Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/391 E. 2021/617 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/391
KARAR NO : 2021/617
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/02/2018
NUMARASI : 2014/739 Esas – 2018/63 Karar
ASIL DAVA DOSYASINDA
KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2016/269 E. – 245 K. SAYILI DAVA DOSYASINDA
ASIL DAVA VE
BİRLEŞTİRİLEN DAVA : MADDİ – MANEVİ TAZMİNAT
DAVA TARİHLERİ :17.10.2014 – 17.05.2016
KARAR TARİHİ : 01/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/07/2021
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/739 Esas- 2018/63 Karar ve 24.04.2018 tarih ve 2014/739 Esas sayılı ek kararının dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve istinaf dilekçeleri süresi içinde usulünce verilmiş olmakla; dosyadaki dilekçe, lahiyalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler incelendi.
ASIL DAVA
Davacı vekili, 27.07.2014 günü saat 15:00 sıralarında … İlçesi … Mahallesi … Sokak ile …. sokağın kesiştiği kavşakta davalı … yönetiminde, davalı … A.Ş.’ne ait, davalı … A.Ş.’ne sigortalı … plakalı … marka otomobil ile, davalı …’ye ait ve davalı … AŞ.’ne sigortalı … plakalı … marka otomobilin çarpışarak savrulduğunu, … plakalı aracın … sokakta ailesine ait dükkan önünde kaldırımda bulunan davacı …’ye çarpıp, daha sonra park halindeki … plakalı araca çarptığını, … plakalı aracın ise … sokakta durabildiğini, kaza ile ilgili olarak Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/12688 s. dosyasıyla işlem başlatıldığını, müvekkili davacı …’nin kaza anında sağ ayağının zedelendiğini, sağ ayağının bilek altından kesildiğini, bir organını kaybettiğini, 20 yaşında ve öğrenci olduğunu, çalışma ve hareket yetkisini önemli derecede kaybettiğini, yaşamının sınırlı bir hal aldığını, yaşamı boyunca günlük faaliyetler ve çalışma yaşamında bir yardımcının desteğini alarak yaşamını geçireceğini, çalışma yetkisini önemli oranda kaybetmiş olması nedeniyle hastane ve devamında raporlu günlerde derslerinden uzak kalması, yaşamının bundan sonraki evresinde bir bakıcı ve örneğin bir sürücü desteğine zorunlu olarak gereksinim duymasından dolayı onlara ödenecek para ve tedavi giderleri için maddi, kazadan ve kazının bütün yamını üzerindeki etkilerinden dolayı duyduğu ve duyacağı acı ve elem için manevi tazminat talepleri olduğu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 120.000,00-TL tazminatın 27.07.2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan zincirleme sorumlulukla tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili 04.11.2014 tarihli dilekçesi ile; 20.000,00-TL maddi tazminat talebinin 15.000,00-TL kısmını iş gücü kaybı, 4.000,00-TL kısmını yaşamının bundan sonraki evresinde bakıcı ve sürücü desteğine zorunlu gereksinim duyması nedeniyle ödeyeceği para, 500,00-TL kısmını hastaneden taburcu olduktan sonraki 80 günlük süreçte 3 günde bir pansuman için …. … Mahallesi’ndeki evinden …’ne götürülmesi için yapılan özel araç harcaması, 500,00-TL kısmını da haftanın 5 günü …. …. Mahallesi’ndeki evinden … Caddesi üzerindeki …’ndeki okuluna götürülmesi için yapılan özel araç harcaması olarak açıklamıştır.
Davacı vekili 12.12.2014 tarihli dilekçesi ile; sigorta şirketlerini davalı olarak gösterme nedeninin sigorta poliçelerinde güvence altına alınan maddi zararlara karşı tazminat yükümlülükleri olduğunu, davalı sigorta şirketlerinden manevi tazminata ilişkin taleplerinin bulunmadığını açıklamıştır.
