Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/341 E. 2023/1594 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/341
KARAR NO : 2023/1594

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/07/2016 (Dava) – 24/12/2020 (Karar)
NUMARASI : 2016/411 Esas – 2020/448 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 18/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/12/2020 tarih ve 2016/411 Esas – 2020/448 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 26.05.2016 günü davalı sürücü …’nin -maliki … zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesini düzenleyenin davalı … olan- … plakalı araç ile sürücüsü … olan … plakalı motosiklete çarparak müvekkili … ve arkada yolcu konumunda bulunan diğer müvekkili …’in yaralanmasına sebep olduğunu, kazanın oluşumunda davalı sürücü …’nin asli kusurlu olduğunu, kaza sonucunda müvekkillerinin yaralandığını, operasyon geçirmeleri nedeniyle acılar çektiklerini bildirerek, HMK.’nun 107.maddesine göre belirsiz alacak şeklinde yürütülmek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; davacı … için 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 30.000,00 TL manevi tazminatın -davalılar … ve … yönünden olay tarihinden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işletilecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … için 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 30.000,00 TL manevi tazminatın -davalılar … ve … yönünden olay tarihinden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işletilecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 30/05/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile; müvekkili … için istenen maddi tazminatı 41.554,04 TL arttırarak toplam 42.554,04 TL maddi tazminatın; müvekkili … için istenen maddi tazminatı 44.598,14 TL arttırarak toplam 45.598,14 TL maddi tazminatın -davalılar … ve … yönünden olay tarihinden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işletilecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … ve … vekili, davalı … adına verdiği cevap dilekçesi ve bu duruşmadaki beyanı ile; olay günü müvekkili …’ın kullandığı … plakalı aracı ile ana yolun sağında seyir halinde iken davacı …’in kullandığı … plakalı motosikletin güvenlik şeritinden kontrolsüz ve hatalı çıkış yapmak suretiyle ön çamurluktan çarptığını ve kazanın meydana geldiğini, kaza tespit raporunun yanlış düzenlendiğini, müvekkili …’nin olayda kusurunun bulunmadığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile; davacıların 6704 sayılı Kanunla değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 97.maddesi gereğince kazadan sonra başvuru yapmadığını, yine yetkili mahkemenin müvekkili kooperatifin merkezinin bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu yönlerden dava şartlarının gerçekleşmediğini, davanın esası bakımından ise kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili kooperatif nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile ve sigortalının kusuru oranında gerçek zararla sınırlı olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…I-Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile:
A)Davacı … tarafından tüm davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE, 45.598,14 TL maddi tazminatın -davalı … ve … yönünden kaza tarihi 26/05/2016’dan, davalı … yönünden dava tarihi 26/07/2016’dan itibaren işleyecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
B)Davalılar … ve … haklarında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin REDDİNE,
C)Davalı … hakkında açılan manevi tazminat davasının REDDİNE,
II-Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile:
A)Davacı … tarafından tüm davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE, 42.554,04 TL maddi tazminatın -davalı … ve … yönünden kaza tarihi 26/05/2016’dan, davalı … yönünden dava tarihi 26/07/2016’dan itibaren işleyecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
B)Davalılar … ve … haklarında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin REDDİNE,
C)Davalı … hakkında açılan manevi tazminat davasının REDDİNE…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı … A.Ş lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, her ne kadar 26/07/2016 tarihli dava dilekçesinin sonuç ve istek bölümünde diğer davalılar ile birlikte davalı … A.Ş’ den de manevi tazminat istenmişse de aynı dilekçenin 1.sayfa konusu bölümünde “parantez içerisinde …’nden taleplerinin maddi tazminat ve dava tarihinden itibaren faiz yönündendir” şeklinde açık ve net olarak ifade edildiğini. 30/05/2017 tarihli ıslah dilekçesinde de gerek … için gerekse … için 30.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte sürücü ve malikten tahsiline şeklinde açık bir beyanda bulunulduğunu, anlaşılacağı üzere davalı … A.