Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1569 E. 2021/1441 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1569
KARAR NO : 2021/1441

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/09/2019 (Dava) – 09/09/2021 (Karar)
NUMARASI : 2019/292 Esas – 2021/640 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
BAM KARAR TARİHİ : 23/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/09/2021 tarihli 2019/292 Esas ve 2021/640 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın … Sigorta A.Ş. tarafından KTK zorunlu mali sorumluluk sigortalısı olan …’a ait … plakalı aracın kendisine çarpması sonucu yaralandığı, iş bu yaralama sonucu araç sürücüsü …, İzmir 41. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/44 E,2014/92 k sayılı ilamı ile ceza aldığı ve cezasının 23/09/2014 tarihinde kesinleştiği, araç sürücüsünün asli kusurlu bulunduğu, müvekkilin kaza nedeniyle bacağının kırıldığını ameliyatlar geçirdiği, ancak sonuç olarak sakat kaldığını, maddi manevi zarara uğradığını, belirsiz alacağa konu olan fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000,00 TL maddi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte, sigorta şirketinden poliçe teminatıyla sınırlı kalmak kaydı ile sigorta başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, … ve … ‘dan 40.000,00 TL manevi tazminat talebimizin yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini, alacağın tahsilinde sıkıntı yaşanmaması için davalıya ait … plakalı aracın kaydına tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta A.Ş vekili yasal süre içerisinde olmayan cevap dilekçesinde; davacı tarafın eksik belge ile başvuru yapmış olduğundan davanın başvuru şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkil sigorta şirketin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde sadece maddi zararları ile limit dahilinde söz konusu olduğu, maddi tazminat için maluliyet ve zararların ayrı ayrı bilirkişiler tarafından hesap ettirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi giderleri poliçe kapsamında olmadığı, davacının emniyet kemeri takıp takmadığının tespiti gerektiğini, davacının başvuru tarihinden itibaren faiz talebinin reddine, kabul etmemekle birlikte faiz talep edilecekse dava tarihinden itibaren hükmedilmesi, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
İlk derece mahkemesince; “….davacı tarafın 10/12/2020 tarihli duruşmada sunulan mazeret talebi gerekçelendirilmediğinden talebin reddi ile dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/1. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekili tarafından 16/12/2020 havale tarihli dilekçe ile yenileme talebinde bulunulması üzerine yenileme tensip tutanağı tanzim edilerek duruşma gününün taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin 09/09/2021 tarihinde dosyayı yeniden takipsiz bıraktığı, davanın basit yargılama usulüne tabi nitelikte olduğu, bir kere takipsiz bırakıldıktan sonra yenilenmesi akabinde ikinci kez takipsiz bırakıldığı,…” gerekçesiyle, “davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 320/4. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 10/12/2020 tarihinde yapılan duruşma öncesinde mazeret dilekçesi sunduklarını, ancak mahkeme tarafından mazeretlerinin delillendirilmediği gerekçesiyle kabul edilmeyerek dosyanın HMK.150/1 gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu; 09/09/2021 tarihli duruşmaya ise, başka duruşmalar nedeniyle mazeret dilekçesi sunduklarını ancak, dilekçelerinin duruşma saatinden yaklaşık 20 dakika sonrasında gönderildiği gerekçesiyle davayı takipsiz bıraktıkları düşüncesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararların usül ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; yaralanmalı trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece;davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 320/4. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
HMK’nın “Ön İnceleme ve Tahkikat” başlıklı 320. maddesinin 4 üncü fıkrasında, “… Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinde, davacı vekilinin UYAP vatandaş portaldan 10/12/2020 tarihli mazeret dilekçesini saat 10:50 de gönderdiği, dilekçede “hakim yokluğu nedeniyle” mazeretinin kabulünün talep edildiği, 10/12/2020 tarihli duruşmada davacı vekilinin mazeret talebinin hukuki olarak delillendirilmediği gerekçesiyle reddine ve davanın takip edilmediğinden dosyanın HMK 150/1. maddesi gereğince taraflarca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği; davacı vekilinin UYAP avukat portaldan gönderdiği 14/12/2020 tarihli dava yenileme dilekçesi uyarınca mahkemece 16/12/2020 tarihli yenileme tensip tutanağı ile davanın kaldığı yerden devamına karar verilerek duruşma günü belirleyerek duruşma gününün taraflara tebliğine karar verildiği; 09/09/2021 tarihli duruşmada ise, mahkemece duruşma saatinin 11:10 olarak belirlendiği, saatin 12:24′ e geldiği, buna rağmen davacı ve vekilinin duruşmaya gelmediği gibi yazılı mazeret de bildirmedikleri belirtilerek, HMK 150. maddesi gereği davacı tarafça dosya yenilemeden sonra ikinci kez takipsiz bırakıldığından HMK 320/4 maddesi de nazara alınarak dosyanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili her ne kadar istinaf dilekçesinde mazeret dilekçesinin 20 dakika sonra verilmiş olduğunu iddia etmiş ise de, duruşma saatinin 11:10 olduğu ancak duruşmanın saat 12:24′ de yapıldığı, UYAP kayıtlarına göre davacı vekilinin mazeret dilekçesi geliş saatinin duruşma bittikten sonra 12:52 olduğu nazara alınarak; mahkemenin gerekçesine ve HMK’nın 320/4 maddesi hükmüne göre göre verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf itirazının reddi gerekmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemenin yasaya uygun takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/09/2021 tarihli, 2019/292 Esas ve 2021/640 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-a)İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken harç yeterli olduğundan, yeniden alınmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcının hazineye gelir yazılmasına,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan istinaf gider avansının resen HMK’nun 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
6-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23/12/2021