ASIL DAVADA CEVAP
Davalı … vekili, 27.07.2014 tarihinde saat 15:00 de müvekkilinin … plakalı aracı ile seyir halinde, kavşaktan geçiş yaparken süratli olarak gelen davalı …’ın idaresindeki … plakalı aracın ön kısmı ile müvekkilinin aracının sol yan kısmına çarptığını, müvekkilinin aracını yolun sağ tarafına kaldırıma fırlattığını, savrularak aracın önce yaya …’ye daha sonrada park halindeki … plakalı araca çarparak durabildiğini, müvekkilinin olayda herhangi bir kusurunun olmadığını, kusurun kavşakta geçit hakkı kurallarına riayet eteyen diğer davalı …’ın olduğunu, davayı kabul anlamamına gelmemek kaydıyla davacının 20.000,00-TL maddi tazminat talebini açıklaması gerektiğini, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … AŞ vekili, … plakalı aracın 22.08.2013 – 2014 tarihleri arasında ZMS sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza ile ilgili müvekkili şirkete başvuruda bulunulmadığını, müvekkilinin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limit ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesi, davacının maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne sevk edilerek kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor alınması, davacının sosyal ve ekonomik durumunun ve hangi Sosyal Güvenlik Kuruluşuna tabi olduğunun, kazadan sonra davacıya herhangi bir ödeme alıp almadığının tespitini, davanın …’na ihbar edilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, 27.07.2014 tarihinde saat 14:40 de müvekkilinin … plakalı araç ile seyir halinde, … sokaktan çıkmak üzere iken … sokağın … sokağa çıkışında sağ tarafta dik bir şekilde park eden … plakalı aracığın görüşünü tamamen kapatması dolayısıyla görüş sağlamak amacıyla aracın ön kısının … sokağa çıkardığını ve yol trafiğini kontrol etmek istediğini, bu sırada …. sokaktan oldukça hızlı gelen davalı …’in yönetimindeki … plakalı aracın müvekkilinin aracına sağ ön tampon bölümüne çarptığını, daha sonra davacı …’ye, sonrasında park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını, müvekkilinin hiçbir trafik kural ihlali yapmadığını, kazanın oluşumunda asli kusurun diğer davalı …’nin olduğunu, kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, tutanağa itiraz ettiklerini, mahkemeden keşif ve bilirkişi raporu alınmasını talep ettiklerini, davacının yaralanmasında müvekkilinin hiçbir kusuru bulunmadığından davacının maddi ve manevi tazminat taleplerini kabul etmediklerini, davacının yaşamı boyunca bir yardımcıya ihtiyacı olup olmadığının mahkemece bilirkişi incelemesi ile belirlenebileceğini, müvekkiline ait aracın ….’ne sigortalı olduğu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Şirketi vekili,dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı aracın müvekkil şirket tarafından 30.04.2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 220150814 no’lu Zorunlu Karayolu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davacının dava öncesinde müvekkil şirkete başvuru yapmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkilinin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limit ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, araçların kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesi, davacının maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne sevk edilerek yalnızca kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor alınması, davacının sosyal ve ekonomik durumunun ve hangi Sosyal Güvenlik Kuruluşuna tabi olduğunun, kazadan sonra davacıya herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti, kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … AŞ vekili, 21.01.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 26.01.2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın Finansal Kiralama Kanunu çerçevesinde, Karşıyaka …. Noterliği’nin 24.04.2003 tarih, 15254 Y.s. Ve 55747 s. Finansal Kiralama Sözleşmesi ile ….’ne verildiğini, davanın finansal kiracı olan ….’ne ihbar edilmesi gerektiğini, kendilerin kazanın nasıl meydana geldiği ve kusur durumları ile ilgili herhangi bir bilgilerinin olmadığını, kazaya karışan araç üzerinde hiçbir fiili hakimiyeti olmayan, sadece teminat amaçlı mülkiyeti elinde bulunduran müvekkili şirkete husumet yönetilmesinin hatalı olduğu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İhbar olunan …. vekili; müvekkili şirket tarafından ….’ne ait, … plakalı araç için 02.05.2014 – 2015 vadeli sigorta poliçesi düzenlendiğini, sigorta şirketinin poliçe uyarınca sorumluluğunun sigorta genel şartaları hükümleri kapsamında poliçe üzerinde yazılı limit ve kusur oranında sınırlı olduğunu, müvekkiline sigortalı araca kasko sigortasına bağlı olarak ihtiyari mali mesuliyet sigortası teminatı verildiğini, teminatın 50.000,00-TL olduğunu, zararın öncelikle trafik sigortasından karşılanması gerektiğini, sigortalı sürücünün kusurlu olduğunun ve davacının maddi zararının ispat etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA
Davacı vekili, … plakalı aracın kayden maliki görünen … A.Ş. tarafından, Finansal Kiralama Kanunu çerçevesinde, Karşıyaka …. Noterliği’nin 24.04.2003 tarih, 15254 Y.s. ve 55747 s. Finansal Kiralama Sözleşmesi ile ….’ne 38 ay süre ile kiralandığı, aracın zilyedi ve uzun süreli kiracısı olarak işleten sıfatına sahip olan davalı …. Olduğu anlaşılmakla 100.000,00-TL manevi tazminatın 27.07.2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP
