Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/2530 E. 2023/726 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/2530
KARAR NO : 2023/726

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/08/2019 (Dava) – 06/03/2020 (Karar)
NUMARASI : 2019/410 Esas – 2020/225 Karar
DAVA : Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılma
BAM KARAR TARİHİ : 03/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/05/2023
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/03/2020 tarih ve 2019/410 Esas – 2020/225 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin 31/01/2015 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda uygulanan gündemin 14. Maddesi gereği İzmir 12. Noterliğinin gözetiminde çekilen kura sonucu … Blok … numaralı bağımsız bölüm dava dışı …adına tahsis edildiği, adı geçen … tarafından İzmir 17. Noterliğinin 31/05/2019 tarihli ve 9789 yevmiye sayılı hisse devri sözleşmesi ile kooperatifteki ortaklığının davacı …’ya 282.000,00 TL bedel karşılığında devredildiği ve noter aracılığıyla davalı kooperatife tebliğ edildiği ancak kooperatifin ortağı olarak davacının kaydedilmemesi üzerine davalı kooperatif tarafından Karşıyaka 5. Noterliğinin 03/06/2019 tarihli ve 17630 yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiği ve dava dışı …’un eski yönetim kurulunda başkan olduğu ve çalışmalarından dolayı ibra edilmediği gerekçe gösterilerek 30/06/2019 tarihinde yapılacak olağan genel kuruldan sonra ortaklığın kaydı yönünde yönetim kurulu tarafından karar verileceğinin bildirildiği, bunun üzerine davacı tarafından Karşıyaka 6.noterliğinin 14/06/2019 tarihli ve 10177 yevmiye sayılı ihtarnamesinin davalı kooperatife gönderildiği, ancak olağan genel kurul yapılmasına rağmen yönetim kurulu tarafından davacının ortaklığa kabulüne dair bir karar alınmadığı, davacının ortak olarak kaydedilmemesi durumunun yasaya aykırılık teşkil ettiği, bu nedenle yönetim kurulunun red yetkisinin olmadığını ileri sürerek, öncelikle tahsisli taşınmaz olan … Blok … numaralı dairenin devrinin önlenmesi amacıyla üzerine tedbir konulmasına, müvekkilin kooperatif ortaklığının tespitine ve ortaklık kararının alınmasını, dava masraf ve vekillik ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı …’un önceki dönemde kooperatif başkanlığı yaptığı, kooperatif başkanlığı yapılan döneme ilişkin kooperatifin zarara uğratıldığı, bu durumu bilirkişi raporları ve hesap teknik komisyonu tarafından tespit edildiği, davacının asıl amacının dava dışı …’un kooperatife verdiği zararların tazmin edilmesinin imkansız hale getirmek olduğu, …’un hissesi haricinde kooperatifte hali hazırda başka boş dairelerin de bulunduğu, davacı tarafın amacının kooperatiften daire almak olması halinde diğer boş dairelerden bunun temin edilebileceği dolayısıyla davacı tarafından açılan davanın medeni kanun 2. Maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılmasının niteliğinde olduğu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…dava dışı …’ un davalı kooperatifin kurucu ortaklarından olduğu ve ortaklığın 01 numaralı kaydında bulunduğu, kooperatifin 31/01/2015 tarihli genel kurul toplantısı neticesi olarak … blok … numaralı bağımsız dairenin adına tahsisine yönelik karar alındığı, davacı ile dava dışı … arasında … blok … numaralı bağımsız bölüme yönelik İzmir 17. Noterliği’nin 31/05/2015 tarihli ve 9789 yevmiye sayılı Kooperatif hisse devrinin yapıldığı, söz konusu hisse devrinin 282.000,00 TL karşılığında