Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/712 E. 2021/1212 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2020/712
KARAR NO : 2021/1212

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2018
NUMARASI : 2017/108 Esas- 2018/102 Karar
DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Men’i,
Maddi- Manevi Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … markasının davalı tarafından izinsiz kullanıldığını, 2015/46 D.İş tespit dosyasında eylemin belirlendiğini, teknik bilirkişi tarafından rapora bağlandığını ileri sürerek, 7.000,00 TL maddi, 10.500,00 TL manevi tazminatın haksız tecavüz tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket kendini vekil ile temsil etmekle birlikte, savunma sunmamıştır.
Davalı …’ye usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen savunma yapmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; “…Dava, … markasını izinsiz kullanımından doğan tazminat davasıdır.
Türk Patent ve Marka Kurumunda kayıtlı “… + şekil” markası sahibi davacı kurum markayı şartları taşıyan firmalara kalite ve standart denetlemesi yaparak, lisans sözleşmeleri ile kullandırmaktadır. Bununla birlikte davalı firmanın ve yetkilisi … markayı lisans sözleşmesi yapmaksızın kullandığı 2015/46 D.iş tespit dosyasında belirlenmiştir. Firma hitap ettiği müşterilerine, kamuya ürün veya hizmetlerinin “…” şartlarına uyduğu yolunda yanıltıcı bilgi sunmuş, “…” markasına yer vermiştir. Ürettiği ve sunduğu ürün fotoğraflarına yer vermiş, bilahare siteden kaldırılan, ancak “Hakkımızda” başlıklı alt sayfada sergilediği TV sehpalarına ait katalogların bilgi kısımlarında “…, …” gibi logolara yer verdiği belirlenmiştir. 26/06/2015 tarihli bu tespit ve internet … kayıtları, davalı şirketin alan adı içeriğinde markayı izinsiz kullandığını göstermektedir.
Davalı şirket, münkir olmasına rağmen, sonradan vekiliyle yaptığı savunmada, ceza dosyasındaki kararın kesinleşmesi yönünde bekletme talebinde bulunmuştur. Ancak, mahkeme tarafından toplanan marka tescili, ticaret sicil kaydı, muhasip bilirkişi raporu 2015/46 D.iş sayılı tespit dosyasındaki rapor karşısında beklemenin yersiz olduğu anlaşılmıştır. Muhasip bilirkişi, davalıların sorumlu olduğu lisanssız … markası kullanımı eyleminin kurum yönergesi esaslarına göre 7.000 TL maddi tazminatı gerektirdiğini rapor etmiştir. Yıllık ürün belgeleme ücreti 3.500 TL olup, kurumun iç yönergesine göre 2 katına kadar karar talep edilebilmektedir. İç yönergedeki katlı talep hükmü marka hukuku bakımından bağlayıcılık taşımamaktadır. Bununla birlikte, … markasının mal ve hizmet sürümünü kolaylaştırıcı, itibar arttırıcı etkisi nedeniyle, marka sahibinin tazminatı arttırma talebinin yasal zemini bulunmaktadır. Miktar itibariyle talep tecavüzlü kullanıma uygun görülmüştür. Öte yandan, marka sahibinin manevi tazminat talep hakkı da bulunmaktadır. İhlalin nitelik, boyutları ve sonuçları da dikkate alınarak 7.000 TL manevi tazminata hükmedildiği… ” gerekçesiyle davanın KISMEN KABULÜNE, 7.000,00 TL maddi ve 7.000,00 TL manevi tazminatın haksız eylem tarihi olan 02/12/2015’den itibaren değişen oranlı ticari faiziyle birlikte müteselsilen davalılardan alınarak, davacı tarafa ödenmesine şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalıların davacı … ile sözleşme yapmaksızın “…” markasını kullandığını, bu nedenle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduklarını, baklava biçimindeki … markasının, üzerine veya ambalajına konulduğu malların ilgili Türk Standardına uygun olarak imal edilip, piyasaya arz edildiklerini belirten ve davacı … ile yapılacak bir sözleşme çerçevesinde kullanılabilen bir marka olduğunu, …’nden tescilli olduğunu, … ile davalılar arasında bu markanın kullanılması konusunda sözleşme olmadığından davalıların eylemi 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 61. maddesindeki marka hakkına tecavüz sayılan fiillerden olduğunu, davalılardan …’nin bu eylemi sebebiyle, İzmir 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin de açılan 2016/281 Esas No’lu ceza davası dosyasının devam etmekte olduğunu, yine 132 Sayılı …sü Kuruluş Kanunu’na dayanılarak çıkarılmış olan … Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi’nde … marka/markalarının sözleşme akdedilmeksizin kullanılmamasının hüküm altına alındığını, … Markasının ürünün satışında ekonomik bakımdan önemli bir katkısının bulunduğunu, … markasının ülkemizde Devlet …si olarak nitelendirildiğini ve bu markayı kullanma hakkı olan ürünlerin standartlara uygun olduğunun belgelendirildiği, davalıların eyleminin … markasına ve dolayısı ile … Kurumuna tüketici tarafından duyulan güveni sarsması sebebiyle manevi zararlarının doğmuş olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, … markasının izinsiz kullanımından doğan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı 7.000,00 TL maddi, 10.500,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile maddi tazminatın tam, manevi tazminatın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü yalnızca davacı vekili tarafından manevi tazminat istemi yönünden istinaf edilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun oluşa, somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının hak ve nesafete uygun olarak belirlendiği anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2017/108 Esas- 2018/102 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 23,40 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
7-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/11/2021