Davalı vekili, tazminat isteme hakkının müvekkili firma çalışanı …’ın kusur oranının kesinleşmiş olması durumunda söz konusu olabileceğini, belirlenmiş ve kesinleşmiş kusur oranı bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre “…Sigorta poliçeleri celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, kazanın meydana geliş şekli itibari ile kusur raporu ve davacını talep edebileceği tazminat için aktüerya incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler tarafından hazırlanan 15.03.2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; sürücü …’ın idaresindeki … plakalı aracı ile seyrettiği … sokakta belirli mesafelerle diğer sokaklar tarafından kesilmiş kavşaklar bulunduğu, kendi yolu olan … sokak ile ….. sokağa kesişim yapan … sokak kesişim kavşağına giriş yaptığı esnada, kendisine göre geçiş önceliği olan, sağ taraftan gelen, … idaresindeki … plakalı aracın sağ ön tampon kısmından çarpması ve tamponu tamamen sıyırarak savrularak ve yönü değişerek … sokak üzeri kaldırımda bulunan davacıya çarpıp, ardından park halinde olan … plakalı araca çarpmasıyla meydana gelen yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının etken taraflarından biri olarak, kavşakta geçiş yaparken ilk geçiş hakkını sağdan gelen … plakalı araca vermemesi nedeniyle 2918 s. KTK.’nun 57/1-c. maddesini ihlal ettiğinden ASLİ ve % 65 oranında kusurlu olduğu, sürücü, …’nin idaresindeki … plakalı aracıyla seyrettiği … sokak üzerinde diğer sokakların kesişmesiyle bir çok kavşak bulunduğu, … sokak kesişim kavşağına hızlı bir şekilde giriş yaptığı, kavşakta geçiş yapmakta olan diğer aracın kendi aracının sol ön kısmına çarpmasına neden olduğu, kazanın etken taraflarından biri olarak 2918 s. KTK.’nun 52. maddesini ihlal ettiğinden tali ve %35 oranında kusurlu olduğu, davacı yayanın ve park halinde bulunan … plakalı araç sürücüsünün kusurlarının bulunmadığı, davacının 04.11.2014 tarihli tensip gerekleri başlıklı dilekçesi ile taleplerinin 15.000,00-TL iş gücü kaybı, 4.000,00-TL bakıcı, 500,00-TL pansuman için ulaşım gideri, 500,00-TL okula gidip gelmesi bakımından ulaşım gideri olarak belirlendiği, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’nun 02.11.2016 tarih, 14642 s. raporunda, 22.01.1994 doğumlu davacının 27.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazası neticesinde meydana gelen yaralanmanın % 30,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süreci (geçici iş göremezlik süresi) nin 27.07.2014 tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği, kaza tarihinde davacının Şifa Üniversitesi Sağlık bilimleri Fakültesi Hemşirelik bölümü 2. sınıfında öğrenci olduğu beyan edilmekle davacının geliri asgari ücret dikkate alınarak 6 aylık geçici iş göremezlik zararının 5.420,32-TL olarak hesaplandığı, davacının mevcut kırıkları nedeniyle iyileşme süresinin ilk 6 ayında günlük yaşamı içindeki ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için bir başkasının bakım ve gözetimine muhtaç olduğu, 6 aylık bakım gideri = 1.071,00 TL x 6 = 6.426,00-TL bakıcı gideri ve tedavisinin devam ettiği süre içinde gerek hastaneye gerekse okula gitmek için toplam 1.000,00-TL ulaşım harcaması yapmasının hayatın olağan akışına uygun olacağı, 22.01.1994 doğum tarihli davacının aktif dönem kazanç kaybı net asgari ücret üzerinden, pasif dönem içinde ise asgari geçim indirimi göz önüne alınmayarak asgari ücretin neti üzerinden hesaplanacağı, asgari ücret ile tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00-TL, geçici iş görmezlik zararı 5.420,32-TL, sürekli iş görmezlik zararı 226.085,02-TL toplamı 238.931,34-TL, asgari ücretin 1.5 katına göre tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00-TL, geçici iş görmezlik zararı 5.420,32-TL, sürekli iş görmezlik zararı 332.469,81-TL toplamı 345.316,13-TL, asgari ücretin 2 katına göre tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00-TL, geçici iş görmezlik zararı 5.420,32-TL, sürekli iş görmezlik zararı 438.854,58-TL toplamı 451.700,58-TL olabileceği, manevi zararların trafik sigortası teminatları olduğu sürücüsü % 65 kusurlu davalı … olan … plakalı aracın Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet-Trafik Sigortasının, davalı … A.Ş. tarafından 30.04.2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 220150814 numaralı poliçe ile, sürücüsü % 35 kusurlu davalı … olan … plakalı aracın Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet-Trafik Sigortasının davalı … A.Ş. tarafından 22.08.2013-2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 70548159 numaralı poliçe ile yapıldığı, kazanın oluşumunda kusurlu aracın ZMM Trafik Sigortacısı tarafından üst teminat limiti olan 250.000,00-TL sına kadar karşılanacağı, … A.Ş.’nin 268.000,00-TL ve … A.Ş.’nin 268.000,00-TL teminatı bulunduğu, 3 farklı gelir durumuna göre yapılan hesaplamalarda davacı yanın zararının 536.000 TL toplam sigorta teminat limiti dahilinde kaldığı, ZMM Sigortaları tarafından karşılanmaya yettiği, kaza 27.07.2014 tarihinde meydana gelmiş olmakla her iki ZMM (Trafik) Sigortası tarafından verilen teminat süresi içinde olduğu, … tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin zorunlu mali mesuliyet trafik sigortası kapsamında bulunduğu, davalı … A.Ş.’nin 268.000,00-TL ve davalı … A.Ş.’nin 268.000,00-TL sına kadar teminat limiti ile zararı giderme sorumluluğunda oldukları, KTK.’nun 88. md. uyarınca bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunların müteselsil olarak sorumlu tutulacağı, kazada davacının yaralanmasına neden olan/zarar veren araç sürücüleri, işleten ve/veya malikleri ile araç ZMM sigortacıları olan davalıların müşterek ve müteselsilen (zincirleme) sorumlu oldukları, kendi iç ilişkilerinde kusur oranlarına/sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre birbirleri arasında rücu imkanları bulunduğu, davalılardan … A.Ş. tarafından davacıya 02.10.2015 tarihinde 215.000,00-TL ödeme yapıldığı, davacının almış olduğu bedelin 243.203,29-TL güncel değerinin mahsubunun gerektiği, KTK.’nun 99. md. gereği sigortacı tarafından talep edilen tazminat ve giderlerin, hak sahibinin kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağı veya bilirkişi raporunu ve gerekli belgeleri sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde hak sahiplerine ödeme mükellefiyeti içinde olduğu, aksi halde sigortacının ödemekle yükümlü olduğu kısım için temerrüte düştüğünün kabul edileceği, davacı yanca, davadan önce davalı sigorta şirketlerine herhangi bir müracaata bulunduğuna dair belge bulunmadığından, davalı sigorta şirketlerinin dava tarihinde temerrüde düşeceği, araç sürücüsü ve araç maliki davalılar bakımından faizin kaza tarihinden itibaren işleyeceği kanaati açıklanmıştır.
