Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/350 E. 2023/1447 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/350
KARAR NO : 2023/1447

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2020
NUMARASI : 2018/1243 Esas – 2020/77 Karar
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/03/2018
BAM KARAR TARİHİ : 04/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/10/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/02/2020 tarihli 2018/1243 Esas ve 2020/77 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’an sevk ve idaresinde bulunan … Marka Tescilsiz Motosiklet ile kazaya karıştığını, … Plakalı otomobile çarptığını, meydana gelen trafik kazasında yaralamalı ve maddi hasar oluşturduğunu, kaza sonucunda davalının asli kusurlu bulunduğunu, %10,3 oranında … Plakalı araç sürücüsü …’ın malüliyetinin oluştuğunu, karşı rücu hakkının doğduğunu, davalı aleyhine Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2017/1254 Esas ve 2017/1670 Esas sayılı takip dosyalarının başlatıldığını, davalının kötü niyetli olarak bu takip dosyalarına itiraz ettiğini, davanın kabulü ile itirazın iptaline, davalının %20′ den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına yüklenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …’nın yakın arkadaşı olduğunu ve olay tarihinde kendisinden alışveriş için motosikletle çarşıya kadar gitmeyi rica ettiğini, kazanın bu sırada meydana geldiğini ve olayda hatır taşıması bulunduğunu, ayrıca …’ın motosiklete binerken kask ve koruyucu tertibat kullanmadığını ve müterafik kusurlu olduğunu, …, diğer davalı araç sürücüsü …’un … plakalı araç hurdalıkta iken ve kullanılamaz durumda iken izinsiz olarak aldığını bu nedenle işleten sıfatı ve araç sahibi olarak sorumluluklarının bulunmadığını, İstanbul 8. ATM nin 2015/25-2016/808 sayılı dosyası ile görülen davanın kendisine ihbar edilmediğini, bu nedenle fahiş miktarda tazminata hükmedildiğini ve bakiye harçtan da sorumlu tutulamayacağına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece; “….Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2017/1254 E sayılı dosyası yönünden; davanın kısmen kabulü ile davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 49.025,54-TL asıl alacak, 846,19-TL işlemiş faiz, 440-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 87,70-TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 50.399,43-TL üzerinden ve icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 9 yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, hüküm altına alınan itirazlı alacak likit vasıflı olmadığından % 20 icra inkar tazminatı talebinin reddine, Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2017/1670 E sayılı dosyası yönünden; davanın kısmen kabulü ile davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.078-TL asıl alacak, 81,96-TL işlemiş faiz, olmak üzere toplam 3.159,96-TL üzerinden ve icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 9 yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, hüküm altına alınan itirazlı alacak likit vasıflı olmadığından % 20 icra inkar tazminatı talebinin reddine….” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme dosyasında alınan 13.12.2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmediğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkil kurum tarafından ödeme yapılan icra dosyasına ilişkin fer’ilerin hesaplamaya dahil edilmediğini, bu durumun hukuka aykırılık teşkil ettiğini, yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan 13.12.2019 tarihi bilirkişi raporundaki tazminat hesabında, davacı müvekkil kurum tarafından İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/3601 E sayılı dosyasına 82.606,59-TL iş göremezlik tazminatı ödemesi yaptığının belirtildiğini, bilirkişi raporunda malul kalan …’nın gerçek zararının 49.025,54 olarak hesaplandığını belirterek takibe konu icra dosyası üzerinde 34.160,67TL fazla talebinin olduğunu belirttiğini, bilirkişi raporundaki bu tespitin hatalı olduğunu, müvekkil kurum tarafından İstanbul 8. ATM’nin 2015/25 Esas sayılı ilamı gereği hükmedilen asıl alacak- iş göremezlik tazminatının 54.904,25 TL olduğunu, müvekkil kurum aleyhine başlatılan ve dayanağı İstanbul 8. ATM’nin ilamı olan İstanbul 3. İcra Md. 2017/3601 E. sayılı dosyayasında 82.606,59TL olarak toplam dosya hesabı olduğunun görüldüğünü, dolayısı ile mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporunda hatalı ve eksik değerlendirmenin yapıldığını, yerel mahkeme tarafından gerekçe gösterilmeksizin hukuka aykırı olarak Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün dosyası yönünden davanın kısmen reddi kararı hukuka aykırı olup iş bu kararın davacı tarafça kabulünün mümkün olmadığını, bilirkişi raporunda