Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1324
KARAR NO : 2021/1156
KARAR TARİHİ : 17/11/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/08/2021 tarihli ek karar
NUMARASI : 2019/137 D.İş. Esas ve 2019/137 Karar D.İş.
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 17/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2021
İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/08/2021 tarihli, 2021/137 D.İş Esas ve 2021/137 D.İş karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesi ile; müvekkilinin 11.04.2017 tanzim tarihli; 28.10.2019 vade tarihli 1.273.000,00-TL bedelli bono nedeniyle borçlulardan alacaklı bulunduğunu, borçluların mallarını kaçırması ihtimaline binaen 1.273.000,00-TL asıl alacak (faiz ve fer’ilerini talep etmek, fazlaya ilişkin her türlü haklarımız saklı kalmak ve tahsilde tekerrür etmemek kaydı ile) üzerinden borçluların menkul ve gayrimenkullerinin ve 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi ile menkullerinin de muhafaza altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece 04/11/2019 tarihli ihtiyati haciz kararı ile; “…dilekçe ve yukarıda nitelikleri yazılı belgelerin incelemesinden talebin kanuna uygun olduğu görülmüş olup alacağın %15’i oranında teminat karşılığı ihtiyati haciz talebinin KABULÜNE; yukarıda ismi yazılı borçluların borçlarının vadesi geldiği anlaşıldığından yukarıda belirtilen miktardaki alacağı karşılayacak miktarda haczi caiz taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının İİK.nun 257/1 maddesi uyarınca İHTİYATEN HACZİNE, Karşı tarafların ve üçüncü şahısların muhtemel zararlarına karşılık olarak alacak miktarının %15 karşılığı olan 190.950,00-TL. nakit veya kesin ve süresiz nitelikte banka teminat mektubunun ibrazı ve talep halinde gereğinin yargı çevremizdeki icra müdürlüğünce yerine getirilmesi için kararın bir örneğinin icra müdürlüğüne sunulmak üzere talep eden tarafa verilmesine,..” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İtiraz üzerine; ilk derece mahkemesinin 11/08/2021 tarihli ek kararı ile; ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin mahkemenin 11/08/2021 tarihli ve 2019/137 D.İş Esas 2019/137 D. İş Karar sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
İtiraz eden 3. kişi … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz kararı verilebilmesinin birinci ön koşulu olan, alacağının teminatsız olması şartının gerçekleşmediğini, ihtiyati haciz kararı verilebilmesinin ikinci ön koşulu olan borçluların temerrüde düşmüş olması şartının da gerçekleşmediğini, iki devlet üniversitesi öğretim üyelerince hazırlanmış olan bilimsel uzman görüşünden de görüleceği üzere dava konusu senede dayalı olarak rehin bulunması nedeniyle ihtiyati haciz yoluyla takip yapılamayacağını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep; bonoya dayalı alacağa istinaden verilen ihtiyati hacze itirazın reddi ek kararının istinafı istemine ilişkindir.
Mahkemece; itiraz eden 3. kişi … vekilinin itirazının 11/08/2021 tarihli ek karar ile reddine karar verilmiş olup, karara karşı 3. kişi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda ihtiyati haciz talep edenin keşidecileri …, … Ve … olan, 11/04/2017 tanzim tarihli, 28/10/2019 vadeli, 1.273.000,00-TL bedelli, kambiyo senedine (bono) dayanarak ihtiyati haciz talep ettiği, mahkemece 04/11/2019 tarihli karar ile ihtiyati haciz talebinin her üç borçlu açısından da % 15 teminat karşılığında kabulüne karar verildiği ve ihtiyati haciz kararının İzmir 27. İcra Müdürlüğünün 2019/14670 sayılı dosyasından infaz edildiği, haczin kesinleştiği ve kesin hacze dönüştüğü, itiraz eden üçüncü kişi …’ in asıl borçlu …’ nin annesi olduğu, icra dosyasında murisleri …’ tan kalan …. ili …. ilçesi …. ada …. parsel taşınmaz üzerine haciz işlemi yapıldığı anlaşılmaktadır. Taşınmaz üzerinde itiraz edenin 2/8 payı ve borçlu …’in 3/8 payı vardır.
İcra İflas Kanunu’nun 265.maddesinde; ”Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./63. md.) Menfaati ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.
Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
Bu durumda; taşınmazda icra dosyasından sadece borçlu …’ in hissesinin satışının yapılabileceği, itiraz edenin borçlu sıfatının bulunmaması nedeniyle itiraz edene ait hissenin satışının mümkün olmadığı, dolayısıyla itiraz edenin İİK’ nın 265/2 maddesi uyarınca menfaati ihlal edilen üçüncü sıfatına sahip olmadığı anlaşılmaktadır.
Kaldı ki; İİK’nın 45/2 ve İİK’nın 167/1. maddesine göre; “alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahıslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabilir ” hükmü nazara alındığında ihtiyati haciz talebinin kabul edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, ihtiyati hacze itiraz eden 3. kişi … vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/08/2021 tarihli, 2019/137 D.İş esas ve 2019/137 D.İş karar sayılı ek kararına karşı istinaf eden 3. kişi …’ ın istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Alınması gereken harç bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın 6100 sayılı HMK.”nun 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 17/11/2021