Toplanan deliller, dosya kapsamından; 22.07.2014 tarihinde sürücü davalı …’ın idaresindeki … plakalı araç ve sürücü davalı …’nin idaresindeki … plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazası sırasında yolda bulunan yaya …’in yaralanması ve park halinde bulunan dava dışı … plakalı aracın maddi hasara uğraması ile davalı sigorta şirketlerinin eminat süresi içinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda, … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın kavşakta geçiş yaparken ilk geçiş hakkını sağdan gelen … plakalı araca vermemesi nedeniyle asli ve %65 oranında, … plakalı araç sürücüsü …’nin kavşakta yaklaşırken hızını azaltmaması nedeniyle 2918 s. KTK.’nun 52. maddesini ihlal ettiğinden tali ve %35 oranında kusurlu oldukları, davacı yaya …’in kusurunun bulunmadığı, sürücüsü davalı … olan ve kazanın oluşumunda sürücüsü % 65 kusurlu olan … plakalı aracın karayolları zorunlu mali mesuliyet-trafik sigortasının, davalı … A.Ş. tarafından 30.04.2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 220150814 numaralı poliçe ile yapılmış ve sakatlık sigorta teminat limitinin kişi başına 268.000,00-TL olduğu, sürücüsü davalı … olan ve kazanın oluşumunda sürücüsü % 35 kusurlu olan … plakalı aracın karayolları zorunlu mali mesuliyet-trafik sigortasının, davalı … A.Ş. tarafından 22.08.2013-2014 tarihleri arasında geçerli olmak ve 70548159 numaralı poliçe ile ve sakatlık sigorta teminat limitinin kişi başına 268.000,00-TL olduğu, kazaya karışan sürücüsü davalı … olan ve kazanın oluşumunda sürücüsü % 65 kusurlu olan … plakalı aracın kasko sigortası içinde İhtiyari Mali mesuliyeti kapsayan sigortasının dahili davalı …. tarafından 02.05.2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak ve 18961520 numaralı poliçe ile yapılmış olduğu ve manevi tazminatın teminat altına alınmamış olduğu ve maddi tazminat üst teminat limitinin kişi başına 50.000,00.-TL olduğunu. Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’nun 02.11.2016 tarih, 14642 s. raporunda, 22.01.1994 doğumlu …’in 27.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazası neticesinde meydana gelen yaralanmasının % 30,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmesine neden olduğu, iyileşme-geçici iş göremezlik süresinin 27.07.2014 tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, yaralanan davacı …’in kaza tarihinde Şifa Üniversitesi Sağlık Fakültesi Hemşirelik Bölümü 2. Sınıfında öğrenci olduğu, mezun olduktan sonra hemşire olarak çalışacak bir kişinin gelirinin asgari ücret üzerinde olabileceği de gözetilerek yapılacak maluliyet hesaplamasında, gelecek aktif dönemi için hesaplamada asgari ücret, asgari ücretin 1,5 ve 2 katı oranında gelir elde edebileceği kanaatine göre 3 hesaplama yapıldığı. KTK m.85/1 ve m.91 ve KZMSS genel şartları gereği davalı sigorta şirketlerinin sorumluluğunun, teminat limiti, kusur miktarı ve gerçek zarar ile sınırlı olmak üzere işleten/sigortalı ile eşdeğerli ise de, KTK m. 88 gereği, kazada davacının yaralanmasına neden olan / zarar veren araç sürücüleri, işleten ve/veya malikleri ile araç ZMM sigortacıları olan davalıların, davacı zararı bakımından müşterek ve müteselsilen (zincirleme) sorumlu oldukları. Davalılardan … AŞ tarafından davacı yana 02.10.2015 tarihinde 215.000,00.-TL sı ödeme yapıldığı, 02.10.2015-17.03.2017 tarihleri arasında geçen süre 532 gün olup 251.000 * 9% / 365*532 = 28.203,29 TL olmakla, davacı yanın almış olduğu bedelin güncel değeri 215.000 + 28.203,29 = 243.203,29.-TL sı olduğu, bu ödemenin rapor tarihine göre güncellemesinin yapılarak, hesaplamadan mahsubunun gerektiği.
