Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/2480 E. 2023/633 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/2480
KARAR NO : 2023/633

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2018 (Dava) – 26/12/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/339 Esas – 2019/1502 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 12/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/04/2023

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/12/2019 tarih ve 2018/339 Esas – 2019/1502 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … plakalı araç sürücüsü davalı …’in kırmızı ışık kuralını ihlal ettiğinden asli kusurlu olduğunu, müvekkiline ait aracı kendi araçları ile takip eden müvekkilinin akrabalarının olaya bizzat şahit olduğunu, kazanın meydana geldiği kameraların olay tarihi itibariyle arazalı olması sebebiyle trafik polisi tarafından kusur oranı belirlenmeksizin tutanak tanzim edildiğini, müvekkilinin kazadan sonra olay yerine gelen polis memurları tarafından, davalı …’in ehliyetine ceza tanzim edildiğini gördüğünü ancak içeriği hakkında bilgi sahibi olamadığını, müvekkilleri ve tarafların müşterek kazadan yaklaşık 1-2 gün sonra sırf kendi çabalarıyla çevre esnafın da yardımıyla kaza anını gösterir ödeme kayıtlarına ulaştığını kayıtlarda davalı …’in kırmızı ışık ihlali yaptığının açıkza görüldüğünü ileri sürerek, davanın kabulü ile müvekkillerden …’un maliki olduğu … plaka sayılı araçta meydana gelen maddi zarar ve aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı hurdaya ayrılmasının gerekip gerekmediğinin tespiti ile, müvekkili …’un ve eşine ait başkaca araç bulunmaması sebebiyle araç mahrumiyeti zararı, İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/25 D. İş sayılı dosyasına konu tespit masrafları, ikame araca ödenen kira bedeli, çekici ücreti, hasarlı aracın otopark ücreti maddi zararlarımızın tespiti ile HMK 107. Madde uyarınca artırılmak suretiyle 5.000,00-TL olay tarihi olan 28/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal fazi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen müvekkiline verilmesine, kazanın müvvekkiller nezdinde doğurduğu elem, açı ve ızdırap göz önünde tutularak müvekkili … için 5.000,00-TL diğer müvekkil … için 5.000,00-TL olmak üzere toplam 10.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile davalılardan sürücü … ile davalı malik … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü’nden müştereken ve müteselsilen talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …’in, … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü’nde otobüs şoförü olarak çalıştığını, 28.01.2018 tarihinde … Genel Müdürlüğü’ne ait … plakalı otobüs ile seyrederken, henüz kavşaktan geçişini tamamlayamadan, kavşağa kontrolsüz giren davacı …’un … plakalı aracıyla otobüse çarptığını, kazaya davacı …’un sebebiyet verdiğini ve tam kusurlu olduğunu, davacının zararının sigorta şirketi tarafından giderilmesinin mümkün olduğunu, bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, kazanın meydana gelişi, meydana gelen zarar ve müvekkili sürücünün sosyal ekonomik durumu göz önüne alındığında talep edilen manevi tazminat bedelinin fahiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin usul ve esas açıdan hukuka aykırı olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, meydana gelen kazada idarenin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, zarar ile aracın işletilmesi arasında yer alan illiyet bağının davacının kusuru ile kesildiğini, araçta oluştuğu iddia edilen maddi zarar miktarını kabul etmediklerini, kazanın davacının kusuru ile meydana geldiğini ve bu nedenle manevi tazminat istenemeyeceğini, davacı tarafından talep edilen manevi tazminat bedelinin, olayın oluş biçimi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile bağdaşmayacak şekilde fahiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirkette sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olduğunu, kaza tarihi itibariyle maddi araç başına azami 33.000 TL ile sınırlı olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle müvekkili şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını ve araç hasarı ile sigortalının %50 kusur oranına isabet eden 3.750,00 TL’nin davacıya 18/04/2018 tarihinde ödendiğini, poliçe teminatının yapılan ödeme kadar azaldığını, sigortalı araç sürücüsünün %50 kusurlu olduğu, sigortalının asli ve tam kusurlu olduğu iddiasının haksız olduğunu, müvekkili sigortaca maddi zararın karşılandığını, müvekkili şirketin