Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/598 E. 2021/894 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/598
KARAR NO : 2021/894

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/04/2018
NUMARASI : 2015/919 Esas – 2018/386 Karar
DAVA : Tazminat
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/10/2021
İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/04/2018 tarihli, 2015/919 esas ve 2018/386 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … idaresindeki … plakalı araçla 19/02/2012 günü faal durumdaki trafik ışıkları ile kontrollü Talat Paşa Bulvarı Plevne Caddesinin kesiştiği kavşakta davacı sürücü … idaresindeki … plakalı araca, hazırlık soruşturmasında alınan bilirkişi raporuna göre asli tam kusurlu çarparak, davacının yaralanmasına sebebiyet verdiğini, bu kaza da sol kalça kırığı nedeni ile davacının İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma hastanesinde tedavi gördüğünü ve ameliyat edildiğini, davacının M.Enver Şenerdem Torbalı Devlet Hastanesinden aldığı engelli sağlık kurulu raporunda % 60 oranında engelli olduğunun belirlendiğini, kazaya neden olan araç sürücüsü …’e İzmir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2012/1706 esas sayılı dosyasında hapis cezası verildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 22/04/2015′ den itibaren temerrüt faizi ile birlikte şimdilik 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline, davacının bir bakıcı nezaretinde yaşamk zorunda kaldığından şimdilik 1.000,00 TL bakıcı masrafının yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalı …’ten tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; süresi içinde açılmayan davanın öncelikle zaman aşımı yönünden reddi gerektiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan ve İzmir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2012/1706 esas sayılı dosyasına kabul edilen kusur raporunun kabul edilmediği, davacının tüm sağlık giderleri davalı aracının sigortası tarafından karşılanmış olmasına rağmen davalı müvekkilinin de elden davacıya verdiği bir miktar nakit paranın olduğu, davacının bu nedenle karşılanmayan tedavi gideri bulunmadığı, davacı tarafından alınan ve dosyaya ibraz edilen sağlık kurulu raporunu kabul edilmediğini, davacının taleplerinin fahiş olduğu belirtilerek hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesinin istendiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak zaman aşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu kazaya karışan … plakalı araç 22/12/2011-2012 tarihleri arasında davalı şirket nezdinde sigortalının kusuru oranında bedeni zararlarda azami 225.000,00 TL limitle sınırlı olmak üzere T-35222381-0-0 sayılı ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğunu, öncelikle davacı şirket sigortalısı … plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazada kusurunun bulunup bulunmadığını ispat etmesi gerektiğini, tarafların kusur durumlarının belirlenmesi için Adli Tıp Trafik İhtisas dairesine bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, davacının maluliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp 3. İhtisas dairesinden rapor alınması gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı masrafı tedavi giderleri kapsamında bulunmakla birlikte 6111 sayılı yasa ile trafik poliçesi kapsamından çıkartılıp SGK’nın sorumluluk kapsamına alındığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini istediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre “…. Davacı tarafın geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri olmak üzere maddi tazminat istemi yönünden davadan feragat beyanının dava açıldıktan sonra düzenlenen ibraname ile dosyaya sunulduğu görülmekle, bu isteme dönük olarak davanın feragat nedeniyle REDDİNE, maddi tazminat istemi yönünden hesaplanan 35,90-TL red harcının peşin alınan harçtan mahsubuna, davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT’ ne göre 10.207,76-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e ödenmesine, davacı tarafından maddi tazminata ilişkin yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜNE, 10.000,00 – TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin ibranamede feragat beyanı olduğundan bahisle maddi tazminat davasının reddi kararının