Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/606 E. 2021/920 K. 08.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/606
KARAR NO : 2021/920

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2018
NUMARASI : 2017/5 Esas – 2018/589 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ : 08/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/10/2021
İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli, 2017/5 esas ve 2018/589 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kaza tarihinde …. sevk ve idaresindeki maliki olduğu “….” plakalı aracın ….’nin sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı araca sol ön kapı kısmından çarptığını, çarpmanın etkisiyle ….ye ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, ….’nin sürücüsü olduğu aracın meydana gelen kazada sorumluluğunun bulunmadığını, tam kusurlu olarak sebebiyet veren “….” plakalı araç sürücüsü olduğunu, kusurlu aracın … tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili tarafından …. plakalı araç maliki …. ile 15.11.2016 tarihinde temlik sözleşmesi ile ibraname-teslim tesellüm belgesi imzalanarak davaya konu kaza nedeni ile davalı … nezdinde doğmuş alacaklarının davacı müvekkiline temlik ettiğini,, davaya konu hasar nedeniyle müvekkili tarafından davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğunu, hasar dosyası açıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından haksız ve gerekçesiz olarak gerçek zararın ödenmesinden imtina edildiğini, şimdilik; 250,00-TL tazminatın davalı … Şirketi’nden dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile tahsiline karar verilmesini karar ve talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, davaya dayanak gösterilen temlik belgesinin geçerliliğinin değerlendirilmesi gerektiğini, davaya konu hiçbir meblağı kabul teşkil etmemek kaydıyla, poliçeden dolayı müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına 31.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, talep edilen hasar miktarının fahiş olduğunu, kusura ilişkin iddiaların da kabulünün mümkün olmadığını belirterek talep edilen faiz türüne de itiraz ettiklerini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “…Davanın kabulü ile, 4.255,53.-TL hasar ve 700,00-TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının almış olduğu temliknamenin geçerli olmadığını, araç malikinin esasen alacağını temlik etme iradesinin kontrol edilmediğini, davacı tarafın sürekli farklı farklı bir takım araç maliklerinden temlik alarak sigorta şirketleri aleyhine dava açtığını, bunun arizi bir durum olmayıp , davacı bakımından sürekli ticari nitelikte bir faaliyet haline geldiğini, bu noktada temlik sözleşmesinin “esaslı alacak” olup olmadığı kontrol edilmesi gerektiğini, alacağın kanuna aykırı şekilde temlik edilemeyeceğini, dava konusu temlikin bir sigortacılık faaliyeti olduğunu, davacının sigorta şirketi olmadığı için böyle bir temlik alma işlemini yapamayacağını, dava şartı olarak sayılan aktif taraf ehliyeti olmadığından davanın usulden reddi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan davalı ZMM sigortacısına karşı açılan hasar bedelinin ve değer kaybı bedelinin tahsiline yönelik maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; kaza tarihi olan 10/11/2016 tarihinde …. sevk ve idaresindeki maliki olduğu “….” plakalı aracın ….’nin sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı araca sol ön kapı kısmından çarptığı, çarpmanın etkisiyle ….’ye ait araçta maddi hasar meydana geldiği, davalının …. plakalı aracın ZMM sigortacısı olduğu, teminat limitinin 31.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Kazada tarafların kusur durumları ile davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybının tespit edilmesi için bilirkişi heyetinden alınan 06/11/2017 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalı … şirketine ZMMS poliçesiyle sigıortalı olan …. plaka sayılı sürücüsü ….’in kazanın oluşumunda % 100 asli tam kusurlu olduğu, …. plakalı sürücüsü ….’ın kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, dava konusu …. plaka sayılı araçta 4.255,53- TL (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, dava konusu …. plaka sayılı davacı aracında kaza nedeniyle 700,00-TL reel değer kaybı meydana geldiği belirtilmiştir.
Davalı vekili davacının sunduğu temliknameye itiraz etmişse de; davacı vekilinin “ibraname-teslim-tesellüm belgesi” ve “temlik sözleşmesi”nin fotokopisini sunduğu, talep edildiğinde “ibraname-teslim-tesellüm belgesi”nin aslını sunduğu, temlik sözleşmesinin aslını sunamadığı ancak her iki belgenin de temlik içerdiği, her iki belgedeki imzaların gözle görülür biçimde benzer olduğu ve imzalara itiraz olmadığı, temlik sözleşmesinin yazılı olarak düzenlendiği anlaşıldığından, geçerli bir temlik nedeni ile davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğundan davalı vekilinin husumete ilişkin istinaf itirazları da yerinde görülmemiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli, 2017/5 esas ve 2018/589 karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 338,51-TL TL istinaf karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 84,65 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 253,86 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın 6100 sayılı HMK.”nun 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-a maddesi gereğince miktarı itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/10/2021