başkaca bir sorumluluğu bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “…Alınan bilirkişi raporu, davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından yapılan ödeme, incelenen İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/25 D.iş sayılı dosyası dikkate alınarak, davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, davacıların manevi tazminat taleplerinin de TBK madde 56/1 maddesi uyarınca, dinlenen davacı tanıklarının beyanları, tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde, olay nedeniyle her iki davacının da üzülüp yıprandıkları, ayrıca davacı …’nın hastaneden gelen belge de dikkate alınarak bu kaza nedeniyle hastaneye gittiği, kaza anında küçük çocuğunun kucağında bulunması nedeniyle uzun süre kazanın tesirinde kaldığı anlaşılmakla…” gerekçesiyle 1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile; 5.000,00-TL maddi tazminatın, davalı … Büyükşehir Belediyesi ve …’den, kaza tarihi olan 28/01/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle , davalı sigorta şirketinden ise temerrüde düşmüş olduğu 12/02/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle, Islah edilen 2.250,00-TL lik miktar yönünden ise tüm davalılar yönünden, ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, Davalı sigorta şirketi yönünden, kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin, şartları oluşmadığından reddine, Faizin, başlangıç tarihi fer’i nitelikte olduğundan, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜ ile; Davacıların, kaza nedeniyle duydukları üzüntü, elem dikkate alınarak, ayrıca davacı …’un bu kaza nedeniyle hastaneye gittiği, çocuğu nedeniyle üzüntülü anlar yaşadığı dikkate alınarak, davacı … yönünden 1.000,00-TL, diğer davacı … yönünden 2.000,00-TL manevi tazminatın davalı … Büyükşehir Belediyesi ve …’den, kaza tarihi olan 28/01/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, Davacıların manevi tazminata ilişkin fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-İzmir 8. Sulh Hukuk Mah nin 2018/25 D. İş dosyasındaki davacı tarafça yapılan masrafların, yargılama gideri olarak değerlendirilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı … vekili vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, meydana gelen kazanın maddi hasar ile sonuçlandığını, davacının yaralandığına ilişkin herhangi bir belge olmadığını, meydana gelen kazaya ilişkin ceza davası açıldığını, manevi zararın cismani yaralanmalarda talep edilebileceğini, davacının aracının hasar görmesi nedeniyle manevi zarar talep edemeyeceğini, dava konusu kazada davacıların müşterek çocuklarının yaralanmadığını, yaralanma ihtimaline binaen endişeye kapıldıklarını, dosyada tedavi gördüğüne ilişkin herhangi bir belge bulunmadığını, yerel mahkemece davacılar yönünden manevi tazminat şartları oluşmadan manevi tazminata hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Genel Müdürlüğü vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın kısmi dava olarak görülmesinin mümkün olmadığını, meydana gelen kazada idarenin ve idare aracını kullanan sürücünün herhangi bir kusuru bulunmamasına rağmen idare sürücüsüne kusur isnat edilmesinin hatalı olduğunu, eksik inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunun hükme esas teşkil etmesinin doğru olmadığını, yerel mahkeme tarafından hükmedilen manevi tazminat miktarının, olayın oluş durumu, kusur durumu ve tarafların sosyal ekonomik durumları göz önüne alındığında fahiş olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı işleten ve sürücü vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
1-) Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, alınan kusur ve hasar bilirkişi raporlarının somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, denetime elverişli, hüküm kurmaya yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, dosyadaki görüntülerden de anlaşılacağı üzere davalı sürücüsünün kırmızı ışıkta geçerek tam ve asli kusurlu olduğunun sabit olduğu, alınan hasar raporundaki parça ve işçilik fiyatlarının delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporlarında belirtilen bedellerle uyumlu oldukları, aracın rayiç ve sovtaj bedelinin daha önceki kazaları da incelenerek usulüne uygun şekilde tespit edildiği anlaşılmakla, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-) 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesinde bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özellikleri göz önünde tutularak zarar gören lehine manevi tazminata karar verilebileceği öngörülmüştür.
