Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/793 E. 2021/1312 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2020/793
KARAR NO : 2021/1312

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/05/2016 (Dava) – 01/11/2018 (Karar)
NUMARASI : 2016/731 Esas – 2018/1203 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
BAM KARAR TARİHİ : 08/12/2021
KARARIN YAZIM TARİHİ: 08/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/11/2018 tarihli, 2016/731 Esas ve 2018/1203 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … Plakalı araca, davalı … Sigortanın ZMMS ile Sigortacısı olduğu, diğer davalı … Sigortanın ‘da İMMS poliçesi ile sorumlu olduğu … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davalıların sigortacısı olduğu aracın asli kusurlu olduğunu, müvekkiline ait araçta hasar meydana geldiğini ileri sürerek, müvekkiline ait araçta hasar bedeline mahsuben 31.010,00 TL maddi tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile belirsiz alacak olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş yönünden poliçe limiti olan 31.000,00 TL ile sınırlı olarak, diğer davalı … Sigorta A.Ş yönünden ise artan hasar bedeli açısından poliçe limiti olan 50.000,00 TL ile sorumlu olmak kaydı ile davalılardan tahsiline, İzmir 5.SHM’nin 2016/68 D.İş dosyasındaki tespit giderleri ve tespit vekalet ücretinin de davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortalının kusuru ve Poliçe limiti dahilinde sorumluluklarının bulunduğunu, davacıya ait araçta önceye dayalı hasar kayıtları olduğunu, tramer kayıtlarının dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; İhtiyari Mali Mesuliyet Sorumluluk Poliçesi gereği ikinci derece olan ve limit dahilinde sorumluluklarının bulunduğunu, davacının olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunu, aracın onarım bedelinin fahiş olduğunu, aracın onarılmak yerine pert total olması uygulamasının ekonomik olup olmayacağının araştırılması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince “…İzmir 5.SHM’nin 2016/68 D.İş sayılı dosyası, poliçeler, trafik kaza tutanağı, tramer kayıtları, hasarı gösteren fotoğraflar dosya içersinde mevcuttur.
Kusur ve hasar incelemesi için dosya otomotiv uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre;davacıya ait ait … Plakalı araca ,davalının ZMMS ve İMMS ile Sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada,davacı aracının %25 oranında davalıların Sigortacısı olduğu aracın %75 oranında kusurlu olduğu,tespit dosyası ve tramer kayıtları da irdelenerek yapılan teknik değerlendirmede,davacı aracının kaza öncesi hasarsız değerinin 90.000,00 TL olduğu,araçta 58.740,40 TL hasar meydana geldiği,hasar bedelinin araç rayiç değerinin %50 sini aştığından pert total olarak değerlendirilmesinin uygun olduğu, sovtaj bedelinin ise 40.000,00 TL olduğu,gerçek hasar bedelinin 50.000,00 TL olduğu bildirilmiş,rapora her iki taraf da itiraz etmiştir.
Rapora her iki tarafın da itiraz ettiği anlaşıldığından bu kez itirazların değerlendirilmesi için,dosya … Karayolları Genel müdürlüğü Fen heyetinden rapor aldırılmasına karar verilmiş, sunulan rapora göre araçta incelenen fotoğraflara göre fazla bir hasar bulunmadığı,değişik İş dosyasında alınan rapora belirtilen bir çok parçaların kaza ile uyumlu olmadığı,gerçek zarar bedelinin 25.350,00 TL olduğu,aracın kaza öncesi 2.el değerinin tramer kayıtları da dikkate alındığında 100.000,00 TL olduğu bu durumda pert total uygulamasının teknik ve ekonomik açıdan uygun olmadığı,tamir ettirilmesinin daha uygun olduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi heyeti aynı zamanda olayın meydana gelmesinde davacının %20 kusurlu olduğunu belirtmesi karşısında gerçek zarardan kusuru oranında 20.280,00 TL yi talep edebileceğini belirttiği anlaşılmıştır. Bu rapora da itirazların gelmesi ve raporun kendi içersinde hüküm vermeye elverişli görülmemesi nedeni ile 5 kişilik öğretim üyesi ve otomotiv uzmanı makine mühendislerinden oluşan heyete dosya tevdi edilmiş ve rapor alınmıştır. 5 kişilik heyet raporunda araçtaki hasarlar tek tek irdelenerek kazanın oluş şekli ve araçta oluşan hasarlarla bağlantısı da değerlendirilerek sağlıklı bir rapor alınabilmiştir. Bu rapora göre davalı … sigorta A.