Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/965 E. 2022/215 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/965
KARAR NO : 2022/215

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2017 (Dava) – 17/01/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/1307 Esas – 2019/39 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/02/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 17/01/2019 tarihli 2017/1307 Esas ve 2019/39 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … idaresinde bulunan ve davalı … A.Ş. adına kayıtlı olup, davalı …Sigorta A.Ş. nezdinde 22.04.2017/2018 tarihleri arasında 281307017 sayılı trafik poliçesiyle sigortalı … plakalı kamyonetin 03.10.2017 günü saat 10:30 sıralarında … sokak no: … … Plaza …/… adresindeki iş yeri önünde hareket halinde iken, arka bagaj kapağının açılması nedeniyle müvekkiline ait park halindeki … plakalı araca %100 kusurlu olarak çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kaza sonrası ekli faturada sabit olduğu üzere aracını yetkili serviste 4.589,77 TL. harcama yaparak tamir ettirdiğini, tamir sonucunda müvekkiline ait aracın 10.000 TL değer kaybına uğradığını belirterek; fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla 4.589,77 TL hasar bedeli, 10.000,00 TL değer kaybı tazminatının davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olmak kaydıyla) tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı… Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 22.04.2017/2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 281307017 nolu ZMMS. (Trafik) poliçesiyle sigortalı olduğunu, davaya konu talebin zaman aşımına uğradığını, davacı yanın dava konusu kazanın meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, önceki kazalar gözönüne alındığında davacı aracında bu kaza nedeniyle değer kaybı söz konusu olmadığını, hasar miktarının da az olduğunu, ATK dan kusur raporu alınması gerektiğini, kusur raporu alındıktan sonra hasar raporu alınması gerektiğini, poliçe limiti ve kusur oranı ile sorumlu olduklarını, belirterek davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı … A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın dilekçesinde yer alan iddia ve beyanları kabul etmediklerini, müvekkil şirkete ait … plakalı aracın, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından 281307017 sayılı trafik poliçesiyle sigortalı olduğunu, müvekkil aracın sigortası dururken davanın müvekkili şirkete yöneltilmesinin haksız ve dayanaksız olduğunu, kazanın anlatılış şeklinin gerçeği yansıtmadığını, davacının aracını park ediş şekli, gerekli özen ve dikkati gösterip göstermediğini değerlendirmeksizin yargıya varmanın mümkün olmadığını, zarar ve olay arasındaki nedensellik bağının araştırılması ve kusur durumunun buna göre belirlenmesi gerektiğini, hasarın bilirkişi tarafından belirlenmesi gerektiği, bu kaza nedeniyle davacı aracında herhangi bir değer kaybı söz konusu olmadığını, davacı yanın süresinde sigorta şirketinde ihbarda bulunmadığını, zararın ve kusurun ispata muhtaç olduğunu belirterek davacı yanın haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalılardan …’a dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun tebliğ olunmasına rağmen cevap dilekçesi sunmamış ancak duruşmadaki beyanında, davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, ”…davaya konu kazanın oluşumunda, … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğu, davacıya ait … plakalı araçta 4.276.41- TL hasar bedeli ile 2.040.37- TL değer kaybı meydana geldiği, davalılardan … şirketi trafik(zmms) sigortacısı sıfatına haiz olup, işleten ve onun eyleminden sorumlu olduğu kişinin (sürücünün) kusuru oranında ve poliçe limiti dahilinde zarar gören davacıya karşı sorumlu olduğu, aracın işleteni davalı … Şti.’ nin üçüncü kişilerin uğramış olduğu maddi zarardan KTK nun 85. maddesinde yerini bulan kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca, kazanın oluşumuna tam (%100) ve asli kusuruyla sebebiyet veren davalı sürücü …’ın ise 6098 Sayılı TBK nun 49. maddesinde tanımlanan haksız fiil sorumluluğu uyarınca davacının tüm maddi zararlarından sorumlu olduğu..” gerekçesiyle; ”…Davanın