Ş’den bir manevi tazminat taleplerinin bulunmadığını, bu sebeplerle manevi tazminat yönünden müvekkili … aleyhine 4.080,00-TL karşı vekalet ücretine hükmedilmesi, keza … aleyhine 4.080,00-TL karşı vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasalarımıza aykırılık teşkil ettiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararına özetle, davacı … için 45.598,14-TL maddi tazminatın, davacı … için ise 42.554,04-TL maddi tazminatın müvekkil şirket yönünden dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiğini, müvekkili şirketin ZMSS kapsamında manevi tazminattan herhalde sorumluluğunun bulunmadığını, dava öncesinde müvekkili şirkete yazılı olarak başvuruda bulunulmadığını, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmasının dava şartı olduğunu, müvekkili Kooperatife dava öncesinde herhangi bir başvuru yapılmadığından, huzurdaki davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, davacıların mezkur kaza nedeniyle sürekli olarak sakatlığa maruz kalmadığının Adli Tıp Kurumu raporları ile sabit olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kararda müvekkili şirket aleyhine geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, poliçe tanzim tarihi ve kaza tarihi itibariyle geçici iş göremezlik tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı … lehine SGK tarafından ödenen 514-85 TL geçici iş göremezlik ödemesi bulunduğunu, söz konusu ödemenin tazminattan düşülmemesinin hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da davacı … lehine 1.951,49 TL, davacı … lehine 3.902,97 TL geçici iş göremezlik tazminatı hesaplandığını, zarar gören üçüncü kişinin tedavisine başlanmasından sürekli sakatlık raporu alınıncaya kadar ortaya çıkan geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderleri ve tedaviyle ilgili diğer giderler sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunu ve SGK tarafından karşılanması gerektiğini, sigorta şirketinin ve …nın bu teminat kapsamında sorumluluğunun sona erdiğini, geçici iş görmezlik tazminatı poliçe kapsamında olmadığını, davacı, meydana gelen kaza sonrası iyileşme sürecinde ortaya çıkmış olan, sürekli sakatlık raporunun alınmasından önce ihtiyaç duyulan geçici iş göremezlik tazminatını talep ettiğini, mezkur kazada sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, hükme esas alınan 08/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda ”… plakalı araç sürücüsü …’nin %75 oranında, … plakalı araç sürücüsü davacı …’in %25 oranında kusurlu olduğu ..” belirtildiğini, kazanın oluşumunun, sürücülerin davranışlarının kazaya etkisi ve yasal mevzuat dikkate alındığında yapılan kusur tespiti objektif ve bilimsellikten olduğun, usul ve yasaya aykırı olduğunu, …’in kaza anında kask takmadığının dosya kapsamı ile sabit olduğunu, bu nedenle kabul anlamına gelmemekle birlikte müterafik kusur indirimi uygulanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin sorumlu olduğu tutarın belirlenmesinde TRH-210 yaşam tablosu ve 1,8 teknik faiz oranının dikkate alınması gerektiğini, pasif dönemde AGİ’siz asgari ücret esas alınarak hesaplama yapılması gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminatın karşı araç malik, sürücü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı sigorta şirketi vekili ve davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun yapılan incelemesinde;
1-) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacıların yargılama aşamasında sunduğu 01.12.2016 havale tarihli davalı tarafından da inkar edilmeyen davalı ile yapılan mail görüşmelerine göre davacı tarafça davadan önce davalı sigorta şirketine başvurulmuş olmasına, ceza mahkemesinde yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporu ve eldeki dava dosyasında alınan kusur bilirkişi raporlarının birbirini doğrulamasına, davalının yargılama aşamasında alınan aktüer bilirkişi raporuna itirazlarında açıkça asgari geçim indiriminden bahsetmemesi sebebiyle davacılar lehine usuli kazanılmış hak oluşmasına, yerleşik yargıtay içtihatlarına göre aktüer hesaplamada TRH 2010 tablosu ve progresif rant yönteminin kullanılması suretiyle tazminatın hesaplanması yönündeki istinaf itirazları doğru olsa da bu konuda istinafa başvuran davalının sıfatına göre raporun lehine olduğunun anlaşılmasına göre davalı sigorta şirketi vekilinin kusur, başvuru şartı ve hesaplama yöntemine yönelik istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-) Davalı sigorta şirketi vekilinin geçici işgöremezlik tazminatından sorumlu olmadığına dair istinaf itirazının da reddi gerekmiştir. Bilindiği üzere, 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanacak sağlık hizmeti bedellerinin neler olduğu açıklanıp sınırlandırılmıştır. KTK’nın 98. maddesi gereği SGK Başkanlığı’nın sorumlu olduğu sağlık giderleri, trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarında yapılan tıbbi tedaviye ilişkin sağlık hizmet bedellerinden ibarettir. SGK’nın hangi sağlık giderlerinden sorumlu olduğu kanunla belirlenmiş olup, normlar hiyerarşisinde daha altta olan genel şartlar ile kanun kapsamının değiştirilip genişletilemeyeceği aşikardır. Açıklanan maddi ve hukuki vakıalar karşısında; Anayasa Mahkemesinin KTK 90/İ maddesinin iptali de göz önüne alındığında TBK’nın 54. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararından sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan, davacı için hesap edilen geçici işgöremezlik tazminatının sigorta şirketi aleyhine de hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır (Bu yönde bknz. Yargıtay 4. HD 2021/2511 E.- 2021/2452 K). Bu sebeple bu yöndeki davalı istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
