Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/690 E. 2021/1129 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/690
KARAR NO : 2021/1129

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2018
NUMARASI : 2014/788 Esas, 2018/487 Karar

DAVA : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/11/2021

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli, 2014/788 Esas ve 2018/487 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı banka ….şubesi ile 26/10/2011 düzenlenme tarihli 15.000.000,00 TL tutarlı kredi genel sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye istinaden 3.000.000,00 TL kredi kullandığını, 6005775898 nolu kredinin 4 nolu taksitten sonra erken kapatılması yoluyla tamamının geri ödendiğini, ödeme sırasında kredi borcunun erken kapatılması nedeniyle, davalı bankanın fahiş miktarda erken kapatma komisyonu hesaplaması üzerine ödeme dekontu üzerine ihtirazi kayıt dermeyan edildiğini, erken kapama komisyonu olarak genel toplam 194.246,35 TL davacı şirketten tahsil edildiğini, bu miktarın diğer bankaların uyguladığı erken kapama komisyonları ile kıyaslandığında fahiş bulunduğunu beyanla, davacıdan tahsil edilen, kredi erken kapama komisyonu bedelinden, şimdilik belirsiz alacak olarak 140.000,00 TL ‘sinin tahsil edilen tarih itibariyle ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen süresinde cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece, erken kapama komisyonu bedelinin fahiş olduğunun subut bulmadığı ve istirdadı gereken bedel bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı şirketin, davalı bankadan kredi kullandığını, kredi faizinin yüksek uygulandığını görünce, krediyi erken kapama yoluyla tamamen ödediğini, erken kapama bedeli olarak yüksek miktarda para tahsil edildiğini görünce ihtirazi kayıt dermeyan ederek ödemeyi yaptığını ve yüksek ödemenin geri alınması /istirdadı için bu davayı açtığını, mahkemenin de bankacı bilirkişiden rapor almak suretiyle, davacı tarafın tüm itirazlarını göz ardı ederek, Rekabet Kurulunun davacı bankanın piyasa yapıcı olarak katıldığı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun hükümlerini ihlal ederek faiz karteli oluşturması eylemini yok saymak ve bu husustaki davacı talepleri konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar vermeksizin , eksik inceleme ile davayı sonuçlandırdığını, ihtilafın özünü teşkil eden yüksek faiz ve kartel faizi konusu çözümsüz bırakılarak, davanın haksız ve kanunun açık hükmüne aykırı biçimde reddedildiğini, rekabet hukukçusunun da bulunduğu bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı bankadan kullanılan kredilerin erken ödenmesi sebebiyle tahsil edilen komisyonun fahiş olduğu iddiası ile açılan istirdat davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Taraflar arasında akdolunan sözleşmede kredinin vadesinden önce kapatılması halinde davalı bankanın erken kapatma ücreti talep edebileceği ve davalı bankanın hangi oranda erken kapatma ücreti alabileceği belirlenmemiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının tahsil ettiği ücretin %6 oranına tekabül ettiği, makul olduğu ve davacının istirdat isteminin yerinde olmadığı bildirilmiştir. Oysa tahsil edilen tutarın, makul olup olmadığı yönünden mahkemece emsal banka uygulamaları araştırılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, diğer bankalardan aynı tarihli aynı bedelli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi (ödeme tarihi itibariyle) halinde uyguladıkları erken kapama oranı sorulmak suretiyle davalı bankanın uyguladığı erken kapatma ücreti oranının fahiş olup olmadığı hususunda yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/05/2018 tarih, 2014/788 Esas, 2018/487 Karar sayılı hükmünün, HMK’nın 355. ve 353/(1).a.6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın HMK 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunun kabulü nedeniyle başvuru sırasında alınan peşin harcın başvuru sahibi davacı vekiline iadesine,
5-İstinaf başvurusu aşamasında başvuru sahibi davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai hükümde değerlendirilmesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider/delil avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6. bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04/11/2021