Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/638 E. 2021/1075 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/638
KARAR NO : 2021/1075

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2018
NUMARASI : 2015/320 Esas, 2018/745 Karar
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 01/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/11/2021

İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli, 2015/320 Esas ve 2018/745 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … plaka sayılı aracın maliki olduğunu, davalı … şirketinin müvekkili araca çarpan … plaka sayılı aracın 04/09/2014 başlangıç tarihli, 3701822 poliçe numarası ile zorunlu mali mesuliyet sigortacısı bulunduğunu, 07/09/2014 tarihinde sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün kusuruyla müvekkiline ait araca çarpması sonucu müvekkilinin aracının hasarlandığını, hasarın sigorta şirketine ihbar edilmesi üzerine sigorta şirketi nezdinde 136450 numaralı hasar dosyası açıldığını, aracın uğradığı hasar nedeniyle şimdilik bakiye hasar miktarı olan 1,000,00 TL ’nin 02/10/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, eksper ücreti olan 364,00 TL’nin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte, şimdilik 500,00 TL değer kaybının dava tarihinden itibaren faizi ile hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, 07/09/2016 tarihli değer arttırım dilekçesi ile 1,000,00 TL lik hasar bedeline ilişkin talebini 8,400,00 TL arttırarak 9,400,00 TL hasar bedelinin 02/10/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davaya bakmaya müvekkili şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu sebeple davanın yetkisizlik sebebiyle usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafın delillerinin taraflarına tebliğini talep ettiklerini, HMK 121.maddesine göre, davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte delillerini taraflarına tebliğ etmesinin zorunlu olduğunu, davacı vekili Av. … tarafından müvekkili şirket aleyhine Sigorta Tahkim Komisyonu’ nun 2015/19839Sayılı (2015/E.2738-61) sayılı dosyasından değer kabı ve ekspertiz ücreti talebiyle dava açıldığını ve derdest olduğunu, bu dosyanın celbini talep ettiklerini, açılan işbu davanın derdestlik itirazı nedeniyle dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davacı tarafın davasının kısmi alacak davası mı belirsiz alacak davası mı olduğu konusunda belirsizlik olduğunu, davacı tarafın aracı dava konusu kaza sonucunda hasarlandığını bildirerek aracın onarım bedelini müvekkil şirketten talep ettiğini, davacı tarafın müvekkili şirkete davadan önce yaptığı başvuru üzerine 136450 numaralı hasar dosyasının açıldığını, 9.745.76 TL tazminat hesaplandığını, bu tutarın 14.01.2015 tarihinde davacı taraf vekiline ödendiğini, davacı tarafın tüm zararının karşılandığını, davacının araç hasarının karşılanmadığına ilişkin iddiasının yerinde olmadığını, müvekkili şirket tarafından İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2014/51D. İş Sayılı dosyasından tespit talep edildiğini, işbu tespit dosyasında KDV hariç hasar miktarının 9.683,07 TL tespit edildiğini, davacının bakiye zararının bulunmadığını, davacı tarafın araçta meydana gelen değer kaybını müvekkil şirketten talep ettiğini ancak değer kaybına ilişkin talebin teminat dışı kaldığından karşılanmadığını, değer kaybı talebinde bulunan aracın trafiğe çıkısından sonra 36 ayı doldurması sebebiyle değer kaybının söz konusu olmadığını, trafik poliçesinde değer kaybı teminatının olmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece, davalı sigortalısı …’a ait olup, kaza tarihinde …’un sürücüsü olduğu … plakalı araç ile seyretmekte iken ışıklı kavşağa geldiğinde kendisine kırmızı ışık yandığı halde ışık ihlali yaparak, aynı kavşakta kendisine yeşil ışık yanması nedeniyle kavşağa giriş yapan davacıya ait ve onun yönetimindeki … … plakalı araca çarptığı, bu şekilde meydana gelen olayda davalı sigortalısına ait aracı kullanan …’un bilirkişi raporunda tespit edilen gerekçelerle % 100 oranında asli kusurlu olduğu, davacıya ait araçta mahkememizce alınan bilirkişi heyeti rapor ve ek raporu ile İTÜ’den seçilen bilirkişi heyet raporu ile meydana gelen hasar tutarının 17.700.00 TL olduğunun tespit edildiği, aracın kaza tarihindeki piyasa rayiç değerinin 30.375,00 TL ve hurda değerinin 18.000,00 TL olduğu nazara alındığında davacı aracının onarımının ekonomik olmadığı, pert-totale tabi tutulması gerektiği, buna göre davacının gerçek zararının 30.375,00 TL – 18.000,00 TL =12.375,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiği, araç pert-totale tabi tutulduğundan değer kaybı oluşmayacağı, davalı … şirketi tarafından, 14.01.2015 tarihinde 9.745,76 TL hasar bedelinin davacıya ödendiği, sigorta tahkim komisyonunun 19.02.2015 tarihli, 2015/E.2738.61 sayılı kararı gereği ise 17.09.2015 tarihinde 2.375,00 TL değer kaybı bedeli, 236 TL ekspertiz ücretinin davacıya ödendiği, ödenen 9.745,76 TL hasar bedeli ile 2.375,00 TL değer kaybı bedeli, davacının mahkememizce tespit edilen gerçek hasar zararından mahsup edildiğinde bakiye hasar bedeli alacağının 254,24 TL olduğu, kazanın poliçe süresinde gerçekleştiği ve zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile bu bedelin davalının temerrüde düştüğü ilk kısmi ödeme tarihi olan 14.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından yapılan 364,00 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacıya ait aracın pert total olarak değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği halde eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, kararın kaldırılması gerektiği bildirerek, istinaf isteminde bulunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, zorunlu trafik sigortasından kaynaklanan maddi tazminatın (hasar bedeli) tahsili istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf edenin sıfatına ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, denetime elverişli hüküm kurmaya yeterli olan 15/03/2018 tarihli İTÜ’den alınan bilirkişi heyeti raporunun hükme esas alınmasına, davaya konu kaza sonucunda davacıya ait araçtaki hasar bedelinin 17.700.00 TL olduğunun tespit edilmesine, aracın kaza tarihindeki piyasa rayiç değerinin 30.375,00 TL ve hurda değerinin 18.000,00 TL olmasına, davacıya ait aracın onarımının ekonomik olmamasına, pert-total işlemine tabi tutulmasının gerekmesine, davacının gerçek zararının 30.375,00 TL – 18.000,00 TL =12.375,00 TL olmasına, aracın pert-totale tabi tutulması nedeniyle davacının değer kaybı zararının oluşmamasına, davalı … şirketi tarafından, 14.01.2015 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonunun 19.02.2015 tarihli, 2015/E.2738.61 sayılı kararı gereğince 17.09.2015 tarihinde 2.375,00 TL değer kaybı, 236.00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 9.745,76 TL nin davacıya ödenmesine, davacının bakiye zararının 254,24 TL olup bu bedelin mahkemece hüküm altına alınmasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli, 2015/320 Esas ve 2018/745 karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından karşılıklı taraflar yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
3-a)İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL harçtan başlangıçta alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 23,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b)Davacı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 98,10 TL’nin hazineye gelir yazılmasına,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan istinaf gider avansının resen HMK’nun 333. Maddesi gereğince yatıran tarafa İADESİNE,
6-HMK’nın 359/4. Maddesi uyarınca, kararın temyiz kanun yoluna tabi olmaması nedeniyle taraflara ilk derece mahkemesince tebliğine,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 01/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.