Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/467 E. 2023/1717 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/467
KARAR NO : 2023/1717

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2021
NUMARASI : 2018/850 Esas – 2021/137 Karar
DAVA : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Sürekli İş göremezlik Tazminatı ile Hasar bedeli ve Değer Kaybı
DAVA TARİHİ : 16/07/2018
BAM KARAR TARİHİ : 02/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2021 tarihli 2018/850 Esas ve 2021/137 Karar
sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların murisi …’ nın, 24.08.2015 tarihinde kızı … adına kayıtlı … plakalı 2006 Model … marka araç ile müvekkilinin kullanmış olduğu … plakalı aracına önce arkadan çarptığını ve daha sonra kasten müvekkilinin önünü keserek şeritten çıkmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin de kontrolüne kaybederek yol tabelasına çarparak yaralandığını, olay nedeniyle … aleyhine “Mala Zarar Verme ve Yaralama” suçlarından kamu davası açıldığını, İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/282 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada sanık … her iki suçtan adli para cezasına çarptırıldığını, meydana gelen kazada araç sürücüsü …’nın tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin yaralandığını ve müvekkilinin aracının tamiri için toplam 5.311,18-TL ödediği kesinleşen İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/282 Esas sayılı ilamı ile sabit olduğunu, davacının tedavi sürecinde büyük acı, elem, ıstırap çektiğini, 6 ay raporlu olduğunu, müvekkiline ait araçtaki maddi hasar ve değer kaybı ile müvekkilinin geçici ve sürekli maluliyeti nedeniyle uğradığı maddi zarardan, davalı şirket karşı aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olarak TTK, TBK, KTK ve sair ilgili yasal mevzuatlar ve yerleşik yargı kararları gereğince diğer davalılar ile müştereken ve müteselsilen (poliçe limitince) sorumlu olduğunu, bu nedenlerle, yargılama aşamasında tespit edilecek alacak ve zarar tutarları kadar talep sonucunu HMK 107/2 maddesine göre iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın artırmak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı müvekkilinin maddi tazminat alacak miktarının tespiti ile; 6.000,00-TL maddi tazminat alacağının olay tarihi olan 24.08.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 25.000,00-TL manevi tazminat alacağının olay tarihi olan 24.08.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP:
Davalılardan … cevap dilekçesinde; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, babası …’nın mirasını reddettiğini, aracın ailevi sebepler nedeni ile kendi üzerine kayıtlı olduğunu ancak kullanmadığını, babasının kullandığını, işleten sıfatının bulunmadığını, davanın zaman aşımına uğradığını, istenilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … ve … vekili cevap dilekçesinde; davalı müvekkili … ve … babaları …’nın ölümü sonrası Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvuruda bulunarak reddi miras davası açtıklarını, Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesi 2017/269 E. sayılı kararı uyarınca davanın kabulüne karar verildiğini, iş bu karar uyarınca müvekkillerinin mirasçı sıfatının ortadan kalktığını, açılan bu davanın husumet yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup, ancak savunma ve delil sunmadıklarından, münkir kabul edildikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece; “….Davacının davalılar … ve …’ya karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasından feragat nedeniyle reddine, davacının … ve Sigorta yönünden açtığı maddi tazminat davası bakımından davanın kısmen kabulü ile; kalıcı maluliyet talebi bakımından istemin reddine, 5.000,00.-TL hasar, 500,00.-TL değer kaybı toplamı 5.500,00.-TL ‘nin davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının araç işleten sıfatına sahip …ya yönelik manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; taktiren 3.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine….” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davacı vekili ve davalılardan … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemenin davalılar … ve … vekiline ayrıca maddi ve manevi tazminat tazminat için ayrı ayrı 4.080,00- TL vekalet ücretine hükmetmesinin hatalı olduğunu, maddi tazminat yönünden reddedilen kısım için 500,00 TL ve manevi tazminat yönünden reddedilen kısım için 3.000,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılar yönünden geçerli olması gerektiğini, mirası reddeden davalıların, davacı müvekkili tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını, maluliyet raporu yönünden mahkemece beyan ve itirazları doğrultusunda dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kuruluna gönderilmemesinin de hatalı olduğunu, mahkemece hükmedilen 3.000,00 TL manevi tazminatın az olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın 24.08.2015 tarihinde gerçekleştiğini, eldeki tazminat davasının ise 16.07.2018 tarihinde açıldığını, davacı yanın tazminat isteminin zamanaşımına uğradığını, mahkemenin davalı müvekkilinin araç işleten sıfatına sahip olduğu değerlendirmesinin hukuka aykırı olduğunu, kazaya karışan aracın ailevi nedenlerle davalı müvekkilinin üzerine tescil edildiğini, davalı müvekkilinin söz konusu aracı hiçbir zaman kullanmadığını, aracın bütün bakımları, vergi ödemeleri ve sigorta masraflarının murisi … tarafından yapıldığını, yani araç üzerinde fiili tasarrufta bulunan kişinin … olduğunu, müvekkilinin, Isparta 1. Noterliği 29.12.2015 tarihli 9439 yevmiye numaralı vekaletname ile kazaya karışan aracın üzerindeki bütün yetkilerinin babası …’ya devrettiğini, davalı müvekkilinin babası …’nın ölümünün ardından Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinde mirasın reddi davası açtığını, Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesi 2017/269E. Sayılı karar ile davalı müvekkilinin talebini kabul ettiğini, böylece müvekkilinin mirasçı sıfatının ortadan kalktığını, bu nedenle davalı müvekkiline husumetin yöneltilemeyeceğini, kararının kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; sürekli iş göremezlik tazminatı ile hasar bedeli ve değer kaybı tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacının davalılar … ve …’ya karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasından feragat nedeniyle reddine, davacının … ve sigorta yönünden açtığı maddi tazminat davası bakımından davanın kısmen kabulü ile; kalıcı maluliyet talebi bakımından istemin reddine, karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, davaya konu kazanın 24.08.2015 tarihinde gerçekleşmesine, eldeki tazminat davasının ise 16.07.2018 tarihinde ceza zaman aşımı süresi içerisinde açılmasına, davalı …’un işleten olup, ilk derece mahkemesince mirasçı sıfatı ile değil işleten olarak sorumlu tutulmasına, davalı …’un işletenlik sıfatının bulunmadığını ispata yarar somut delil bulunmamasına, hükmedilen manevi tazminatının somut olayın gerçekleşme biçimi, davacının yaralanmasının niteliği, tarafların ekonomik durumlarına göre yeterli olmasına, mahkemece Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan rapor ile Adli Tıp 2.İhtisas Kurulundan alınan rapor arasında çelişki olmamasına, hükme esas alınan ve Adli Tıp 2.İhtisas Kurulunca tanzim olunan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre hükümlerine göre hazırlanmış olmasına, maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı davalar olmasına ve hükmedilecek yargılama gideri ve vekalet ücretlerinin ayrı belirlenmesinin usul ve yasaya uygun bulunmasına göre davacı vekili ile davalı … vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ve davalı … vekilinin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2021 tarihli 2018/850 Esas ve 2021/137 Karar
sayılı kararının kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA;
a)Davacıdan alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından, başlangıçta alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 210,55-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
b)Davalı …’dan alınması gereken 375,71-TL istinaf karar harcından, başlangıçta alınan 93,93-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 281,78-TL’nin anılan davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
c)Davacı tarafından yatırılan 162,10-TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir olarak kaydına,
ç)Davalı … tarafından yatırılan 162,10-TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir olarak kaydına,
d)Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
3-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa resen iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 02/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.