Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/349 E. 2021/514 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/349
KARAR NO : 2021/514

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S Tİ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2016 (Dava), 13/03/2018 (Karar)
NUMARASI : 2017/189 Esas, 2018/115 Karar
DAVA : RÜCUEN TAZMİNAT
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/06/2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/189 Esas – 2018/115 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda “…Davacı vekili Aliağa Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; 28.04.2016 tarihinde, …. İnş, … A.Ş’ne ait …. plakalı vasıta ile arkasına bağlı olarak bulunan …. plakalı römork üzerindeki konteynırın yükünü indirmek için …. Limanı İskele sahasına girdiğinde …. isimli vincin söz konusu konteynırı indirmek için araçtan aldıktan sonra taşıdığı konteynırı fark etmeyerek davacı şirket nezdinde …. sayılı poliçe ile 22.09.2015/2016 tarihleri arasında sigortalı olan …. plakalı çekicinin ön tavan kısımlarına vurmak sureti ile hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, kazada davalının %50 oranında kusurlu bulunduğunu, sigortalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle sigortalısına 10.06.2016 tarihinde 32.147,00-TL tazminat ödeyen davacının TTK.’nun 1472. md. uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğunu ileri sürerek, davalının %50 kusur oranına isabet eden 16.073,50-TL bedelin 10.06.2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,
CEVAP :
Dava dilekçesi davalıya 07.04.2017 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 31.04.2017 tarihli cevap dilekçesi ile; kazada müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, sigortalı aracın %100 kusurlu olduğunun düzenlenen ekspertiz raporundan ve sürücünün imzalı taşıma tutanağından açık olduğunu, 28.04.2016 tarihinde müvekkili şirkete ait …. Limanı’na, gemiye yüklenerek ihraç edilmek üzere …. nolu koyteynerin getirildiğini, konteyneri getirilen …. plakalı çekicinin üzerindeki konteyneri alan …. vincinin manevrasını tamamlamasını ve kontreyneri sahaya bırakmasını beklemeden hareket ettiğini, vincin üzerinde asılı olan koyteynerin çekiciye çarptığı, hasarın meydana geldiğini, vincin henüz hareketinin tamamlanmasını beklenmeden ve konteyner henüz yer ile temas etmeden çekicinin hareket etmesinin uygun olmadığının açık olduğunu, konteynerin tır üzerinden alınarak sahaya indirilesinin çok uzun bir işlem olmadığını, yalnızca birkaç dakika sürdüğünü, çekici sürücüsünün sabırsız ve dikkatsiz davrandığını, müvekkili şirket çalışanlarının dur ikazını duymadığını, davacının tek taraflı olarak takdir ettiği kusur oranının kabulünün mümkün olmadığını, ileri sürülen hasar bedelinin fahiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat davasıdır.
Harçlandırılan dava değeri: 16.073,50-TL dır.
Aliağa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonunda verilen 29.11.2016 tarih, 2016/363-259 s. görevsizlik kararı 15.03.2017 tarihinde kesinleşmiş, süresinde talep üzere dosya mahkememize gönderilmiştir.