Ş ye ZMMS ile sigortalı bulunan … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, davacı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu, teknik detaylandırmada belirtildiği gibi davacı aracındaki bir kısım hasar noktaları, oluşan hasar kazanın oluş şekli ve yolun geometrik yapısı ile kaza tespit tutanağı ve araçta oluşan bir kısım hasar ile uyumlu olmadığı, hasar ile uyumlu bulunmayan durumda davacının alacağının da sabit olmadığı…” gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 01.04.2008 tarihinde yürürlüğe giren Yalnız Maddi Hasarla Sonuçlanan Trafik Kazalarında Taraflarca Doldurulacak Kaza Tespit Tutanaklarına İlişkin Genelge (28.12.2007 Sayı: 2007/ 27) gereği, maddi hasarlı trafik kazasına karışan tarafların, kazanın oluşumu ile ilgili aralarında anlaşma sağlamaları halinde kaza tespit tutanağını kendileri düzenleyip olay yerinden ayrılabilmekte olduklarını, buradaki kriterin kazaya karışan araçların tümünün ZMMS poliçesi mevcut olması, sürücülerin alkolsüz olması, olayda yaralı veya ölü şahıs bulunmaması ve kamu malına herhangi bir zarar verilmemesi gibi haller olduğunu, somut olaya dönüldüğünde yukarıda belirtilen hallerden hiçbiri mevcut olmayıp, taraflar arasında anlaşmalı tutanak düzenlenmesine engel bir hal bulunmadığını, kaza sonrası kazaya karışan sürücülerin dava dilekçesine ekli kaza tespit tutanağını düzenlediklerini, kazaya karışan araçların kaza sonrası durumlarının resmedildiğini, buna rağmen kazanın beyan edildiği şekilde meydana gelmediğini FARAZİ ve VARSAYIMSAL bir kısım tespitlerle izah etmeye çalışan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, bilirkişi raporunda yapılan tespit ve değerlendirmelerin “OLMASI GEREKTİĞİ ve GEREKİRDİ” şekilde net ve kesin olmayan ifadeler ile hazırlandığını, teknik olarak kazaya karışan tüm araçlarda meydana gelen hasar miktarının hasarlanan parçaların ve parçalardaki hasarların birbirlerine göre değişkenlik göstermesinin olağan olduğunu, zira kazaya karışan her aracın birbirlerine göre çarpma açısı, çarpma hızı ve şiddeti, araçların şasi mukavemeti, frenleme vb.nedenlerle kazaya karışan araçlar arasındaki hasar dengesizliğinin olabileceğini, kaza tespit tutanağında yapılan maddi hatalar ve bir kısım çizim hataları kazanın belirtilen yer ve şekilde meydana gelmediğine delalet etmeyeceğini, ekte sunulu resimlerde kazanın ne şekilde meydana geldiği yönünde net bir fikir verdiğini, davalı yanın, rizikonun ihbar edilen yerden farklı şekilde oluştuğunu, aracın sigorta teminat dışında ve başka yerde hasarlanıp olay yerine getirildiğini soyut iddialarla değil somut delillerle kanıtlaması gerektiğini, kazanın mevcudiyetine dair taraflarca düzenlenen tutanak ve olay sonrası çekilen resimlerin mevcut olduğu, bunun aksini ispata yarar hiçbir delil veya belgenin dosyaya ibraz edilmediğini, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, zarar ile kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan araç arasında uygun nedensellik bağı bulunmadığı belirtilmiş ise de; sürücülerin imzalarını taşıyan ve aksi kanıtlanmayan 10.08.2008 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı, fotoğraflar ve tüm dosya kapsamından, davacıya ait araç seyir halindeyken, davalı taraf aracının arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada, davacı aracının ön ve arka tarafında hasar oluştuğunun anlaşıldığını, davalı sigorta şirketinin, sürücülerin birbirlerini tanıdıkları ve davalı aracını kazaya karışmış gibi göstererek sigorta şirketinden haksız kazanç elde etmek maksadı ile kendi aralarında tutanak tanzim ettiklerini, kazanın belirtilen yerde, ancak belirtilen saatte meydana gelmediğini, aslında kazanın tek taraflı olduğunu, rizikonun ihbar edilenden farklı şekilde gerçekleştiği yolundaki savunmasının somut delillerle ispatlanamadığını, dosya kapsamı itibariyle, davalı sigortacının iddiasını somut delillerle kanıtlayamadıgı ve davaya konu hasarın kasko teminatı kapsamında kaldıgı kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, varsayıma dayalı ve soyut içerikli degerlendirmelerle yazılı sekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası neticesinde araçtaki hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemece dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının çelişmesi üzerine çelişkiyi giderecek şekilde 28.09.2018 tarihli bilirkişi heyet raporunun alındığı, mahkemece bu raporun hükme esas alındığı ve raporun incelemesinde oluşa, somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olduğu, kaza ile hasarın uyumsuz olduğunun bu raporda somut bir biçimde tüm yönleriyle ortaya koyulduğu da nazara alınarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/11/2018 tarihli, 2016/731 Esas ve 2018/1203 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 23,40 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/12/2021