Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/592 E. 2021/1267 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2020/592
KARAR NO : 2021/1267

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/05/2018
NUMARASI : 2014/746 Esas- 2018/496 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle)
BAM KARAR TARİHİ : 01/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 18/02/2012 günü davalı …’ in yönetimindeki … plakalı otomobil ile İzmir İli Bayraklı İlçesi Altınyol Caddesinde seyir halinde iken aynı yönde önünde motosiklet ile seyir eden …’ a çarparak ölümüne neden olduğunu, …’ in 2004 yılında alkollü araç kullanmaktan sürücü ehliyetinin geri alındığını, kazada …’ ın % 100 kusurlu olduğunu, bu hususun İzmir 13. ASCM’ nin 2012/363 esas sayılı dosyasında yapılan ceza yargılaması ile sabit olduğunu, davacıların eş ve babalarını kayıp etmiş olmakla destekten yoksun kaldıklarını, müteveffanın ölmeden önce … … A.Ş.’ de aylık 1.214,00-TL net ücret ile çalıştığını, davacılar …, …, … ve …’ a SGK’ dan aylık 1.300,00-TL bağlandığını ayrıca kazaya karışan aracın sigortacısı ….’ den 95.960,00-TL kaza ile ilgili ödeme yapıldığını, miras bırakanlarının ölümü sebebiyle davacıların manevi olarak da zarar gördüklerini, kazaya karışan aracın ruhsat sahibinin diğer davalı … olduğunu ileri sürerek, davacı eş … için 5.000,00-TL maddi 75.000,00-TL manevi, davacı çocuk … için 1.000,00-TL maddi 50.000,00-TL manevi, davacı çocuk … için 1.000,00-TL maddi 50.000,00-TL manevi, davacı çocuk … için 1.000,00-TL maddi 50.000,00-TL manevi, davacı anne … için 50.000,00-TL, davacı kardeş … … için 20.000,00-TL manevi, davacı kardeş … için 20.000,00-TL manevi, davacı kardeş … için 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18/02/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ( Davalı … yönünden maddi tazminatla ve poliçe değeri ile sınırlı olmak üzere ) karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVADA CEVAP :
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … şirketinin kazaya karışan ve tam kusurlu olduğu iddia edilen … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle ZMM sigortacısı olmadığını, ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğunu, aracın öncelikle ZMM sigortacısının tespitinin gerektiğini, kusur konusunda belirsizlik bulunduğunu, kusur ile ilgili Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, müteveffanın gerçek gelirinin tespitinin gerektiğini ve müteveffanın sağlığında davacılara destek sağlayıp sağlanmadığının belirlenmesi gerektiğini, destek hesabı konusunda aktüer sıfatına sahip bilirkişinin görevlendirmesi gerektiğini, davalı … şirketinin dava tarihi itibariyle temerrüte düştüğünü savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, davacıların maddi anlamda kayba uğramadığını, kazanın iş kazası olup, davacıların hem SGK’ dan hemde sigorta şirketinden para aldığını, ayrıca davacı eş ve çocuklar için aylık bağlandığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu kazada müteveffanın müterafik kusurunun bulunduğunu, davalı …’ in aylık kazancının 1.500,00-TL civarında bulunduğunu …’ in emekli öğretmen olduğunu, talep edilen manevi tazminat miktarının aşırı derecede yüksek olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerin murisi …’ın 18/02/2012 tarihinde işleteni davalı … … olan davalı …’in kullandığı … plakalı aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, davalı …’in davada % 100 kusurlu bulunduğunu, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtıkları maddi manevi tazminata ilişkin davasının yargılamasının İzmir 1 ATM’nin 2014/746 esas sayılı dosyasında yapıldığını, söz konusu dosyada bilirkişi raporunda destekten yoksun kalma tazminatının müvekkili … için 122.344,41 TL, … için 54.546,80 TL, … için 22.877,72 TL, … için 9.924,17 TL olarak hesaplandığını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava dilekçesindeki değerlerin bilirkişi raporundaki değerlere göre HMK’ nın 107. maddesi gereğince arttırdıklarını, dosyaya alınan 29/01/2018 tarihli ek raporda kamu düzeninden olan asgari ücret miktarları değiştiğinden 2018 değerlerine göre yeniden hesaplamada müvekkili … için 154.750,00 TL, … için 