Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1383 E. 2021/1243 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1383
KARAR NO : 2021/1243

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/03/2018
NUMARASI : 2014/828 Esas ve 2018/333 Karar
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali
BAM KARAR TARİHİ : 01/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı … kendi adına diğer davacı … ve … adına vekaleten sunmuş olduğu 25/07/2014 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; kendilerinin davalı kooperatifinin üyesi olduklarını, 26/06/2014 tarihinde yapılan 2013 yılı dönemine ait Olağan Genel Kurul gündeminin 9.maddesinin görüşmeler sırasında verilen önerge ile imalat ve inşaat maliyetlerindeki artışlardan dolayı ortaklardan 31.500,00-TL toplanmasına karar verildiği, bu kararın birinci oylamada yetersiz oy alması üzerine ikinci kez oylandığını, oysa gündem maddesinin bir kez oylanabileceğini ikinci kez oylanmasının hukuka aykırı olduğunu ayrıca ek ödeme niteliğindeki bu kararın ortakların 3/4 kabul oyu ile kabulü gerektiği, bu hususun gerçekleşmediğini ayrıca kooperatifin 2013 döneminde 325.254,44-TL zarar açıkladığı ve bu zararın ortaklara eşit olarak paylaştırılması gerekirken belirlenen 31.500,00-TL’nin çok yüksek olduğunu ayrıca bu ödemede 18 arsa ortağının muaf tutulamasını hukuka aykırı olduğunu, kooperatif ortaklarının hak ve borçlarda eşit olduğunu, bu ödemeden muaf olan 18 arsa ortağının genel kurulun 9. maddesinin oylanmasına kabul oyu verdiğini, ek imalat talebi olmayan hatta 27.998,00-TL kendilerine ödeme yapan davalı kooperatifin maliyet artışı iddiasının doğru olmadığını, genel kurulun 8.maddesinde …. ada …. parselde bulunan ortak alana havuz ve sosyal tesis yapılması ve bu ortaklardan 7.500,00’er TL alınmasının talep edildiğini ancak, görüşmeler sonucu talebin geri çekildiğini, üst birlik başkanı …’ın bu havuzun kooperatife ait iki arsa karşılığı yapılması yönündeki teklifi üzerine havuzun yapılması yönünde karar alındığının, ancak havuz karşılığı verilecek iki adet arsanın ekspertiz değeri, m2 değeri gibi tüm özellikleri açıklayıcı genel kurula sunum yapılmadan arsaların değerlerinin çok altında bir fiyatla bir oldu bitti ile havuz ve sosyal tesis yapımı için yükleniciye verilmesinin kooperatifler yasasına aykırı olduğunu, kaldı ki bu yüzme havuzunun yüklenici tarafından yapılacağının 25/05/2013 tarihli genel kurul ile kabul edildiğini, alınan bu kararla önceki genel kurul kararına aykırı bir karar alındığını, bu nedenle 26/06/2014 tarihinde yapılan davalı kooperatifin Olağan Genel Kurul toplantısının 8 ve 9.maddelerinin kooperatifler yasasına kamu düzeninden sayılan emredici hükümlere ve sözleşmeye aykırı olması sebebiyle mutlak butlan ile batıl olduğunun tespiti ile iptallerine, davalı kooperatifin maliyetlerinin bilirkişi tarafından tespiti ile tespit sonrası fazla yapmış olduğu ödemeleri davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal bir aylık süre içerisinde açılmadığını, davacıların kooperatifinden bu yana her genel kurul sonrasında alınan kararların iptalleri için dava açtıklarını ve açtıkları davalardan 9.ATM’nin 2012/472 esas sayılı dosyada ret kararı verildiğini, iptali istenen genel kurulun 9. maddesinin inşaatların bitme aşamasına gelmesi nedeniyle villaların bir an önce teslim edilmesi için ortak başına 31.500,00-TL ödenmesi hususunun görüşüldüğünü, kooperatifin yükleniciye borçlu olması nedeniyle bu kararın görüşüldüğünü ve oy çokluğu ile kabul edildiğini, davacıların iddiasının aksine iki kez oylama yapılmadığını bunun ortaklar arasında görüşüldüğünü ve ek ödeme yükümlülüğe ilişkin bir madde olmadığı için nitelikli çoğunluğa ihtiyaç duyulmadığını, öngörülen ödemenin ek