kısmen kabulü ile 4.276,41-TL hasar bedeli ile 2.040,37-TL değer kaybı olmak üzere toplam 6.316,78-TL maddi tazminatın davalılardan … ve …. Aş yönünden kaza tarihinden (03/10/2017), davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine…”şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hasara neden olan tarihte davacıya ait araç daha 1 yaşında ve hasarsız bir araç iken bu olay nedeniyle değişen parçalar sonrası kayıtlarda hasarlı araç olarak görünecek olup aracın bundan sonraki satış ve piyasa fiyatını etkileyeceğini, olay tarihinde değeri asgari 150.000,00-TL olan bir araç için bilirkişilerin belirlediği değer kaybı miktarının kabul edilecek ve piyasa koşullarına uygun bir miktar olmadığını, ayrıca her bir davalı lehine avukatlık ücreti takdirinin yasaya aykırı olduğu gibi hakkaniyete de aykırı olduğunu, bu davadaki üç davalının aynı olaydan değişik nedenlerle sorumlu olan ihtiyari dava arkadaşı olup davanın kısmen reddi sebebinin her üç davalı için de ortak olduğunu, bu nedenle AAÜT.nin 3/2 m.si “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde , ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek , ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur. “ gereğince tüm davalılar lehine tek bir avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken her bir davalı için ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek itiraz edilen kararın belirtilen yasaya aykırılıklar nedeniyle bozulmasına , dosyanın yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine; belirtilen yasaya aykırılıklarının yeniden yargılamayı gerektirmediği kanısına varılır ise, ilk derece mahkemesi kararındaki hukuka aykırılıkların düzeltilerek yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili istinaf talep dilekçesinde özetle; kararın kabulünün mümkün olmadığı, yerel mahkemenin istinaf dilekçesine konu kararına esas almış olduğu bilirkişi raporuna sundukları itirazlarda da belirttikleri üzere rapordaki irdelemenin teknik değerlendirmeden ziyade tarafların sözlü beyanlarına göre yapıldığını, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada da görüleceği üzere; T3 ve T4 toplamı olarak hesaplanan tutarların gerçek değeri yansıtmadığından araçtaki değer kaybının da gerçek değerin üzerinde ve yüksek hesaplandığını, davacı tarafın bu kazanın oluşumunda asıl kusurlu taraf olduğunu, kusur durumlarının bilirkişi raporunda doğru değerlendirilmediğini, davacı tarafın aracı park ediş şekli, gerekli özen ve dikkati gösterip göstermediği, araçların mesafesi, zarar ve olay arasındaki nedensellik bağının raporda doğru tespit edilmediğini, üstelik davacı tarafın sigortası yapılmamış bir aracı trafiğe çıkardığını, zorunlu trafik sigortasının, her araç sahibinin yaptırması gereken zorunlu bir sigorta türü olduğunu, trafik sigortası yapılmadığı takdirde aracın trafiğe çıkmasının yasak olduğunu, ilk trafik kontrolünde tespit edilen araca cezai işlem uygulanarak trafikten men edilebileceğini, zorunlu trafik sigortasının amacının olası kaza durumlarında karşı tarafın hasarını karşılamak olduğunu, bir an için müvekkili şirketin aracının yol açtığı bir zarar olduğu düşünülse bile bu zarardan Trafik sigortası genel şartlarında yer alan teminatlar çerçevesinde ve Hazine Müsteşarlığı’nın belirlediği hasar limitleri kapsamında sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, bu yönüyle de davacının sigorta şirketine yönelmesi gerekirken müvekkilini muhatap kılmasının iyi niyetle bağdaşmadığını, tüm nedenlerle yerel mahkemenin istinafa konu kararında müvekkili şirket aleyhine hukuka aykırı olarak sorumluluğuna karar verilmesi ve kararda belirtilen fahiş tutarları kabul etmediklerini belirterek, dosya kapsamındaki delil durumu gözetilerek ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle hüküm tesis edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluşan hasar bedeli ile değer kaybına ilişkin maddi tazminatın, kazaya karışan diğer araç maliki, sürücüsü ve ZMMS sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; maliki davalı …. A.