gerçekleştiği ve bedelin dava dışı … tarafından alındığı, hisse devrine yönelik olarak gerçekleştirilen bu işleme yönelik noter evrakı davalı kooperatife ortaklığa kayıt talebi ile gönderildiği, bu talebi yönelik olarak davalı tarafça Karşıyaka 5. Noterliğinin 03/01/2019 tarih ve 17630 yevmiye sayılı ihbarnamesi ile devir talebinin 30/06/2019 tarihli genel kurulundan sonra değerlendirileceğinin bildirildiği ve ayrıca aynı ihbarnamede davacı tarafın hisse devrine konu noter evrakının davalı kooperatife 01/06/2019 tarihinde ulaştığının bildirildiği, davalı tarafça keşide ettirilen ihbarnameden sonra davacının ortaklığa kaydının yapılmadığının dosya kapsamı ve taraf beyanları ile sabit olduğu, dosyaya kazandırılan davalı kooperatif ana sözleşmesinde ortaklık şartlarının ve ortaklığa kabulün ve ortaklığın devrinin 10.11 ve 17. maddesinde düzenlendiği, söz konusu düzenlemelerin davalı savunması ile birlikte değerlendirilmesi neticesinde 10. maddedeki koşulları taşıdığı dosya kapsamı ile sabit olan davacının ortaklığa kabulünden kaçınılamayacağı, davacının kooperatife şekli üye olması yönünde hukuken bir engel bulunmadığı…” gerekçesiyle Davalı Kooperatifin 01 ortak kaydında bulunan dava dışı …’un davalı tarafından 31/01/2015 tarihli genel Kurul toplantısı neticesinde … Blok … numaralı bağımsız dairesinin adına tahsis edilmesine yönelik karardan sonra söz konusu bağımsız bölümün davacı ile İzmir 17. Noterliği’nin 31/05/2015 tarihli ve 9789 yevmiye nolu hisse devri sözleşmesi neticesi davacıya devir edildiğinden; davacının davalı …nin 17/06/2019 tarihinden beri ortağı olduğunun tespitine ve ortaklık defterine kaydına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının; kooperatif üyesi olan …’un üyeliğini 282.000,00 TL’ye devraldığını, kooperatifin üyelik devrini kabul etmediğini, bu nedenle taşınmazın devrinin önlenmesi amacıyla tedbir talep ettiğini, ayrıca üyeliğinin tespitine karar verilmesini talep ettiğini, yerel mahkeme tarafından davacı yanın talepleri eksik araştırma ve inceleme sonucunda kabul edildiğini, ancak tüm dosya kapsamında davacı yanın hukuka aykırı taleplerinin yerel mahkeme nezdinde kabul gördüğünü, davacının üyeliğini devir önerisi yapıldığını, Kooperatif Genel Kurulu tarafından Hesap Tetkik Komisyonunun görüşü benimsenerek ilgili yönetim ve denetim kurulu hakkında yasal işlem yapılmasına karar verildiğini, kooperatifin binlerce lira zarara uğratıldığının bilirkişi raporları ve Hesap Tetkik Komisyonu tarafından tespit edildiğini, davacının ısrarla önceki başkan olan …’un üyeliğini devralmak için çabaladığını, bu hususun, dava dışı …ile davacı …’nın birlikte hareket ettiği izlenimi verdiğini, çünkü Kooperatifte başka boş daireler de bulunmasına rağmen davacı …’nın eski başkanın dairesini almakta ısrar ettiğini, müvekkilinin Kooperatiften daire edinmek istiyorsa boşta daireler bulunduğunu, ayrıca Kooperatif Genel Kurulunda karşılıklı dairesini değişmek isteyen olması durumunda, bu hususa anlayışla yaklaşılarak, değişiklik yapılmasına müsaade edildiğini, ancak 30.06.2019 tarihinde yapılan son Genel Kurulun 12 nolu gündem maddesinde bu hususa yer verildiğini ve Genel Kurulda bu husus oy birliği ile kabul edildiğini, devirdeki maksadın Kooperatifin zarara uğratılması olduğunu, dava dışı …’un, önceki dönemde Kooperatif başkanlığı yaptığını, kendisinin de içinde olduğu yönetim ve denetim kurulu hakkında hesap tetkik komisyonu kurulduğunu, mali ve teknik yönden hukuki mütalaalar alındığını