Davacı vekili delil olarak, trafik sigorta poliçesi, trafik ve tescil belgesi, trafik kaza raporu , ekspertiz raporu, ödeme makbuzları, tanık, bilirkişi incelemesi incelemesine dayanmış dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Davalı vekili delil olarak savunmasında; kazaya ilişkin olarak düzenlenmiş tutanaklar, araçtaki hasara ilişkin fotoğraflar, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen 23.06.2016 tarihli tazminat talep dilekçesi, ihtarnameler, ekspertiz raporu, tanık , bilirkişi incelemesi incelemesine dayanmış dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Araç trafik tescil kayıtlarını ve hasar dosya örneğin celp edilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan kök ve ek raporda ; …. plakalı çekici sürücüsü …. aracıyla konteyner yükünü boşaltmak için …. Liman Sahasının iskelesine geldiği, özen ve dikkat yükümlülüklerine uyarak aracı park ederken vinç operatörü veya varsa gözcü ile temasa geçmesi, boşaltma işlemi tam bitmeden hareket ettiğinde, konteynerin aracına çarpacağını öngörmesi gerektiği, aracının boşaltma işlemi bittikten sonra vinç operatöründen boşaltmanın bittiği onayını aldıktan sonra hareket etmesi gerektiği, ancak böyle davranılmadığı, hareket etmek için onay alınmadan kendi beyanıyla bir anlık dalgınlıkla yavaş yavaş hareket ettiği ve hareket halinde iken vincin yükü kaldırdıktan sonra iskeleye bırakmak için aşağı indirmesi esnasında aracının tavan kısmı ile konteynerin köşe kısmına çarpmasıyla meydana gelen kazanın etken taraflarından biri olduğu, sürücüsü …. dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak yükün tam boşaltıldığı onayını almadan hareket etmesiyle meydana gelen maddi hasarlı kazada asli kusurlu olup %67,5 oranında kusurlu olduğunu,
…. Liman İşletmesi vinç operatörü, yükünü boşaltmak için iskele sahasına gelen …. plakalı çekicinin konteynerini araçtan alıp yere indireceği, tedbirli ve dikkatli davranarak boşaltma işlemine başlamadan önce TIR olduğu yerde bir gözcü bulundurulması gerektiği, TIR sürücüsü ile hoperlör ile temasa geçmesi gerektiği, kamera yardımıyla durumu kontrol ederek, Tır’ın her an hareket edebileceğini ve bir kaza meydana gelebileceğini ön görmesi gerektiğini ancak böyle davranmadığı, kamera kayıt incelemesine göre gözcüde bulundurmadığı ve nihayetinde konteyneri kaldırdıktan sonra yere indirirken aniden hareket eden Tır’ın Konteynere çarpmasıyla meydana gelen maddi hasarlı kazanın etken taraflarından biri olduğu ve vinç operatörü gerekli önlem ve tedbirleri önceden almamasıyla meydana gelen kazada tali kusurlu olup %32,5 oranında kusurlu olduğu.
Davacı şirketin, sigortalısına 10.06.2016 tarihinde 32.147,00-TL ödeme yaptığı, sigortalısının haklarına halef sıfatıyla yapmış oldğu ödemeyi, davalı tarafın kusuru oranında davacının davalıdan 10.447,78-TL alacağının olabileceği bildirilmiştir.
Dosya içerisine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporlarıylada anlaşılacağı üzere; davacı … şirketi tarafından sigortalanan …. plakalı çekicinin sürücüsü ….’ın dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak yükün tam boşaltıldığı esnada onay almadan hareket etmesiyle meydana gelen maddi hasarlı kazada %67,5 oranında kusurlu olduğu, …. plakalı vinç operatörünün gerekli önlem ve tedbirleri önceden almamasıyla nedeniyle meydana gelen kazada %32,5 oranında kusurlu olduğu, davacı … şirketi tarafından sigortalısına yapmış olduğu 32.147,00-TL ödemeden, kazada %32,5 kusuru bulunan davalıdan 10.447,78-TL alacağını isteyebileceği, alacağa ödeme tarihi olan 10.06.2016 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesi gerektiği…” gerekçesi ile Davanın 10.447,78-TL üzerinden KABULÜNE, Alacağa 10.06.2016 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, Fazlaya ilişkin 5.625,72-TL’nin reddine, karar verilmiş, verilen bu karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Meydana gelen kazada davalı taraf %50 kusurlu olmasına rağmen davalı şirketin vinç operatifinin %32.5 oranında kusurlu olduğunu bildiren ve hükme esas alınan kusur bilirkişi raporunun eksik hususlar içerdiğini ve hatalı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davaya konu kazada davacı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, eksik ve hatalı kusur bilirkişi raporunun hükme esas alındığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, Kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekili ile davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2018 tarih ve 2017/189 Esas – 2018/115 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 59.30.TL maktu harçtan peşin alınan 178.50.TL harcın mahsubu ile bakiye 119.20.TL harcın davacıya iadesine
3-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 713.68.TL nispi harçtan peşin alınan 178.50.TL harcın mahsubu ile bakiye 535.18.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvurusu sırasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 10/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.