Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/533 E. 2021/800 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/533
KARAR NO : 2021/800
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2018
NUMARASI : 2017/736 Esas – 2018/591 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/09/2021
İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli, 2017/736 esas ve 2018/591 karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yaya olan davacı …’ın davalı … şirketine sigortalı olan …’in sevk ve idaresindeki … plakalı minibüsün çarpması neticesinde yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile 100,00-TL kalıcı iş göremezlik tazminatı ile 100,00 – TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden kusuru oranında tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini karar ve talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın yasal zorunluluk ve dava şartı olan sigorta şirketine başvuru zorunluluğunu usulüne uygun olarak yerine getirmediğini, kötüniyetli olarak iş bu davayı ikame ettiğini, davanın dava şartı yokluğu sebebi ile reddine karar verilmesi gerektiğini, K.T.K. 86. madde kapsamında müvekkili sigorta şirketinin dava konusu zarardan sorumluluğunun ancak sigortalı sürücünün kusurunun bulunmasına bağlı olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının 09.09.2016 tarihli kazada kusuru bulunmadığından müvekkili sigorta şirketinin de sorumluluğuna gidilemeyeceğini, davayı kabul etmemekle ve kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davanın dava şartı yokluğu sebebi ile reddine ve haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli ikame edilmiş davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararı ile; “…. sigortalı araç sürücüsünün kazada kusuru olmaması nedeni ile haksız fiil şartlarının oluşmaması ve sigorta şirketinin tazmin yükümlülüğünün doğmaması nedeni ile davanın reddine…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun kaza mahalli ile kusur durumu değerlendirmeler bu haliyle müvekkilin gerçek sorumluluğunu belirleyecek nitelikte olmayıp eksik değerlendirme yapılarak ve itirazlarının değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmasının usule, yasaya ve hakkaniyet hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan davalı ZMM sigortacısına karşı açılan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; 09/09/2016 tarihinde, yaya olan davacı …’ın yoldan karşıdan karşıya geçmeye çalışırken yolun ortasından sağ şeride geçtiği sırada sağ şeritten ilerlemekte olan davalı … şirketine sigortalı olan …’in sevk ve idaresindeki … plakalı minibüsün çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kazadan sonra kaza tespit tutanağının düzenlenmediği, davacının kazadan dolayı geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talep ettiği anlaşılmaktadır.
İlk Derece Mahkemesi tarafından kaza mahallinde kusur bilirkişi marifetiyle 23/02/2018 tarihinde keşif icra edilmiş olup, akabinde 03/03/2018 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporuna göre; yaya … karşıdan karşıya geçme kurallarına uymadığından dolayı % 100 tam kusurlu, … plakalı otomobil sürücüsü …’in ise kazanın oluşmasında ve sonucunda etken olmadığından dolayı kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu kazanın meydana geliş şekli, kazanın meydana geldiği yer ve dosya kapsamı nazara alındığında oluşa uygun, gerekçeli, denetime elverişli ve hüküm vermek için yeterli kabul edilmiş olup, sonuca etkili olmadığından ve dosyaya bir katkı sağlamayacağından yeniden rapor aldırılmasına gerek görülmemiştir. Bu nedenle, davacı kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğundan tazminat talep edemez. Dolayısıyla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/05/2018 tarihli, 2017/736 esas ve 2018/591 karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 23,40 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere 16/09/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.