Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/200 E. 2021/286 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/200
KARAR NO : 2021/286
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2020
NUMARASI : 2019/83 Esas ve 2020/31 Karar
DAVANIN KONUSU : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2021

İzmir Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 21/10/2020 tarihli, 2019/83 esas ve 2020/31 karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacılar vekili; Müvekkili adına tescilli … tescil numaralı 01,03,07 sınıflarında tescilli ‘…’ ibareli, … tescil numaralı 01,03,07 sınıflarında tescilli, ‘…’ içerikli, … tescil numaralı 02,04 sınıflarında tescilli, ‘…’ ibareli markaların davalı tarafından ihlal edildiğini, davalının 2017 119612 tescil numaralı, 03 sınıfında tescilli, ‘…’ ibareli markasının logosunun birebir benzer olduğunu, davalı ile müvekkilin birbirini tanıdıklarını, ortaklık ilişkisi sonlanmadan yaptığı marka başvurusunun kötü niyetli olduğunu belirterek davalı markasının hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; müvekkili şirketin … ve … no ile markaları Türk Patent nezdinde tescil ettirdiğini, markaların yayın sürecinde herhangi bir itiraz edilmediğini, müvekkilinin davacı şirket ile ortaklığı sona erdirdiğini, “…” markasının mimarı olduklarını, davanın marka tescilinden uzun süre sonra açıldığını, markalar arasında herhangi bir benzerlik olmadığını belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; markalar arasında benzerlik değerlendirmesi yapılırken bakılması gereken ilk husus markaların yanı ya da benzer mal veya hizmetler sınıfı için mi kullanılıp kullanılmadığı hususudur. Markaların kullanıldığı mal veya hizmet sınıfları aynı ya da benzer bulunursa bir sonraki aşama olan markaların benzerliğinin değerlendirilmesine geçilmektedir. Söz konusu markaların benzerlik değerlendirilmesi yapılırken yerleşik içtihatlara göre görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzerlikleri bakımından incelenmeli daha sonra markaların bir bütün halinde tüketiciler nezdinde karıştırılma ihtimali doğurup doğurmayacağı değerlendirilmelidir. Dosya kapsamında alınan 16/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda da belirttiği üzere davacı adına kayıtlı … nolu markası ile davalı adına kayıtlı … nolu markanın asli unsurunun İnter kelimesi olması ve davalının markasının ön kısmında dikkat çekecek şekilde yer vermesi, her iki markanın da kırmızı ve mavi renklerden oluşması her iki markayı birbirine yüksek oranda benzetmektedir. Her iki markanın da emtiya benzerlikleri bulunmaktadır. Her iki markanın benzerliği SMK’nın 6/1 . Maddesinde belirtilen tüketici nezdinde karıştırma ihtimali doğuracak düzeydedir. SMK’nn 25/1. Maddesindeki şartlar dosyamız kapsamında oluşmuştur. Her ne kadar davacı davalının kötüniyetli tescil yaptırdığını iddia etmiş ise de; davacı tarafın davalı şirketin kuruluşundan haberdar olduğu, iki tarafın işbirliği antlaşması yaptığı, davalının davacı şirketin şubesi veya uzantısı olduğunu gösterir şekilde davrandığını ispatlayacak yeterli somut delil bulunmadığından davacının kötüniyet iddiaları yerinde görülmemiştir. Her ne kadar davalı davacının davayı kötüniyetle açtığını iddia etmiş ise de; taraflar arasındaki antlaşmanın işbirliği anlaşması olduğu, marka kullanımına izin veren herhangi bir maddenin olmadığı, SMK’nın 25/6 maddesi uyarınca davacının 5 yıllık sessiz kalma şartının mevcut olmadığı anlaşılmakla davalının kötüniyet iddiası yerinde görülmemiştir… Şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu davayı ikame etmesi, dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, TMK m.2 yönünden tanık dinletme talebinin haksız ve gerekçesiz olarak reddedildiğini, dürüstlük kuralına ilişkin itirazların yerel mahkeme kararında değinilmesine rağmen, ispat yollarımız haklı gerekçeler olmadan engellendiğini, davacının müvekkil şirkete gönderdikleri ihtarnamedeki süreye dahi uymadan (ihtarnamenin gönderildiği gün) dava açmış olması, dürüstlük kuralına aykırı davrandıklarının en net göstergesi olduğunu, karşı tarafla uzlaşı içerisinde oluşturulan davaya konu markanın tescil edildikten uzun bir süre sonra iş bu davanın açılması kötü niyetli olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; markanın hükümsüzlüğü istemi ve markanın ihlalinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf eden davalı vekilinin 31/03/2021 tarihli e imzalı dilekçesi ile istinaf başvurusundan feragat ettiklerini bildirdiği görülmüştür.
Bu durum karşısında, 6100 sayılı HMK’nın 349. maddesi gereğince istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı …’nin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 349. maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davalının yatırmış olduğu 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ve 59,30 TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 207,90 TL harcın istemi halinde davalıya ödenmesine,
3-İstinaf eden davalı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/04/2021