Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/755 E. 2021/1281 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/755
KARAR NO : 2021/1281

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/04/2017
NUMARASI : 2015/473 Esas, 2017/403 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 02/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/12/2021

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/04/2017 tarihli, 2015/473 Esas ve 2017/403 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA DOSYASINDA DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19.01.2015 tarihinde …. adına kayıtlı …. plakalı araç sürücüsü davalı …. idaresindeki aracın, müvekkillerinin murisi ….’a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, bu aracın ZMMS’ nin davalı …. tarafından yapıldığını, şoförün sigortalı olarak davalı …. ‘de çalıştığını, müvekkillerinin murisi ….’ın ölümünden önce eşi ….’a baktığını, ölümü ile müvekkili ….’ın bakıma muhtaç kaldığını, bakıcı tutmak zorunda kaldıklarını, kazanın tamamıyla davalı sürücünün kusurlu ve asli hareketleri neticesinde meydana geldiğini, kaza nedeniyle murisin ölümüyle müvekkillerinin maddi destekten yoksun kaldıklarını, ayrıca manevi yönden de zarar gördüklerini ileri sürerek, müteveffanın ölümü ile birlikte müvekkillerinin uğradığı manevi zararların tazmini ve manevi zararlarının bir parça olsun giderilebilmesi amacıyla müteveffanın eşi ve çocukları olan her bir davacı için 70.000,00′ er TL’ den toplam 210.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müteveffa ….’ın ölümü nedeniyle müvekkili …. için 4.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVA DOSYASINDA CEVAP:
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …. plakalı aracın 15.01.2015/2016 vadeli 37819849 numaralı ZMMS ile sigortalı olduğunu, davacıların manevi tazminat taleplerinin zorunlu trafik sigortası teminat kapsamında yer almadığı, bu hususun KTK 92 maddesi f fıkrasında belirtildiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA DOSYASINDA CEVAP:
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya müteveffanın sebep olduğunu, müvekkili idarenin ve otobüs sürücünün bir kusurunun bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu olayda sürücü ….’ın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, davalı sürücünün ekonomik durumu ve aylık ücreti talep edilen tazminat miktarını karşılamaya uygun bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya murisin sebebiyet verdiğini, istenen tazminat tutarının fahiş olduğunu, murisin kusurlu olması sebebi ile davacıların tazminat isteme haklarının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece; “….davalı …. yönünden manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat yönünden; 3.374,79 TL’ nin davalı …. dan 16.02.2015 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara verilmesine, birleşen dosya (5 ATM nin 2016/24 esas sayılı dosyasında) yönünden davalılar …. ve …. yönünden manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile …. için 5.000,00 TL, …. için 5.000,00 TL ve (vefat eden …. için ) 5.000,00 TL (mirasçılarına verilmek üzere ) olmak üzere 15.000,00 TL manevi tazminatın sürücü …. ve …. ‘den 19.01.2015 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ait istemin reddine, davalı …. yönünden manevi tazminat isteminin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili, birleşen davalılardan …. ve ….vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ceza mahkemesi kararının bekletici mesele yapılması gerektiği halde, mahkemece bu dosyanın bekletici mesele yapılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, takdir edilen manevi tazminatın az olduğunu, davalı ….’ın kaza tarihindeki sigortalılık bilgileri araştırılmadan birleşen davalı …. hakkında husumet yokluğundan davanın reddine dair karar verilmesinin doğru olmadığını, işverenin, işçisinin eyleminden dolayı kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılması gerektiğini bildirerek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Birleşen davalı …. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosyada bulunan kaza tespit tutanağında murisin kontrolsüz bir şekilde ve yaya geçidi olmayan bir yerden geçmeye çalışması nedeni ile asli kusurlu olduğunun bildirildiğini, bu nedenle kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olan tarafın muris olması nedeni ile davacıların tazminat talep hakkının bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davalı …. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece davalı otobüs sürücüsünün %60 oranında asli kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, otobüs sürücüsünün meydana gelen kazada hiç bir kusurunun bulunmadığını, mahkemece raporlar arasındaki çelişkinin giderilmeden karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarının fahiş olduğunu, dava konusu kazanın meydana gelişi, tarafların kusur oranı, mali ve sosyal durumları ile bağdaşmadığını ve karar kesinleştiği takdirde kendisine rücu edilecek miktarın sürücünün ödeme gücünü fazlasıyla aştığını, davacılar lehine tazminata hükmedilmesini kabul etmediklerini, mahkemece sorumluluğu bulunmadığı gerekçesi ile diğer davalı …. yönünden manevi tazminat isteminin reddine dair kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava; trafik kazasından dolayı yakınlarını kaybeden davacıların destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi ve manevi zararlarının davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile birleşen davalılardan ….vekili ve ….vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davaya konu trafik kazası, davacıların murisi ….’ın yaya halde yürüdüğü sırada, davalılardan …. ne ait, davalı sigorta şirketince zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat altına alınan, davalı ….’ın işçisi bulunan davalı …. ‘ın sürücüsü bulunduğu …. plakalı aracın çarpması sonucu yaya ….’ın vefat etmesi şeklinde gerçekleşmiştir.