dava dışı malul kalan kişiye ödenen tazminatın hatalı hesaplanması nedeniyle gerekçesiz olarak eksik karar ilam harcına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, karar bu yönüyle de davacı tarafça kabul edilemeyeceğini, iş bu davaya konu edilen Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2017/1254E ve Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2017/1670E sayılı dosyalarına konu edilen alacaklar İstanbul 8. ATM’nin dosyasında yargılaması yapılarak müvekkil kurum aleyhine başlatılan İstanbul 3. İcra Müdürlüğünün 2017/3601 E sayılı dosyasına yapılan ödeme ile ilam karar harcının rücuen tahsili istemi olduğunu, dolayısı ile müvekkil kurumun her iki icra dosyasına konu ettiği alacaklar mahkeme tarafından belirlenmiş alacaklar olup bu alacaklar yönünden yerel mahkeme tarafından likit olmadığı gerekçesi ile icra inkar tazminatı talebinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, arz ve izah olunan nedenlerle, tehiri icra istemlerinin kabulüne, ilamın kısmen redde ilişkin kararının istinaf incelemesi neticesinde ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; olay tamamen hatır taşımasından ibaret olduğu bizzat yaralanan şahıs tarafından da doğrulandığını sürücü …’ın ehliyetsiz ve alkollü olduğunu ve dahası motosikletin tescilsiz olduğunu bildiğini, bir kaza meydana gelmesi halinde ortaya çıkabilecek zararları öngörebilecek hal ve durumda iken yolculuğunu bizzat kendisi istediğini, olayın meydana geliş şekli ve somut olayın özellikleri göz önüne alındığında yerel mahkemece %25 oranında müterafik kusurlu bulunduğuna ilişkin tespit oluşa uygun düşmediğini, davacı … tarafından, yaralanan …’na gerçek zararın üzerinde yapılan ödeme müvekkile yansıtılamayacağını, davacı … ile yaralanan … arasında İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin dosyasında yargılamadan müvekkilin haberdar edilmediğini, eğer söz konusu davanın ihbarı ile müvekkil …’ın davaya müdahalesi sağlanmış olsa idi, müvekkil bu davada iddia ve savunmalarını sunabileceğini, açıklanan nedenlerle, davacının istinaf gerekçelerinde ileri sürdüğü hususları kabul etmediklerini belirttiklerini, ayrıca yerel mahkemece kurulan hükümde uygulanan müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin hakkaniyete aykırı olması nedeniyle hükmün bu yönden istinaf incelemesine tabi tutulmasını ve istinaf incelemesi üzerine olayın meydana geliş şekline göre daha yüksek indirim oranlarının uygulanarak yeniden hüküm tesisini talep ettiklerini, davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine, istinaf başvurusunun kabulü ile oluşa uygun müterafik kusur ve hatır taşıması indirim oranlarının artırılarak yeniden hüküm tesisine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, …nın zarar gören üçüncü kişiye ödediği tazminatın rücuen tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılmıştır.
1-Davalının, dairemizin harç ikmali konusundaki geri çevirme kararı üzerine ilk derece mahkemesi tarafından gönderilen muhtıraya rağmen istinaf harcını yatırmadığı, bunun üzerine ilk derece mahkemesi tarafından davalının istinaf kanun yolu başvurusunun yapılmamış sayılmasına dair ek karar verildiği, ek kararın davalı vekiline usulüne uygun tebliğine rağmen istinaf edilmediği anlaşıldığından davalının istinaf itirazları inceleme konusu yapılmamıştır.
2-Davacı vekilinin istinaf itirazlarını incelenmesinde ise; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden likit bir alacaktan söz edilemeyeceğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesinde bir isabetsizlik görülmemesine, davacının taraf olduğu ve üçüncü kişi malul kalan …’ın İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açtığı 2015/25 esas, 2016/808 Karar sayılı dosyasının kesinleşmiş olmasına, söz konusu kararı davacının istinaf etmemesine göre, somut olayda hem hatır taşıması hemde müterafık kusur bulunmasına, mahkemece hüküm altına alınan tazminatın dava dışı üçüncü kişinin %10,3 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığının kabulü ile bu orana göre belirlenmesine, hükme esas alınan … ve … tarafından hazırlanan raporun dosya kapsamına uygun, denetime elverişli olmasına göre, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacı vekilinin İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/02/2020 tarihli 2018/1243 Esas ve 2020/77 Karar sayılı kararının kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA;
a)Davacıdan alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 215,45-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
b)İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında davacıdan alınan 148,60-TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 04/10/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.