ve Kooperatifin zarara uğratıldığı uzman bilirkişilerce tespit edildiğini, bu tespitin sonucunda kendisine karşı yöneltilecek talebi karşılıksız bırakmak maksadı taşıdığını, ayrıca üyeliği devralmak isteyen davacı … yönünden ise boşta üyelik bulunduğunu, davacının amacının Kooperatif üyesi olmak değil, …ile birlikte hareket edip … ‘un Kooperatife verdiği zararların tazmin edilmesini imkansız hale getirmek olduğunu, kooperatif tüzel kişiliğini açıkça zarara uğratmak maksadıyla yapılan üyelik devir talebinin (sadece …’tan devralmak suretiyle yapılan talep), Kooperatif yönetim kurulu tarafından usul ve yasaya uygun görülmediğinden kabul edilmediğini, yerel mahkeme tarafından muvazaalı üyelik devrine ilişkin olarak herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın hüküm tesis edildiğini, yerel mahkeme tarafından hiçbir beyanlarının dikkate alınmadığını, davacı ile dava dışı …’un kötü niyetli olarak hareket ettiğine ilişkin araştırma yapılması talep edilmesine karşın yerel mahkeme tarafından hiçbir araştırma yapılmadığını, davacı yanın dava konusu taşınmazı alabilecek imkanı olup olmadığı, gelir durumunun ne olduğuna ilişkin araştırma yapılmasını talep ettiklerini, ancak yerel mahkemenin hiç bir araştırma yapmadan eksik inceleme ile hüküm kurduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 31.03.2008 tarih 2007/2166 E. – 2008/4084 K.sayılı içtihadında da açıklandığı üzere, kooperatifler hukukunda “açık kapı ilkesi” geçerli ise de, bu ilkenin mutlak şekilde uygulanması adaletin zedelenmesi sonucunu doğurabilir. Sözü edilen ilkeyi her olayın özelliğine, tarafların durumuna göre uygulamak lazım gelir. Her ne kadar devir alanın ortaklık şartlarını taşıdığını saptayan yönetimin, devir alanı üyeliğe kabul zorunluluğu 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 14. maddesi hükmünün bir gereği ise de, somut olayda durum farklı olup, devir eden dava dışı …ve başkaları hakkında yöneticilik sıfatı nedeniyle kooperatif parasını zimmetine geçirdikleri, görevlerini kötüye kullandıkları iddiaları ile alınan hesap tetkik ve komisyon raporları uyarınca genel kurul tarafından alınan karara dayalı olarak savcılığa suç duyurusunda bulunduğu iddia edilmektedir. Bu durumda dava dışı …hakkında sonrasında açılması muhtemel sorumluluk davasında kooperatif lehine karar çıkması halinde devreden eski yönetici …’un payından bu zararın tazmini gerekeceğinden, bu olanağın kullanılmasını teminen davalı kooperatifin bir önlem olarak …’un payının devrini engelleme hakkının bulunduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, davalının, devri bu nedenle tescil etmemesi haklı bir sebep oluşturacak ve devir bu bakımdan muvazaalı ve kötüniyetli olup TMK’nun 2. maddesi karşısında hukuki himaye görmeyecektir.
Mahkemece, davalı kooperatifin iddia ettiği dava konusu payı devreden eski yönetici hakkındaki suç duyurusunun akıbeti ve varsa açılmış ceza ve hukuk dava dosyaları celb edilerek incelenmesi ve yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı şekilde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ( aynı yönde Yargıtay 23. HD’nin 2011/4791 E. – 2012/2030 K. sayılı ilamı )
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ ile, İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/410 Esas – 2020/225 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davalı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek nihai kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/05/2023