Dosya kapsamındaki belgelerden, dava konusu kazanın yargılamasının yapıldığı İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/100 esas sayılı ceza dosyasında alınan ATK Trafik İhtisas Dairesinin 04/12/2015 tarihli raporuna göre, müteveffa ….’ın yaya halde yürürken orta refüjden geçişi sırasında kısa süreli duraklayan otobüsün tekrar harekete geçeceğini dikkate alarak kendi can güvenliği açısından otobüsün ön tarafıyla arasında yeterli mesafe bırakacak şekilde ve otobüsün hareketini kontrol etmek suretiyle geçişini yapması gerektiği hususuna riayet etmediği ve harekete geçen otobüsün çarpmasına maruz kaldığı olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile tali derecede kusurlu olduğu, sanık sürücü ….’ın ise, idaresindeki otobüs ile meskun mahaldeki yolun sağ kısmında park halindeki araçlardan dolayı sol şeritte yolcu indirme bindirme için duraklayacağı esnada, orta refüjde karşıya geçmek için beklemekte olan yayayı dikkate alarak tekrar hareketi öncesi yayanın aracın hareket alanı dahiline girebileceğini öngörerek hareket alanına giren yayayı görebilmek adına çevresel kontrolünü gerektiği şekilde yapması, yaya trafiği itibari ile araç çevresinin müsait olduğundan emin olduktan sonra harekete geçmesi gerekmekte iken bu hususlara riayet etmeyerek, aracın önünden karşıya geçmek üzere yola giren yayaya rağmen aracı harekete geçirerek fark edemediği yayaya çarpmış olup, dikkatsiz ve kontrolsüz tavrı ile olayın meydana gelmesine sebebiyet vermiş olmakla asli derecede kusurlu olduğunun bildirildiği, mahkemece sanık ….’ın taksirle ölüme neden olma suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 07/06/2021 tarih ve 2019/10674 Esas, 2021/4582 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, istinaf incelemesine konu iş bu dava dosyasında alınan 01/09/2016 havale tarihli bilirkişi heyeti raporuna göre, kazanın oluşumunda davalı sürücü ….’ın %60 oranında asli, müteveffa yaya ….’ın %40 tali kusurlu olduğunun, davacı eş ….’ın destek zararının ölüm tarihine kadar 3.374,79 TL olduğunun bildirildiği, kazaya karışan aracın, davalılardan …. ne ait olup, 15/01/2015-15/01/2016 tarihleri arasında asıl davanın davalısı …. tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat altına alındığı, teminat limitinin ölüm halinde 290.000,00 TL olduğu, davalı sürücünün ise birleşen davalı …. nin kadrolu işçisi olup, hizmet alım sözleşmesi nedeniyle birleşen davalı …. nezdinde şoförlük yaptığı, davacılardan ….’ın( müteveffanın eşi) yargılama sırasında, 30/01/2016 tarihinde diğer davacıları geride mirasçı bırakarak vefat ettiği anlaşılmıştır.
1-Kusura yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde; davaya konu trafik kazasının oluşumunda davalı sürücü ….’ın asli %60 oranında, müteveffa yaya ….’ın tali %40 oranında kusurlu oldukları, kusur yönünden iş bu dosyada hükme esas alınan 01/09/2016 havale tarihli bilirkişi heyeti raporu ile kesinleşen ceza dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 04/12/2015 tarihli raporun, birbiri ile uyumlu olup çelişki arz etmediği anlaşıldığından, davacılar vekili ile davalılardan …. ve …. vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazları yerinde görülmeyerek reddi gerekmiştir.
