Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/669 E. 2021/998 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/669
KARAR NO : 2021/998

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2018
NUMARASI : 2018/16 Esas, 2018/670 Karar
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2021

İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/06/2018 tarihli, 2018/16 Esas ve 2018/670 Karar sayılı kararının dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesi süresi içinde usulünce verilmiş olmakla; dosyadaki dilekçe, lahiyalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler incelendi.
DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu konut/işyeri kredisi nedeniyle komisyon adı altında yapılan 15.000,00TL haksız kesintinin yasal faiziyle birlikte müvekkiline iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili; davacı ile banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi ve Taksitli Ticari Ödeme Planı imzalanarak davacıya ticari kredi kullandırıldığını, dava konusu komisyon taleplerine ilişkin ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesinin imzalandığını, müvekkili bankanın tacir sıfatına haiz olup ücret isteme hakkının bulunduğunu, açıklanan nedenlerle usul ve esastan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; “… dava, davacının davalı bankadan kullanmış olduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, sözleşmenin imzalanma tarihi 21/08/2009’dur. Bu tarihte yürürlükte olan 818 Sayılı BK’ya göre taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinin ve eklerinin incelenmesi gerekir. Bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmeyle ilgili olarak, davacıya genel işlem şartlarına ilişkin bilgilendirme formu verilmiş ve davacı tarafından imzalanmış olup, bu formun 10. Maddesinde müşteriden ücreti komisyon, masraf adı altında ödemenin alınabileceği kararlaştırılmıştır, yine sözleşme gereği düzenlenen ödeme planında davacıdan proje komisyonu adı altında 15.000 TL kesildiği ibaresinin mevcut olduğu ve bu ibarenin davacı tarafından imzalandığı görülmektedir. Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ticari bir kredidir, davacı bilgilendirme formunu imzalamış ve kendisinden 15.000 TL kesildiğini ….” gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usule yasaya ve yerleşik yargı kararlarına aykırılık taşıdığını, krediyi veren bankanın akdedilen sözleşmeyi, sözleşme hürriyeti ilkesine aykırı olarak yalnızca kendi çıkarlarını koruyacak bir hale getirdiğini ve tek taraflı hazırladığını, bu matbu sözleşmenin taraflarca müzakere edilmeksizin müvekkile dikte edildiğini, kredi alınırken banka personelinin imzalattığı tonla belgenin tek taraflı ve müzakereye kapalı olarak imzalatıldığını, davalı bankanın müvekkilden komisyon adı altında yapmış olduğu kesintinin haksız şart kapsamında olduğu için hukuka aykırı olduğunu, hukuka aykırı olarak komisyon adı altında yapılan kesintinin yasal en yüksek değişken faizin eklenerek toplamının müvekkile iadesi gerekirken davanın reddi yönünde karar verilmesi hatalı olduğunu, belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari kredi sözleşmesinden doğan ve tahsil edilen proje masrafının iadesi talebine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, emsal Yargıtay 11. HD’sinin 14.02.2018 tarih ve 2016/11881 E. – 2018/1070 K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle dava konusu edilen kesintinin haksız olup olmadığının belirlenmesi amacıyla taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesi ve eklerinin incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiği, sözleşme ve eklerinde masraf alınabileceği ve oranı, miktarı belirlenmişse, bu oran ve miktara göre davalının alacağı masrafın saptanacağı, sözleşmede masraf alınacağı, ancak oran ve miktar konusunda düzenleme bulunmaması durumunda ise, diğer bankaların uygulamalarına göre, masraf alınıp alınamayacağı ve miktarı belirleneceği, bu açıklamalar ışığında taraflar arasında imzalanan 21/08/2009 tarihli taksitli ticari kredi sözleşmesi ve eki niteliğindeki ödeme planı içeriğinde dava konusu edilen 15.000,00 TL proje masrafının davacı yanca ödeneceğinin kararlaştırıldığı ve sözleşmenin ticari kredi mahiyetinde olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/06/2018 tarihli, 2018/16 Esas ve 2018/670 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
3-a) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL harçtan başlangıçta alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 23,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b)Davacı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 98,10 TL’nin hazineye gelir yazılmasına,
4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan istinaf gider avansının HMK’nun 333. Maddesi gereğince yatıran tarafa İADESİNE,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/10/2021