Somut olayda, dava konusu trafik kazası neticesinde davacıya ait araçta hasar meydana gelmiş olup, dosya kapsamına göre davacıya ait araçta bulunan hiç kimse yaralanmamıştır. Kaza neticesinde bedensel bütünlüğün zedelenmesi söz konusu olmadığından artık manevi tazminata hükmedilme şartları oluşmamıştır. Bu durumda mahkemece manevi tazminata hükmedilme şartlarının oluşmadığı nazara alınarak manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. (bknz. Aynı yönde Yargıtay 17. HD, 24.12.2015 tarih ve 2015/6343 E. – 2015/14986 K. Sayılı ilamı)
Bu nedenlerle; yerel mahkeme kararının manevi tazminata dair kısmının davalılar işleten ve sürücü lehine kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından dairemizce davanın esası hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca aşağıda yazılı şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar … ve … Genel Müdürlüğü vekillerinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen KABULÜNE; İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/339 Esas – 2019/1502 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE,
“1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile;
a-5.000,00-TL maddi tazminatın, davalı … Büyükşehir Belediyesi ve …’den, kaza tarihi olan 28/01/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle, davalı sigorta şirketinden ise temerrüde düşmüş olduğu 12/02/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle,
b-Islah edilen 2.250,00-TL’lik miktar yönünden ise tüm davalılar yönünden, ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
c-Davalı sigorta şirketi yönünden, kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin, şartları oluşmadığından reddine,
d-Faizin, başlangıç tarihi fer’i nitelikte olduğundan, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Maddi tazminat talebi yönünden alınaması gerekli 341,55 TL harçtan, peşin yatan35,90 TL ve ıslah harcı 38,43 TL olmak üzere toplam 74,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 267,22 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
f-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir ve hesaplanmış olan; 2.725,00-TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
g-Davacılar tarafından yapılan başvuru harcı 35,90 TL, peşin harç 35,90 TL ve ıslah arcı 38,43 TL olmak üzere toplam 110,23 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
a-Manevi tazminat talebi yönünden; alınması gerekli 179,90 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
b-Davalılar … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü ile …, kendilerini vekille temsil ettirdiğinden reddolunan manevi tazminat talebi yönünden, yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü ile …’e verilmesine,
3-Davacılar tarafından yargılama gideri olarak yapılan 1.459,50-TL bilirkişi-posta-müzekkere masrafı ile İzmir 8. Sulh Hukuk Mah nin 2018/25 D. İş dosyasında yapılan toplam 685,00-TL olmak üzere toplam 2.144,50 TL yargılama giderinden, kabul red oranına göre (%33 Kabul, %67 Red) hesaplanan 707,68-TL’sinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü’nce yargılama gideri olarak yapılan 22,30-TL posta-müzekkere masrafının, kabul red oranına göre (%33 Kabul, %67 Red) 14,94-TL’sinin davacılardan alınarak davalı … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü’ne verilmesine, bakiyesinin … Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü üzerinde bırakılmasına,
5-Diğer davalılar yargılama gideri yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,”
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
2-Davalılar … ve … Genel Müdürlüğü vekillerinin sair istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçelerle REDDİNE,
3-İstinaf İncelemesi Yönünden Harç ve Yargılama Masrafları;
a-Davalılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince ilgili taraflara iadesine,
b-Davalı … Genel Müdürlüğü tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 148,60 TL ve tebligat ve posta gideri 79,00 TL olmak üzere toplam 227,60 TL yargılama giderinin davacı dan alınarak davalı … Genel Müdürlüğü’ne verilmesine,
c-Davalı … tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 148,60 TL yargılama giderinin davacıda alınarak davalı …’e verilmesine,
ç-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
e-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 12/04/2023