usule, yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ibranamenin hukuken geçerli bir ibraname olmadığı, tek taraflı olarak hazırlanıp imzalatıldığını, manevi tazminat yönünden davaya konu trafik kazası nedeni ile zenginleşme amacı gütmeden makul bir seviyede 50.000,00 TL manevi tazminat davası açıldığını, müvekkilinin maddi tazminatına ilişkin hazırlanan bilirkişi raporuna da bakıldığında istenilen 50.000,00 TL’nin fahiş olmadığının açıkça görüleceğini, bilirkişi raporunda her ne kadar maddi zarar hesaplansa da manevi tazminat için de müvekkilin malulıyet durumu ve ortaya çıkan bedeni zararının boyutuna göre bir bedel taktir edilmesi gerektiğini, sayın mahkemenin ise davacı müvekkilinin bu kadar acı ızdırap ve psikolojik çöküntünün karşılığı olarak 10.000,00 TL manevi tazminata hükmettiğini, davacı müvekkilinin zenginleşme amacı gütmemek için dava dilekçesinde 50.000,00 TL talepte bulunmuşken bu rakamın 1/4′ ü dahi olmayan bir rakama hükmedilmiş olmasının ve reddedilen bu rakam üzerinden birde karşı vekalet ücreti olan 10.207,76 TL ödeyecek olması nedeni ile müvekkilin eline bir bedel geçmeyeceğini alenen gösterdiğini, yerel mahkemenin manevi tazminatın miktarını belirlerken TBK madde 56/2 Gereği takdir hakkını kullandığını, davanın açılması aşamasında müvekkilinin manevi zararı hesaplanamadığı gibi manevi tazminatı da hesaplanamadığını, dolayısıyla bir miktar üzerinden açılan işbu davada davanın kısmen kabul edildiğinden bahisle karşı taraf yararına belirlenen vekalet ücretine hükmetmenin de doğru olmadığını belirterek; kararın kaldırılmasını yeniden esas hakkında talepleri doğrultusunda yargılama yapılıp davanın kabulüne, dosya kapsamında verilen davalının kendisi/kendileri vekil ile temsil ettirdiğine ilişkin kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacının maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; davalı … idaresindeki … plakalı araçla 19/02/2012 günü faal durumdaki trafik ışıkları ile kontrollü Talat Paşa Bulvarı Plevne Caddesinin kesiştiği kavşakta davacı sürücü … idaresindeki … plakalı araca çarparak, davacının yaralanmasına sebebiyet verdiği, davalı …’ nin ise … plakalı aracın ZMM sigortacısı olduğu, dosyada alınan 26/12/2017 tarihli kusur bilirkişisi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ ün % 100 tam kusurlu olduğu, davacının kazaya bağlı olarak İstanbul ATK 3. İhtisas Kurulunun 12/07/2017 tarihli raporuna göre % 23,2 oranında sürekli iş göremezlik kaybının bulunduğu ve geçici iş göremezlik süresinin ise 36 ay olarak tespit edildiği anlaşılmaktadır.
1-Davacı vekilinin manevi tazminat yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde;
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi(TBK 56. mad) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Bu açıklamalara göre; davacıda kaza nedeniyle kalça kırığı meydana geldiği, sonrasında birden fazla ameliyat olduğu, bazı komplikasyonlar geçirdiği ve iyileşme süresinin 36 aya uzadığı, ayrıca sürekli iş göremezlik oranının % 23,2 olduğu, davalı sürücünün tam kusurlu bulunması nazara alındığında kaza tarihi de gözetildiğinde ilk derece mahkemesince hükmedilen 10.000,00 TL manevi tazminat tutarının yeterli bulunduğu değerlendirilmekle davacı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin maddi tazminat yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde;
Maddi tazminata ilişkin olarak davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 10/12/2015 tarihli ibraname, makbuz, feragatname başlıklı belgenin yapılan incelemesinde; ” davacı … adına İzmir 5. Asliye Ticaret mahkemesi’nin 2015/919 esas sayılı dosyası üzerinden … Sigorta A.Ş. ve diğer davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasında, maluliyet sebebi ile hesaplanan maddi tazminat miktarı (dava konusu asıl borç) ve borcun diğer ferileri dahil olmak üzere toplam bedelin 126.960,00 – TL olduğu konusunda tam bir mutabakata varılmış olup, iş bu bedel … Sigorta A.Ş.’den tahsil edilecektir. …Davaya konu maddi tazminat istemimiz sebebiyle … Sigorta A.Ş. sigortalı araç maliki ve sürücüsü yönünden feragat ettiğimizi…. kabul, beyan ve taahhüt ederiz ” şeklinde beyanın bulunduğu, bu ibranamenin beyan edilen şekilde dosyaya sunulduğu görülmüş, ibranamenin düzenlendiği tarihin dava tarihinden sonra olduğu tespit edilmiştir.