64.886,28 TL, … için 27.583,70 TL, … için 11.973,12 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığını ileri sürerek kök rapora göre arttırım yaptıkları ve yargılama sırasında bir defaya mahsus dava değeri arttırılacağından 29/01/2018 tarihli ek rapordan kaynaklanan müvekkilleri … için 32.405,59 TL, … için 10.339,48 TL, … için 4.705,98 TL, … için 2.048,95 TL olmak üzere bakiye fark alacaklarının davalılar … ve …’dan tahsili, garameten paylaştırmaya göre davacı … için 2.162,96 TL ‘den, diğer davalılar ile birlikte davalı …’ nin de sorumlu tutulmasına ve davanın konusu ve tarafları olan İzmir 1. ATM’ nin 2014/746 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; İzmir 1 ATM’nin 2014/746 E sayılı dosyasında davacıların … , …, …, …, …, …, … ve …, davalıların …, …, … oldukları, davanın 18/02/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacılar …, …, … ve … için destekten yoksun kalma ve manevi tazminat, diğer davacılar yönünden manevi tazminat talebi ile açıldığı, davanın derdest olduğu, iş bu davanın da aynı kazaya ilişkin olarak davacılar …, …, … ve … yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 49.500,00 TL’ye ilişkin destekten yoksun kalma tazminat talebi ile açıldığı, her iki dosya arasında sıkı bir şekilde hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle tensiple birlikte HMK’nın 166. maddesi gereğince İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/298 esas – 2018/217 karar sayısı ile dosyasının, İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/746 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre ” …Davacı tarafça 18/02/2012 tarihinde meydana gelen kaza sonucu miras bırakan …’ın vefat ettiği, onun vefatı ile davacıların maddi ve manevi zarara uğradığından bahisle oluşan zararın giderilmesine yönelik olarak davalılar hakkında dava açıldığı, 12/08/2012 tarihinde davalı … ‘ in sevk ve idaresindeki ve davalı … …’ya ait davalı …. nezdinde 11.03.2011- 2012 tarihleri arasında geçerli T-30938400-0-0 sayılı ZMMS ve 12.03.2011- 2012 tarihleri arasında geçerli K-30908729-0-0 sayılı İMMS poliçeleri ile sigortalı … plaka sayılı aracı ile Konak istikametinden Karşıyaka istikametine Altınyol caddesini takip ederek seyir halinde iken kaza mahalli olan Adnan Kahveci Köprüsü kavşağına geldiğinde aracının ön kısımları ile önünde ve aynı yönde seyir halinde olan müteveffa … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motorsikletin arka kısmına fren tedbirine başvurmadan ve mevcut seyir hızıyla çarptığı, çarpmanın etkisi ile motorsiklet sürücüsünün aracın ön cam kısmına ve motor kaputu üzerine düştüğü, daha sonra araç üzerinden asfalt zemin üzerine düştüğü, davalı …’in seyrine devam ettiği ve aracın alt kısmına düşen …’ı yerde sürükleyerek götürdüğü, daha sonrada olay mahallinde durmayarak olay yerini terk ettiği, kaza sonucu …’ın vefat ettiği, olayda davalı sürücü … ‘in 2918 Sayılı KTK’nun 52/b maddesindeki ” sürücüler hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine görüş, yol , hava ve trafik durumunun gerektiği şartlara uydurmak zorundadır” , 56/c maddesindeki ” Sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek zorundadırlar” ve 84/d “arkadan çarpma” kurallarını ihlal etmesi nedeniyle % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu , müteveffa … ‘ ın kaza anında kaskının bulunmadığı ancak kask kullanımının … ‘ ın ölümünü engelleyemeyeceği ve müteveffa …’ın meydana gelen trafik kazasında herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacılar … , …, … ve …’ ın destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin bulunduğu , destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığının gerektiği, müteveffa … ‘ ın davacı … ‘ nın eşi davacılar …, … ve …’ ın babaları olduğu, davacılar … , …, … ve …’ ın eş ve babalarının ölümüyle onun desteğinden yoksun kaldıkları , meydana gelen kaza sebebi ile , davalı … şirketi tarafından davacı tarafa ZMMS poliçesi kapsamında 02/01/2013 tarihinde 95.960,30-TL ödeme yapıldığı, davacının talep edebileceği maluliyet tazminatı miktarı göz önüne alındığında 2918 Sayılı yasanın 111. Maddesindeki ” Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” düzenlemesi