Ş. Olan, kaza sırasında davalı …. idaresindeki … plakalı 2012 model … marka kapalı kasa kamyonet ile 03/10/2017 günü gündüz saat 10:30 sıralarında, İzmir-Bornova ilçesi … semti … mahallesi … Sokak … plaza otoparkında, … istikametine doğru seyrederken solunda park halinde bulunan davacı firmaya ait … plakalı 2012 model … marka kamyonetin yanından geçerken arka kapağının açılarak park halindeki … plakalı davacı firma kamyonetinin sağ ön kapısına çarpması sonucu iki araçlı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, maliki davalı … A.Ş. olan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini de kapsar şekilde 22/04/2017-22/04/2018 tarihleri arasında ZMMS poliçesi kapsamında sigortalandığı, araç başına teminat limitinin 33.000,00 TL olduğu, dava öncesinde kaza nedeniyle davacıya herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Otomotiv uzmanı ve trafik uzmanı bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 17/10/2018 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davalı … A.Ş. adına kayıtlı olup, davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde 22/04/2017-2018 tarihleri arasında 281307017 sayılı ZMMS (trafik) poliçesiyle sigortalı 2012 model … marka kapalı kasa kamyonet sürücüsü davalı …’ın kazanın oluşumunda %100 asli tam kusurlu olduğu, davacı …. Şti.’ne ait, park halindeki … plakalı 2016 model …. marka kamyonetin kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, dava konusu … plaka sayılı araçta yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 4.276.,41 TL (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, … plaka sayılı araçta, söz konusu kaza nedeniyle 2.040,37TL değer kaybı meydana geldiği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
1-Davacının maliki olduğu … plaka sayılı araca ait dosyada mevcut trafik kaydının incelenmesinde araç üzerinde hak mahrumiyetinin bulunduğu, … rehinli alacaklı olduğu, davalı sigorta şirketi vekilinin bu hususu cevap dilekçesinde ileri sürmesine rağmen, mahkemece resen araştırma yapılması gerektiği halde, dosya kapsamından mahkemece bu hususta herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamış olduğu anlaşıldığından; rehin hakkı sahibinin davaya açık muvafakat vermesi gerektiği, bu nedenle davacı tarafa rehin hakkı sahibi kurumun davaya izin verdiğine ilişkin muvafakatnameyi dosyaya ibraz etmesi için süre verilmesi, ayrıca mahkemece ilgili trafik teşcil müdürlügüne müzekkere yazılarak rehin kaydının halen mevcut olup olmadığı hususunun araştırılarak, araç üzerinde halen rehin mevcut ise rehin hakkı sahibinin bilgileri de istenerek, ilgilisinden borcunun tamamının ödenip ödenmediği, kalan borç miktarı, rehin hakkının devam edip etmediği ve açılan davaya muvafakatının olup olmadığı hususları sorularak alınacak cevabi yazının dosyaya eklenerek sonucuna göre işlem yapılması gerekmektedir.
2-Kabule göre de; AAÜT 3/2 maddesindeki”… Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur” şeklindeki düzenlemeye göre davalılar için reddedilen tazminat yönünden ret sebebi aynı olup, davalılar lehine tek vekalet ücreti takdiri gerektiği halde davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır, bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekilinin istinaf itirazlarının yukarıda belirtilen hususlara ilişkin olarak kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ve davalı … A.Ş.vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN KABULÜNE; İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli 2017/1307 Esas-2019/39 Karar sayılı hükmünün HMK’ nın 353/(1)-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 353/(1)-a maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Kararın kaldırılma sebep ve şekline göre davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekilinin sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA;
4-İstinaf yoluna başvuran taraflardan başlangıçta alınan istinaf karar harçlarının istek halinde kendilerine İADESİNE, iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
5-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına alınmasına,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın 6100 sayılı HMK’ nın 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 353/(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/02/2022