMV olmak üzere 6.270.39-TL Toplam, 10.157.95-TL Alacak aslı, 330.61-TL İşlemiş faiz,16.55-TL BSMV,16.53-TL BSMV olmak üzere 10.521.64-TL Toplam,10.157.95-TL Asıl alacak,346.74-TL İşlemiş faiz 17.35-TL BSMV,17.34-TL BSMV olmak üzere 10.539.38-TL genel toplamda 29.471.22-TL toplam alacağın, takip tarihinden (11.02.2020) itibaren 28.442.26-TL asıl alacağa %28,60 oranında temerrüt faizi, faizin %5 gider vergisi, icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla talep edildiği, borçluların takibe asıl alacağa, işlemiş faiz oranına ve tüm fer’ilerine itirazları üzerine takibin borçlular yönünden durdurulduğu ve eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Somut olaya gelince; davacı banka ile davalı asıl borçlu … San Tic. Ltd. Şti arasında değişik tarihlerde genel kredi sözleşmeleri imzalandığı ve davalı şirkete kredi kullandırıldığı, diğer davalı …’in ise anılan sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, kefalet limitinin 4.250.000,00- TL olduğu, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine asıl borçlu ve kefil hakkında davaya konu icra takibinin başlatıldığı, davalıların takibe itirazı üzerine takibin durdurulduğu, dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bankacı bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davalıların takip talebindeki kredi kartına ilişkin 10.111,46- TL’lik asıl alacak, 5.660,98 TL işlemiş faiz, çek kredisine ilişkin 2.030,00TL asıl alacak, 604,78 TL işlemiş akdi temerrüt faizi, 30,25 TL bsmv olmak üzere toplam 18.437,47 TL banka alacağından davalı şirketin asıl borçlu sıfatı ile, davalı …’in tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu oldukları, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 17.802,44 TL asıl alacağa talebi doğrultusunda %28,60 oranında temerrüt faizi ve faizin gider vergisini uygulama hak ve yetkisinin bulunduğu, icra takip talebinde 10.157,95 TL asıl alacağın, faizinin ve bsmv sinin mükerrer talep edildiği, buna göre takip toplamının 18.902,41-TL olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, 6100 sayılı HMK m. 355 hükmü uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacı banka vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2021 tarihli 2020/305 Esas ve 2021/157 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2- a)Davacı banka harçtan muaf olduğundan istinaf başvurusu esnasında davacıdan alınan 59,30 TL istinaf karar harcının ve 162,10 TL istinaf başvuru harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
b)İstinaf başvuru harcı olarak davacıdan alınan 162,10-TL nin hazineye gelir olarak kaydına,
c)Davacı tarafça istinaf yargılaması sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 07/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.