Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/296 E. 2021/219 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/296
KARAR NO : 2021/219
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2020
NUMARASI : 2019/257 Esas ve 2020/403 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2021

İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/10/2020 tarihli, 2019/257 esas ve 2020/403 karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının sevk ve idaresindeki … maliki olduğu … plakalı otomobil ile 22/03/2019 tarihinde karşıdan gelen aracı fark etmeyerek … plakalı araca ön taraftan çarparak savrulup diğere çarparak durabildiğini, davacının davaya konu kazadan dolayı davacının sevk ve idaresindeki otomobilinde maddi hasar meydana geldiğini, davalı taraf davacının … plakalı aracının … poliçe numarası ile kasko poliçesini tanzim eden şirket olduğunu, davacıya ait araçta meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, kaza sonrası davacıya ait araçtaki hasarı tespit etmek amacıyla 28/03/2019 tarihinde İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/65 D.İş sayılı dosyasıyla tespit davası ikame edildiğini, bilirkişi raporu ile davacının aracında 36.000 TL’lik maddi hasar tespit edildiğini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta A.Ş vekili 21/10/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; kasko sigortalı … plaka sayılı aracın 22.03.2019 tarihinde kaza tespit tutanağında hikaye edilen şekilde kazaya maruz kalarak hasarlandığına dair ihbar doğru ve iyiniyetli olmadığını, kaza tespit tutanağında araçların çarpışma ve hasar bölgeleri, derecesi ile kaza sırasında ve sonrasında araçların pozisyonları tetkik edildiğinde fiziken sigortalının beyanı ile hasarın uyumsuz olduğunu, kazanın iddia edildiği şekilde gerçekleşmesinin fizik kurallarına aykırı bulunduğu anlaşıldığını, ekspertiz raporu ile feragat beyanından görüleceği üzere sigortalı aracın 11.02.2018 tarihinde de hasarlı olduğunu, o tarihte de aracın park halinde hasarlandığı ileri sürüldüğünü, yapılan araştırmada bu durumun mümkün olmadığı ve gerçeğe aykırı beyanda bulunulduğu ortaya çıkınca araçtaki hasar talebi geri çekilerek feragatname verilmek zorunda kalınıldığını, bu dosya dahi kasko sigortalı araçla ilgili gerçeğe aykırı hasar bildirimi yapılmasında itiyat geliştirildiğini gösterdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; tüm dosya kapsamı, davacı tarafından sunulan dava dilekçesi ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının hasarlanan aracın maliki olmadığı, sadece kaza anındaki sürücüsü olduğu, dolayısıyla dava açmakta hukuki herhangi bir yararının bulunmadığı gibi davacının iş bu dava açısından aktif husumet ehliyetin de bulunmadığı ve aktif husumet ehliyetinin sonradan ikmali mümkün olan bir dava şartı olmadığı göz önünde bulundurularak, açılan davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine… Şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazası sonucu davacı müvekkilin sürücüsü olduğu araçta meydana gelen hasarın tazmini istemine ilişkin olduğunu, tazminat davasında davacı olma ehliyeti, kural olarak mal varlıgından dogrudan dogruya zarar gören kisiye ait olduğunu, bir şeyi elinde bulunduran kişi, onu aldığı gibi malikine aynen iade etmekle yükümlü olup, araç malikine ödemek zorunda oldugu onarım giderlerini isteyebileceğini, yani aracın zilyedi sıfatının bulunduğunu, hasar tazmini yönünden dava açmakta hukuki yararının bulunduğunu ileri sürerek İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.10.2020 tarihli 2019/257 E. 2020/403 K. Sayılı davanın usulden reddine dair verilen kararın ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; 22/03/2019 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı … plakalı araçta oluşan hasarın kasko sigortacısı davalıdan tahsiline yöneliktir.
Kasko poliçenini incelenmesinde sigortalının … olup, sigortalı aracın … plakalı olduğu, sigortanın başlangıcının 13/11/2018 – 2019 olduğu anlaşılmıştır.
Kasko poliçesine dayalı olarak tazminat isteyebilmek için poliçenin tarafı olmak gerekir.
Somut olayda; 22/03/2019 tarihinde meydana gelen kazada davacının hasarlanan … plakalı aracın sürücüsü olduğu, aracın maliki olmadığı, dolayısıyla aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece verilen kararın yerinde olduğu, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.(Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/813 esas ve 2014/2451 karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.)
HÜKÜM :
1-İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/10/2020 tarihli, 2019/257 esas ve 2020/403 karar sayılı kararına karşı davacının istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacının yatırmış olduğu 162,10 TL istinaf başvuru harcı ve 59,30 TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 221,40 TL harcın üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.18/03/2021