Davacının maddi zararı bakımından, geliri asgari ücret kabul edilerek hesaplanırsa, davacının tedavi ve ulaşım harcama toplamının 7.426,00TL olduğu, geçici iş görmezlik zararının 5.420,32TL , sürekli iş görmezlik zararının da 226. 085,02-TL olmak üzere toplam 238.931,34 -TL olabileceği ve davalılardan … ödemesinin düşünü ile -4.271,95-TL olduğu, davacının bakiye alacağın kalmadığı tespit olunmakla bu halde maddi zarar talep edilen hiçbir davalının sorumluluğunun tespit edilmediği.
Davacının geliri asgari ücretin 1.5 katı kabul edilerek hesaplanırsa , davacının tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00TL , geçici iş görmezlik zararı 5.420,32TL, sürekli iş görmezlik zararının 332.469,81TL olmak üzere toplam 345.316,13 TL olabileceği ve davalılardan … ödemesinin düşümü ile 102.112,84.-TL olup, kusur oranlarına göre 345.316,13 * % 65 kusur = 224.455,48 – 345.316,13 * % 35 kusur = 120.860,64 olacağı. Davalı yanca … … plakalı araç sürücüsü olmakla ödeme yapıldığı nedeniyle 13.11.2015 tarihli dilekçe ile maddi tazminat bakımından feragat edildiği, … AŞ … plakalı araç sicil maliki olmakla 25.06.2015 tarihli dilekçe ile bu davalıya karşı davadan vazgeçildiği, … AŞ … plakalı araç ZMM sigortacı olmakla ödeme yapıldığı nedeniyle 13.11.2015 tarihli dilekçe ile maddi tazminat bakımından feragat edildiğinden , birleşen davada davalısı … ‘nin… plakalı araç işletenin, dosyaya ibraz edilen ibraname gereği işletenin sorumluluğunun kalmadığının , dahili Davalı … (…) Sigorta AŞ … plakalı araç kasko içinde ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının ise davacının toplam zararı Trafik Sigortası teminatları kapsamında kaldığından bu davalıların bakiye maddi zararın gideriminden sorumlu olmadıkları, ancak kazanın oluşumundaki % 35 kusura isabet eden 120.860,64TL miktarı geçmediğinden davacının iş bu bakiye 102.112,84.-TL sı zararının gideriminden … … plakalı araç sürücü/malikinin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile … AŞ … plakalı araç ZMM sigortacısının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile sorumlu olabileceği.
Davacının geliri asgari ücretin 2 katı kabul edilerek hesaplanırsa davacının tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00TL,geçici iş görmezlik zararı 5.420,32TL ,sürekli iş görmezlik zararının 438.854,58TL olup, toplamının 451.700,58 TL olduğu, … ödemesinin düşümü ile bu tutarın 208.497,29-TL olup,kusur oranlarına göre 451.700,58 /% 65 kusur = 293.605,38 ,451.700,58 / % 35 kusur = 158.095,20 olduğu ve davalı yanca bir kısım davalılardan feragat edildiği, davalı … ‘nin … plakalı araç işletenin, dosyaya ibraz edilen ibraname gereği işletenin sorumluluğunun kalmadığının dahili davalı … (…) Sigorta AŞ … plakalı araç kasko içinde ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının ise davacının toplam zararı Trafik Sigortası teminatları kapsamında kaldığından bu davalıların bakiye maddi zararın gideriminden sorumlu olmadıkları, ancak davacının iş bu bakiye 208.497,29.-TL sı zarar miktarının kazanın oluşumundan % 35 kusur miktarını geçmesi ve davacının % 65 kusur sorumlusunu tüm alacakları nedeniyle ibra ettiğinden % 35 kusur oranına isabet eden 158.095,20.-TL sı zararının gideriminden … ve … AŞ … plakalı araç ZMM sigortacısının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile sorumlu olabileceği bildirilmiştir.
Taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmiş, itirazlar ve İzmir Ticaret Odasının , İzmir Tabipler Odasının , İzmir Valiliği İl Sağlık Müdürülüğünün yazı cevapları doğrultusunda bilirkişi heyetine ek rapor alınmıştır.
Bilirkişiler ek raporunda ; kök raporları doğrultusunda dosyaya gelen cevaplar doğrultusunda davacının gelirinin asgari ücretin 1.5 katı kabul edilerek hesaplanırsa , davacının tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00TL , geçici iş görmezlik zararı 5.420,32TL, sürekli iş görmezlik zararının 332.469,81TL olmak üzere toplam 345.316,13 TL olabileceği ve davalılardan … ödemesinin düşümü ile 102.112,84-TL olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili, tüm davalılar yönünden 20.000,00-TL maddi tazminat istemini 82.112,84-TL arttırmış harcını karşılamıştır.
