Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/521 E. 2021/415 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/521
KARAR NO : 2021/415
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/04/2021
NUMARASI : 2020/437 Esas ve 2021/149 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2021
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/03/2021 tarihli, 2020/437 esas ve 2021/149 karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile; dava dışı … adına kayıtlı ve sürücü … idaresindeki … plakalı araca davalı sigorta şirketi tarafından trafik sigortası ile sigortalanan … plakalı araç tarafından 12/03/2019 tarihinde çarpılarak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazadan sonra taraflarca kaza tespit tutanağınını tutulduğunu, meydana gelen kazadan müvekkiline ait araç ve sürücüsünün kusursuz , … plakalı araç sürücüsünün ise %100 kusurlu olduğunu, sürücü …’in kaza anında … plaka sayılı aracın sürücüsü olduğundan aracı aldığı gibi eksiksiz ve hasarsız olarak malikine teslim etme yükümlülüğü altında olduğunu, dava konusu araçta meydana gelen hasarın 9.447,93 TL bedelle onarıldığını, davalı şirket tarafından ise 01/04/2020 tarihinde 4.835,00 TL ödeme yapıldığını ancak zararın tam olarak karşılanmadığını, bakiye hasar bedeli için sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak olumlu/olumsuz herhangi bir cevap verilmediğini, bu nedenle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kısmi dava olarak şimdilik 100,00 TL hasar tazminatının sigorta şirketinin eksik ödeme yaparak temerrüde düştüğü 01/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ve mahkememiz dosyası yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; davacının araç sürücüsü olup aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın yetkili mahkemesinin İstanbul mahkemeleri olduğunu, davaya ilişkin delillerin kendilerine tebliğ edilmediğini, davacının davasını belirsiz alacak davası olarak açamayacağını, hasar bedelinin ödendiğini, davacının başkaca hak ve alacağının kalmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise kusur oranının tespit bakımından dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesine, hasar ve değer kaybı iddiasının genel şartlara göre hesaplama yapılması gerektiğini bu nedenle aleyhlerine haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalının davacıya kaza nedeniyle bakiye hasar bedeli borcu olup olmadığının ve varsa miktarının hasardan davalı şirketin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davacının hangi tarihten itibaren ne tür faiz talebinde bulunabileceğinin tespiti noktalarında toplandığı anlaşılmakla; mahkememizce yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişinin mahkememize ibraz ettiği; davalının sigortalısı olan … plakalı araç sürücüsü …’ın davranışının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57.maddesinin (c-2) bendinde düzenlenen “kavşak kollarının trafik yoğunluğu bakımından farklı oldukları işaretlerle belirlenmemiş kontrolsüz kavşaklarda; soldaki araç sürücüleri sağdaki araçlara yol vermek zorundadır” şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu, davacı … plakalı araç sürücüsü …’in davranışının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57.maddesinin (a) bendinde düzenlenen “kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar” şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu, davalının sigortalısı olan … plakalı araç sürücüsü …’ın %75 kusurlu, davacı … plakalı araç sürücüsü … %25 kusurlu olduğu oldukları anlaşıldığı, dava konu kaza sonrası … plakalı araçta toplam hasar tutarının KDV’siz 8.235,61 TL ve KDV dahil 9.718,02 TL olarak değerlendirilmesinin uygun olduğu, davalı sigorta şirketinden davacıya 01/04/2020 tarihinde 4.835,00 TL ödeme yapıldığı, bakiye hasar bedelinin 2.453,51 TL olarak kabulünün gerektiği ve davacı tarafça davanın ıslah edilerek dava değerinin 2.453,51 TL’ye yükseltildiği anlaşılmakla açılan davanın kabulüne… Şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itiraz süresi içerisinde dosya karara çıkarıldığını, mahkemece yeterli inceleme yapılmadan davacı araç sürücüsü olup husumet itirazlarımız değerlendirilmediğini, bu sebeplerle hukuka aykırı kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; trafik kazasına dayalı davacı aracında oluşan bakiye hasar bedeline ilişkin açılan maddi tazminat davasıdır.
Somut olayda; mahkemece verilen kesin kararın istinaf edildiği bu kerre mahkemece 05/04/2021 tarihinde HMK 346/2 (HUMK 432- 426/f)maddesi uyarınca istinaf talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Mahkeme kararı miktar yönünden kesin olup, kesin olan kararlara karşı HMK’nın 346. maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, HMK’nın 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince de bu yönde karar verilebilir. Bu karar usule ilişkin nihai karardır. Bölge Adliye Mahkemesince verilen bu usulden ret kararına karşı temyiz yolu da kapalıdır.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/01/2018 tarih, 2017/3597 esas ve 2018/5 karar sayılı ilamı) Açıklanan nedenlerle, mahkemece verilen gerekçeli karar ve 05/04/2021 tarihli istinaf talebinin kesin karar olduğundan reddine dair karar yerinde olup, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/04/2021 tarihli, 2020/437 esas ve 2021/149 karar sayılı kararına karşı davalının istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalının yatırmış olduğu 162,10 TL istinaf başvuru harcı ve 59,30 TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 221,40 TL harcın üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi