Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/36 E. 2023/924 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/36
KARAR NO : 2023/924

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2020
NUMARASI : 2018/991 Esas – 2020/574 Karar
DAVA : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/08/2018
BAM KARAR TARİHİ : 01/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/06/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2020 tarihli 2018/991 Esas ve 2020/574 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/10/2016 tarihinde müvekkilinin … plakalı araç içinde yolcu olarak seyir halinde iken ZMMS poliçe teminatı bulunan … plakalı aracın tali yoldan ana yola hatalı çıkması sonucu trafik kazası gerçekleştiğini ve müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin bu kaza sonrasında sağ humerus kırığı meydana geldiğini, kazanın oluşumunda kusurlu olan …’ın kullanmış olduğu … plakalı aracın ZMMS poliçesinin bulunmadığını, sigortacılık Kanunu ve … yönetmeliği gereği ZMMS poliçesi bulunmayan araçların sebep olduğu cismani zararlarda davalı kurumdan tazminat talep etme hakkı bulunduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şimdilik 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının 100,00-TL maluliyet tazminatının davalılardan başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili kurumun başvuruyu değerlendirmek adına talep etmiş olduğu belgeleri kuruma iletmek yerine, müvekkili kurum söz konusu başvuruyu reddetmiş gibi bu davayı açtıklarını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili kurumun geçici iş göremezlik tazminat sorumluluğunun bulunmadığını belirterek; öncelikle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, aksi haldi davanın esastan reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece; … plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğu gerekçesiyle “…Davanın reddine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda sürücü …’ın kazanın oluşumunda %100 kusurlu bulunduğunun belirtildiğini, ancak kaza sırasında yol durumu ve görüş mesafesinin netliği dikkate alındığı zaman meydana gelen kazada ana yolda aracıyla ilerlemekte olan sürücü …’ın da kusurunun bulunduğunu, sürücünün yola gerekli dikkati ve özeni gösterdiğini, ana yola bağlanan ara yolları dikkatli şekilde kontrol etmiş olup hızını azaltmış olsa tali yoldan çıkan aracı fark edebilir ve gerçekleşen kazanın oluşumuna engel olabileceğini, ayrıca tüm bunlara ek olarak kaza sırasında tutulan tutanakta da belirtildiği üzere sürücü … öndeki araçları yeterli mesafede takip etmediği için tali kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin kaza sonucunda %18 oranında ciddi bir kalıcı sakatlık yaşadığını, kazannın etkilerinin ölünceye kadar devam edeceğini, bu halde müvekkilinin uğramış olduğu zararın da giderilmemiş olacağını, kararının kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle uğranılan bedensel zarardan kaynaklanan maddi tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından
istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılmıştır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, KTK 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur. Kaza tarihi itibari ile aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının yaptırılmaması durumunda Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereği, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kaza tarihindeki limitleri dahilinde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu … karşılayacaktır. …nın sorumluluğunun kapsamı ise kaza tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.(Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/10646 Esas, 2022/2243 Karar Sayılı ilamı aynı doğrultudadır)
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden, 09.10.2016 günü saat 09.00 sıralarında sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile … istikametinden … istikametine doğru seyir halindeyken olay mahalli yere geldiğinde, idaresindeki otomobilin sağ ön kısımlarıyla; seyir istikametine göre sağ tarafındaki tarla yolundan yola katılmak isteyen sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetin arka kısımlarına çarpması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, trafik kazası tespit tutanağında; olay mahallinde yol 7 metre genişliğinde, iki yönlü, il yolu, zemin asfalt-kuru, vakit gündüz, hava açık, mahal meskun dışı, olay mahalli azami hız limitinin saatte 90 kilometre olduğu, … plakalı otomobile ait yolun sağından soluna doğru 32 metre fren izi bulunduğu, çarpma noktasının … istikamet şeridinde olduğunun belirtildiği, yargılama sırasında mahkemece alınan 16.02.2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın oluşumunda sürücü …’ın %100 tam kusurlu olduğu, sürücü …’ın kusursuz olduğu, yolcu …’in kazanın oluşumu üzerinde etkisi olmadığı, buna karşın emniyet kemeri takmayarak kendi yaralanmasında zararı artırıcı etkisi olduğundan dolayı %20 müterafik kusurlu olduğunun belirtildiği, ATK Trafik İhtisas Dairesince tanzim olunan 14/02/2020 tarihli raporda sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile tarla yolundan ana yola katılmadan önce yeterli ve gerekli kontrolleri yapması, ana yol üzerinde seyir halinde olan araçlara ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kontrolsüz ve tedbirsiz bir şekilde tarla yolundan ana yola katıldığı esnada ana yol üzerinde seyir halinde olan otomobilin seyir yolunu kapatarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermesinden meydana gelen kazada asli %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile seyir halindeyken olay mahalli yere geldiğinde tarla yolundan ana yola katılarak seyir yolunu kapatan kamyonete karşı fren ve direksiyon tedbirine başvurduğu, başka da alabileceği önlem bulunmadığı anlaşılmakla meydana gelen olayda kusursuz olduğunun belirtildiği anlaşılıştır.
Açıklanan tüm maddi ve hukuki gerekçelerden ötürü, hükme esas alınan ATK Trafik İhtisas Dairesi raporunun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, yargılama sırasında trafik kusur bilirkişisinden alınan rapor ile uyumlu olup çelişki içermediği, davalı …nın sorumlu tutulmasını gerektirir şartların somut olayda gerçekleşmediği anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacı vekilinin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2020 tarihli 2018/991 Esas ve 2020/574 Karar sayılı kararının kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacıdan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 125,50 -TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,

5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın, temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay 4. Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere 01/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.