Davacı vekili 12.12.2014 tarihli dilekçesi ile; sigorta şirketlerini davalı olarak gösterme nedeninin sigorta poliçelerinde güvence altına alınan maddi zararlara karşı tazminat yükümlülükleri olduğunu, davalı sigorta şirketlerinden manevi tazminata ilişkin taleplerinin bulunmadığını açıklamıştır.
Davacı vekili 26.06.2015 tarihli dilekçesi ile; davalı … A.Ş. hakkında açmış bulundukları davadan vazgeçtiklerini açıklamıştır.
Davacı vekili 13.11.2015 tarihli dilekçesi ile; dava açıldıktan sonra, 22.09.2015 tarihinde düzenlenen “İbraname Feragat Sulh Anlaşması” ile … plakalı aracın sigortacısı davalı … A.Ş. tarafından 02.10.2015 tarihinde, 215.000,00-TL maddi tazminat ve vekalet ücreti ile yargılama gideri ile birlikte 251.300,00-TL ödeme yapıldığını, … plakalı araç sürücüsü … ile aracın sigortacısı … A.Ş.’ne yönelik maddi tazminat davasından feragat ettiklerini …’a yönelik manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini ifade etmiştir.
Davacı vekili, tüm davalılar yönünden 20.000,00-TL maddi tazminat istemini 82.112,84-TL arttırmış harcını karşılamıştır.
Dosya içine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu olan kazanın … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın kavşakta geçiş yaparken ilk geçiş hakkını sağdan gelen … plakalı araca vermemesi nedeniyle asli ve %65 oranında, … plakalı araç sürücüsü …’nin kavşakta yaklaşırken hızını azaltmaması nedeniyle 2918 s. KTK.’nun 52. maddesini ihlal ettiğinden tali ve %35 oranında kusurlu oldukları, davacı yaya …’in kusurunun bulunmadığı, davacının bu kaza nedeniyle İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nin 02.11.2016 tarih 20299 s. Raporunda da belirlendiği üzere % 30.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme-geçici iş göremezlik süresinin 27.07.2014 tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiş olmakla, davacının gelirinin asgari ücretin 1.5 katı olduğu kabul edilmiş ve buna göre yapılan hesaplamada, davacının tedavi ve ulaşım harcaması toplamı 7.426,00TL , geçici iş görmezlik zararı 5.420,32TL, sürekli iş görmezlik zararının 332.469,81TL olmak üzere toplam 345.316,13-TL olabileceği ve davalılardan … AŞ. tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş değeri olan 243.203,29-TL ‘nin düşümü ile 102.112,84-TL olduğu bu miktarın kazanın oluşumundaki %35 oranına tekabül eden 120.860,64-TL’ye geçmediği tespit edilmekle, davacının daha önce vermiş olduğu 26.06.2015 tarihli dilekçesi ile; davalı … A.Ş. hakkında açmış bulundukları davadan vazgeçtiklerini bildirir dilekçesi, 13.11.2015 tarihli dilekçesi ile; dava açıldıktan sonra, 22.09.2015 tarihinde düzenlenen “İbraname Feragat Sulh Anlaşması” ile … plakalı aracın sigortacısı davalı … A.Ş. tarafından 02.10.2015 tarihinde, 215.000,00-TL maddi tazminat ve vekalet ücreti ile yargılama gideri ile birlikte 251.300,00-TL ödeme yapıldığını, … plakalı araç sürücüsü … ile aracın sigortacısı … A.Ş.’ne yönelik maddi tazminat davasından feragat ettiklerini …’a yönelik manevi tazminat taleplerinin devam ettiği yönündeki beyanları dikkate alınmış her ne kadar davacı vekili 01.11.2017 havaleli dilekçesi ile 20.000,00-TL maddi tazminat isteminin 82.112,84-TL artırırak 102.12,84-TL ‘ye ıslah ettiğini 345.316,13-TL den davalılardan … Aş’nin ödemesinin güncellenmiş rakamı olan 243.203,29-TL’nin mahsubu ile kalan 102.112,84-TL nin kaza tarihi olan 27.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte zincirleme sorumlu olan tüm davalılardan tahsiline 100.000,00-TL manevi tazminatın kazaya yol açan araçların sürücüleri, malikleri ve işletenlerinden zincirleme olarak tahsiline karar verilmesini istemiş ise de, bu istemine daha önce vermiş olduğu feragat içerikli dilekçesi ile gözetildiğinde itibar edilmemiş maddi tazminat yönünden davanın talep artırım dilekçesi dikkate alınarak 102.112,84-TL üzerinden davalı …, … ve … AŞ’den tahsiline, feragat nedeniyle …, … Aş ve … Aş tarafından reddine,
Manevi tazminat yönünden ise; olayda, Türk Borçlar Kanunun 56.maddesinde düzenlenmiş bulunan manevi tazminat unsurunun da söz konusu olduğu. Davacının olay nedeniyle elem ve ızdırap çektiği, bu durumun sosyal bir gerçek olduğu. Manevi tazminatın amacının çekilen acıları yeterince dindirme, yaşama yeniden bağlamak ve ruhsal dengeyi sağlamak olduğu. Bu amacı sağlayacak olan manevi tazminatın da paranın satın alma gücü, tarafların sosyal ve ekonamik durumları, davalıların olaydaki kusuru durumu, olayın işleniş şekli, Türk Borçlar Kanunun 51-56., Türk Medeni Kanunun 4. ve Yargıtay İçtihadi Birleştirme (22/06/1966 tarih 7/7 sayılı) ilkeleri çerçevesinde davalıları müzaka durumuna düşürmeyecek ve davacıyı haksız yere zenginleştirmeyecek şekilde taktiri gerektiği, bu miktarından mahkememizce 20.000,00-TL olarak değerlendirildiği ” gerekçesiyle Asıl Ve Birleşen Davada; Maddi Tazminat