2-Manevi tazminata yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde;
6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda; olay tarihi, olayın gelişimi, davacıların murisinin ve davalı sürücünün meydana gelen olaydaki kusur durumları ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında davacılar yararına manevi tazminat şartlarının oluştuğu, ancak, hükmedilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu anlaşılmış, davacılar vekilinin bu yöndeki istinaf isteminin kabulü, birleşen davalılardan …. vekilinin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
3-Davalı …. yönünden davanın husumetten reddinin doğru olmadığına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde ise;
Kazaya karışan belediye otobüsü, birleşen davalı ….’ne ait olmakla birlikte, birleşen davalı ….’ın, birleşen davalı ….’nin kadrolu işçisi olduğu, hizmetin yürütülmesinden dolayı gerçekleşen kaza nedeniyle birleşen davalı …. ‘ ye husumet yöneltileceği, anılan davalının adam çalıştıran sıfatı ile kusursuz sorumluluğunun bulunduğu anlaşıldığından davacılar vekili ile davalılardan …. ve ….’nün bu yöne ilişen istinaf itirazlarının kabulü gerekmiş, birleşen davalı ….’nin manevi tazminattan sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2010/3222 E, 2011/96 K sayılı ilamı da aynı doğrultudadır.)
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin ikinci bentte, davacılar vekili ile davalılardan …. ve …. vekilinin üçüncü bentte belirtilen istinaf itirazlarının HMK 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak, Dairemizce kararın asıl davanın davalısı …. vekili tarafından istinaf edilmediği hususu ile usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle maddi tazminata ilişkin hüküm aynen korunarak yeniden hüküm tesisine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekili ile davalılardan …. ve …. vekilinin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince ESASTAN KABULÜNE, İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesince 13/04/2017 tarih ve 2015/473 Esas, 2017/403 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN 6100 SAYILI HMK’nın 353/1-b-2 MADDESİ UYARINCA AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
Asıl dava yönünden;
a-Davalı …. yönünden manevi tazminat isteminin reddine,
b-Maddi Tazminat isteminin kabulüne; 3.374,79 TL’ nin davalı ….’ den 16.02.2015 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara verilmesine,
c-Alınması lazım gelen 230,53-TL harcın peşin alınan 717,26-TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 486,73-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
d-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 1.980,00-TL vekalet ücretinin davalı …. ‘ den alınarak davacılara verilmesine,
e-Davalı …. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen manevi tazminat için hesaplanan 1.980,00-TL vekalet ücretinin ve red edilen maddi tazminat kısmı yönünden 1.126,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ….’ne verilmesine,
f-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 717,26-TL harçtan iadesine karar verilen kısım düşüldükten sonra kalan 230,53-TL’sinin davalı ….’den alınarak davacılara verilmesine,
g-Davacılar tarafından yapılan ilk masraf 31,80-TL, 3 bilirkişi ücreti 900,00-TL, 33 davetiye gideri 332,00 TL, 6 müzekkere gideri 37,00 TL toplamı 1.300,80-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 975,53-TL’nin davalı ….’den alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderlerin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Birleşen dosya yönünden;
a-Davacılar vekilinin manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile …. için 10.000 TL, …. için 10.000 TL, ve vefat eden …. için 10.000 TL (mirasçılarına verilmek üzere ) olmak üzere 30.000,00 TL manevi tazminatın, birleşen davalılardan sürücü …., …. ve …’den 19.01.2015 olan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müselsilen alınarak, davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Alınması lazım gelen 2.049,30-TL harçtan peşin nispi alınan 717,26-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.332,04- TL’nin birleşen davalılardan sürücü …., …. ve …..’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
c-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin birleşen davalılardan sürücü …., …. ve …..’den alınarak davacılara verilmesine,
d-Davalılar …. ve ….., …. kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduklarından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak anılan birleşen davalılara verilmesine,
e-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 717,26-TL’nin …., …. ve ….’den alınarak davacılara verilmesine,
f-Davacılar tarafından yapılan ilk masraf 31,80 TL, 24 davetiye gideri 230,00 TL, 5 müzekkere gideri 27,00-TL, tefrik fotokopi gideri 10,00TL olmak üzere toplam 298,80-TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre taktiren 41,83-TL’sinin birleşen davalılar …., …. ve …..’den alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderlerin davacılar üzerinde bırakılmasına,
2-İstinaf başvurusu yönünden yargılama harç ve masrafları;
a-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harcının talepleri halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
b-Davacılar ve birleşen davalılar …. ve …. tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının hazineye gelir olarak kaydına,
c-Davacılar tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı 85,70 TL ile posta ve tebligat gideri 27,38 TL olmak üzere toplam 113,08 TL istinaf yargılama giderinin birleşen davalılar …., …. ve …..’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
d-Birleşen davalı …. ve …. tarafından istinaf başvurusu sırasında yapılan giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
e-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
f-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
g-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının mahkemesince istinaf eden ilgilisine iadesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02/12/2021