Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/351 E. 2021/519 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/351
KARAR NO : 2021/519
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2018
NUMARASI : 2016/1082 Esas- 2018/289 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/06/2021
İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1082 Esas- 2018/289 Karar sayılı kararının dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesi süresi içinde usulünce verilmiş olmakla; dosyadaki dilekçe, lahiyalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler incelendi.
DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin 01.03.2016 tarihli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğu ….. ünvanlı firmada 28.03.2016 tarihinde yangın çıktığını,itfaiye raporuna göre yangının elektrik panosundaki aşırı yıpranma,kablo bağlantılarındaki ark,sürtünme gibi nedenlerden dolayı kısa devre yapması sonucu kablo izolesini eriterek çıkan kıvılcımların alt kısımda bulunan kolay yanıcı talaş ve mobilya parçalarını tutuşturması sonucu çıktığı yangın nedeni ile müvekkiline ait iş yerindeki bina ve demirbaşlarda çok büyük hasar meydana geldiğini,davalı sigorta şirketinin iş yerinin …..ni tanzim eden sigorta şirketi olduğunu,hasarın davalı şirkete ihbar edildiğini ve 9159043 nolu hasar dosyası açıldığını,müvekkiline toplamda 50.369,50 TL ödeme yapıldığını,oysaki gerçek zararın çok daha fazla olduğunu,bu nedenle İzmir 6.SHM.nin 2016/58 D.İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını,makine teçhizat zararı olarak hasar dosyasından 22.275,00 TL kısmın tazmin edildiğini,tazmin edilmeyen zarar yönünden davalı şirketin 28.03.2016 tarihindeki ihbar tarihinden itibaren işleyen 15 günlük ödeme süresinin bittiği tarih olan 12.04.2016 tarihinden itibaren mütemerrit duruma düştüğünü,bu arada müvekkilinin elindeki yanmış vaziyetteki makineleri de 40.120,00 TL bedelle sattığını,bu nedenlerle müvekkilinin gerçek zararının tespiti ile hasar bedeline mahsuben 50.000,00 TL nin temerrüt tarihi olan 12.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini,ayrıca tespit giderlerinin de davalıdan alınıp müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili, davacı tarafın işlettiği işyerinin ….. ile sigortalı olduğunu,davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile teminat limiti dahilinde sorumlu olduklarını,davacının davasına konu ettiği alacak kalemlerinin fahiş olduğunu ve gerçek zararı yansıtmadığını,poliçe teminatı dahilinde açılan hasar dosyası kapsamında davacıya toplam 50.369,50 TL’lik bir ödeme yapıldığını,incelenen poliçede 3.şahıs malının teminat içerisinde yer almadığını,hasarların detaylandırılarak ekspertiz raporunda değerlendirildiğini, özellikle makine -tesisat hasarının değerlendirilmesinde hasara konu makinelerin ilk alış faturaları demirbaş kayıtları,muhasebe evraklarının istenildiğini,sigortalının beyanına göre makinelerin daha önceki zamanlarda satın alındığının beyan edildiğini,tek taraflı yaptırılan tespit dosyası bilirkişi raporunu da kabul etmediklerini,davacı tarafın avans faizi isteminin yerinde olmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi asıl ve ek raporları ve tüm dosya kapsamına göre “..Poliçe, hasar dosyası,Tespit dosyası ve fotoğraflar da dikkate alınarak alınan rapora göre,davalı sigorta Şirketi tarafından ….. ile sigortalı olan davalı iş yerinde meydana gelen yangında elektrik hasar bedelinin 12.400,00 TL olduğu,bina hasar bedelinin 20.914,50 TL olduğu,emtia hasar bedelinin 5.980,00 TL olduğu,makine tesisat hasar bedelinin 5.050,00 TL olduğu,toplam zararın 44.344,50 TL olduğu,davalı Sigorta Şirketi tarafından sigortalıya 01.07.2016 tarihinde 50.369,00 TL ödeme yapılmış olduğu dolayısı ile davacının tazminini isteyebileceği bir miktarın bulunmadığı,davacı tarafça bilirkişi raporunun hasar dosyasının baz alındığını ve makinelerin yeniden satın alınmak istenildiğinde çok yüksek miktara satın alınması gerekeceğinden bahisle rapora itiraz etmiş ise de; bilirkişi heyetinin rapor tanzim ederken zaten hasar dosyası ile tespit dosyasını baz alması gerekeceği,bunun dışında olayı sıcağı sıcağına gösteren somut veri bulunmadığı,bilirkişi raporunda belirtildiği gibi makinelerin genellikle dış aksamlarında bakım ve boyama sorunlarının bulunduğu,iç aksamlarında,işleyişlerinde sorun bulunup bulunmadığının belli olmadığı,makinelerin satılmış olması nedeni ile bunun tespitinin de mümkün olmadığı,davacı tarafça makinelerin iç aksamlarında sorun bulunduğuna dair onarım faturası da sunulmadığı ,bu bakımdan davacının makinelerin yeniden satın alınması durumunda ödeyeceği miktarı baz alarak itirazda bulunmasının yerinde olmadığı,zira zarar gören makinelerin oluşan somut zarara göre bu zararın giderilmesinin mümkün olduğundan bahisle zarar giderim bedellerinin hesaplandığı ,tespit dosyasında alınan raporunda hasar dosyasındaki verileri tevsik ettiği,eldeki somut verilere göre alınan raporun somut olaya ve delillere uygun olduğu, yeniden rapor alınmasının durumu değiştirmeyeceği ve dosyaya bir katkı sağlamayacağı anlaşılmakla bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar vermek gerektiği ” gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davadan önce alınan değişik iş dosyasındaki bilirkişi raporunda belirtilen hasar bedeli ile davada alınan bilirkişi raporunda belirtilen hasar bedellerinin farklı olduğunu, mahkemenin itibar ettiği bilirkişi raporundaki ifadelerin herhangi bir piyasa araştırmasına dayanılmadan verildiğini, varsayıma dayalı ifadelerle bilimsel teknik veri içermeyecek şekilde görüş bildirildiğini, mahkemenin yeni rapor alınması taleplerinin reddinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinafa başvuran tarafın istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebeplerle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dava, davacı işyerinde çıkan yangın neticesinde oluşan zararın poliçeye dayalı olarak tahsili istemli olup uyuşmazlık, yangında davacıya ait zarar gören makine teçhizat bedellerinin ne kadar olduğu konusundadır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alınarak yapılan incelemede, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının alınan asıl rapora itirazlarının 08.01.2018 tarihli ek raporda yangının mahiyeti, dosyada yer alan raporlar, fotoğraflar ve diğer belgeler nazara alınarak değerlendirildiği, alınan bu bilirkişi ek raporunun denetime elverişli, hüküm kurmaya yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1082 Esas- 2018/289 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
3-a) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL harçtan başlangıçta alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 23,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b) Davacı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 98,10 TL’nin hazineye gelir yazılmasına,
4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan istinaf gider avansının yatıran tarafa İADESİNE,
6- Harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/06/2021