Yönünden davanın KISMEN KABULÜ İLE ; 102.112,84-TL ‘nin davalılar …, … Aş. ve … AŞ’den tahsiline, alacağa … ve … yönünden kaza tarihi olan 27.07.2014, … Aş. yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,Davanın …, … Aş. ve … Aş. Yönünden FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, Manevi Tazminat Yönünden Davanın KISMEN KABULÜNE, 20.000,00-TL manevi tazminatın …, … ve … Aş.den kaza tarihi olan 27.07.2014 den itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline Fazlaya ilişkin istemin 180.000,00-TL ‘nin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Aş vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kendisine karşı manevi tazminat davası açılmasına karşı mahkemece manevi tazminat yerine maddi tazminata da hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kendilerine karşı açılmış olup maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verildiğini, fakat red kararının davanın açıldığı tarihteki harca esas değer olan 20.000,00 TL üzerinden verildiğini, bu hususun hatalı olduğunu çünkü davalı tarafça davanın ıslah edilerek 102.112,84 TL ye dava değerinin çıkarıldığını, bu sebeple bu miktar üzerinden lehlerine nispi vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken eksik vekalet ücreti takdir edildiğini ileri sürerek kararın bu yönden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; talep edilen tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmesine karşın mahkemece hüküm kısmında davalıların sorumlu olduklarını miktar yazılmasına rağmen müştereken ve müteselsilen veya zincirleme sorumlu olduklarının yazılmadığını bu hususla ilgili tavzih isteminde de bulunmalarına karşı ek karar ile tavzih kararlarının reddedildiğini, bunun yanı sıra takdir edilen manevi tazminatın miktarının da çok düşük olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Asıl dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise yalnızca manevi tazminat istemine ilişkindir.
22.07.2014 tarihinde davalı sürücü … idaresindeki … plakalı araç ve davalı sürücü …’nin idaresindeki … plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazasında yolda yaya olarak bulunan davacı … yaralanmış, alınan adli tıp raporuna göre meydana gelen yaralanmasının % 30,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmesine neden olduğu, iyileşme-geçici iş göremezlik süresinin 27.07.2014 tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Davacı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 120.000,00-TL tazminatın 27.07.2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte asıl dava davalılardan, birleşen dava davalısından ise yalnızca 100.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece 102.112,84-TL maddi tazminatın davalılar …, … A.Ş. ve … A.Ş.den tahsiline, davalılar …, … Aş. ve … A.Ş. yönünden maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, 20.000,00-TL manevi tazminatın ise davalılar …, … ve … A.Ş.den tahsiline karar verilmiştir.
Hükümden sonra ise davacı vekili 19.03.2018 tarihli dilekçesi ile, kararın hüküm kısmında ve maddi tazminat kısmında davalıların zincirleme sorumlulukalrına dair bir ifade yer almadığını, kararda belirtildiği üzere taleplerinin zincirleme sorumlu olarak tüm davalılardan tahsiline olduğu gibi kararın hükmünden önceki bir çok yerinde davalıların zincirleme sorumluluklarına değinildiğinden ilamın infazında duraksamaya yol açılmaması ve davalıların sorumluluğunun vurdulanması açısından, kararın hüküm kısmının tavzih edilerek hem 10. Sayfadaki maddi tazminatın yükümlülüklerinin hem de 11.sayfadaki manei tazminat yükümlülerinin bu tazminat tutarından zincirleme sorumlu olduklarının hüküm kısmına yazılmasına, birleşen dosya davalısı … ve Ticaret Aş.’nin sadece manevi tazminat davalısı olması nedeniyle 10. sayfadaki maddi tazminat sorumlarını arasından çıkartılmasına tavzihen karar verilmesini talep etmiş, mahkemece 24.04.2018 tarihli ek karar ile HMK 305/2. maddesinin açık olup hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği, ve değiştirilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyanın yapılan incelemesinde;
1 – Davalı … A.Ş. vekili hükümden sonra 22.06.2018 tarihli dilekçesi ile, müvekkili ve davacı … arasında 70548159 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi kapsamında sulh protokolü imzalandığını, protokolde mutabık kalınan tazminat ve ferilerinin davacı vekilinin banka hesabına ödendiğini, davacının protokol gereğince … A.Ş.’ye karşı davadan feragat etmiş bulunduğunu, dolayısıyla davanın feragat nedeniyle ret kararı ile sonuçlandırılması gerektiğini belirtmekle buna dair protokol ve makbuzu dilekçesine eklemiş olup davacı vekilinin vekaletnamesinde sulhe yetkisi olup olmadığı hususu da dikkate alınarak sulh hususunda bir karar verilmesi gerektiği için kararın bu yönden kaldırılması gerekmiştir.
2- Davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun yapılan incelemesinde; birleşen davada davalı olan ….den yalnızca manevi tazminat talep edilmesine karşın talebin dışına çıkılarak anılan davalının maddi tazminata mahkum edilmesi doğru olmamış, davalı istinaf itirazları bu yönüyle yerinde görülmüştür.
3 – Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun yapılan incelemesinde; davacı vekili 03.11.2015 tarihli celsede, … plakalı araç sürücüsü … ve sigortacısı … A.Ş.ye yönelik maddi tazminat davasından feragat ettiklerini fakat bu araç yönünden sadece …’a yönelik manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini, maddi tazminat yönünden yargılama aşamasında sigorta şirketinin taraflarına ödeme yaptığını beyan etmiş, feragate dair anlaşma örneğini de 13.11.2015 tarihli dilekçe ile mahkemeye sunmuştur. Yargılama devam ederken davacı 01.11.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile 20.000,00 TL’lik maddi tazminat istemini 82.112,84 TL arttırarak 102.112,84 TL’ye çıkarmış, daha önce sigorta şirketi tarafından ödenen bedelin makbuz niteliğinde olduğunu belirterek ıslah talebini davalı …’a da yöneltmiştir. Mahkemece feragat nedeniyle davalı … yönünden davanın reddine ve kendisini vekille temsil ettiren … lehine maktu vekalet ücreti verilmesine karar verilmiş olup her ne kadar davalı … vekili maktu yerine ıslah edilen 102.112,84 TL bedel üzerinden nispi olarak vekalet ücretine hak kazanmaları gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuş ise de davadan feragatin talep edilen haktan, talep sonucundan vazgeçmek olduğu, feragat edilen hakkın ileride tekrar dava konusu yapılamayacağı, yapılır ise mahkemece feragat nedeniyle davanın reddine karar verileceği gözetildiğinde, davacının 03.11.2015 tarihli celsedeki feragat beyanı uyarınca haktan feragat etmesi sebebiyle artık davasını feragat edilen davalılar yönünden ıslah etmesinin mümkün olmadığı, bu sebeple ıslah talebinin geçersiz olduğu, dolayısıyla ıslah edilen miktar olan 102.112,84 TL üzerinden davalı lehine nispi vekalet ücreti tahsisinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davalı … vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
4 – Davacı vekilinin asıl karar ve tavzih talebine yönelik 24.04.2018 tarihli ek karara karşı istinaf başvurusunun yapılan incelemesinde;
a-) 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu edilen kazada, davacının ayağının bilek kısmından kesildiği ve ampute vaziyette olduğu, bu sebeple duyulan acı ve elemin kısmen giderilmesinin gerektiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın oluş biçimi, kazanın meydana geldiği olay tarihindeki paranın alım gücü, davalıların içine düşebileceği mali güçlükler ve manevi tazminatın yukarıda ifade edilen amacı da göz önünde bulundurularak davacı için takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
b-) Davacının uğradığı zarar tek bir olaydan kaynaklanmakta olup, 2918 sayılı KTK.’nun 88. ve TBK.’nun 61. maddesi uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumludurlar. Davacılar, zararlarını müştereken ve müteselsilen talep edebilecekleri gibi yasanın verdiği müteselsilen talep hakkından açıkça vazgeçerek her bir failin kusuru oranında da talepte bulunabilirler. Bu açıklama ışığında, davacı vekilinin dava dilekçesinde, maddi ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebi olmasına rağmen kararda davalıların müşterek ve müteselsil şekilde sorumluluğuna hükmedilmemiş olması yerinde olmamış, bu durumda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıda yazılı şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin yukarıda açıklanan nedenle KABULÜNE,
2-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/739 Esas- 2018/63 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Yukarıda yapılan açıklamalara göre davanın yeniden görülüp istinaf denetimine uygun bir yargılama yapılarak varılacak sonuca göre bir karar vermek üzere Mahkemesine İADESİNE,
4- İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından karşılıklı taraflar yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5- a) İstinaf yoluna başvuran …’ten başlangıçta alınan 35,90TL istinaf maktu karar harcı ile 1.830,38 TL nispi karar harcının yatırana İADESİNE,
b) İstinaf yoluna başvuran …’dan başlangıçta alınan 35,90 TL istinaf maktu karar harcı harcının yatırana İADESİNE,
c) İstinaf yoluna başvuran … ‘den başlangıçta alınan 1.750,00 TL istinaf nispi karar harcının yatırana İADESİNE,
6- a) İstinaf yoluna başvuran …’ten başlangıçta alınan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinde değerlendirilmesine,
b) İstinaf yoluna başvuran…’dan başlangıçta alınan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinde değerlendirilmesine,
c) İstinaf yoluna başvuran … ‘den başlangıçta alınan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinde değerlendirilmesine,
7-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
8-Kararın taraflara tebliği, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01/07/2021