doğrultusunda yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamadığı ve ödeme güncellenerek tazminat hesaplamasının yapılmasının gerektiği , talep edilebilecek destekten yoksun kalma tazminatlarının bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere 2018 yılı verileri ile yapılan hesaplama sonucunda SGK tarafından bağlanan gelirlerin ilk PSD’nin ve sigorta ödemelerinin güncellenerek mahsubundan sonra davacılardan … için 154.750,00 TL … için 64.886,28 TL, … için 27.583,70 TL, … için 11.973,12 TL olmak üzere toplam 259.193,10 TL tutarında olduğu ,oluşan maddi zarardan davalı araç sürücüsü ile araç malikinin haksız fiil hükümleri, davalı … şirketininde ZMMS ve İMMS poliçesi hükümleri doğrultusunda poliçedeki limitler ile sorumlu oldukları, davalı araç sürücüsü ve araç maliki yönünden olay tarihinden itibaren davalı … şirketinden de ZMMS poliçesinden bakiye teminat limiti olan 129.039,70 TL yönünden ödemenin yapıldığı 02/01/2013 tarihinden İMMS teminat limiti olan 30.000,00 TL yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği, tüm davacıların …’ın trafik kazası sonucu ölümü sebebiyle manevi olarak da zarar gördüğü, bu zararında haksız fiil hükümleri doğrultusunda davalı araç sürücüsü ile araç maliki tarafından giderilmesinin gerektiği, olayın niteliği, kusur oranları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve paranın satın alım gücü göz önüne alınarak davacılar lehine uygun miktarda manevi tazminatın hüküm altına alınmasının gerektiği…” gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın KISMEN KABULÜ ile toplam 259.193,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 18.02.2012 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalı … şirketi yönünden tazminatın 129.039,70 TL’lik bölümü yönünden 02.01.2013 tarihi, 30.000,00 TL’lik bölümü yönünden dava tarihi olan 01.08.2013 tarihi itibariyle başlatılmasına, toplam 70.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 18.02.2012 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacılara verilmesine şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar … ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalılar … ve … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müteveffanın ailesinin daha fazla tazminat alabilmesi düşüncesi ile işverenin kötü niyetli olarak müteveffanın kazadan sonraki son ücretini bilerek yüksek bildirdiğini, bu açık bir şekilde ortada iken ne bilirkişi ne de yerel mahkeme tarafından nazara alınmadan rapor düzenlenmesinin hatalı, eksik bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaza tarihinden sonra SGK’ya verilen müteveffaya ait ücret bordrosunun gerçek maaşı yansıtmadığını, müteveffanın çalıştığı kurumun da … Gazetesi olduğunu, söz konusu kazanın gazete dağıtımı sırasında olduğu için iş kazası niteliğinde olması gerektiğini, davanın hiçbir aşamasında bu hususun nazara alınmadığını, söz konusu kazada işverenin de sorumluluğunun bulunduğunu, mahkeme tarafından manevi tazminat miktarları belirlenirken tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değerlendirilmeden tazminata hükmedildiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl ve birleşen dava; trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve hükme esas alınan aktüer bilirkişi asıl ve ek raporlarının oluşa, somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, davalıların itirazı üzerine alınan aktüer ek raporunun SGK’dan gelen yazı esas alınarak yani resmi kayıtlara göre düzenlendiği, son olarak davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarının hak ve nesafete uygun olarak belirlendiği anlaşıldığından, davalılar vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar … ve … vekilinin İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/746 Esas – 2018/496 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 22.487,18 TL istinaf karar harcından peşin alınan 5.621,80 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 16.865,38 TL’nin davalılar … ile …’den alınarak Hazineye gelir kaydına, (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine), istinaf başvuru harcının hazineye irat kaydına,
3-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/12/2021