ödeme şartlarını taşımadığı için ek ödeme değil başta tahmini olarak belirlenen villa fiyatlarının yüklenicilerin kesin hesaplarını yapmaya başlamaları nedeniyle oluşan artışa ilişkin olduğunu, kooperatifin konut ve arsa kooperatifi olup üst yapı yaptırmadan sadece arsa ortağı bulunan ortaklarının bulunduğunu, bu ortaklardan üst yapıya ilişkin bedelin alınmasının mümkün olmayacağını, kooperatiften hiç kimseye para iadesinin yapılmadığını, gündemin 8. maddesinin genel kurulda tartışıldığını bir oldu bittinin söz konusu olmadığını, …. ada …. parsele yüklenici tarafından havuz yapılması yönünde karar alındığını, kararın yasal nisaba uygun olduğunu ve bir önceki genel kurul kararına uygun olduğunu, davacıların dava dilekçesinde belirtikleri 3 nolu taleplerinin bu davanın konusu olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece; “…davanın reddine ….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi heyeti raporunda belirtilen, hesaplamaya esas alınan, davalı kooperatife ait 31.12.2013 tarihli bilançoda: … firmasına borç olarak gözüken 1.688.479,77 TL, davalı kooperatif tarafından, ortaklara ait arsaların devri karsılığında ödenmiş bir borç olup. ayrıca para ödemesi de yapılmadığını, bu durumun kanıtlandığını, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/99469 soruşturma nolu dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde de, dosyaya sunulan, 28.05.2015 tarihli bilirkişi raporunda; kooperatif yönetiminin, …. firmasına, alt yapı yatırımları karşılığı arsa tahsis edildiği, para ödemesi yapılmadığının tespit edildiğini, Kooperatif genel kurulunda alınan 9. nolu gündem maddesinin bir diğer iptal sebebinin de; ilk oylamada bu maddenin, oy çoğunluğu ile kabul edilmeyip, reddedilmiş iken; 2. oylama yapılmak suretiyle kabulünün sağlanmış olması olduğunu, mahkemenin 2.oylama yapılmasının, kooperatifler yasasına aykırı olmadığına dair gerekçesinin de doğru olmadığını, Kooperatifte 18 arsa ortağının, 31.500,00 TL. ödemeden muaf tutulup, diğer ortakların bu parayı ödemeleri için, genel kurulda; 9 nolu gündem maddesinin 2. oylama sonucunda, üstelik bu parayı ödemeden muaf tutulan 18 arsa ortağının oyları ile kabul edilmesinin de, kooperatifler yasasındaki, eşitlik prensibine açıkça aykırı olduğunu, iptalini talep ettikleri gündemin 8. maddesinde; 2 arsa karşılığı yüzme havuzu ve güneşlenme terası yapılması işinde, genel kurulda; arsaların değeri tespit edilip, ortakların bilgisine sunulmadan, bu kararın alınmış olması olduğunu beyanla, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; dava konusu genel kurulun 8. ve 9. gündem maddelerine ilişkin ileri sürülen nedenlerin butlan nedeni olarak değerlendirilmediği, iptali konusunda yapılan değerlendirmede iptali talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmekle davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece her ne kadar davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu kapsamda ;
1-1163 sayılı Yasa’nın 53’ncü maddesinde, birden fazla iptal davası açılması halinde davaların birlikte görülmesi zorunluluğu getirilmiştir. Bununla birlikte, genel kurul kararı aleyhine açılan her bir dava birbirinden bağımsız olup davacılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmamaktadır. Davacılar arasında, ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut olduğunda her davacının davası ayrıdır. Her bir davacının dava dilekçesinin ayrı ayrı harçlandırılması gerekir. Bu bakımdan, dosyada her davacı yönünden ayrı ayrı harç alınması gerekirken bahsi geçen davada tek harç alınarak davanın yürütülüp sonuçlandırılması doğru olmamıştır. (Aynı yönde Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 19/04/2012 tarihli 2011/4841 esas – 2012/2972 karar sayılı ilamı).