Davalı sigorta vekilinin yazılı beyanı ile sabit olduğu ibraname ile ödenen 126.960,00 TL’ nin 107.000,00 TL’ nin maddi tazminat aslı, 3.000,00 TL’ sinin işlemiş faiz tutarı, 600,00 TL’ sinin yargılama gideri ve 16.360,00 TL’ sinin vekalet ücreti olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyada aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 03/01/2018 tarihli hesap bilirkişi raporunda davacının sürekli iş göremezlik zararı 64.322,53 TL ve geçici iş göremezlik zararı ise 28.899,85 TL olmak üzere toplam 93.222,38 TL olarak hesaplanmış ve davacı vekili 16/01/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 93.222,38 TL’ ye yükseltmiştir.
Burada esasen; davacı tarafın maddi tazminat davası davalı sigorta şirketince davadan sonra yapılan ödeme nedeni ile konusuz kalmıştır. Bu nedenle; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekirken, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek, davalı … lehine maddi tazminat tutarı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. (benzer nitelikte Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 11/06/2019 tarihli 2016/17718 esas – 2019/7344 karar sayılı ve 10/03/2021 tarihli 2020/2791 esas – 2021/2553 karar sayılı ilamları).
Yine 6100 sayılı HMK ‘ nun 331. maddesinde “davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan durumlarda, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” düzenlemesi karşısında incelenen kararda, davacı hakkın özünden feragat etmemiş, dava konusu maddi tazminat alacaklarına yargılama sırasında kavuştuğu için ibranamede feragat beyanında bulunmuştur.
Davalılar kendilerine karşı dava açılmasına yine kendileri sebebiyet vermiş olup, davacı dava tarihi itibariyle dava açmakta haklıdır. Bu nedenle davalı … lehine maddi tazminat tutarı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun manevi tazminat yönünden yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden esastan kabulüne; yerel mahkemenin kararının davacı lehine kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun manevi tazminat yönünden yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden esastan kabulüne; İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/04/2018 tarihli 2015/919 Esas ve 2018/386 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
Maddi Tazminat davası yönünden;
a)Davacının maddi tazminat davasının davanın konusu kalmadığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar harcının davacıdan peşin ve ıslah ile alınan toplam 489,18 TL harçtan mahsubuna,
c)Davacı dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olduğundan davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d)Davacı ibraname ile yargılama giderleri ve vekalet ücretini de tahsil etmiş olduğundan davacı lehine başkaca yargılama gideri ile vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Manevi tazminat davası yönünden;
a)Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜNE,
b)Toplam 10.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
c)Manevi tazminat istemi yönünden kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 683,10 TL harçtan, maddi tazminat davası yönünden alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile kalan 429,88 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 253,22 TL karar ve ilam harcının davalı …’ten alınarak Hazineye gelir kaydına,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT ‘ ne göre hesaplanan 2.180,00 – TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine,
e)Davacı tarafından yapılan 180,92 TL başvuru harcı ile tarafların sed araştırmasına ilişkin yapılan yazışma gideri olan 18,00-TL olmak üzere toplam 198,92 TL yargılama giderinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
f)Taraflarca yatırılıp kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde mahkemesince yatıran ilgilisine iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)Davacının yatırmış olduğu istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine,
b)Davacı tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 98,10 TL, tebligat ile posta masrafı 95,73 TL olmak üzere toplam 193,83 TL yargılama giderinden manevi tazminat yönünden yargılama giderleri düşüldükten sonra kalan 96,91 TL istinaf yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
c)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d)Davacı tarafça yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının mahkemesince davacı tarafa iadesine,
e)Kararın temyize tabi bulunması nedeniyle DAİREMİZCE taraflara tebliğine,
f)Davalı … hakkında düzenlenen 31/07/2018 tarihli ve 537,98 TL bedelli Harç Tahsil Müzekkeresinin alınması gereken 253,22 TL’ lik kısmının mahsubu ile bakiye 284,76 TL’ lik kısmının İPTALİNE, ilgili işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/09/2021