3-) Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden alınması gerekmekle dosyada yer alan ATK ve Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan raporlar arasındaki çelişkiyi gideren Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan ve mahkemece hükme esas kabul edilen maluliyet raporunun usulüne uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davalının bu yöndeki istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun yapılan incelemesinde;
Dava dilekçesinin incelemesinde, konu bölümünde parantez içerisinde “davalı sigorta şirketinden talebimiz maddi tazminat yönündendir” şeklinde belirtilmiş olmakla, davacının davalı sigorta şirketine karşı açtığı bir manevi tazminat davası olmamasına karşın anılan davalı yönünden manevi tazminatın reddine ve lehine vekalet ücreti verilmesine karar verilmesi hatalı olmuş, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı da anlaşıldığından Dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca aşağıda yazılı şekilde karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜNE; Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/411 Esas – 2020/448 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-1-b-2 maddesi gereğince, KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE,
“I-Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile:
A)Davacı … tarafından tüm davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE,
45.598,14 TL maddi tazminatın -davalı … ve … yönünden kaza tarihi 26/05/2016’dan, davalı … yönünden dava tarihi 26/07/2016’dan itibaren işleyecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
Alınması gerekli 3.114,80 TL ilam harcından 29,20 TL peşin harcın ve 91,79 TL miktar arttırım harcının mahsubu ile bakiye 2.993,81 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından sarf edilen:
1-58,40 TL harçlar ve 91,79 TL miktar arttırım harcının,
2-1.036,50 TL tebligat-müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişiler ücreti, 3.566,71 TL adli tıp raporları ücreti olmak üzere toplam 5.353,21 TL yargılama giderinin davanın mahiyetine ve ihtiyari dava arkadaşlık durumunun bulunmasına, hakkaniyet ilkesine göre takdiren 1/2’sine isabet eden 2.676,60 TL yargılama giderinin,
3-A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 6.727,76 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
B)Davalılar … ve … haklarında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE,
10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin REDDİNE,
Alınması gerekli 681,30 TL ilam harcından 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 652,10 TL ilam harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalılar … ve …’ye verilmesine,
II-Dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile:
A)Davacı … tarafından tüm davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE,
42.554,04 TL maddi tazminatın -davalı … ve … yönünden kaza tarihi 26/05/2016’dan, davalı … yönünden dava tarihi 26/07/2016’dan itibaren işleyecek- yasal faizi ile birlikte adı geçen tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
Alınması gerekli 2.906,86 TL ilam harcından 29,20 TL peşin harcın ve 85,67 TL miktar arttırım harcının mahsubu ile bakiye 2.791,99 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından sarf edilen:
1-29,20 TL harçlar ve 85,67 TL miktar arttırım harcının,
2-1.036,50 TL tebligat-müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişiler ücreti, 3.566,71 TL adli tıp raporları ücreti olmak üzere toplam 5.353,21 TL yargılama giderinin davanın mahiyetine ve ihtiyari dava arkadaşlık durumunun bulunmasına, hakkaniyet ilkesine göre takdiren 1/2’sine isabet eden 2.676,60 TL yargılama giderinin,
3-A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 6.332,03 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
B)Davalılar … ve … haklarında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE,
10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin REDDİNE,
Alınması gerekli 681,30 TL ilam harcından 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 652,10 TL ilam harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
A.A.Ü.T.’ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalılar … ve …’ye verilmesine,
III-Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine…”
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
2-İstinaf İncelemesi Yönünden Harç ve Yargılama Masrafları;
a-Davacılar istinafı yönünden; Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince davacılara iadesine,
Davacılar tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 162,10 TL ve tebligat ve posta gideri 109,60 TL olmak üzere toplam 271,70 TL yargılama giderinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacılara verilmesine,
b-Davalı sigorta şirketi istinafı yönünden; alınması gerekli 6.021,67 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 1.510,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.511,67 TL istinaf karar harcının davalı … A.Ş.’ den tahsili ile hazineye gelir kaydına, (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
ç-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
d-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/10/2023