2-Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davacıların kooperatif üyeliğinden istinafa ettiklerini, davacılar … ve …’ın dava tarihinden sonra dairelerini üçüncü kişilere sattıklarını beyan etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-h maddesine göre hukuki yarar dava koşulu olup, aynı Yasanın 115/1 maddesi uyarınca mahkeme dava şartlarını re’sen incelemekle görevlidir. Hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar varlığı da gereklidir. Gerçekten de, ortaklık hak ve sıfatına bağlı olarak dava açan kişinin, şayet yargılama sırasında bu ortaklık sıfatı sona erecek olursa, artık davayı takip ve sonuçlandırmakta hukuki yararı kalmaz. Genel kurul kararının iptali davasını 1163 sayılı Kooperatif Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca ancak kooperatifin ortağı açabilir. Dava koşulu olan üyelik sıfatının kararın kesinleşmesine kadar devam etmesi gerekir. Aksi halde davacının dava açmakta hukuki yararı kalmayacağından davanın bu sebeple reddi gerekir. (Aynı yönde Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 08/09/2014 tarihli 2014/2284 esas – 2014/5410 karar sayılı ilamı).
Bu nedenlerle somut olayda; davalı vekilinin beyanları nazara alınarak davacıların kooperatif üyeliğinden istifa edip etmedikleri ve dairelerini dava dışı üçüncü iyilere devredip etmedikleri davalı kooperatiften sorularak, varsa ilgili belgelerde getirtilip, davacıların üyeliklerinin devam edip etmediği tespit edilerek hasıl olacak sonuca göre hüküm tesisi gerekmektedir. Dolayısıyla kararın bu yönden de kaldırılması gerekmiştir.
3-Kabule göre ise;
Dava konusu kooperatif genel kurulun 8. maddesinin, kooperatifin mülkiyetinde bulunan iki arsanın (… Ada, … parselde yer alan 17 ve 23 nolu konut alanları) verilerek … ada …. parselde 180 m2’lik yüzme havuzu, çocuk havuzu, jakuzi, günelşenme terasları, soyunma/giyinme kabinleri, kafeterya, çevre düzenlemesi ve peyzaj imalatlarının yapılmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42. maddesinde kooperatifin en yetkili organı olan genel kurulun devir ve terk edemeyeceği yetkileri belirlenmiş, maddenin 6. bendinde, gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulun niteliğini, yerini ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulun asgari fiyatını belirlemek genel kurulun devir ve terk edemeyeceği yetkileri arasında sayılmıştır.
Somut olayda, davalı kooperatifin 26.06.2014 tarihli genel kurulun 8. maddesinde, kooperatifin mülkiyetinde bulunan iki arsanın (… Ada, … parselde yer alan 17 ve 23 nolu konut alanları) verilerek … ada … parselde 180 m2’lik yüzme havuzu, çocuk havuzu, jakuzi, günelşenme terasları, soyunma/giyinme kabinleri, kafeterya, çevre düzenlemesi ve peyzaj imalatlarının yapılması yönünde karar alındığı anlaşılmaktadır. Ancak, genel kurul kararında, kooperatif lehine veya aleyhine olacak hususların neler olduğunun belirtilmediği, devir bedelinin, taşınmazların niteliklerinin yazılı olmadığı, taşınmazların yüz ölçümlerinin belirtilmediği, şartların açık olarak yazılmadığı görülmekle, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun emredici nitelikteki 42/6. maddesine aykırılık açısından herhangi bir değerlendirme yapılmaması suretiyle eksik inceleme ve değerlendirme ile hüküm tesisi isabetli olmamıştır. (Aynı yönde Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 27/11/2012 tarihli 2012/5208 esas – 2012/6983 karar sayılı ilamı).
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; Dairemizin geri çevirme kararından sonra davacı … tarafından muhtıra tebliğine rağmen kesin süre içerisinde istinaf harçları yatırılmadığından bu davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 344/1 maddesi uyarınca reddine; davacılar … ve …’in istinaf başvurusunun esastan kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, kararın kaldırılması sebep ve şekline göre davacıların diğer istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından muhtıra tebliğine rağmen kesin süre içerisinde istinaf harçları yatırılmadığından bu davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 344/1 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Davacılar … ve …’ ın istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN KABULÜ ile; İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/03/2018 tarihli, 2014/828 Esas-2018/333 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dava dosyasının HMK’nın 353/(1)-a-6 maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
5-İstinaf edenler tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Kararın kaldırılması sebep ve şekline göre davacıların diğer istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
İlişkin; dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/12/2021